KARVEA DUO 150 mg/5 mg 28 film kaplı tablet Klinik Özellikler

Amlodipin + Irbesartan }

Kalp Damar Sistemi > Anjiyotesin II Antagonistleri Kombinasyonları
Sanofi Sağlık Ürünleri Ltd.Şti | 26 May  2015

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

Esansiyel hipertansiyon tedavisi

Kan basıncı irbesartan veya amlodipin monoterapisi ile yeterli kontrol sağlanamayan hastalarda endikedir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

 Pozoloji /Uygulama sıklığı ve süresi:

Genel başlangıç ve idame tedavisinde önerilen KARVEA DUO dozu günde bir tablettir. KARVEA DUO irbesartan veya amlodipin monoterapisi ile kan basıncı yeterince kontrol edilmeyen veya devam tedavisi için irbesartan ve amlodipin tedavisi uygulanacak olan hastalarda kullanılmalıdır.

Doz ilaçların monoterapilerine verilen ve istenilen antihipertansif yanıta göre ayarlanmalıdır. KARVEA DUO için önerilen maksimum doz günde 300 mg/10 mg’dır.

Tedavi kan basıncı yanıtına göre ayarlanmalıdır.

Uygulama şekli:

Sadece ağızdan kullanım içindir.

KARVEA DUO yiyeceklerle ya da aç kamına alınabilir.

Böbrek yetmezliği: Genel olarak renal fonksiyonu bozuk hastalarda doz azaltılması gerekmez. KARVEA DUO’nun içerdiği amlodipinin plazma konsantrasyon değişiklikleri, böbrek yetmezliğinin derecesi ile ilişkili değildir, dolayısıyla normak dozajın uygulanması önerilir. Amlodipin diyalize edilemez.

Karaciğer yetmezliği: Hafif ve orta derecede karaciğer bozukluğu olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Amlodipin nedeniyle KARVEA DUO karaciğer yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Doz seçimi dikkatle yapılmalı ve dozlama aralığının en düşük dozu ile başlanmalıdır. Şiddetli karaciğer yetmezliğinde amlodipin farmakokinetiği çalışılmamıştır. Amlodipin kullanımına en düşük doz ile başlanmalıdır ve şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda yavaş yavaş doz arttırılmalıdır. (Bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).

Pediyatrik popülasyon: Güvenliliği ve etkinliği ile ilgili yeterince veri bulunmadığı için KARVEA DUO’nun çocuklarda ve adolesanlarda kullanılması tavsiye edilmemektedir.

Geriyatrik popülasyon: Genel olarak yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekmez, fakat doz arttırımı dikkatle yapılmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2. Farmakokinetik özellikler).

4.3. Kontrendikasyonlar

İrbesartan ve amlodipin içermesi nedeniyle, Karvea Duo aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:

•    Etkin maddelerden birine veya her ikisine veya ilacın herhangi bir bileşenine karşı aşın duyarlılık

•    Dihidropiridinlere karşı aşırı duyarlılık

•    Şiddetli hipotansiyon

•    Şok (kardiyojenik şok dahil)

•    Sol ventrikül çıkış obstrüksiyonu (örn. yüksek dereceli aort stenozu)

•    Miyokart infarktüsü sonrası hemodinamik olarak stabil olmayan kalp yetmezliği

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

4.6. Gebelik ve laktasyon

•    Anjiyotensin II reseptör blokerleri (ARB’ler) veya anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri ile aliskirenin beraber kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR <60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.5).

4.4.    Özel kullanım uyarıları ve önlemleri UYARILAR:

Hipotansiyon: Hacim eksikliği olan hastalar: KARVEA DUO’nun içerdiği irbesartan diğer eşzamanlı hastalığı olmayan hipertansif hastalarda nadiren hipotansiyon ile ilişkilidir. Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim (ADE) inhibitörlerinde olduğu gibi, diyare veya kusması olan, diüretik tedavisi gören ve/veya tuz kısıtlaması yapılan veya hemodiyaliz uygulanan hastalar gibi sodyum/hacim eksikliği olan hastalarda semptomatik hipotansiyon beklenebilir.

KARVEA DUO ile tedaviye başlanmadan önce hacim ve sodyum eksikliği düzeltilmeli ve daha düşük dozda tedavi başlanmalısı düşünülmelidir.

