Celtis İlaçları MIKODAY 500 mg 14 tablet KUBKlinik Özellikler

MIKODAY 500 mg 14 tablet Klinik Özellikler

Terbinafin Hcl }

Dermatolojik İlaçlar > Sistemik Antifungaller > Terbinafin
Celtis İlaç San. Tic. Ltd. Şti | 24 May  2013

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

  • 4.1. Terapötik endikasyonlar

    Onikomikozis

  • Tinea capitis

  • Tinea pedis

  • Tinea corporis

  • Tinea cruris

  • Subkütan mantar enfeksiyonları

  • - Kromoblastomikoz  (Fonsecaea pedrosoi, Cladophialophora carrionii, Phialophora

verrucosa, Rhinocladiella aquaspera, Exophiala dermatitidis, Cladophialophora yegresii, Fonsecaea monophora kaynaklı)

  • - Sporotrikoz (Sporothrix xhenckii kaynaklı)

  • - Fungal miçetoma (Madurella mycetomatis, Madurella grisea, Pyrenochaeta, Exophiala, Leptosphaeria, Curvularia, Pseudallescheria, Acremonium, Fusarium türleri kaynaklı)

  • Leishmaniasis tedavisinde endikedir

  • 4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:

    Tedavi süresi endikasyona ve enfeksiyonun şiddetine göre değişir.

    Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde;

    • Deri enfeksiyonlarında:

    Erişkinlerde günde tek doz 250 mg (1/2 tablet) verilir.

    Tavsiye edilen tedavi süreleri:

    Tinea pedis (interdijital, plantar/mokasen tipte): 2-6 hafta

    Tinea corporis: 4 hafta

    Tinea cruris: 2-4 hafta

    Enfeksiyon belirti ve bulgularının tamamen düzelmesi mikolojik iyileşmenin sağlanmasından sonra birkaç hafta alabilir.

    Saç ve kafa derisi enfeksiyonlarında:

    Tavsiye edilen tedavi süresi:

    Tinea capitis: 4 hafta

    Tinea capitis özellikle çocuklarda görülür.

    Onikomikoz:

    Çoğu hasta için tedavi süresi 6 hafta ve 3 ay arasındadır. El tırnağı enfeksiyonu, başparmak harici ayak tırnağı enfeksiyonu olan hastalarda veya daha genç hastalarda 3 aydan kısa tedavi periyotları öngörülebilir. Ayak tırnağı enfeksiyonlarının tedavisinde, 3 ay genellikle yeterli olmakla birlikte az sayıda hasta 6 ay ya da daha uzun tedaviye ihtiyaç duyabilir. Tedavinin ilk haftalarında yetersiz tırnak uzaması daha uzun tedavinin gerekli olduğu hastaların belirlenmesini sağlayabilir.

    • Deri altı (subkütan) mantar enfeksiyonlarının tedavisinde:

    Tavsiye edilen dozlar ve tedavi süreleri

    • - Kromoblastomikoz: 250-1000 mg/gün, 6-12 ay.

    • - Sporotrikoz: 250-1000 mg/gün, 3-6 ay.

    • - Fungal miçetoma: 250-500 mg/gün, 18 ay.

    • Leishmaniasis tedavisinde:

    4 hafta süreyle 250 mg/gün veya 500 mg/gün terbinafin uygulanması önerilir.

    Uygulama şekli:

    Çentikli tabletler su ile oral yoldan alınır. Tercihen her gün aynı saatte alınmalıdır. Aç veya tok karnına alınabilir.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Karaciğer yetmezliği:

    MİKODAY kronik ya da aktif karaciğer hastalığı bulunan hastalar için önerilmez (Bkz. Bölüm 4.4).

    Böbrek yetmezliği

    MİKODAY kullanımı böbrek bozukluğu olan hastalarda yeterince araştırılmamıştır; bu nedenle bu popülasyonda önerilmez (Bkz. Bölüm 4.4 ve Bölüm 5.2).

    Pediyatrik popülasyon:

    MİKODAY’in pediyatrik popülasyonda kullanımı önerilmemektedir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Yaşlılarda farklı dozaj gerektiğine ve yan etkilerin gençlerde görülenlerden farklı olduğuna dair bulgu yoktur. Bu yaş grubunda hastalara MİKODAY reçete ederken, önceden mevcut bir karaciğer veya böbrek fonksiyon bozukluğu olabileceği akılda tutulmalıdır (Bkz. Bölüm 4.4.).

    • 4.3. Kontrendikasyonlar

      Terbinafine ve kullanılan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık, kronik veya aktif karaciğer hastalığı, emzirme.

