AUGMENTIN 400 mg/57 mg oral süspansiyon hazırlamak için kuru toz 20 saşe Kısa Ürün Bilgisi

Amoksisilin + Klavulanik Asit }

Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Penisilinler > Amoksisilin ve Klavulanik Asit
Glaxo Smith Kline İlaçları San.Ve Tic.A.Ş | 3 May  2013

  • 1.   BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

    AUGMENTİN 400 mg/57 mg oral süspansiyon hazırlamak için kuru toz içeren saşe

  • 2.   KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

    Etkin madde

    Her saşe içerisinde:

    Amoksisilin (472,81 mg amoksisilin trihidrat olarak)* 400 mg

    Klavulanik asit (67,94 mg potasyum klavulanat olarak)* 57 mg

    *üretiminde inek sütünden elde edilen hammadde kullanılmaktadır.

    Yardımcı maddeler

    Her saşe içerisinde: Aspartam 10,97 mg

    Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.


  • 3.   FARMASÖTİK FORMU

    Oral süspansiyon için kirli beyaz toz içeren saşe.

    Sulandırıldığında kirli beyaz renkte bir süspansiyon oluşur.


    4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

      4.1. Terapötik endikasyonlar

      AUGMENTİN, yetişkinler ve çocuklarda aşağıdaki enfeksiyonların tedavisi için endikedir (bkz. Bölüm 4.2, 4.4 ve 5.1).

        Akut bakteriyel sinüzit (uygun tanı ile teşhis edilen)

        4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

        Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

        Dozlar, her bir bileşen olarak belirtilen dozlar dışında, amoksisilin/klavulanik asit içeriğine göre tanımlanır.

        Bir enfeksiyonu tedavi etmek için seçilen AUGMENTİN dozu için aşağıdaki maddeler dikkate alınmalıdır:

          Beklenen patojenler ve bu patojenlerin antibakteriyel ajanlara karşı olası duyarlılıkları (bkz. Bölüm 4.4)

          4.3. Kontrendikasyonlar

          Etkin madde

          Sefalosporin, karbapenem veya monobaktam gibi diğer beta-laktamlara karşı şiddetli aşırı duyarlılık hikayesi (örn: anaflaksi) olanlarda kontrendikedir.

          Geçmişinde AUGMENTİN'e bağlı sarılık/karaciğer fonksiyon bozukluğu hikayesi olanlarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.8).

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          AUGMENTİN ile tedaviye başlanmadan önce geçmişinde penisilin, sefalosporin ve diğer beta laktam ajanlara karşı aşırı duyarlılık hikayesi varlığı dikkatlice sorgulanmalıdır (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.8).

          Penisilin tedavisi alan hastalarda ciddi ve bazen öldürücü aşırı duyarlılık reaksiyonları (anafilaktoid ve şiddetli kutanöz advers reaksiyonlar dahil) bildirilmiştir. Bu reaksiyonların

          geçmişinde penisiline karşı aşırı duyarlılık hikayesi olan ve atopik bireylerde görülmesi daha olasıdır. Bir alerjik reaksiyon meydana gelirse, AUGMENTİN tedavisi bırakılmalı ve uygun alternatif tedavi başlatılmalıdır.

          Bir enfeksiyonunun amoksisiline duyarlı organizma/organizmalara bağlı olduğu kanıtlanırsa, resmi kılavuzlara göre amoksisilin/klavulanik asitten amoksisiline geçiş göz önünde bulundurulmalıdır.

          AUGMENTİN'in bu formu, klavulanik asit inhibisyonuna duyarlı beta laktamazların aracılık etmediği beta laktam ajanlara dirençli olası patojenlerin yüksek risk söz konusu ise kullanıma uygun değildir. Bu form penisiline dirençli S.pneumoniae tedavisinde kullanılmamalıdır.

          Böbrek fonksiyonunda bozukluk olan veya yüksek dozlar alan hastalarda konvülsiyonlar gözlenebilir (bkz. Bölüm 4.8).

          Amoksisilin kullanımını takiben görülen kızamık benzeri döküntü, enfeksiyöz mononükleoz ile ilişkili olabileceğinden eğer enfeksiyöz mononükleoza ilişkin bir şüphe var ise AUGMENTİN tedavisinden kaçınılmalıdır.

