DUOCID LID.IM 500 mg 1 flakon Formülü
Her DUOCID Film Kaplı Tablet, 375 mg sultamisiline eşdeğer sultamisilin tosilat ve boyar madde olarak titanyum dioksit içerir. Sultamisilin, sulbaktam ve ampisilinin ortak prodrogu olup, 375 mg'ı 147 mg sulbaktam ve 220 mg ampisilin eşdeğeri sağlar.
DUOCID Film Kaplı Tablet, duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu infeksiyonlarda endikedir. Sinuzit, otitis media, tonsilit dahil olmak üzere üst solunum yolu infeksiyonları; bakteriyel pnömoni, bronşit dahil olmak üzere alt solunum yolu infeksiyonları; üriner sistem infeksiyonları ve piyelonefrit; deri ve yumuşak doku infeksiyonları ve gonokok infeksiyonları tipik endikasyonlardır. DUOCID IM/IV ile başlangıç tedavisinden sonra sulbaktam/ampisilin idame tedavisi gerektiren hastalarda da sultamisilin kullanılabilir.
Özgeçmişlerinde herhangi bir penisiline karşı allerjik reaksiyon bulunan kişilerde bu ilacın kullanılması kontrendikedir.
Sultamisilin dahil olmak üzere, penisilin tedavisi yapılan hastalarda ciddi, hatta bazan fatal aşırı duyarlılık (anaflaktik) reaksiyonlar bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar daha ziyade geçmişinde penisilin ve/veya multipl allerjenlere aşırı duyarlılığı olan kişilerde meydana gelirler. Anamnezinde penisilin duyarlılığı olan kişiler sefalosporinlerle tedavi edildiğinde şiddetli reaksiyonlar meydana geldiği bildirilmiştir. Bir penisilin tedavisinden önce, geçmişte penisilin, sefalosporin ve diğer allerjenlere duyarlılık reaksiyonları olup olmadığı dikkatle soruşturulmalıdır. Eğer allerjik bir reaksiyon meydana gelirse, ilaç kesilmeli ve uygun tedavi başlatılmalıdır. Ciddi, anaflaktik reaksiyonlar adrenalin ile hemen acil tedavi gerektirir. Oksijen, intravenöz steroidler ve intübasyon dahil havayollarına müdahale gerekli olduğu şekilde uygulanmalıdır. Her antibiyotik preparatında olduğu gibi, mantarlar dahil duyarlı olmayan organizmaların aşırı üreme belirtileri için devamlı gözlem gereklidir. Superinfeksiyon olduğunda, ilaç kesilmeli ve/veya uygun tedavi uygulanmalıdır. Uzun süreli tedavilerde, renal, hepatik ve hematopoietik sistemler dahil olmak üzere organ sistem disfonksiyonu yönünden periodik kontroller tavsiye edilir. Çocuklarda kullanım Sulbaktam ve ampisilinin oral uygulamadan sonra başlıca itrah yolu idrar vasıtasıyladır. Yeni doğanlarda renal fonksiyon tam oluşmadığı için, sultamisilin kullanırken bu durum göz önünde tutulmalıdır. Hamilelikte kullanım Hayvanlarda üreme çalışmaları, sultamisiline bağlı olarak hiçbir fertilite bozukluğu veya fetusa zarar belirtisi olmadığını göstermiştir. Sulbaktam plasentadan geçer. Bununla beraber, insanlarda hamilelik döneminde kullanım emniyeti henüz saptanmamıştır. Emzirme döneminde kullanım Emziren annelere sultamisilin verildiğinde dikkat edilmelidir. Anne sütünde düşük konsantrasyonlarda sulbaktam ve ampisilin bulunur. Özellikle yenidoğanlarda renal fonksiyon tamamen gelişmediğinden ve yenidoğan etkilenebileceğinden, bu durum göz önüne alınmalıdır. Genellikle sultamisilin iyi tolere edilir. Gözlenen yan etkilerin çoğu, hafif ve orta şiddette olup, tedavi süresince normal olarak tolere edilirler. Tüm vücut - allerjik reaksiyon, anafilaktik şok ve anafilaktoid reaksiyon Merkezi ve Periferik Sinir Sistemi - sersemlik Gastro-intestinal - en sık görülen yan etki diyare/yumuşak gaita'dır. Bulantı, kusma, epigastrik rahatsızlık, melena, karın ağrıları/krampları nadiren gözlenmiştir. Diğer ampisilin sınıfı antibiyotiklerle de olduğu gibi, enterokolit ve pseudomembranöz kolit ender oluşabilir. Solunum - nefes darlığı Deri/Deri Yapıları - anjioödem, dermatit ve ürtiker ile birlikte, deri döküntüsü ve kaşıntı seyrek olarak gözlenmiştir. Muhtelif - Sersemlik hali/sedasyon, yorgunluk/halsizlik ve baş ağrısı ender olarak gözlenmiştir. Enfeksiyöz mononükleoz viral kaynaklı olduğundan, tedavide ampisilin kullanılmamalıdır. Ampisilin alan mononükleozlu hastaların yüksek bir yüzdesinde deri döküntüsü görülür. Ampisilinin tek başına kullanımı ile görülen yan etkiler sultamisilin ile gözlenebilir. Ampisilin ve/veya sulbaktam / ampisilin IM/IV kullanımı ile gözlenen yan etkiler şunları içermektedir; Merkezi ve Periferik Sinir Sistemi - Nadir vakalarda konvulsiyon Gastrointestinal - kıllı dil, glosit, stomatit Hematopoetik ve lenfatik sistemler - anemi, hemolitik anemi, trombositopeni, trombositopenik purpura, eozinofili, lökopeni, nötropeni, agranülositoz, anormal trombosit agregasyonu Karaciğer / Safra - ALT (SGPT) VE AST (SGOT) transaminazlarında geçici yükselme, bilirubinemi, anormal hepatik fonksiyon ve sarılık Deri / Deri Yapıları - nadir vakalarda eksfoliatif dermatit, toksik epidermal nekroliz, eritema multiforme ve Stevens Johnson Sendromu Üriner - nadir vakalarda interstisyel nefrit
Allopurinol: Ampisilin ve allopurinolün birlikte kullanımı, hastalarda deri döküntüsü insidansını, yalnız ampisilin alan hastalara göre, önemli derecede artırır. Antikoagülanlar: Penisilinler, pıhtılaşma testleri ve trombosit agregasyonu üzerine etki edebilirler. Bu etkiler antikoagülanlar ile artabilir. Bakteriostatik ilaçlar (kloramfenikol, eritromisin, sulfonamidler, tetrasiklinler): Bakteriostatik ilaçlar penisilinlerin bakterisid etkisi ile etkileşebilirler; birlikte tedaviden kaçınmak en iyisidir. Östrojen içeren Oral Kontraseptifler: Ampisilin kullanan kadınlarda, oral kontraseptiflerin etkinliğinin azalmasına dair vakalar bildirilmiştir ki bunlar beklenmeyen gebelikle sonuçlanmıştır. Aradaki ilişki zayıf olmasına rağmen, ampisilin kullanımı sırasında hastalara alternatif veya ilave bir kontraseptif yöntem seçeneği sağlanmalıdır. Metotreksat: Penisilinlerle birlikte kullanım, metotreksat klirensinde azalma ve metotreksat toksisitesi ile sonuçlanmıştır. Hastalar yakından izlenmelidir. Leukovorin dozunun artırılması veya daha uzun dönem boyunca uygulanması gerekebilir. Probenesid: Birlikte kullanıldığında, probenesid, ampisilin ve sulbaktamın renal tübüler sekresyonunu azaltır; bu etki serum konsantrasyonlarının artması ve uzaması, eliminasyon yarı ömrünün uzaması ve toksisite riskinde artış ile sonuçlanır. Laboratuvar Test Etkileşmeleri: Benedict, Fehling reaktifleri ve ClinitestTM kullanılarak yapılan idrar analizlerinde yalancı pozitif glikozüri gözlenebilir. Ampisilinin hamile kadınlara verilmesini takiben, total konjuge östriol, östriol – glukuronid, konjuge östron ve östradiol plazma konsantrasyonlarında geçici bir düşüş kaydedilmiştir. Bu etki aynı zamanda sulbaktam sodyum / ampisilin sodyum IM/IV ile de meydana gelebilir.
Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde; Erişkinlerde tavsiye edilen sultamisilin dozu ( yaşlı hastalar dahil ) günde iki defa oral olarak alınan 375-750 mg'dır. 30 kg'dan hafif çocuklardaki enfeksiyonların çoğunluğunda, infeksiyonun ciddiyetine ve doktorun takdirine bağlı olarak dozaj, iki doza bölmek suretiyle oral olarak alınan 25-50 mg/kg/gün sultamisilindir. 30 kg ve üstündeki çocuklara erişkin dozu verilmelidir. Erişkinlerde ve çocuklarda tedavi, genellikle ateş düştükten ve diğer anormal belirtiler kaybolduktan 48 saat sonraya kadar devam ettirilir. Tedavi normal olarak 5 ila 14 gün süreyle uygulanır fakat gerekirse tedavi süresi uzatılabilir. Komplikasyonsuz gonorede sultamisilin 2.25 g'lık (6 tane 375 mg tablet) tek doz halinde verilir. Sulbaktam ve ampisilinin konsantrasyonlarını uzatmak amacıyla 1.0 g probenesid beraberce uygulanmalıdır. Şüpheli sifiliz lezyonu olan gonoreli hastalarda sultamisilin tedavisinden önce karanlık saha muayenesi yapılmalı ve en az 4 ay süreyle her ay serolojik testler yapılmalıdır. Akut eklem romatizması ve glomerulonefriti önlemek amacıyla hemolitik streptokoklara bağlı her türlü enfeksiyonun tedavisine en az 10 gün süreyle devam edilmesi tavsiye olunur. Ciddi renal fonksiyon bozukluğu olan hastalarda (kreatinin klirensi <30 ml/dak.) sulbaktam ve ampisilinin eliminasyon kinetiği birbirine benzer şekilde etkilenmekte ve birinin diğerine plazma oranları değişmeden kalmaktadır. Böbrek yetmezliğinde doz aralığı, genel ampisilin uygulamasında olduğu gibi, uzatılır.
Doz Aşımı
Sulbaktam sodyum ve ampisilin sodyumun insanlarda akut toksisitesi üzerine sınırlı bilgi mevcuttur. İlacın aşırı doz kullanımında, temel olarak ilaç ile ilgili yan etkilerin uzantısı olan belirtiler meydana getireceği beklenmektedir. - Laktam antibiyotiklerin BOS’da yüksek konsantrasyonda bulunmasının, nöbet dahil olmak üzere nörolojik etkilere yol açabileceği gerçeği göz önünde tutulmalıdır. Sulbaktam ve ampisilinin her ikisi de dolaşımdan hemodiyaliz ile uzaklaştırıldığından, doz aşımı böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda meydana gelirse, bu prosedürler ilacın vücuttan eliminasyonunu kolaylaştırabilir.
Artrit Artrit, oldukça yaygın bir hastalıktır ancak iyi anlaşılamamıştır. Aslında “artrit” tek bir hastalığın adı değildir; eklem ağrısı veya eklem hastalıklarını adlandırmanın gayri resmi yoludur. |
|
Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür. |
|
Belsoğukluğu, Chlamydia ve Frengi Belsoğukluğu, bakterilerin sebep olduğu bir enfeksiyondur. Cinsel ilişki yoluyla bulaşır ve dölyatağı boynunda, idrar yollarında, anüste, makatta ve boğazda enfeksyona sebep olabilir. |
Geri Ödeme Kodu | A02556 |
Satış Fiyatı | TL |
Önceki Satış Fiyatı | |
Original / Jenerik | Jenerik İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8699532270368 |
Etkin Madde | Ampisilin + Sulbaktam |
ATC Kodu | J01CR01 |
Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Penisilinler > Ampisilin ve Sulbaktam |
İthal ve Beşeri bir ilaçdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
AMPISID | 8699541272216 | |
COMBICID | 8699569270287 | |
DEVASID | 8699525273086 | |
Diğer Eşdeğer İlaçlar |