Orva İlaçları AFTOjel 5 gr jel KUBFarmakolojik Özellikler

AFTOjel 5 gr jel Farmakolojik Özellikler

Diklofenak Sodyum + Triamsinolon Asetonid }

Sindirim Sistemi ve Metabolizma > Dişçi Koruma İlaçları (preparatlar)
Orva İlaç Sanayi ve Tic. A.Ş. | 30 December  1899

5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grubu: Lokal oral tedavide kullanılan diğer ajanlar ATC Kodu: A01AD11

Triamsinolon asetonid, antienflamatuvar, antiprüritik, vazokonstriktör ve antialerjik etkileri olan sentetik bir kortikosteroittir.

Topikal kortikosteroitlerin antienflamatuvar etki mekanizması bilinmemektedir. Bununla birlikte, kortikosteroitlerin lipokortinler olarak adlandınlan fosfolipaz A2*yi inhibe eden proteinlerin indüksiyonuyla etki gösterdiği düşünülür. Bu proteinler, araşidonik asitten oluşan prostaglandinler ve lökotrienler gibi enflamatuvar mediyatörlerin biyosentezini kontrol eder. Araşidonik asit, membran fosfolipitlerinden fosfolipaz A2 tarafından salıverilir.

Diklofenak sodyum; analjezik, antienflamatuvar ve antipiretik özelliklere sahip non-steroidal bir antienflamatuvardır. Analjezik etkisi narkotik özellikte değildir.

Çoğu non-steroidal antienflamatuvar ilaçta olduğu gibi, Diklofenak yüksek dozlarda araşidonik asit metabolitleri olan prostaglandin ve lökotrien 5-hidroksieikosatetraenoik asidin (5-HETE) oluşumunu önler:

- Diklofenak ve Araşidonik asit, siklooksijenaz enzimine bağlanmak için yarışmaya girer. Buna bağlı olarak prostaglandin sentezi inhibe olur.

- Enflamasyonlu bölgelerde, Diklofenak, lökositlerin (polimorfonükleer lökositler dahil) migrasyonlannı, polimorfonükleer lökositlerin lizozomal nükleer salgılarım (süperoksit) inhibe edebilir.

AFTOJEL’in sıvağında bulunan Hyaluronik asit, doku yenileyici Özelliği olan ve yara iyileşmesini hızlandıran endojen bir maddedir.

5.2. Farmakokinetik özellikler

Genel özellikler

Emilim: AFTOJEL’in oral mukozadan emilim oram; sıvağın tipi, epidermisin bütünlüğü, uygulama alanı, uygulanan topikal doz, tedavinin süresi ve enflamasyon ve/veya diğer hastalıkların varlığına göre değişir.

Diklofenak sodyum’un deriden ortalama emilimi, bireyler arasında büyük farklılıklar göstermekle beraber <%1-12 arasında değişmektedir.

Dağılım: Triamsinolon asetonid de tıpkı diğer kortikosteroitler gibi, mukoz membranlardan emildikten sonra plazma proteinlerine farklı oranlarda bağlanarak sistemik kortikosteroitlere benzer farmakokinetik özellikler gösterir.

Diklofenak, başlıca albümin (%99.4) olmak üzere serum proteinlerine %99.7 oranında bağlanır.

Biyotransformasyon: Kortikosteroidler, başlıca karaciğerde metabolize olur.

Diklofenak’ın biyotransformasyonu, kısmen esas molekülün glukuronidasyonu, fakat esas olarak, çoğu glukuronid konjugatlan halinde atılan, çeşitli fenolik metabolitlerin elde edildiği, tek veya multipl hidroksilasyon yolu ile olur. Bu fenolik metabolitlerin ikisi, diklofenak’a kıyasla çok az da olsa, biyolojik olarak aktiftir.

Eliminasyon: Triamsinolon asetonid ve benzeri kortikosteroitler böbrek yoluyla atılır. Bazı topikal kortikosteroitler ve bunlann metabolitleri aynı zamanda safra kesesi yoluyla da atılırlar.

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

AFTOJEL belirtildiği şekilde kullanıldığı takdirde kullanıcı için bir risk teşkil etmez. Triamsinolon asetonid gibi topikal kortikosteroitlerin karsinojenik potansiyelini ve fertilite yetersizliğine neden olma olasılığım değerlendirmek için uzun süreli hayvan deneyleri yürütülmemiştir. Prednisolon ve hidrokortizon ile yapılan mutajenite deneyleri negatif sonuçlanmıştır. Diklofenak, akut ve tekrarlanan doz toksisite çalışmaları ile genotoksisite, mutajenite ve karsinojenite çalışmalanndan elde edilen klinik öncesi verilerde, amaçlanan terapötik dozlarda, insanlar için herhangi bir tehlike oluşturmamıştır.

DiklofenakTn fare, sıçan ve tavşanlar üzerinde teratojenik olduğunu gösteren herhangi bir kanıt yoktur.

Doğum Sonrası Depresyonu Doğum Sonrası Depresyonu Doğum sonrası depresyonu, doğumdan sonra her on kadından biri tarafından tecrübe edilen stresli bir durumdur. Deri Kanseri Deri Kanseri Deri kanseri çok rastlanan bir hastalıktır. Üç ana türü bulunur ;genelde kemirici ülser olarak bilinen bazal hücreli karsinom, yassı hücreli karsinom ve kötü huylu tümör.