          Amoksisilin ile eşzamanlı olarak allopurinol kullanılması alerjik cilt reaksiyonu olasılığını artırabilir.

          Uzun süreli kullanım zamanla duyarlı olmayan organizmaların aşırı çoğalmasına neden olabilir.

          Tedavinin başında püstüllerle birlikte ateşli bir genel eritemin oluşması akut jeneralize eksantematöz püstülozun (AGEP) bir semptomu olabilir (bkz. Bölüm 4.8). Bu reaksiyon AUGMENTİN'in bırakılmasını gerektirir ve daha sonra amoksisilin kullanımı kontrendike hale gelir.

          Amoksisilin/klavulanik asit karaciğer bozukluğu kanıtı olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2, 4.3 ve 4.8).

          Karaciğer olayları daha çok erkeklerde ve yaşlı hastalarda bildirilmiştir ve uzun süreli tedaviyle ilişkili olabilir. Bu olaylar çocuklarda nadiren bildirilmiştir. Tüm popülasyonlarda belirti ve semptomlar genellikle tedavi sırasında ya da tedaviden kısa süre sonra ortaya çıkar ancak bazı olgular tedavinin kesilmesinin ardından birkaç hafta belirgin hale gelmeyebilir. Bunlar genellikle geri dönüşlüdür. Hepatik olaylar ciddi olabilir ve son derece nadir koşullarda ölümler bildirilmiştir. Bunlar hemen her zaman altta yatan ciddi hastalığı olanlarda ya da eşzamanlı olarak karaciğer üzerinde etkili olma potansiyeli bilinen ilaçlar alanlarda meydana gelmiştir (bkz. Bölüm 4.8).

          Amoksisilin dahil neredeyse tüm antibakteriyel ajanlarla, antibiyotiğe bağlı kolit bildirilmiştir ve şiddeti hafiften yaşamı tehdit edici boyuta kadar uzanabilir (bkz. Bölüm 4.8). Bu sebeple, herhangi bir antibiyotik tedavisi sırasında veya sonrasında ishal olan hastalarda bu teşhisin değerlendirilmesi önemlidir. Antibiyotiğe bağlı kolit gözlendiğinde, AUGMENTİN tedavisi derhal kesilmeli, bir doktor tarafından değerlendirilmeli ve uygun tedavi başlatılmalıdır. Bu durumda anti-peristaltik ilaçlar kontrendikedir.

          Uzun süreli tedavi sırasında renal, hepatik ve hematopoetik fonksiyonu içeren organ sistemi fonksiyonlarının periyodik değerlendirmesi önerilir.

          AUGMENTİN uygulanan bazı hastalarda kanama süresinde ve protrombin zamanında uzama (INR değerinde yükselme) bildirilmiştir. Antikoagülanlar ile birlikte reçete edildiğinde uygun şekilde izlenmesi gerekir. İstenilen antikoagülasyon düzeyini sürdürebilmek için oral antikoagülan dozunda ayarlama yapılması gerekebilir (bkz. Bölüm 4.5 ve 4.8).

          Böbrek yetmezliği olanlarda dozaj, böbrek yetmezliğinin derecesine göre ayarlanmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).

          Çıkan idrar miktarı azalmış hastalarda, özellikle parenteral tedavide çok seyrek olarak kristalüri görülmüştür. Yüksek doz amoksisilin tedavisi sırasında, amoksisilin kristalürisi olasılığını azaltmak için uygun miktarda sıvı alınması ve idrar miktarının düzenlenmesi tavsiye edilir. Mesane kateteri bulunan hastalarda, kateterin açıklığı düzenli olarak kontrol edilmelidir (bkz. Bölüm 4.9).

          Amoksisilinle tedavi sırasında idrarda glukozun arandığı testler yapıldığında, enzimatik glukoz oksidaz yöntemleri kullanılmalıdır, çünkü enzimatik olmayan yöntemlerde yalancı pozitif sonuçlar görülebilir.

          AUGMENTİN'in içeriğinde bulunan klavulanik asit, IgG ile albüminin non-spesifik biçimde alyuvar zarına bağlanmasına neden olarak, Coombs testinde yanlış pozitif bir sonuca yol açabilir.