      • 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

        Karaciğer fonksiyonu

        MİKODAY kronik veya aktif karaciğer hastalığı olan hastalarda kontrendikedir. Karaciğer toksisitesi, daha önceden karaciğer hastalığı olan veya olmayan hastalarda meydana gelebilmesi sebebiyle, MİKODAY reçete edilmeden önce, karaciğer fonksiyon testleri uygulanmalıdır. Bu nedenle karaciğer fonksiyon testlerinin (4-6 haftalık tedaviden sonra) periyodik olarak izlenmesi önerilmektedir. Karaciğer fonksiyon testlerinde yükselme durumunda MİKODAY hemen bırakılmalıdır. Terbinafinle tedavi edilen hastalarda çok nadir olarak ciddi karaciğer bozukluğu (bazıları fatal sonuçlu ya da karaciğer transplantasyonu gerektiren) bildirilmiştir. Karaciğer yetmezliği vakalarının çoğunda, hastalarda altta yatan ciddi sistemik koşullar saptanmıştır (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.8). Eğer hastada prürit, açıklanamayan inatçı bulantı, iştah azalması, anoreksi, yorgunluk, kusma, sağ üst kadranda abdominal ağrı, sarılık, idrar renginde koyulaşma, dışkı renginde açılma gibi karaciğer disfonksiyon bulgu ve belirtileri görülürse MİKODAY tedavisine son verilmeli ve karaciğer fonksiyonları değerlendirilmelidir.

        Dermatolojik etkiler

        Terbinafin alan hastalarda ciddi cilt reaksiyonları (örn. Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, eozinofili ile ilaç döküntüsü ve sistemik semptomlar) çok nadir bildirilmiştir. Eğer ilerleyici cilt döküntüsü oluşursa MİKODAY ile tedavi kesilmelidir.

        Terbinafin, daha önce psoriyazisi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır çünkü çok nadir psoriyazis alevlenmesi vakaları bildirilmiştir.

        Hematolojik etkiler

        Terbinafin ile tedavi edilen hastalarda çok nadir kan diskrazisi (nötropeni, agranülositoz, trombositopeni, pansitopeni) vakaları bildirilmiştir. MİKODAY ile tedavi edilen hastalarda oluşan herhangi bir kan diskrazisinin etiyolojisi değerlendirilmeli ve MİKODAY ile tedavinin bırakılması da dahil olmak üzere ilaç rejiminde olası bir değişiklik hakkında karar verilmelidir.

        Böbrek fonksiyonu

        Böbrek fonksiyon yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klirensi 50 mL/dak altında olanlar veya serum kreatinini 300 mikro mol/L üzerinde olanlar) terbinafin kullanımı yeterince araştırılmamıştır, bu nedenle de önerilmez (Bkz. Bölüm 5.2).

        Diğer

        Terbinafinle çok nadir olarak lupus eritematöz vakaları bildirildiğinden lupus eritematöz görülen hastalarda MİKODAY dikkatle kullanılmalıdır.

        • 4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

          Diğer tıbbi ürünlerin terbinafin üzerindeki etkisi:

          Terbinafinin plazma klirensi, metabolizmayı indükleyen ilaçlar tarafından hızlandırılabilir ve sitokrom P450’yi inhibe eden ilaçlar tarafından inhibe edilebilir.

          Bu ilaçların birlikte kullanılması gerektiğinde, MİKODAY dozajının uygun şekilde ayarlanması gerekebilir.

          Aşağıdaki tıbbi ürünler terbinafinin etkisini ya da plazma konsantrasyonunu arttırabilir:

          Simetidin terbinafinin klirensini %30 azaltmıştır.

          Flukonazol hem CYP2C9 hem de CYP3A4 enzimlerinin inhibisyonu ile terbinafinin Cmax ve EAA değerlerini sırasıyla % 52 ve % 69 artırmıştır. Maruziyette benzer bir artış, ketokonazol ve amiodaron gibi hem CYP2C9 hem de CYP3A4’ü inhibe eden diğer ilaçlar terbinafin ile eşzamanlı olarak kullanıldığında meydana gelebilir.

          Aşağıdaki tıbbi ürünler terbinafinin etkisini ya da plazma konsantrasyonunu azaltabilir: Rifampisin terbinafinin klirensini %100 artırmıştır.

          Terbinafinin diğer tıbbi ürünler üzerindeki etkisi:

          Terbinafin aşağıdaki tıbbi ürünlerin etkisini ya da plazma konsantrasyonunu arttırabilir:

          Kafein:

          Terbinafin intravenöz yoldan uygulanan kafeinin klirensini %21 azaltmıştır.