Kalp yetmezliği olan hastalar; Kalp yetmezliği olan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır. Şiddetli kalp yetmezliği olan hastalarda (New York Kalp Cemiyeti - NYHA III ve IV) plasebo kontrollü, uzun dönemli bir çalışmada, rapor edilen pulmoner ödem insidansı amlodipin ile tedavi edilen grupta plaseboya göre daha yüksek bulunmuştur, (bkz. bölüm 5.1 Farmakodinamik özellikler)

KARVEA DUO’nun içerdiği amlodipinin de dahil olduğu kalsiyum kanal blokörleri; ileride ortaya çıkabilecek kardiyovasküler olay ve mortalite riskinde artışa yol açabileceğinden konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Aort ve mitral kapak daralması, obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati: KARVEA DUO kullanırken aort veya mitral kapak daralması ya da obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati si olan hastalarda özel bir dikkat gösterilmelidir.

Hipertansif kriz:

KARVEA DUO’nun hipertansif krizde güvenlilik ve etkililiği saptanmamıştır.

Hepatik yetmezlik;

Diğer kalsiyum antagonistlerinde olduğu gibi, karaciğer fonksiyonları bozuk hastalarda amlodipinin yarı ömrü uzar ve doz ayarlaması önerisi yapılmamıştır. Bunun için amlodipin doz aralığının alt sınırından başlanmalı, tedavi başlangıcında ve doz artırılırken dikkatli olunmalıdır. Şiddetli hepatik bozukluğu olan hastalarda yavaş doz titrasyonu ve dikkatli izlem gerekebilir. Bu nedenle KARVEA DUO bu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

Renovasküler hipertansiyon:

Bilateral böbrek arterlerinde daralma olan ya da çalışan tek böbrek arterinde daralma bulunan hastalarda renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen ilaçların kullanılması, ciddi hipotansiyon ve böbrek yetersizliği riskini artırır. KARVEA DUO kullanan hastalarda böyle bir etkinin görüldüğü bildirilmemekle birlikte, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile de benzer etki beklenmektedir.

Böbrek yetersizliği ve böbrek transplantasyonu

KARVEA DUO’nun böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanılması durumunda, serum potasyum ve kreatinin düzeylerinin periyodik olarak izlenmesi önerilmektedir. KARVEA DUO’nun yakın dönemde böbrek transplantasyonu yapılan hastalarda kullanımına ilişkin deneyim bulunmamaktadır.

Tip 2 diyabeti ve böbrek hastalığı olan hipertansif hastalar:

KARVEA DUO’nun içerdiği irbesartanın böbrek ve kardiyovasküler olaylar üzerindeki etkisi ilerlemiş böbrek hastalığı olan hastalarda yapılmış bir analize göre tüm alt gruplarda aynı değildir. Özellikle bu etkiler kadınlarda ve beyaz ırktan olmayanlarda daha zayıftır (Bkz. Bölüm 5.1).

Hiperkalemi:

Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen diğer ilaçlarda olduğu gibi KARVEA DUO ile tedavi sırasında özellikle böbrek yetersizliği, diyabetik böbrek hastalığına bağlı aşikar proteinüri ve/veya kalp yetmezliği durumunda hiperkalemi görülebilir. Riskli hastalarda serum potasyumunun yakın takibi önerilmektedir. (Bkz. Bölüm 4. 5)

Lityum:

KARVEA DUO ile lityumun kombine kullanımı tavsiye edilmez (Bkz. Bölüm 4.5)

Primer aldosteronizm:

Primer aldosteronizmi olan hastalarda, renin-anjiyotensin sistemini baskılayarak etki gösteren antihipertansif ilaçlara genel olarak cevap alınmaz. Bu nedenle, bu tip hastalarda KARVEA DUO kullanımı önerilmemektedir.

Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) dual blokajı:

Duyarlı kişilerde, özellikle bu sistemi etkileyecek kombinasyon kullanımlarında hipotansiyon, senkop, inme, hiperkalemi ve renal fonksiyonlarda değişiklikler (akut renal yetmezlik dahil) rapor edilmiştir. RAAS’ın dual blokajına yol açtığından ARB veya ADE inhibitörlerinin aliskiren ile beraber kullanımı önerilmemektedir. Aliskirenin ARB’ler veya ADE inhibitörleri ile beraber kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR<60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3).

Bu tıbbi ürün her mg’ında 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum ihtiva eder; bu dozda sodyuma bağlı herhangi bir yan etki beklenmemektedir.

