KUIFLEX 200 mg 40 film tablet Klinik Özellikler
{ Parasetamol + Fenprobamat }
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Kas spazmının neden olduğu ağrılı durumlarda spazmın giderilmesi ve ağrının hafifletilmesi amacıyla kullanılır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:
Hekim tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde; erişkinlere günde 3 defa 2 adet verilir. Ağrının fazla olduğu vakalarda günde 4 kez 2 tablet verilir. İdame dozu günde 3 kez birer tablettir.
Alkol alan kişilerde hepatotoksisite riski nedeniyle günlük alınan parasetamol dozunun 2000 mg’ı aşmaması gerekir.
Uygulama şekli:
KUİFLEX sadece oral yoldan uygulanır.
Film tabletler tok karnına alınır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek / Karaciğer yetmezliği:
KUİFLEX ağır böbrek ve karaciğer yetmezliğinde kullanılmamalıdır.
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklarda kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Mental fonksiyonlara etkisi ve sinir sistemine etkileri nedeniyle, yaşlılardaki kullanım dozu ve süresi doktor tarafından belirlenmelidir. Yaşlılarda, erişkinlerde kullanılan mutad dozun yansı aşılmamalıdır.
4.3. Kontrendikasyonlar
Bileşimindeki etkin maddelere veya türevlerine karşı aşın duyarlılığı bulunanlarda, gebelerde ve emzirenlerde, çocuklarda, miyasteni gravis’te, genetik kökenli glukoz-6 fosfat dehidrojenaz eksikliğinde, porfiride, solunum yetmezliğinde ve solunum depresyonunda kontrendikedir. Parasetamol ağır böbrek ve karaciğer yetmezliğinde kullanılmamalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
KUİFLEX genellikle iyi tolere edilmekle birlikte anemisi olanlarda, akciğer hastalarında, karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doktor kontrolü altında dikkatli kullanılmalıdır.
KUİFLEX ağrılı durumlarda hekime danışmadan 10 günden fazla kullanılmamalıdır.
Parasetamolü ilk defa kullananlarda veya daha önce kullanım hikâyesi olanlarda, kullanımın ilk dozunda veya tekrarlayan dozlarında deride kızarıklık, döküntü veya bir deri reaksiyonu oluşabilmektedir. Bu durumda doktor ile irtibata geçilerek ilacın kullanımının bırakılması ve alternatif bir tedaviye geçilmesi gerekmektedir. Parasetamol ile deri reaksiyonu gözlenen kişi bir daha bu ilacı veya parasetamol içeren başka bir ilacı kullanmamalıdır. Bu durum, ciddi ve ölümle sonuçlanabilen Steven Johnson Sendromu (SJS), toksik epidermal nekroliz (TEN) ve akut generalize ekzantematöz püstüloz (AGEP) dahil cilt reaksiyonlarına neden olabilmektedir.
Parasetamol, akut yüksek dozda ciddi karaciğer toksisitesine neden olur. Karaciğer nekrozu parasetamolün aşın dozunda ortaya çıkan doza bağlı bir komplikasyondur. 12-48 saat içinde karaciğer enzimleri yükselebilir. Protrombin zamanı uzayabilir. Ancak klinik semptomlar doz uygulanmasından 1-6 gün sonrasına kadar görülmeyebilir. Parasetamol, erişkinlerde kronik günlük dozlarda karaciğer hasarına neden olabilir, alkolik karaciğer hastalarında dikkatli kullanılmalıdır. Bir seferde 10 g’ın üzerinde parasetamol alınması durumunda toksisite görülmesi muhtemeldir.
Alkol alan kişilerde hepatotoksisite riski nedeniyle günlük alınan parasetamol dozunun 2000 mg’ı aşmaması gerekir.
KUİFLEX’in oral antikoagülanlarla birlikte uzun süre kullanılması sakıncalıdır. Yüksek dozda barbiturat aşın dozuna bağlı semptomlara benzer belirtilere yol açabilir.
Mutad dozda uzun süreli veya yüksek dozda kısa süreli kullanımında bağımlılık yapabileceği riski göz önünde bulundurulmalıdır.
KUİFLEX 4,3 mg sodyum lauril sülfat içermektedir. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
KUİFLEX renklendirici olarak gün batımı sarısı FCF ve ponceuau 4R kırmızısı içerir. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
KUİFLEX laktoz içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaları bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Aşağıdaki ilaçlarla birlikte kullanıldığında parasetamolün emilmesine bağlı olarak etkileşim görülebilir;
Abakavir sülfat, Lamivudin, Zidovudin: Nötropeni ve parasetamole bağlı toksisite (hepatotoksisite),
Asenokumarol: Antikoagulan etkililiğinde artış,
Busulfan: Busulfan klerensinde azalma,
Karbamazepin: Parasetamole bağlı hepatotoksisite riskinde artış,
Kloramfenikol: Kloranıfenikole bağlı toksisite (kusma, hipotansiyon, hipotermi), Kolestiramin: Parasetamol etkililiğinde azalma,
Diflunisal: Parasetamole bağlı toksisite riskinde artış (hepatotoksisite),
Eksenatid: Parasetamolün biyoyararlanımında azalma,
Fenoldopam: Fenoldopam serum konsantrasyonunda artış,
Fosfenitoin: Parasetamolün etkililiğinde azalma ve hepatotoksisite riskinde artış,
Lamotrijin: Lamotrijin etkililiğinde azalma,
Metirapon: Parasetamole bağlı toksisite riskinde artış,
Fenitoin: Parasetamolün etkililiğinde azalma ve hepatotoksisite riskinde artış,
Rifambin, Isoniazid, Pirazinamid; Hepatotoksisite riskinde artış, Sülfutpirazon: Parasetamole bağlı hepatotoksisite riskinde artış, Varfarin: Kanama riskinde artış.