          Ağırlıklı olarak CYP2D6 ile metabolize edilen bileşikler:

          In vitro ve in vivo çalışmalar terbinafinin CYP2D6 aracılı metabolizmayı inhibe ettiğini göstermiştir. Bu bulgu, aynı zamanda dar bir terapötik pencereye sahip olan ve özellikle ağırlıklı olarak CYP2D6 ile metabolize edilen trisiklik antidepresanlar (TCA’lar), Ş-blokerler, selektif serotonin geri-alım inhibitörleri (SSRI’lar), antiaritmikler (1A, 1B ve 1C sınıfını içeren) ve B tipi monoamin oksidaz inhibitörleri (MAO-İ’ler) ilaç sınıflarının belirli üyeleri gibi bileşikler için, klinik açıdan anlamlı olabilir (Bkz. Bölüm 4.4.).

          Terbinafin desipraminin klirensini %82 azaltmıştır (Bkz. Bölüm 4.4).

          Kapsamlı dekstrometorfan (öksürük giderici ilaç ve CYP2D6 prob substratı) metabolizörleri olarak karakterize edilen sağlıklı gönüllülerde yapılan çalışmalarda, terbinafin idrardaki dekstrometorfan/dekstrorfan metabolik oranını ortalama 16 ila 97 kat artırmıştır. Böylece, terbinafin güçlü CYP2D6 metabolizörlerini, zayıf metabolizör durumuna dönüştürebilir.

          Terbinafin ile eşzamanlı olarak kullanılan ve etkileşimlere yol açmayan ya da ihmal edilebilir etkileşimlere yol açan diğer ilaçlarla ilgili bilgiler:

          Sağlıklı gönüllülerde ve in vitro koşullarda yapılan çalışmaların bulgularına göre, terbinafin CYP2D6 ile metabolize olanlar hariç olmak üzere (aşağıya bakınız), sitokrom P450 sistemi aracılığıyla metabolize edilen çoğu ilacın (örneğin; terfenadin, triazolam, tolbutamid ya da oral kontraseptifler) klerensini artırma ya da inhibe etme açısından ihmal edilebilir bir potansiyele sahiptir.

          Terbinafin antipirin ya da digoksinin klerensini değiştirmez.

          Terbinafinin flukonazolün farmakokinetiği üzerinde bir etkisi yoktur. Ayrıca terbinafin ve potansiyel olarak eş zamanlı kullanılabilen ilaçlar kotrimoksazol (trimetoprim ve sülfametoksazol), zidovudin veya teofilin arasında klinik açıdan anlamlı bir etkileşim söz konusu değildir.

          İnsidansları tek başına oral kontraseptif kullanan hastalardaki insidansla aynı sınırlar içinde kalmakla birlikte, oral kontraseptiflerle eş zamanlı olarak terbinafin kullanan hastalarda bazı menstrüasyon düzensizliği vakaları bildirilmiştir.

          Terbinafin aşağıdaki tıbbi ürünlerin etkisini ya da plazma konsantrasyonunu azaltabilir:

          Terbinafin siklosporinin klirensini %15 arttırmıştır.

          Terbinafini varfarin ile eşzamanlı olarak kullanan hastalarda nadir olarak INR’de ve/veya protrombin zamanında değişiklik vakaları bildirilmiştir.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

          Özel popülasyonlara ilişkin klinik etkileşim çalışması yürütülmemi ştir.

          Pediyatrik popülasyon:  Pediyatrik popülasyona ilişkin klinik etkileşim çalışması

          yürütülmemiştir. Çocuklarda kullanımının güvenliliği kesin olarak kanıtlanmamıştır.

          • 4.6. Gebelik ve laktasyon

            Genel tavsiye

            Gebelik kategorisi: B

            Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

            Oral kontraseptifler ile eşzamanlı olarak terbinafin alan hastalarda bazı menstrüel düzensizlik vakaları bildirilmiştir; bununla birlikte bu bozuklukların insidansı, tek başına oral kontraseptif alan hastalardaki insidans aralığı içinde kalmıştır.

            Gebe kalma potansiyeline sahip kadınlar için özel önerileri destekleyecek veri mevcut değildir.

            Gebelik dönemi

            Terbinafin için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri sınırlıdır. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.

            Gebe kadında klinik deneyim sınırlı olduğundan, muhtemel yararlanma beklentisi, muhtemel riskleri geçmediği sürece MİKODAY gebelik sırasında kullanılmamalıdır.

