CARBOPLATIN EBEWE 5 ml 50 mg 1 flakon Formülü
Karboplatin 50 mg
Sodyum dihidrojen fosfat 6 mg
Sodyum hidroksit k.m.
İnjeksiyonluk su 4971.5 mg
Farmakodinamik özellikler:
Karboplatin antineoplastik ve sitotoksik ajan olarak etki gösterir. Sitotoksik etkisi, platinizasyon yoluyla DNA zincirinde tekli ve çiftli çapraz bağlanmalar oluşturmasından ileri gelir, DNA matriks fonksiyonu bozulur. Sisplatin ile çapraz direnç mümkündür.
Farmakokinetik özellikler:
IV uygulamadan sonra, değişmemiş karboplatinin, ultrafiltre edilen platinin ve toplam platinin en yüksek plasma seviyeleri ve EAA değerleri uygulanan dozla lineer orantılıdır. Kısa süreli ( <1 saat ) enfüzyon şeklinde iv uygulanmadan sonra plazma düzeyi bifazik olarak logaritmik azalır. Değişmemiş karboplatin ve filtre edilmiş platin için t1/2 α 90 dakika, toplam platin için 100 dakikadır. T1/2 β ise filtre edilmiş platin için 6 saat, toplam platin için ise >2440 saattir. Tekrarlanan uygulamalardan sonra (karboplatinin 5 gün kısa süreli iv şeklinde uygulanması) plazmada platinin kümülatif bir etkisi bulunmamıştır. Uygulamanın birinci günündeki farmakokinetik parametreler, uygulamanın 2-5. günlerindekilerle hemen hemen aynıdır. Karboplatinin plazma proteinlerine bağlanma oranı 4 saatten sonra % 20-25 ve 24 saatten sonra > %90’ dır. Karboplatin en çok böbrekler yoluyla elimine edilir, uygulanan dozun % 6080’i uygulamadan 24 saat sonra idrarda bulunur. Karboplatinin total klerensı, idrarda filtre edilen platinin renal klerensi ve eliminasyonu, kreatinin klerensi ile ilişkilidir. Karboplatinin eliminasyonu daha çok glomerüler filtrasyona bağlıdır. Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, karboplatin dozajı azalmış klerense göre ayarlanmalıdır.
Epitelyal kaynaklı ilerlemiş over kanserlerinde -birinci sıra terapi -ikinci sıra terapi; diğer tedaviler yetersizse.
Akciğer kanserlerinde
Biokimya: Serum magnezyum (%37), potasyum ( % 16) ve nadiren kalsiyum ( % S) değerlerinde düşüş. Bu değişiklikler klinik bulgu verecek kadar şiddetli olmamaktadır.
Nörotoksisite: Hafit periferik nöropati ( % 6) ve disge Carboplatin tedavisinin bir sonucu olarak miyelosüpresyon ilacın renal klirensi ile yakından ilişkilidir. Bu nedenle böbrek fonksiyonları bozuk olan veya aynı zamanda netrotoksik başka ilaç kullananlarda miyelosüpresyon, özellikle trombositopeni, daha ağır ve uzun sürelidir. Toksiktir. Toksisitenin ortaya çıkma sıklığı, şiddeti ve süresi, hastalıklari için daha önce yoğun tedavi almış olanlarda, genel durumu bozuk hastalarda ve ileri yaşlarda daha fazladır.
Renal fonksiyon parametreleri tedaviden önce, tedavi süresince ve tedaviden sonra değerlendirilmelidir. Periferik kan saymaları (trombosit, lökosit ve hemoglobin olmak üzere) tedaviden önce ve sonra takip edilmelidir. Diğer miyelosüpresif ilaçlarla birlikte kullanılması halinde miyelosüpresif etkinin şiddetlenmesini önlemek amacı ile doz ve Neya ilaç uygulama programının modifiye edilmesi gerekebilir.
Carboplatin kürleri genelde dört haftada birden daha sık uygulanmamalıdır, böylelikle kan sayımlarındaki en düşük seviyeler atlatılmış ve hasta düzelme safhasına geçmiş olur.