Artmış anjina veya miyokardiyal risk:

Amlodipin başlanması veya dozunun arttırılması sonrasında özellikle ciddi obstrüktif koroner arter hastalığı olan hastalarda anjina kötüleşebilir ve akut miyokardiyal enfarktüs gelişebilir.

GENEL ÖNLEMLER:

Damar tonüsü ve böbrek fonksiyonları esas olarak renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine bağlı olan hastalarda (örn. ciddi konjestif kalp yetersizliği ya da renal arter stenozu dahil böbrek hastalığı olan hastalar), bu sistemi etkileyen Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim İnhibitörleri veya Anjiyotensin II Reseptör antagonistlerinin kullanılması durumunda akut hipotansiyon, azotemi, oligüri veya nadiren akut böbrek yetersizliği ile karşılaşılabilir. Herhangi bir antihipertansif ajanda olduğu gibi, iskemik kardiyopati ya da iskemik kardiyovasküler hastalığı olan hastalarda kan basıncının aşırı derecede düşmesi miyokard enfarktüsü ya da inme ile sonuçlanabilir.

Hipertansif siyah ırk popülasyonunda düşük renin düzeylerinin daha sık görülmesinden dolayı Anjiyotensin Dönüştürücü Enzim inhibitörlerinde de gözlendiği gibi İrbesartan ve diğer anjiyotensin antagonistleri, kan basıncını düşürmede siyah ırkta siyah olmayanlara göre daha az etkilidir. (Bkz Bölüm 5.1)

Fetal/neonatal morbidite ve mortalite; Gebe kadınlarda irbesartan ile deneyim olmamakla birlikte gebeliğin ikinci ve üçüncü trimestirinde in utero ADE inhibitörlerine maruz kalan gebelerde gelişmekte olan fötusta hasar ve ölüm bildirilmiştir. Bu nedenle, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini doğrudan etkileyen tüm ilaçlarda olduğu gibi, KARVEA DUO gebelik sırasında kullanılmamalıdır. Tedavi sırasında gebelik saptandığında KARVEA DUO tedavisi hemen kesilmelidir.

Geriyatrik kullanım:Yaşlı hastalarda doz arttırımı dikkatli yapılmalıdır

Pediyatrik kullanım:Pediyatrik hastalarda güvenlilik ve etkililik saptanmamıştır.

KARVEA DUO her dozunda lmmol (23mg)’den daha az sodyum ihtiva eder; bu dozda sodyuma bağlı herhangi bir yan etki beklenmemektedir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

İrbesartan ve amlodipin kombinasyonu için: İrbesartan ve amlodipinin tek başına ya da kombinasyon olarak uygulandığı bir farmakokinetik çalışması temelinde, irbesartan ve amlodipin arasında farmakokinetik etkileşim bulunmamaktadır.

Aliskiren ile kullanım: ARB veya ADE inhibitörlerinin aliskirenle kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezliği (GFR<60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4).

KARVEA DUO ve diğer tıbbi ürünlerin etkileşimini araştıran ilaç etkileşim çalışmaları yapılmamıştır.

İrbesartan:

Diüretikler ve diğer antihipertansif ajanlar:

Diğer antihipertansif ajanlar, irbesartanın hipotansif etkisini artırabilir. Bununla birlikte KARVEA DUO, tiyazid diüretikleri, uzun etkili kalsiyum kanal blokerleri, beta blokerler gibi diğer antihipertansif ajanlarla birlikte güvenle kullanılmaktadır. Daha önce yüksek dozda diüretiklerle yapılan tedavi volüm azalmasına yol açabilir. Bu durumda KARVEA DUO ile tedaviye başlandığında hipotansiyon riski gelişebilir (Bkz. Bölüm 4.4).

Potasyum takviyesi ve potasyum tutucu diüretikler:

Renin-anjiyötensin sistemini etkileyen diğer ilaçların kullanımına dayanan deneyimler, potasyum tutucu diüretikler, potasyum takviye edici ajanlar, potasyum içeren yapay tuz preparatları ya da serum potasyum seviyesini artıran diğer ilaçlarla (örneğin heparin) birlikte kullanımının serum potasyumunda artışa yol açabileceğini göstermiştir ve bundan dolayı tavsiye edilmez (Bkz. Bölüm 4.4).