Karaciğer enzimlerinin sentezini artıran ilaçların (fenobarbital, fenitoin, glutetimid, karbamazepin, rifampisin), parasetamol ile birlikte kullanılması sonucu parasetamolün toksik metabolitleri artar. Oral antikoagülanlarla birlikte uzun süre kullanılması sakıncalıdır. Parasetamol, zidovudinin hematolojik toksisitesini artırabilir. Parasetamol ile birlikte kloramfenikol uygulanması, kloramfenikol’un serum seviyesini yükseltebilir. Oral kontraseptifler parasetamolün hepatik metabolizmasını etkiler, klerensini artırır, eliminasyon yarılanma ömrünü azaltır.
Fenprobamat, alkol veya diğer santral sinir sistemi depresanları ve psikotropik ilaçlar ile birlikte kullanıldığında santral depresan etki artabilir. Karaciğer mikrozomal enzim indüksiyonuna sebep olabileceğinden teorik olarak varfarin gibi oral antİkoagülanlann metabolizmasını değiştirebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimleri özel popülasyonlar üzerinde incelenmemiştir.
Pediyatrik popülasyon
Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimleri özel popülasyonlar üzerinde incelenmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi D’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
KUİFLEX’in gebelik veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. KUİFLEX kullanması gerekenler uygun bir kontrasepsiyon yöntemi ile gebelikten korunmalıdır.
Gebelik dönemi
KUİFLEX gebeliğin birinci trimesterinde kullanılmamalıdır. Gebeliğin ikinci ve üçüncü trimesterinde KUİFLEX’in yarar/zarar oranı hekim tarafından değerlendirilmeli, gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
KUİFLEX laktasyon döneminde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Erkek sıçanlara 30 gün boyunca 500 veya 1000 mg/kg/gün dozunda oral parasetamol uygulandığında, tek dozları takiben herhangi bir etki görülmezken, 30 günlük uygulamada her iki dozda da fertilitede libido, seksüel güç ve performans noksanlığı, oligospermi, sperm motilitesinde ve spermin fertilizasyon potansiyelinde azalma gibi olumsuz etkiler görülmüştür.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
KUİFLEX fiziksel ve mental performansı azaltabileceğinden, araba kullananlar ile yüksekte ve dikkat gerektiren hassas işlerde çalışanlarda kullanılmamalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkilerin sıklık gruplandırması şöyledir:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Fenprobamata bağlı görülebilen istenmeyen etkiler aşağıda listelenmiştir.
Bağışıklık sistemi hastalıkları:
Seyrek: Hipersensitivite reaksiyonları (anafılaksi, anjiyonörotik ödem)
Sinir sistemi hastalıkları:
Bilinmiyor: Uyku hali, yorgunluk, halsizlik, parestezi, anksiyete, baş ağrısı, baş dönmesi, ataksi, titreme, üşüme, ateş,
Göz hastalıkları:
Bilinmiyor: Görme bozukluğu,
Gastrointestinal hastalıklar:
Bilinmiyor: Bulantı, kusma, ishal, stomatit, proktit,
Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Yaygın: Alerjik deri reaksiyonları (ürtiker, kaşıntılı makülopapüler döküntü, eritem)
Alerjik deri reaksiyonları ilacın kesilmesi ile geçer.
Böbrek ve İdrar Hastalıkları: Bilinmiyor: Oligüri, anüri,
Parasetamole bağlı görülebilen istenmeyen etkiler aşağıda listelenmiştir.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Seyrek: Agranülositoz, Trombositopeni, lök öpeni, hemolitik anemi
Bağışıklık Sistemi Hastalıkları
Bilinmiyor: Bronkospazm (Asetilsalisilik aside duyarlı astımlı hastalarda)
Hepatobiliyer hastalıklar:
Bilinmiyor: Karaciğer nekrozu (Aşırı doza bağlı)
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Seyrek: Deri döküntüsü, kaşıntı, ürtiker, alerjik ödem ve anjiyoödem, akut generalize eksantematöz püstülozis, eritema multiforme, Stevens-Johnson sendromu ve toksik epidermal nekroliz (fatal sonuçlar dahil).