          Sonrasında Aspergillus enfeksiyonu olmadığı bulunan amoksisilin/klavulanik asit alan hastalarda Bio Rad Laboratuvarları Aspergillus EIA testi kullanıldığında pozitif test sonuçları bildirilmiştir. Bio Rad Laboratuvarları Aspergillus EIA testi ile non Aspergillus polisakkaritleri ve polifuranlar arasında çapraz reaksiyon bildirilmiştir. Bu sebeple, AUGMENTİN alan hastalarda pozitif test sonuçları dikkatle yorumlanmalı ve diğer tanı metotları ile doğrulanmalıdır.

          AUGMENTİN'in içeriğinde bulunan bazı yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler:

          Her saşede 11 mg aspartam bulunur. Aspartam fenilalanin içerir. Fenilketonürisi olan insanlar için zararlı olabilir. Bu ilaç fenilketonürili hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. 12 haftadan küçük

          bebeklerde aspartam kullanımını değerlendirme için klinik veriler ve klinik olmayan veriler mevcut değildir.

          AUGMENTİN'in formülasyonunda yer alan tatlandırıcılar maltodekstrin (glukoz) içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezligi ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

          4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

          Probenesid

          Probenesid ile birlikte kullanımı önerilmemektedir. Probenesid amoksisilinin renal tübüler sekresyonunu azaltır. Probenesidin AUGMENTİN ile birlikte kullanımı amoksisilinin kan seviyelerinin artışına ve kanda bulunma süresinin uzamasına neden olabilirken, bu durum klavulanik asit için görülmez.

          Allopurinol

          Amoksisilin tedavisi sırasında allopurinol kullanımı alerjik cilt reaksiyonları olasılığını artırabilir. Allopurinol ve AUGMENTİN'in birlikte kullanımına ait veri bulunmamaktadır.

          Oral kontraseptifler

          Diğer antibiyotiklerde de olduğu gibi AUGMENTİN, bağırsak florasını etkileyebilir. Bu durum östrojen geri emiliminin azalmasına yol açar ve kombine oral kontraseptiflerin etkinliğini azaltır.

          Oral antikoagülanlar

          Oral antikoagülanlar ve penisilin antibiyotikleri etkileşim raporları olmadan pratikte yaygın olarak kullanılmıştır. Buna karşın, literatürde, asenokumarol veya varfarin kullanan ve bir kür amoksisilin tedavisi verilen bazı hastalarda uluslararası normalleştirilmiş oran (INR) değerinde seyrek olarak yükselme görülen vakalar bildirilmiştir. Eğer bu birlikte kullanım gerekli ise, AUGMENTİN kullanımının başlatılması veya bırakılması sürecinde protrombin zamanı veya INR değeri dikkatle takip edilmelidir. Ayrıca, oral antikoagülanların dozunda ayarlamalar gerekebilir (bkz. bölüm 4.4 ve 4.8).

          Metotreksat

          Penisilinler metotreksat atılımını azaltabilir ve bu durum toksisitede potansiyel bir artışa neden olabilir.

          Mikofenolat mofetil

          Mikofenolat mofetil alan hastalarda, oral amoksisilin ve klavulanik asit başlatılmasını takiben aktif metabolit mikofenolik asitin (MPA) doz öncesi konsantrasyonunda yaklaşık %50'lik bir azalma bildirilmiştir. Doz öncesi düzeydeki değişim, genel MPA maruziyetindeki değişiklikleri doğru şekilde yansıtmayabilir. Bu nedenle, greft disfonksiyonunun klinik kanıtı olmadığında

          normalde mikofenolat mofetil dozunda bir değişiklik gerekli değildir. Bununla birlikte, kombinasyon sırasında ve antibiyotik tedavisinden hemen sonra yakın klinik takip yapılmalıdır.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

          Veri bulunmamaktadır.

          Pediyatrik popülasyon:

          Veri bulunmamaktadır.