Lityum:

Lityumla birlikte anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin kullanılması durumunda, serum lityum konsantrasyonunun geri dönüşümlü bir biçimde arttığı ve toksisite geliştiği bildirilmiştir. Benzer etkiler irbesartan ile bu zamana kadar nadiren bildirilmiştir. Bu yüzden bu kombinasyon tavsiye edilmemektedir (Bkz. Bölüm 4.4). Eğer kombinasyon yarar sağlayacaksa serum lityum düzeylerinin dikkatli takibi önerilmektedir.

Nonsteroid antienflamatuar ilaçlar:

Anjiyotensin II antagonistleri, nonsteroid antienflamatuar ilaçlarla (selektif COX-2 inhibitörleri, asetilsalisilik asit (>3 g/gün) ve selektif olmayan NSAİİ gibi) aynı anda kullanıldıklarında, antihipertansif etkileri azalabilir.

Anjiyotensin II antagonistleri ile NSAİ ilaçların birlikte kullanılması, ADE (anjiyotensin dönüştürücü enzim) inhibitörleriyle de olduğu gibi, özellikle daha önce renal fonksiyonu bozuk olan hastalarda, olası bir akut böbrek yetmezliği dahil olmak üzere böbrek fonksiyonlarında kötüleşme riskinin artmasına ve serum potasyumunun yükselmesine neden olabilir. Kombinasyon, özellikle yaşlı hastalarda dikkatli uygulanmalıdır. Hastalar yeterli miktarda su içmeli ve kombine kullanıma başlanmasını takiben ve daha sonra da periyodik olarak, böbrek fonksiyonlarının izlenmesine dikkat edilmelidir.

İrbesartan etkileşimleri için ilave bilgi:

Klinik çalışmalarda, irbesartanın farmakokinetiği hidroklorotiyazidten etkilenmemiştir, irbesartan, esas olarak CYP2C9 tarafından, daha az olarak da glukuronidasyonla metabolize olur. İrbesartan CYP2C9 tarafından metabolize edilen bir ilaç olan varfarin ile birlikte kullanıldığında, anlamlı bir farmakokinetik ya da farmakodinamik etkileşme gözlenmemiştir. Rifampisin gibi CYP2C9 indüktörlerinin irbesartanın farmakokinetiği üzerindeki etkileri değerlendirilmemiştir. İrbesartanın digoksin ile birlikte kullanımı, digoksinin farmakokinetiğini değiştirmemiştir.

Amlodipin:

CYP3A4 inhibitörleri: Yaşlı (69 ila 87 yaş arasında) hipertansif hastalara 5 mg amlodipinin günlük 180 mg dozda diltiazemle birlikte uygulanması, amlodipinin sistemik maruziyetinde %57’lik bir artışla sonuçlanmıştır. Sağlıklı gönüllülerde (18 ila 43 yaş arası) eritromisin ile birlikte kullanım; amlodipinin sistemik maruziyetini belirgin olarak değiştirmemiştir (EAA’da %22 artış). Bu klinik bulguların klinik anlamlılığı belirsiz olsa da, yaşlılarda farmakokinetik değişiklikler daha belirgin olabilir.

Güçlü CYP3A4 inhibitörleri (örn. ketokonazol, itrakonazol, ritonavir), amlodipin plazma konsantrasyonlarını diltiazemden daha fazla yükseltebilir. Amlodipin, CYP3A4 inhibitörleri ile birlikte dikkatli kullanılmalıdır.

CYP3A4 indükleyiçileri; CYP3A4 indükleyicilerinin amlodipin üzerine etkilerine dair herhangi bir veri bulunmamaktadır. CYP3A4 indükleyicilerinin (rifampisin, sarı kantaron gibi) birlikte kullanımı, düşük amlodipin plazma konsantrasyonlarına sebep olabilir. Amlodipin, CYP3A4 indükleyicileri ile birlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır.

Greyfurt suyu: 20 sağlıklı gönüllüde oral tek doz 10 mg amlodipin ile 240 mL greyfurt suyunun birlikte uygulaması; amlodipinin farmakokinetiğinde belirgin bir etki yaratmamıştır. Çalışma; amlodipinin metabolizmasından sorumlu olan primer enzim olan CYP3A4’ün genetik polimorfızminin etkisinin değerlendirilmesine olanak sağlamamıştır. Bu nedenle, amlodipinin greyfurt veya greyfurt suyu ile kullanımı; bazı hastalarda kan basıncını düşürücü etkide artış ile sonuçlanabilecek biyoyararlanım artışına sebep olabileceğinden önerilmemektedir.