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
10 g’dan fazla parasetamol alan yetişkinlerde toksisite olasılığı vardır. Dahası, doz aşımının zararı siroz olmayan alkolik karaciğer hastalığı olanlarda daha büyüktür. Çocuklarda doz aşımını takiben karaciğer hasarı göreceli olarak daha nadirdir. Karaciğer hücre hasarı ile birlikte parasetamol doz aşımında normal erişkinlerde 2 saat civarında olan parasetamol yarılanma ömrü genellikle 4 saate veya daha uzun sürelere uzar. l4C-aminopirinden sonra 14CO2 itrahında azalma bildirilmiştir. Bu bilgiler; plazma parasetamol konsantrasyonu veya yanlanma ömrü, veya konvansiyonel karaciğer fonksiyon testi ölçümlerine nazaran maddenin doz aşımı ile karaciğer hücre haşarıyla ilişkilendirilir. Parasetamole bağlı fulminant karaciğer yetmezliğini takiben gelişen akut tubüler nekrozdan dolayı böbrek yetmezliği oluşabilir. Bununla beraber, bunun insidansı başka nedenlerden dolayı fulminant karaciğer yetmezliği olan hastalarla karşılaştınldığında bu grup hastalarda daha sık değildir. Nadiren, ilaç aldıktan 2-10 gün sonra, sadece minimal karaciğer toksisitesi ile birlikte renal tubüler nekroz oluşabilir. Doz aşımında parasetamol almış bir hastada kronik alkol alımının akut pankreatit gelişmesine katkıda bulunduğu bildirilmiştir. Akut doz aşımına ilaveten, parasetamolün günlük aşın miktarlarda alımından sonra karaciğer hasan ve nefrotoksik etkiler bildirilmiştir.
Semptom ve belirtiler: Solgunluk, anoreksi, bulantı ve kusma parasetamol doz aşımının sık görülen erken semptomlandır. Hepatik nekroz parasetamol doz aşımının dozla ilişkili komplikasyonudur. Hepatik enzimler yükselebilir ve protrombin süresi 12-48 saat içinde uzar, fakat klinik semptomlar ilacın alımını takiben 1 - 6 gün görülmeyebilir.
Tedavi: Hastayı gecikmiş hepatotoksisiteye karşı korumak için parasetamol doz aşımı hemen tedavi edilmelidir. Bunun için, absorpsiyonu azaltmayı (gastrik lavaj veya aktif kömür) takiben intravenöz N-asetilsistein veya oral metiyonin vermek gerekir. Eğer hasta kusuyorsa veya aktif kömür ile konjuge edilmişse metiyonin kullanılmamalıdır. Doruk plazma parasetamol konsantrasyonlan doz aşımını takiben 4 saate kadar gecikebilir. Bu nedenle hepatotoksisite riskini belirlemek için plazma parasetamol düzeyleri ilaç alımından en az 4 saat sonrasına kadar ölçülmelidir. Ek tedavi (ilave oral metiyonin veya intravenöz N- asetilsistein) kan parasetamol içeriği ve ilaç alımından beri geçen süre ışığı altında değerlendirilmelidir. Hepatik enzim İndükleyici İlaçlar alan hastalarda, uzun süredir alkol bağımlısı olanlarda, veya kronik olarak beslenme eksikliği olanlarda N-asetilsistein ile tedavi eşiğinin %30-50 düşürülmesi önerilir, çünkü bu hastalar parasetamolün toksik etkilerine karşı daha duyarlı olabilirler. Parasetamol doz aşımını takiben gelişebilecek fulminant karaciğer yetmezliği tedavisi uzmanlık gerektirebilir.
Fenprobamat doz aşımı olgularında konservatif tedavi ile sağ kalım mümkün olmuştur. Meprobamat doz aşımındakine benzer şekilde hemopertuzyon uygulanması düşünülebilir.
Ağız Kanseri Ağız kanserinin en yaygın türleri, dudak, dil, dişetidir. Nadiren yanak içi veya damak bölgelerini de içine alır. Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış.
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Abdi İbrahim İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.Geri Ödeme Kodu | A04447 |
Satış Fiyatı | 108.98 TL [ 19 Nov 2024 ] |
Önceki Satış Fiyatı | 108.98 TL [ 8 Nov 2024 ] |
Original / Jenerik | Jenerik İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8699514099116 |
Etkin Madde | Parasetamol + Fenprobamat |
ATC Kodu | M03BA51 |
Birim Miktar | 200+200 |
Birim Cinsi | MG |
Ambalaj Miktarı | 40 |
Kas İskelet Sistemi > Merkezi Kas Gevşeticiler > Fenprobamat Kombinasyonları |
Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
Eşdeğer bir ilaç bulunamadı |
Astım Astımlı kişilerin akciğerlerindeki hava boruları (bronşlar) hassastır. Bu kişiler belirli tetikleyici faktörlere maruz kaldıklarında, hava boruları nefes almalarını güçleştirecek şekilde daralır. |
|
Kalp Krizi Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir. |
|
Ruh ve Akıl Sağlığımızı Geliştirmek İyi akıl ve ruh sağlığı sahip olmaktan ziyade, yaptığınız şeylerdir. Akıl ve ruhsal olarak sağlıklı olmak için kendinize değer vermeli ve kendinizi kabul etmelisiniz. |