          4.6. Gebelik ve laktasyon

          Gebelik Kategorisi: B

          Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

          Diğer antibiyotiklerde de olduğu gibi AUGMENTİN, bağırsak florasını etkileyebilir, östrojen reabsorpsiyonunun azalmasına yol açar ve kombine oral kontraseptiflerin etkililiğini azaltır. Bu nedenle tedavi süresince alternatif, etkili ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulanmalıdır.

          Gebelik dönemi

          Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik/embriyonal /fetal gelişim/doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlarda gebelik sırasında amoksisilin/klavulanik asit kullanımına ilişkin kısıtlı veriler, artmış konjenital malformasyonlar riskine işaret etmemektedir.

          Preterm, fetal membran yırtılması (pPROM) olan kadınlarda yapılan bir çalışmada, AUGMENTİN'in profilaktik kullanımının yeni doğanlarda nekroze enterokolit riskinin artması ile ilişkili olabileceği bildirilmiştir. Doktor tarafından gerekli görülmedikçe gebelik esnasında kullanılmamalıdır.

          Laktasyon dönemi

          AUGMENTİN'in iki etkin maddesi de anne sütüne geçer (klavulanik asitin anne sütü alan süt çocukları üzerindeki etkisi ile ilgili herhangi bir bilgi yoktur). Dolayısıyla anne sütüyle beslenen süt çocuklarında ishal ve mukoz mebranlarda mantar enfeksiyonu olasılığı vardır, bu nedenle emzirmenin kesilmesi gerekebilir. Sensitizasyon olasılığı göz önüne alınmalıdır. Emzirme döneminde amoksisilin/klavulanik asit sadece tedaviyi uygulayan hekimin fayda/risk değerlendirmesinden sonra kullanılmalıdır.

          Üreme yeteneği / Fertilite

          AUGMENTİN'in üreme yeteneği/fertilite üzerindeki etkilerine dair veri bulunmamaktadır.

          4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

          4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

          4.8. İstenmeyen etkiler

          En sık bildirilen istenmeyen etkiler diyare, bulantı ve kusmadır.

          AUGMENTİN ile yapılan klinik çalışmalardan ve pazarlama sonrası gözetimden elde edilen ve MedDRA sistem organ sınıfına göre ayrılan advers ilaç reaksiyonları aşağıda listelenmektedir.

          İstenmeyen etkilerin meydana gelme sıklıklarına göre sınıflandırılması için aşağıdaki terminolojiler kullanılmıştır:

          Çok yaygın (1/10), yaygın (1/100 ila 1/10), yaygın olmayan (1/1.000 ila <1/100), seyrek ( 1/10.000 ila <1/1000), çok seyrek (<1/10.000) ve bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

          image

          Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar:

          Yaygın: Mukokutanöz kandidiyazis.

          Bilinmiyor: Duyarlı olmayan organizmaların aşırı çoğalması

          Kan ve lenf sistemi hastalıkları

          Seyrek: Geri dönüşümlü lökopeni (nötropeni dahil) ve trombositopeni.

          Bilinmiyor: Geri dönüşümlü agranülositoz, hemolitik anemi. Kanama ve protrombin zamanında uzama

          Bağışıklık sistemi hastalıkları

          Bilinmiyor: Anjiyonörotik ödem, anafilaksi, serum hastalığı benzeri sendrom, aşırı duyarlılık vasküliti

          Sinir sistemi hastalıkları

          Yaygın olmayan: Baş dönmesi, baş ağrısı.

          Bilinmiyor: Aseptik menenjit, geri dönüşümlü hiperaktivite, konvülsiyonlar.

          Gastrointestinal hastalıklar

          Yetişkinler

          Çok yaygın: Diyare

          Yaygın: Bulantı, kusma. Çocuklar

          Yaygın: Diyare, bulantı, kusma

          Yaygın olmayan: Sindirim güçlüğü. Bilinmiyor: Antibiyotiğe bağlı kolit

          Siyah tüylü dil (dildeki papillaların belirginleşip siyah renk alması) Dişte renk değişikliği

          Hepato-bilier hastalıklar

          Yaygın olmayan: AST ve/veya ALT değerlerinde yükselme Bilinmiyor: Hepatit ve kolestatik sarılık

          Deri ve deri altı doku hastalıkları

          Yaygın olmayan: Deride döküntü, kaşıntı, ürtiker. Seyrek: Eritema multiforme.

