İlerlemiş evrede kronik miyeloid lösemi (KML) ya da malign GIST bulunan hastalarda,
altta yatan hastalığa bağlı semptomların çok çeşitli olması, ilerlemesi ve beraberinde çok
sayıda ilaç kullanılması nedeniyle advers olayların nedeninin saptanmasını zorlaştıran
çeşitli yanıltıcı tıbbi koşullar bulunabilir .
Glivec kronik oral günlük dozda, KML bulunan hastalar tarafından genellikle iyi tolere
edilmiştir. Hastaların çoğu belli zaman noktalarında advers olaylar yaşamışlardır, ancak
bunların çoğu hafif-orta düzeyde olmuş, sadece kronik fazdaki hastaların % 1’inde,
hızlanmış fazdaki hastaların % 2’sinde ve blast krizi bulunan hastaların da % 5’inde
ilaçla ilişkili advers olaylar nedeniyle ilaç bırakılmıştır. GIST çalışmasında, Hastaların
% 3’ü ilaçla ilişkili advers olaylar nedeniyle Glivec’i bırakmıştır .
İki istisna dışında, KML ve GIST hastalarındaki advers reaksiyonlar benzer olmuştur.
GIST’de daha az miyelosupresyon olmuş ve intra-tümöral hemorajiler sadece GIST
popülasyonunda görülmüştür (Bkz. Uyarılar/Önlemler). En sık bildirilen ilaçla ilişkili
advers olaylar hafif bulantı, kusma, diyare, miyalji, kas krampları ve döküntü olmuş,
bunlar kolaylıkla tedavi edilmiştir. Yüzeyel ödemler, tüm çalışmaların ortak bir bulgusu
olmuş, daha çok periorbital ya da alt ekstremite ödemleri şeklinde ortaya çıkmıştır.
Bununla birlikte, bu ödemler nadiren ciddi olmuş, diüretiklerle, diğer destek
tedavileriyle ya da bazı hastalarda Glivec dozu azaltılarak tedavi edilmiştir .
Plevra efüzyonları, asit, pulmoner ödem ve yüzel ödemle birlikte ya da ödemsiz hızlı
kilo alımı gibi çeşitli advers olaylar bütün olarak “sıvı retansiyonu” şeklinde
tanımlanabilir . Bu olaylar genellikle Glivec tedavisi kesilerek ve diüretiklerle ya da
diğer uygun destek önlemleriyle tedavi edilebilir. Bununla birlikte, bu olayların çok azı
ciddi ya da yaşamı tehdit eder nitelikte olabilir ve blast krizi olan bir hasta karmaşık bir
plevra efüzyonu, konjestif kalp yetmezliği ve böbrek yetmezliği klinik hikayesiyle
ölmüştür .
Aşağıda izole vakalar dışında bildirilen advers reaksiyonlar, organ sınıfı ve sıklıklarına
göre sıralanmıştır.
Sıklıklar şu şekilde tanımlanmıştır: çok yaygın (> 1/10), yaygın (>1/100, ≤1/10), nadir
(>1/1000, ≤1/100).
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Nadir: Sepsis, pnömoni, herpes simplex, herpes zoster, üst solunum yolu enfeksiyonu
Kan ve lenfatik sistem bozuklukları
Çok yaygın: Nötropeni, trombositopeni, anemi.
Yaygın: Febril nötropeni, pansitopeni.
Metabolizma ve beslenme bozuklukları
Yaygın: Anoreksi.
Nadir: Dehidratasyon, hiperürisemi, hipokalemi, hiperkalemi, hiponatremi, iştah artışı.
Psikiyatrik bozukluklar
Nadir: Depresyon.
Sinir sistemi bozuklukları
Çok yaygın: Baş ağrısı.
Yaygın: Baş dönmesi, tat alma bozuklukları, paresteziler, uykusuzluk.
Nadir: Hemorajik inme, senkop, periferik nöropati, hipoesteziler, somnolans, migren.
Göz bozuklukları
Yaygın: Konjonktivit, göz yaşı artışı.
Nadir: Göz irritasyonu, bulanık görme, konjonktival hemoraji, göz kuruması, orbital
ödem.
Kulak ve labirent bozuklukları
Nadir: Vertigo.
Kardiyak bozukluklar
Nadir: Kalp yetmezliği, pulmoner ödem, taşikardi.
Vasküler bozukluklar
Nadir: Hematom, hipertansiyon, hipotansiyon, kızarma, periferik soğukluk.
Respiratuar, torasik ve mediastinal bozukluklar
Yaygın: Plevra efüzyonu, epistaksis
Nadir: Dispne, öksürük.
Gastrointestinal bozukluklar
Çok yaygın: Bulantı, kusma, diyare, dispepsi, karın ağrısı.
Yaygın: Karında şişkinlik, gaz, konstipasyon, ağız kuruluğu.
Nadir: Gastrointestinal hemoraji, melena, asit, gastrik ülser, gastrit, gastro-özofageal
reflü, ağız ülserasyonu, geğirme.
Hepato-biliyer bozukluklar
Nadir: Sarılık, hepatik enzim artışı, hiperbilirubinemi
Cilt ve subkutan doku bozuklukları
Çok yaygın: Periorbital ödem, dermatit/egzema/döküntü.
Yaygın: Yüz ödemi, göz kapağı ödemi, kaşıntı, eritem, kuru cilt, alopesi, gece
terlemeleri.
Nadir: Peteşiler, kontüzyon, terlemede artış, ürtiker, on
|
Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür. |
|
Rahim Boyu ( Serviks ) Kanseri Rahim boynu (serviks) kanseri 35 yaş altı kadınlarda görülen vakalarda meme kanserinden
sonra ikinci sırayı alır.Serviks kanserinin gelişmesi yıllarca sürebilir. |