MICTONORM 5 mg kaplı tablet (98 kaplı tablet) Klinik Özellikler

Propiverin Hcl }

Ürogenital Sistem ve Cinsiyet Hormonları > DİĞER ÜROLOJİK ÜRÜNLER > Propiverin
Recordati İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş. | 23 April  2019

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    MİCTONORM, aşırı aktif mesane veya transvers lezyon paraplejisi gibi omurilik yaralanmalarına bağlı nörojenik detrüsör aşırı aktivitesi (detrüsör hiperrefleksi) olan hastalarda, ani idrar sıkışması ve sık idrara çıkma ve/veya idrar tutamama problemlerinin semptomatik tedavisinde endikedir.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    MİCTONORM 5 mg kaplı tablet vücut ağırlığı 35 kg'ın altındaki yetişkin, ergen ve çocukların kullanımı için geliştirilmiştir. Vücut ağırlığı 35 kg'ın üzerinde olan yetişkinler için MİCTONORM 15 mg kaplı tablet, MİCTONORM SR 30 mg Sürekli Salımlı Kapsül veya MİCTONORM SR 45 mg Sürekli Salımlı Kapsül önerilmektedir. Lütfen ilgili ürünlere ait KÜB bilgilerini inceleyiniz.

    Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi

    Yetişkinlerde:

    Standart doz olarak; günde iki defa 15 mg propiverin hidroklorür alınması tavsiye edilmektedir. Bu doz günde üç defaya kadar çıkartılabilir. Bazı hastalar günde 15 mg (3 x 5 mg) gibi düşük bir doza da cevap verebilmektedir.

    Nörojenik detrüsör aşırı aktivitesi için, günde üç defa 15 mg propiverin hidroklorür alınması

    tavsiye edilir. Önerilen maksimum günlük doz 45 mg ‘dır.

    Çocuklarda:

    Günde ortalama 0,8 mg/kg vücut ağırlığındaki doz, 2 ya da 3'e bölünmüş olarak uygulanır. Vücut ağırlığı 35 kg'ın üzerinde olan çocuklarda maksimum doz, yetişkinlerde kullanılan standart kullanım dozu olan günde 2 defa 15 mg'dır (2 x 3 MİCTONORM 5 mg).

    5 yaşından küçük çocuklarda gelişme süreci henüz tamamlanmadığından, MİCTONORM ile aşırı aktif mesane tedavisine başlanmamalıdır.

    Omurilik yaralanmalarına bağlı nörojenik detrüsör aşırı aktivitesinin tedavisi ise, 5 yaşından küçük çocuklara da uygulanabilir.

    Çocukların tedavisi, sadece genel bir terapötik yaklaşım çerçevesinde uygulanmalıdır (örneğin idiyopatik mesane aşırı aktivitesi durumunda "üroterapi" denilen).

    Önerilen dozlar vücut ağırlıkları temel alınarak, aşağıda yer alan tabloya göre belirlenebilir.

    Vücut ağırlığı (kg)

    MİCTONORM 5 mg

    kaplı tablet günlük doz

    12-16

    1-0-1

    17-22

    1-1-1

    23-28

    2- 0-2

    29-34

    2-1-2

    ≥35

    2 – 2 – 2 veya 3 – 0– 3

    Uygulama şekli:

    MİCTONORM oral kullanım içindir. Yemeklerden önce bir bardak su ile birlikte alınmalıdır. Çok yağlı yiyecekler, propiverinin biyoyararlanımını arttırmaktadır. Bu nedenle özellikle böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastalar, MİCTONORM'u yemeklerden önce almalıdır (Bkz. Bölüm 5.2).

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek yetmezliği:

    Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda, doz ayarlaması gerekmemektedir ancak dikkatli bir şekilde tedavi edilmelidir. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerensi <30 mL/dakika) önerilen maksimum günlük doz 30 mg'dır.

    Karaciğer yetmezliği:

    Hafif karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekmemektedir; ancak tedavi dikkatle sürdürülmelidir. Orta veya ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda ise, bu tip hasta

    grubunda propiverin uygulanmasının incelendiği herhangi bir çalışma gerçekleştirilmediğinden MİCTONORM kullanımı önerilmemektedir.

    Pediyatrik popülasyon:

    Propiverin hidroklorürün 1 yaşın altındaki çocuklarda güvenlilik ve etkililiği üzerine yeterli veri olmadığından, bu yaş grubunda kullanımı önerilmemektedir. 1 yaşın üzerindeki çocuklarda kullanımı için pozoloji /uygulama sıklığı ve süresi bölümüne bakınız.