          Bilinmiyor: Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekrolizis, bülloz eksfoliyatif dermatit, akut generalize ekzantemöz püstüller (AGEP)

          Eozinofili ve sistemik semptomların eşlik ettiği ilaç reaksiyonu (DRESS)

          Böbrek ve idrarla ilgili hastalıklar

          Bilinmiyor: İnterstisyel nefrit, kristalüri (bkz. Bölüm 4.9).

          Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

          Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye

          Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

          4.9. Doz aşımı ve tedavisi

          Doz aşımı belirtileri ve bulguları:

          Gastrointestinal semptomlar ve sıvı ile elektrolit dengesinin bozulması açıkça görülebilir. Bazı olgularda, böbrek yetmezliğine yol açan amoksisilin kristalürisi görülmüştür (bkz. Bölüm 4.4). Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya yüksek doz alan hastalarda konvülsiyonlar meydana gelebilir.

          Amoksisilinin özellikle yüksek dozların intravenöz uygulamasından sonra, mesane kateterlerinde yoğunlaştığı bildirilmiştir. Düzenli açıklık kontrolü sürdürülmelidir (bkz. Bölüm 4.4).

          Entoksikasyon tedavisi:

          Gastrointestinal semptomlar, su/elektrolit dengesine dikkat edilerek semptomatik olarak tedavi edilebilir.

          AUGMENTİN dolaşımdan hemodiyaliz ile uzaklaştırılabilir.


          5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

            5.1. Farmakodinamik özellikler

            Farmakoterapötik grup: Antibakteriyel; beta-laktamaz inhibitörlerini de içeren penisilin kombinasyonları

            ATC kodu: J01CR02

            Etki mekanizması:

            Amoksisilin bakteriyel hücre çeperinin integral yapısal bir bileşeni olan bakteriyel pepitodglikanın biyosentetik yolağında bir ya da daha fazla enzimi (sıklıkla penisilin bağlayan proteinler, PBP'ler olarak adlandırılan) inhibe eden yarı sentetik bir penisilindir (beta-laktam antibiyotik). Peptidoglikan sentezinin inhibisyonu hücre çeperinin zayıflamasına yol açar ki bunu genellikle hücre lizisi ve ölüm izler.

            Amoksisilin dirençli bakteriler tarafından üretilen beta-laktamazlar tarafından parçalanmaya duyarlı olduğundan tek başına amoksisilin aktivitesinin spektrumu bu enzimleri üreten organizmaları içermez.

            Klavulanik asit penisilinlerle yapısal olarak ilişkili bir beta-laktamdır. Bazı beta-laktamaz enzimlerini inhibe ederken amoksisilinin inaktivasyonunu önler. Tek başına klavulanik asit klinik olarak faydalı antibakteriyel etki göstermez.

            Farmakokinetik/Farmakodinamik ilişki:

            Minimum inhibisyon konsantrasyonu üzerindeki zamanın (T>MİK) amoksisilinin etkililiğinin majör belirleyici faktörü olduğu düşünülmektedir.

            Direnç mekanizmaları:

            Amoksisilin/klavulanik asite direnç için başlıca iki mekanizma şunlardır:

              Sınıf B, C ve D dahil kendileri klavulanik asit tarafından inhibe edilmeyen bakteriyel beta-laktamazlar tarafından inaktivasyon.

              5.2. Farmakokinetik özellikler

              i:

              Genel özellikler:

              Emilim:

              Hem amoksisilin hem de klavulanik asit, fizyolojik pH'da sulu çözeltide tamamen ayrışır. Her iki bileşen de oral uygulama sonrası hızla ve iyi absorbe olur. Oral uygulamayı takiben, amoksisilin ve klavulanik asit %70 oranında biyoyararlanıma sahiptir. Her iki bileşenin plazma profilleri benzer olmakla birlikte, pik plazma konsantrasyonlarına ulaşma süresi (T) her durumda yaklaşık bir saattir.

              Sağlıklı gönüllülerde aç karnına AUGMENTİN 875/125 mg tabletin günde iki kere uygulandığı bir çalışmanın farmakokinetik sonuçları aşağıda verilmiştir.