Hamilelikte kullanımı: Kategori D. Bu kategori artmış oranda insan fetusu malformasyonlarına ve geri dönüşümsüz hasara neden olan ilaçları tanımlar. Bu ilaçların aynı zamanda farmakolojik yan etkileri de vardır. Çocuk yapma yeteneğindeki kadınların etkili kontrasepsiyon uygulaması gerekir.
Laktasyonda kullanımı: Carboplatinin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Bebek üzerindeki muhtemel zararları engellemek için Carboplatin tedavisi süresince annenin emzirmemesi tavsiye edilir.
Hematopoietik sistem:
Miyelosupresyon doz kısıtlamasına sebep olur. Düşük dozlarda trombopeni nadiren görülür (< 200mg/m2 ) En yüksek doz aralığında, hastaların yaklaşık olarak % 30’unda trombositlerin 50,000/mm3’ün altına, granülositlerin 1,000 /mm3’ün, lökositlerin de 2,000 /mm3’ün altına düştüğü gözlemlenmiştir. En düşük düzeye genellikle 21.günde ulaşır. Karboplatin tedavisi kesildikten 4-6 hafta sonra bu değerler normale dönmektedir. Ancak %5 oranında enfeksiyon ve hemorajik komplikasyonlar gelişebilir. Karboplatin tedavisine ancak trombosit değerleri 100,000/ mm3‘e lökosit değerleri de 4,000/ mm3’e ulaştığında devam edilebilir. Hemoglobin 9.5 g/100ml‘nin altına düşebilir. Daha önce kemoterapötiklerle tedavi olmuş kimselerde, 65 yaşın üzerindeki hastalarda ya da böbrek yetmezliği olanlarda ağır myelosupresyon ortaya çıkabilir. Böbrekler: Böbrek fonksiyonlarındaki bozukluklar genelde doz kısıtlayıcı yan etkiler değildir ve zorlu diürez, sıvı yüklemesi gibi önlemlere gerek kalmaz. Hastaların %15’inde BUN ya da serum kreatinin düzeylerinde reversibl bir artış ile böbrek fonksiyon bozukluğuna yol açar. Reversibl olarak kreatinin klerensinin 60 ml/dak ‘nın altına düştüğü de gözlemlenmiştir. Nefrotoksisitenin sıklığı ve ciddiyeti Carboplatin “Ebewe” tedavisinden önce böbrek fonksiyonu bozuk olan hastalarda artabilir. Uygun bir hidratasyon programının böyle bir etkinin üstesinden gelip gelemiyeceği açık değildir, ancak böbrek fonksiyon testlerinin ciddi bir şekilde değiştiği durumlarda dozaj azaltılması veya tedavinin kesilmesi gerekir. Böbrek toksisitesi oluşumunu artırıcı etki açısından herhangi bir klinik bulgu toplanmamasına rağmen, aminoglikozidlerle veya diğer nefrotoksik bileşiklerle Carboplatin “Ebewe” kombinasyonu önerilmemektedir. Hematüri ve ödem oluşumu gözlenmiştir. Hiperürisemi: Hastaların % 25’inde görülmüştür. Allopurinol uygulanması yükselmiş serum ürik asit değerini düşürebilir. Plazma elektrolit: Magnezyum, potasyum ve kalsiyum konsantrasyonlarında bir azalma olasıdır. Elektrolit düzeylerindeki bu azalma çok azdır ve hiçbir klinik belirti görülmemiştir.
İşitme sistemi : Yüksek frekans aralığında ( 4000-8000 Hz ) sınırlı işitme bozuklukları, karboplatin ile tedavi edilen hastaların %15’inde görülmüştür: %1’inde ise kulak çınlaması gözlenmiştir. Daha önce sisplatin tedavisi nedeniyle işitme bozukluğu oluşmuş hastalarda işitme problemleri daha sık görülür.
Nöroloji: Parestezi, karıncalanma ve/veya tendon reflekslerinde azalma semptomları gibi periferik nöropatiler hastaların %6’sında belirtilmiştir. Daha önce sisplatin ile tedavi edilmiş hastalarda bu yan etkiler daha sıktır. Halusinasyon ve anksiyete de görülebilir.
Karaciğer: Karboplatin ile tedavi edilen hastaların % 15-36’sında karaciğer enzimlerinde artış görülmüştür. Genellikle revesibldır ve tedavinin kesilmesini gerektirmez.