    Geriyatrik popülasyon:

    Bu yaş grubunda doz ayarlaması gerekmemektedir. Doz yetişkinlerde olduğu gibidir (Bkz. Bölüm 5.2).

    4.3. Kontrendikasyonlar

    MİCTONORM aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:

      Propiverin veya ilaç bileşiminde yer alan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı duyarlı olduğu bilinen kişilerde

      Bağırsak obstrüksiyonu,

      Üriner retansiyonun meydana gelebileceği önemli dereceli mesane çıkışı obstrüksiyonu

      Miyastenia gravis

      İntestinal atoni

      Ciddi ülseratif kolit

      Toksik megakolon

      Kontrol edilememiş kapalı açılı glokom

      Orta veya şiddetli karaciğer yetmezliği

      Taşiartimi

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    Propiverin aşağıdaki rahatsızlıktan şikayetçi hastalarda dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır:

      Otonomik nöropati,

      Böbrek yetmezliği (Bkz. Bölüm 4.2)

      Karaciğer yetmezliği (Bkz. Bölüm 4.2)

      Propiverin uygulamasını takiben aşağıda yer alan hastalıkların semptomları ağırlaşabilir;

      Ciddi konjestif kalp yetmezliği (NYHA Evre IV)

      Prostat hipertrofisi

      Reflü özofajiti olan hastalardaki hiatüs hernisi (fıtık)

      Kardiyak aritmi

      Taşikardi

      Diğer antikolinerjik ilaçlarda olduğu gibi propiverin de midriyazise neden olabilir. Bu nedenle, propiverinin, ön kamaradaki açının darlaşabileceği yetişkinlerdeki akut kapalı

      açılı glokom başlatma riski artabilmektedir. Propiverin de dahil olmak üzere, bu sınıfa ait

      Propiverin ile tedaviye başlamadan önce, böbrek hastalığına ya da konjestif kalp yetmezliğine bağlı pollaküri ve noktüri ve ayrıca organik mesane hastalıkları (örn: idrar yolu enfeksiyonları, malignite) tedavi edilmelidir.

      Bu tıbbi ürün laktoz içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

      Bu tıbbi ürün sukroz içerir. Nadir kalıtımsal früktoz intoleransı, glukoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sukraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

      Bu tıbbi ürün glukoz monohidrat içerir. Nadir glukoz-galaktoz malabsorpsiyon hastalığı olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    Trisiklik antidepresanlar (örn: imipramin), trankilizanlar (örn: benzodiazepinler), antikolinerjikler (sistematik uygulandığında), amantadin, nöroleptikler (örn: fenotiyazinler) ve beta-adrenoseptör agonistler (beta-sempatomimetikler) ile birlikte kullanıldığında, propiverinin etkisi artar.

    Kolinerjik ilaçlarla birlikte kullanıldığında, propiverinin etkisi azalır. İzoniazid ile tedavi edilen hastalara propiverin uygulandığında, kan basıncında azalma görülür. Propiverin, metoklopramid gibi prokinetiklerin etkisini azaltabilir.

    Sitokrom P450 3A4 (CYP 3A4) tarafından metabolize edilen diğer ilaçlar ile farmakokinetik etkileşimler olasıdır. Ancak, klasik enzim inhibitörleri ile (ör: ketokonazol ya da greyfurt suyu) karşılaştırıldığında propiverinin etkileri az olduğundan bu tip ilaçların konsantrasyonlarda belirgin bir artış beklenmemektedir. Propiverin, zayıf bir CYP 3A4 inhibitörü olarak düşünülebilir.

    Eş zamanlı olarak, azol antifungaller (ör: ketokonazol, itrakonazol) ya da makrolid antibiyotikler (örn.: eritromisin, klaritromisin) gibi güçlü CYP 3A4 inhibitörlerini alan hastalar üzerinde farmakokinetik çalışmalar yapılmamıştır.

    Metimazolle kombine halde CYP 3A4'ün potent inhibitörleri olan ilaçlarla eşzamanlı tedavi alan hastalar

    Potent CYP 3A4/5 inhibitörleriyle metimazol gibi potent flavin-içeren monoksijenaz (FMO) inhibitörlerini kombine kullanan hastalarda, tedavi önerilen en düşük dozda başlamalıdır. Doz daha sonra yükseltilebilir. Ancak dikkatli kullanılmalıdır ve doktorlar hastaları yan etkiler açısından dikkatlice izlemelidir (Bkz. Bölüm 5.2).

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi: C

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

    Herhangi bir veri bulunmamaktadır.

    Gebelik dönemi

    MİCTONORM'un gebe kadınlarda kullanımına ilişkin veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. Propiverin kullanımı hamilelik süresince önerilmemektedir.