              Ortalama (±SS) farmakokinetik parametreler

              Uygulanan etkin

              madde(ler)

              Doz

              C

              T*

              EAA

              T

              (mg)

              (mcg/ml)

              (sa)

              (mcg.sa/ml)

              (sa)

              Amoksisilin

              AMK/KA

              875mg/125mg

              875

              11,64

              ±2,78

              1,50

              (1,0-2,5)

              53,52

              ±12,31

              1,19

              ±0,21

              Klavulanik asit

              AMK/KA

              875mg/125mg

              125

              2,18

              ±0,99

              1,25

              (1,0-2,0)

              10.16

              ±3,04

              0.96

              ±0,12

              AMK: Amoksisilin, KA: Klavulanik asit

              * Medyan (ortalama)

              Amoksisilin/klavulanik asit ile elde edilen amoksisilin ve klavulanik asit serum konsantrasyonları, amoksisilin ve klavulanik asitin tek başlarına oral yolla verilişi ile elde edilen konsantrasyonlarla benzerlik göstermektedir.

              Dağılım:

              Toplam plazma klavulanik asidin % 25'i ve toplam plazma amoksisilinin % 18'i proteine bağlanmaktadır. Görünür dağılım hacmi amoksisilin için 0,3-0,4 L/kg ve klavulanik asit için 0,2 L/kg'dır.

              İntravenöz uygulama sonrası amoksisilin ve klavulanik asitin safra kesesi, abdominal doku, deri, yağ ve kas dokuları ile sinoviyal, peritonal sıvı, safra ve cerahatin de dahil olduğu sıvılarda terapötik seviyelerde konsantrasyonları bulunmuştur. Amoksisilin beyin-omurilik sıvısında yeterli oranda dağılmamaktadır.

              Hayvan çalışmalarında, bileşenlerden herhangi biri için ilaçtan kaynaklanan materyallerle önemli doku tutulumuna ilişkin kanıt yoktur. Penisilinlerin çoğu gibi amoksisilin de anne sütünde saptanabilir. Anne sütünde eser miktarda klavulanik asit de saptanabilmektedir (bkz. Bölüm 4.6).

              Hem amoksisilin hem de klavulanik asidin plasental bariyeri geçtiği gösterilmiştir. (bkz. Bölüm 4.6).

              Biyotransformasyon:

              Amoksisilin kısmen idrarla, başlangıç dozunun yaklaşık %10-25'i oranında inaktif penisiloik asit şeklinde atılır. Klavulanik asit insanda büyük oranda metabolize olur, idrar ve feçes içinde ve karbondioksit şeklinde hava ile atılır.

              Eliminasyon:

              Diğer penisilinlerde olduğu gibi amoksisilinin ana atılım yolu böbreklerdir, klavulanik asit ise hem böbreklerle hem de böbrekler dışındaki mekanizmalar ile atılır. Amoksisilin/klavulanik asit eliminasyon yarılanma-ömrü yaklaşık bir saattir ve ortalama toplam klerens sağlıklı deneklerde 25 L/sa'dir. Tek doz 250mg/125mg veya 500 mg/125 mg tablet uygulaması sonrası ilk 6 saat içinde, amoksisilinin yaklaşık % 60-70'i, klavulanik asidin ise % 40-65'i değişmemiş şekilde idrar ile atılır. Çeşitli çalışmalarda, amoksisilin için % 50-85 ve klavulanik asit için % 27-60 arası idrarla atılım gözlenmiştir, klavulanik asidin en fazla atılımı uygulamadan sonraki iki saat içinde gerçekleşmiştir.

              Eşzamanlı probenesid kullanılması, amoksisilin atılmasını geciktirmekle birlikte klavulanik asitin böbreklerden atılmasını geciktirmez (bkz. Bölüm 4.5).

              Hastalardaki karakteristik özellikler

              Yaş:

              Amoksisilinin eliminasyon yarılanma ömrü 3 aylıktan 2 yaşına kadar olan çocuklarda ve daha büyük çocuklar ile erişkinlerde aynıdır. Çok küçük çocuklarda (preterm yenidoğanlar dahil) yaşamın ilk haftasında uygulama aralığı, böbrek eliminasyon yolunun gelişmemiş olması nedeniyle, günde iki kez uygulamayı aşmamalıdır. Yaşlı hastalarda böbrek işlevlerinde azalma olasılığı daha fazla olduğundan, doz seçiminde dikkatli olunmalıdır ve böbrek işlevinin izlenmesi yararlı olabilir.