Dantrolen (infüzyon): Hayvanlarda, verapamil ve intravenöz dantrolen uygulaması sonrası hiperkalemi ile birlikte ölümcül ventriküler fıbrilasyon ve kardiyovasküler kollaps gözlenmiştir. Hiperkalemi riski nedeni ile malign hipertermi şüphesi olan hastalarda ve malign hiperterminin tedavisinde amlodipin gibi kalsiyum kanal blokörlerinin birlikte uygulanmasından kaçınılması önerilmektedir.

Amlodipinin kan basıncı düşürücü etkisi, antihipertansif özellikleri olan diğer ilaçlarların kan basıncı düşürücü etkisine ek katkı sağlar.

Klinik etkileşim çalışmalarında amlodipin; atorvastatin, digoksin, varfarin veya siklosporinin farmakokinetiğini etkilememiştir.

Simvastatin: Amlodipinin 10 mg’lık tekrarlayan dozlarının 80 mg simvastatin ile birlikte uygulanması; simvastatin maruziyetinde, tek başına simvastatin uygulamasına göre %77’lik bir artışa neden olmuştur. Amlodipin tedavisi alan hastalarda simvastatin dozu günlük 20 mg’a sınırlandırılmalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

Karaciğer/ böbrek yetmezliği:

Etkileşim çalışması yapılmamıştır.

Pediyatrik popülasyon:

Etkileşim çalışması yapılmamıştır.

4.6.    Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi: D

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadmlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

KARVEA DUO etkili bir kontrasepsiyon kullanılmaksızın çocuk doğurma potansiyeline sahip kadınlarda kullanılmamalıdır. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar KARVEA DUO’yu kullanırken etkin bir doğum kontrol yöntemi uygulamalıdır.

Gebelik dönemi

Gebe kadınlarda yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar mevcut değildir. KARVEA DUO gebelik sırasında kontrendikedir. KARVEA DUO tedavisi sırasında gebelik ortaya çıktığında tedavi hemen kesilmelidir (Bkz. Bölüm 4.3. Kontrendikasyonlar ve 4.4. Bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).

Laktasyon dönemi

KARVEA DUO emzirme dönemi boyunca kontrendikedir (bkz. 3. Kontrendikasyonlar). Üreme yeteneği /Fertilite

Kalsiyum kanal blokörleri ile tedavi edilen bazı hastalarda sperm hücresi başında geri dönüşümlü biyokimyasal değişiklikler bildirilmiştir. KARVEA DUO’nun fertiliteye potansiyel etkisine dair klinik veriler yetersizdir. Bir sıçan çalışmasında, erkek fertilitesi üzerine yan etkiler saptanmıştır (Bkz. Bölüm 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).

İrbesartan sıçanlarda ve yavrularında parental toksisitenin ilk belirtilerinin ortaya çıkmasına yol açan doz düzeylerine dek fertilite üzerinde etki göstermemiştir (Bkz. Bölüm 5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri).

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Amlodipin araç ve makine kullanma yeteneğini hafıf-orta derecede etkileyebilir. Amlodipin kullanan hastalarda baş dönmesi, baş ağrısı, yorgunluk ya da bulantı olursa tepki verme yetisi bozulabilir. Özellikle tedavi başlangıcında dikkatli olunması önerilir.

4.8. İstenmeyen etkiler

Klinik çalışmalar değişik koşullarda yürütüldüğünden, bir ilaç ile yürütülen klinik çalışmalarda gözlenen advers reaksiyon oranı diğer ilaçların klinik çalışmalarındaki oranlarla doğrudan karşılaştırılamaz ve uygulamada gözlenen oranları yansıtmayabilir.

İrbesartan için:

İrbesartan güvenliliği klinik çalışmalarda yaklaşık 5000 kişide araştırılmıştır; bu çalışmalar 6 ay tedavi edilen 1300 ve en az 1 yıl tedavi edilen 400 hipertansif hastayı içermiştir. İrbesartan kullanan hastalarda advers olaylar genellikle hafif şiddette ve geçici olup doz ile ilişkili bulunmamıştır. Advers olay insidansı yaş, cinsiyet ya da ırk ile ilişkili bulunmamıştır.