    Laktasyon dönemi

    Propiverinin veya metabolitlerinin insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Hayvan çalışmalarından elde edilen mevcut farmakodinamik/toksikolojik veriler propiverin veya metabolitlerinin süte geçtiğini göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3). Yeni doğanda veya infantta bu risk göz ardı edilemez. Emzirmenin çocuğa yararları ile hastanın tedaviden göreceği yarar dikkate alınarak emzirmenin veya propiverin tedavisinin durdurulması yönünde bir karar verilmesi gerekmektedir.

    Üreme yeteneği/Fertilite

    Propiverinin insan fertilitesi üzerine etkilerine dair veri bulunmamaktadır. Hayvan çalışmaları fertilite üzerine doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler göstermemektedir (Bkz. Bölüm 5.3).

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    Araç ve makine kullanımı kabiliyeti üzerine herhangi bir çalışma yapılmamıştır.

    Propiverin, uyuşukluğa ve bulanık görüşe neden olabilir. Bu durum makine ya da motorlu araç kullanımı ya da tehlikeli işlerde çalışılması gibi mental dikkat gerektiren aktivitelerin yapılma kabiliyetini etkileyebilir

    Sedatif ilaçlar, propiverin hidroklorür kullanımına bağlı uyuşukluk durumunu artırıcı etki gösterirler.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Propiverin ile ilişkili olası istenmeyen etkiler sistem organ sınıfına ve aşağıdaki sıklık sıralamasına göre listelenmiştir:

    Çok yaygın (≥1/10), yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

    İstenmeyen etkilerin tümü geçicidir ve dozun azaltılması ya da tedavinin sonlandırılmasından sonraki, en fazla 1–4 gün içinde kaybolur.

    Bağışıklık sistemi hastalıkları

    Seyrek: Hipersensitivite

    Psikiyatrik hastalıklar

    Çok seyrek: Huzursuzluk, konfüzyon

    Sinir sistemi hastalıkları

    Yaygın: Baş ağrısı

    Yaygın olmayan: Baş dönmesini de içeren sersemlik hali, tremor, tat alma duyusunda değişiklikler

    Bilinmiyor: Konuşma bozuklukları

    Göz hastalıkları

    Yaygın: Akomodasyon bozuklukları, görüş anormallikleri

    Kardiyak hastalıklar

    Seyrek: Taşikardi

    Çok seyrek: Palpitasyon

    Vasküler hastalıklar

    Yaygın olmayan: Kızarıklık, uyuşuklukla beraber seyreden düşük kan basıncı

    Gastrointestinal hastalıklar

    Çok yaygın: Ağız kuruluğu

    Yaygın: Karın ağrısı, dispepsi, konstipasyon Yaygın olmayan: Bulantı, kusma

    Deri ve deri altı doku hastalıkları

    Yaygın olmayan: Kaşıntı Seyrek: Döküntü

    Böbrek ve idrar hastalıkları

    Yaygın olmayan: Üriner retansiyon, mesane ve üretral semptomlar

    Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

    Yaygın: Yorgunluk, bitkinlik

    Pediyatrik popülasyon:

    Ek olarak çocuklar üzerinde yapılan klinik çalışmalarda iştahsızlık, uyku bozuklukları ve konsantrasyon bozuklukları bildirilmiştir.

    Uzun süreli tedavi esnasında, nadir vakalarda karaciğer enzimlerinde geri dönüşümlü değişiklikler oluşabileceğinden, karaciğer enzimleri izlenmelidir.

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine

    olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye

    Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0800 314 00 08; faks: 0312 218 35 99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    Semptomlar

    Muskarinik reseptör antagonisti olan propiverin ile doz aşımı potansiyel olarak şiddetli antikolinerjik etkiler oluşturabilir. Aşağıda yer alan periferik ve merkezi sinir sistemi bozukları meydana gelebilir:

      Şiddetli ağız kuruluğu

      Deri Kanseri Deri Kanseri Deri kanseri çok rastlanan bir hastalıktır. Üç ana türü bulunur ;genelde kemirici ülser olarak bilinen bazal hücreli karsinom, yassı hücreli karsinom ve kötü huylu tümör. Kolon, Rektum yada Bağırsak Kanseri Kolon, Rektum yada Bağırsak Kanseri Bağırsak kanseri kolon veya rektumda (arka geçit) herhangi bir bölgede ortaya çıkabilir.Kolorektal kanser erken safhalarda teşhis edilmesi halinde daha kolay ve daha başarılı bir şekilde tedavi edilir.