              Cinsiyet:

              Amoksisilin/klavulanik asitin sağlıklı erkek ve dişi deneklere oral uygulamasından sonra, amoksisilin ve klavulanik asit farmakokinetikleri üzerinde belirgin bir etki gözlenmemiştir.

              Böbrek yetmezliği:

              Amoksisilin/klavulanik asit toplam serum klerensi, renal fonksiyondaki bozuklukla orantılı bir şekilde azalmaktadır. İlaç klerensindeki azalma amoksisilin için, amoksisilinin daha yüksek oranda renal yolla atılmasından dolayı, klavulanik asite göre nispeten daha fazla gerçekleşmektedir. Böbrek yetmezliği durumunda dozlar dolayısıyla amoksisilinin gereksiz akümülasyonunu önleyecek biçimde ayarlanırken klavulanik asit düzeylerinin de yeterli olması sağlanmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).

              Karaciğer yetmezliği:

              Karaciğer yetmezliği bulunan hastalar dikkatli bir şekilde dozlanmalı ve düzenli aralıklarla karaciğer fonksiyonları takip edilmelidir.

              Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:

              Amoksisilin, terapötik doz aralığında doğrusal farmakokinetiğe sahiptir.

              5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

              Klinik öncesi veriler, farmakoloji, genotoksisite ve üreme toksisitesine yönelik çalışmalar insanlar açısından özel bir tehlike ortaya koymamıştır.

              Köpeklerde amoksisilin/klavulanik asitle yapılan tekrarlanan doz toksisitesi çalışmalarında, gastrik tahriş, kusma ve dilde renk bozukluğu görülmüştür.

              AUGMENTİN ya da bileşenleriyle karsinojenisite çalışmaları yapılmamıştır.

              6.   FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

                6.1. Yardımcı maddelerin listesi

                Krospovidon Silikon dioksit Magnezyum stearat Aspartam

                Şeftali-limon-çilek aroması

                6.2. Geçimsizlikler

                Bilinen bir geçimsizliği bulunmamaktadır.

                6.3. Raf ömrü

                24 ay.

                6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

                Kuru toz açılmamış ambalajı içinde ve kuru bir yerde 25ï‚°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.

                6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

                Kenarları ısıl yolla kapatılmış aluminyum ve polietilen laminatlardan oluşan 10 ve 20 saşe içeren kutularda.

                Sulandırıldığında kirli beyaz renkte bir süspansiyon oluşur.

                6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

                Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği†ve “Ambalaj ve ambalaj atıklarının kontrolü yönetmeliğiâ€ne uygun olarak imha edilmelidir.

                Doğum Sonrası Depresyonu Doğum Sonrası Depresyonu Doğum sonrası depresyonu, doğumdan sonra her on kadından biri tarafından tecrübe edilen stresli bir durumdur. Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip ve soğuk algınlığı (nezle) semptomları arasındaki farkı bilmek önemlidir. Soğuk algınlığı gripten daha hafif belirtiler gösteren bir solunum yolu hastalığıdır.

    İLAÇ GENEL BİLGİLERİİlaç Bilgileri

    Glaxo Smith Kline İlaçları San.Ve Tic.A.Ş
    Geri Ödeme KoduA14161
    Satış Fiyatı TL
    Önceki Satış Fiyatı
    Original / JenerikJenerik İlaç
    Reçete DurumuNormal Reçeteli bir ilaçdır.
    Barkodu8699522259779
    Etkin Madde Amoksisilin + Klavulanik Asit
    ATC Kodu J01CR02
    Birim Miktar 400+57
    Birim Cinsi MG
    Ambalaj Miktarı 20
    Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Penisilinler > Amoksisilin ve Klavulanik Asit
    İthal ( ref. ülke : Italya ) ve Beşeri bir ilaçdır. 
    AUGMENTIN 400 mg/57 mg oral süspansiyon hazırlamak için kuru toz 20 saşe Barkodu