İrbesartan ile tedavi edilen 1965 hastayı (genel tedavi süresi 1 -3 ay) içeren plasebo kontrollü çalışmalarda, klinik ya da laboratuvar advers olayı nedeniyle tedavinin bırakılma oranı irbesartan grubunda %3.3 ve plasebo grubunda %4.5 bulunmuştur (p=0.029).

İrbesartan çalışmaları ya da pazarlama sonrası verilerde bildirilen advers olaylar sistem organ sınıfı ve sıklığı açısından aşağıdaki gibi kategorize edilmiştir (Bkz. Tablo 1).

Advers olay sıklığı aşağıdaki gibi tanımlanmıştır:

Çok yaygın: (> 1/10); yaygın: (> 1/100 - < 1/10); yaygın olmayan: (> 1/1,000 - < 1/100); seyrek: (> 1/10,000 - < 1/1,000); çok seyrek: (< 1/10,000), bilinmiyor: insidans verisi mevcut değildir.

Pazarlama sonrası deneyimde advers reaksiyon sıklığı, bu reaksiyonlar bilinmeyen büyüklükte bir popülasyondan isteğe bağlı olarak bildirildiğinden bilinmemektedir.

Tablo 1 - İrbesartan Klinik Çalışmalar veya Pazarlama Sonrası Deneyimde _Bildirilen Advers Olaylar _

Yaygın (a)

Yaygın olmayan (b)

Bilinmiyor

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Hipersensitivite reaksiyonları (kızarıklık, anjiyoödem, ürtiker)

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Hiperkalemi

Sinir sistemi hastalıkları

Baş dönmesi, baş ağrısı, ortostatik baş dönmesi

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Tinnitus

Kardiyak hastalıkları

Taşikardi

Vasküler hastalıkları

Ortostatik

hipotansiyon

Yüzde kızarma

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Öksürük

Tablo 1 - İrbesartan Klinik Çalışmalar veya Pazarlama Sonrası Deneyimde __Bildirilen Advers Olaylar _

Yaygın (a)

Yaygın olmayan (b)

Bilinmiyor

Gastrointestinal

hastalıkları

Bulantı/kusma

Diyare,

dispepsi / mide yanması

Tat değişikliği

Hepato-bilier

hastalıkları

Sarılık

Karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme, hepatit

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Lökositoklastik vaskülit

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Kas-iskelet

ağrısı

Artralji, miyalji (bazı vakalarda artmış kinaz seviyeleri ile birlikte), kas krampları

Böbrek ve idrar hastalıkları

Riskli hastalarda renal yetmezlik dahil olmak üzere renal fonksiyon bozukluğu

Üreme sistemi ve meme ile ilgili hastalıkları

Cinsel

disfonksiyon

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Yorgunluk

Göğüs ağrısı

a Tedavi ile ilişkisine ve plasebo ile tedavi edilen hastalardaki insidansına bakdmaksızın tüm advers olaylar

b Tedavi ile ilişkisine bakdmaksızın plasebo ile tedavi edilen hastalardaki insidansa benzer ya da hafif yüksek olarak irbesartan ile tedavi edilen hastalarda %0.5 - <%1 sıklığında görülen tüm advers olaylar (hiçbiri 2 tedavi grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark göstermemiştir)

Araştırmalar:

Çok yaygın: Hiperkalemi diyabetik hastalarda irbesartan ile plaseboya göre daha sık ortaya çıkmıştır. Renal fonksiyonları normal olup mikroalbuminürisi olan diyabetik hipertansif hastalarda hiperkalemi (>5.5 mEq/L) irbesartan 300 mg grubunda %29.4 ve plasebo grubunda %22 oranında ortaya çıkmıştır. Kronik renal yetmezliği ve açık proteinürisi olan diyabetik hipertansif hastalarda hiperkalemi (> 5.5 mEq/L) irbesartan grubunda %46.3 ve plasebo grubunda %26.3 oranında ortaya çıkmıştır.

Yaygın: irbesartan ile tedavi edilen hastalarda yaygın biçimde (%1.7) plazma kreatin kinaz düzeyinde artış gözlenmiştir. Bu artışların hiçbiri saptanabilir klinik bir kas iskelet olayı ile ilişkili olmamıştır.

İrbesatan ile tedavi edilen ileri diyabetik renal hastalığı olan hipertansif hastaların %1.7’sinde klinik olarak anlamlı olmayan hemoglobin düşüşü gözlenmiştir.