Gastrointestinal : Hastaların % 25’inde kusma olmaksızın anoreksia ve bulantı bildirilmiştir, %53’ünde ise kusma ile birliktedir ( %17’sinde ağır kusma ) Semptomlar antiemetiklerin ilaçlar ile kontrol altına alınabilir yada azaltılabilir ve genellikle karboplatinin uygulanmasından 24 saat sonra kaybolur. Diyare ve/veya kabızlık hastaların % 6 ila 4’ünde görülmüştür.
Allerjik reaksiyonlar: Ateş, kaşıntı, eritem gibi allerjik reaksiyonlar hastaların % 2’sinden azında görülmüştür. Bronkospazm ve hipotansiyon görülmesi halinde antihistaminik, glukokortikoid ve adrenalin ile tedavi gerekebilir.
Lokal reaksiyonlar: Enjeksiyon bölgesinde eritem ve ağrı görülebilir.
Diğer seyrek görülen yan etkiler : Alopesi
Karboplatinin diğer miyelosupresif ilaçlarla birlikte kullanılması, karboplatinin ve/veya birlikte kullanıldığı ilacın miyelotoksisitesini artırabilir. Ototoksik ve /veya nefrotoksik ilaçlarla kombine kullanılması durumunda da aynı olay görülebilir. Antineoplastik etkisi teorik olarak azalacağından, karboplatin şelatlayıcı ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.
Hayvan deneylerinde, karboplatin etopozid ve vindesin ile sinerjestik etki göstermiştir. İn vitro olarak, karboplatin hipoksik hücreleri radyasyona karşı duyarlaştırmış ve in vivo olarak deneysel tümörlere karşı radyasyonun etkilerini güçlendirmiştir.
Karboplatin sisplatinden daha stabil bir kompleks olmasına rağmen aluminyum içeren iğnelerle uygulanmamalıdır. Sisplatin uygulamasının aliminyum iğnelerle yapılması halinde, sisplatinin antineoplastik aktivitesinde bir azalma gözlenmiştir.
Karboplatin kemoterapötik ajanları kullanmada deneyimli doktorların gözetiminde uygulanmalıdır. Sadece IV kullanılır. Karboplatin solüsyon hazırlandıktan sonra kısa süreli enfüzyon şeklinde 15-60 dakikada uygulanır. Flakon içeriği %5’lik glukoz ya da %0.9’luk NaCl solusyonu ile konsantrasyonu 0.5 mg/ml olacak şekilde seyreltilebilir. Hazırlanan bu solüsyon oda sıcaklığında 8 saat, buzdolabında 24 saat stabildir. Karboplatin koruyucu madde içermez; solüsyon belirtilen süreden sonra kullanılmamalıdır.
Karboplatin, antineoplastik aktivitesindeki potansiyel teorik azalma nedeniyle aluminyum içeren enfüzyon setleriyle kullanılmamalıdır.
Daha önce tedavi edilmemiş, renal fonksiyonları normal olan yetişkinlere 400 mg/m2 dozunda kısa süreli enfüzyon şeklinde (15-60 dak.) verilir. Terapi siklusları 4 haftalık aralarla tekrarlanır. Riskli hastalar (daha önce miyelosupresif etkili ilaçlarla tedavi edilmiş ve/veya radyasyon tedavisi görmüş ya da genel sağlığı bozuk) 300-320 mg/m2 ’lık başlangıç dozu ile tedavi edilmelidir. 65 yaşın üzerindeki hastalarda karboplatin dozu hastaların genel durumuna göre ayarlanmalıdır. Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda (kreatinin klerensi < 60 ml/dak) karboplatin dozu azaltılmalı ve glomerüler filtrasyon hızına göre ayarlanmalıdır. Kan tablosu, trombositler ve renal fonksiyonlar sürekli takip edilmelidir.
Karboplatinin doz ayarlaması:
Glomerüler filtrasyon Hızı Trombositler maksimum total doz ( ml/ dak ) (hücre/ mm3 ) (mg)
Çocuklarda kullanımı ile ilgili yeterli deneyim olmadığından spesifik bir doz şeması belirtilmemiştir.
> 100 | > 200,000 | 900 | ||||||||||||||||||||||||||||||
80-100 | > 200,000 |
Liba Laboratuarları A.Ş.
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
|