Amlodipin için:

Amlodipin çalışmalarında bildirilen advers olaylar sistem organ sınıfı ve sıklığı açısından aşağıdaki gibi kategorize edilmiştir (Bkz. Tablo 2).

Advers olay sıklığı aşağıdaki gibi tanımlanmıştır:

Çok yaygın: (> 1/10); yaygın: (> 1/100 - < 1/10); yaygın olmayan: (> 1/1,000 - < 1/100); seyrek: (> 1/10,000 - < 1/1,000); çok seyrek: (< 1/10,000), bilinmiyor: insidans verisi mevcut değildir.

Tablo 2 - Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar

Yaygın

Yaygın olmayan

Çok seyrek

Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Trombositopeni,

lökopeni

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Aleıjik reaksiyon

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Hiperglisemi

Psikiyatrik hastalıkları

Uykusuzluk, duygudurum dalgalanmaları (anksiyete dahil)

Konfuzyon

Sinir sistemi hastalıkları

Uyku hali, sersemlik, baş ağrısı (özellikle tedavinin başlangıcında)

Hipoestezi, parestezi, tremor, tat değişikliği, senkop

Periferik nöropati, hipertoni

Göz hastalıkları

Görme bozuklukları (diplopi dahil)

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Tinnitus

Kardiyak hastalıkları

Palpitasyon

Miyokard enfarktüsü, aritmi (bradikardi, ventriküler taşikardi ve atriyal fıbrilasyon dahil)

Vasküler hastalıkları

Sıcak basması

Hipotansiyon

Vaskülit

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Dispne, rinit

Öksürük

Gastrointestinal

hastalıkları

Bulantı, abdominal ağrı

Dispepsi, kusma, barsak

hareketlerinde değişiklik (ishal ve kabızlık dahil), ağız kuruluğu

Pankreatit, gastrit, jinjival hiperplazi

Hepato-bilier hastalıkları

Hepatit, sarılık ve karaciğer enzim yükselmeleri (çoğunlukla kolestaz ile uyumlu)

Tablo 2 - Amlodipin Klinik Çalışmalarında Bildirilen Advers Olaylar

Yaygın

Yaygın olmayan

Çok seyrek

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Döküntü, pruritus, purpura, terleme artışı, deride renk değişikliği, alopesi, ekzantem

Anjiyoödem, eritema multiforme, ürtiker, eksfoliatif dermatit, Stevens-Johnson sendromu, Quincke ödemi, ışığa karşı duyarlılık

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Eklem şişmesi

Artralji, kas krampları, miyalji, sırt ağrısı

Böbrek ve idrar hastalıkları

İdrar sıklığı artışı,

miktürasyon

(işeme)

bozuklukları,

noktüri

Üreme sistemi ve meme ile ilgili hastalıkları

Empotans,

jinekomasti

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Yorgunluk, ödem

Göğüs ağrısı, asteni, halsizlik, ağrı

Araştırmalar

Ağırlık artışı, ağırlık azalması

İstisnai ekstra pirimidal sendrom vakaları bildirilmiştir.

Sabit doz irbesartan/amlodipin kombinasyonu ile irbesartan ya da amlodipin monoterapisini karşılaştıran klinik çalışmalarda, tedavi ilacı ile ilgili olabilecek ve tedavi ile ortaya çıkan advers olay tipi ve insidansı önceki monoterapi klinik çalışmaları ve pazarlama sonrası deneyim bildirimleri ile benzer bulunmuştur. En sık bildirilen advers olaylar esas olarak amlodipin ile ilişkili olan periferik ödem olmuştur.

Aşağıdaki CIOMS sıklık oranı kullanılmaktadır:

Çok yaygın: (> 1/10); yaygın: (> 1/100 - < 1/10); yaygın olmayan: (> 1/1,000 - < 1/100); seyrek: (> 1/10,000 - < 1/1,000); çok seyrek: (< 1/10,000), bilinmiyor: insidans verisi mevcut değildir.

Tablo 1 - İrbesartan/Amlodipin Klinik Çalışmalarında Çalışma İlacı ile ilişkili Olduğu Düşünülen Tedavi ile Ortaya çıkan Advers Olaylar ( I-ADD, I-COMBINE ve I-

COMBO)

Yaygın

Yaygın olmayan

İrbesartan monoterapisi

Sinir sistemi hastalıkları

Baş dönmesi

Baş ağrısı

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Vertigo

Gastrointestinal hastalıkları

Üst abdominal ağrı, bulantı, dilde bozuk

Diyare

Deri ve deri altı dokuhastalıkları

Alopesi

Düşünülen Tedavi ile Ortaya çıkan Advers Olaylar (I-ADD, I-COMBINE ve I-_COMBO)__

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Yorgunluk

Yaralanma ve zehirlenme

Düşme

Amlodipin Monoterapisi

Sinir sistemi hastalıkları

Baş dönmesi

Baş ağrısı

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Vertigo

Vasküler hastalıkları

Sıcak basması

Sıcak basması

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Öksürük

Gastrointestinal hastalıkları

Dilde yanma hissi (glossodini)

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Kontakt dermatit

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Periferik ödem

Ödem, fasiyel ödem

İrbesartan/Amlodipin Sabit Kombinasyonu

Sinir sistemi hastalıkları

Baş dönmesi, baş ağrısı, Somnolans

Parestezi

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Vertigo

Kardiyak hastalıkları

Palpitasyonlar

Sinüs bradikardisi

Vasküler hastalıkları

Ortostatik hipotansiyon

Hipotansiyon

Üreme sistemi ve meme ile ilgili hastalıkları

Erektil disfonksiyon

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

Öksürük

Gastrointestinal hastalıkları

Jinjival şişlik

Bulantı, üst abdominal ağrı, Konstipasyon

Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

Eklem sertliği, artralji, miyalji

Böbrek ve idrar hastalıkları

Proteinüri

Azotemi, hiperkreatinemi

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

hiperkalemi

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

Periferik ödem, ödem

Asteni

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirilmesi gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Yetişkinlerde, irbesartan ile 8 hafta 900 mg/gün doza dek maruziyette toksisite gözlenmemiştir. Doz aşımında ortaya çıkacak en yaygın semptomların hipotansiyon ve taşikardi olması beklenir; doz aşımında bradikardi de gelişebilir. İrbesartan doz aşımı tedavisi hakkında özel bir bilgi mevcut değildir. Hasta yakından izlenmeli, tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Önerilen önlemler kusturma ve/veya gastrik lavajı içerir. Doz aşımı tedavisinde aktif kömür yararlı olabilir. İrbesartan hemodiyaliz ile uzaklaştınlamaz.

KARVEA DUO ile doz aşımında, aşırı periferik vazodilatasyon ve olası refleks taşikardi ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Bradikardi de görülebilir. Ölümle sonuçlanan şok dahil olmak üzere, belirgin ve muhtemelen uzamış sistemik hipotansiyon bildirilmiştir. Hasta yakından izlenmeli, semptomatik ve destek tedavi uygulanmalıdır.

Önerilen önlem hastanın kusturulmasını ve/veya gastrik lavajı içerir. Sağlıklı gönüllülerde amlodipin 10 mg uygulanmasının sonra hemen veya 2 saate kadar aktif kömür uygulamasının amlodipin emilimini anlamlı derecede azalttığı gösterilmiştir.

Amlodipinin protein bağlanma oranı yüksek olduğundan ve irbesartan hemodiyaliz ile uzaklaştınlamadığından, KARVEA DUO doz aşımında hemodiyalizin yarar sağlaması beklenmez.

Yüksek düzeyde doz aşımında aktif kardiyak ve respiratuvar izlem başlatılır. Kan basıncının sık kontrol edilmesi önemlidir. Amlodipin doz aşımı nedeniyle gelişen klinik olarak anlamlı hipotansiyon ekstremitelerin yukarı kaldırılması, dolaşımdaki sıvı hacmi ve idrar çıkışı kontrolü gibi önlemleri içeren aktif kardiyovasküler destek gerektirir. Vasküler tonus ve kan basıncının düzeltilmesi için kontrendikasyon olmadıkça bir vazokonstriktör kullanımı gerekebilir. İntravenöz kalsiyum glukonat, kalsiyum kanal blokajı etkisinin geri dönüşümünde yararlı olabilir.

Doğum Sonrası Depresyonu Doğum Sonrası Depresyonu Doğum sonrası depresyonu, doğumdan sonra her on kadından biri tarafından tecrübe edilen stresli bir durumdur. Gıda Alerjisi Gıda Alerjisi Her yıl milyonlarca insan yiyeceklere alerji gösteriyor.