            Laktasyon dönemi

            Terbinafin sütle atılır, bu nedenle oral yolla MİKODAY tedavisi gören kadınlar emzirmemelidirler.

            Üreme yeteneği / Fertilite

            İnsan deneyiminden elde edilen bağlantılı bilgiler mevcut değildir. Sıçanlardaki fertilite çalışmaları, fertilite veya üreme performansında olumsuz bulgulara işaret etmemiştir.

            • 4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

              Terbinafin ile tedavinin araç ve makine kullanma üzerindeki etkileri üzerine çalışmalar yapılmamıştır. İstenmeyen bir etki olarak baş dönmesi yaşayan hastalar araç ve makine kullanmaktan kaçınmalıdır.

              • 4.8. İstenmeyen etkiler

                Klinik çalışmalar veya pazarlama sonrası dönemden elde edilen advers ilaç reaksiyonları MedDRA sistem organ sınıfına göre listelenmektedir. Her bir sistem organ sınıfı içinde advers ilaç reaksiyonları sıklığa göre sıralanmaktadır ve en sık reaksiyonlar ilk olarak listelenmektedir. Her bir sıklık gruplaması içinde advers ilaç reaksiyonları azalan ciddiyet sırasına göre sunulmaktadır. Ayrıca, her bir advers ilaç reaksiyonu için ilgili sıklık kategorisi aşağı daki grupları temel almaktadır (CIOMS III): Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila, <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila < 1/100); seyrek (>1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (Eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

                Kan ve lenf sistemi hastalıkları

                Çok seyrek: Nötropeni, agranülositoz, trombositopeni. Bilinmiyor: Anemi, pansitopeni.

                Bağışıklık sistemi hastalıkları

                Çok seyrek: Anafilaktik reaksiyonlar (anjiyoödemi de içeren), kutanöz ve sistemik lupus eritematozus.

                Bilinmiyor: Anafilaktik reaksiyon, serum hastalığı benzeri reaksiyon

                Metabolizma ve beslenme hastalıkları

                Çok yaygın: İştah azalması

                Psikiyatrik hastalıklar

                Bilinmiyor: Depresif semptomlar ve anksiyete

                Sinir sistemi hastalıkları

                Yaygın: Baş ağrısı

                Yaygın olmayan: Aguzinin* de dahil olduğu disguzi*.

                *İlacın bırakılmasından sonra genellikle birkaç hafta içinde düzelen aguziyi de içeren hipoguzi.

                Seyrek: Parestezi, hipoestezi, baş dönmesi.

                Bilinmiyor: Kalıcı da olabilen anosmi, hiposmi.

                Göz hastalıkları

                Bilinmiyor: Görme bozuklukları, bulanık görme, görme keskinliğinde azalma.

                Kulak ve iç kulak hastalıkları

                Çok seyrek: Vertigo.

                Bilinmiyor: Hipoakuzi, duymada bozulma, tinnitus.

                Vasküler hastalıklar

                Bilinmiyor: Vaskülit

                Gastrointestinal hastalıklar

                Çok yaygın: Gastrointestinal semptomlar (abdominal şişkinlik, dispepsi, bulantı, karın ağrısı, ishal).

                Bilinmiyor: Pankreatit

                Hepato-bilier hastalıklar

                Seyrek: Hepatik yetmezlik, artmış hepatik enzimler, sarılık, kolestaz ve hepatit dahil, ciddi hepatik fonksiyon bozukluğu vakaları. Hepatik fonksiyon bozukluğu gelişirse, MİKODAY ile tedavi bırakılmalıdır (ayrıca Bkz. Bölüm 4.4). Çok nadir olarak ciddi karaciğer yetmezliği vakaları bildirilmiştir (bazıları ölümcül sonuca sahip ya da karaciğer nakli gerektiren). Karaciğer yetmezliği vakalarının çoğunda hastalar ciddi altta yatan sistemik rahatsızlıklara sahip olup, terbinafin alımı ile nedensel ilişki belirsizdir.

                Deri ve deri altı doku hastalıkları

                Çok yaygın: Ürtiker, deri döküntüsü

                Çok seyrek: Stevens-Johnson Sendromu, toksik epidermal nekroliz, eritema multiforme, eksfoliyatif dermatit, büllöz dermatit, toksik cilt erüpsiyonu.

                Fotosensitivite reaksiyonları.

                Alopesi.

                Deride ilerleyici kızarıklık ve döküntü olursa MİKODAY tedavisine devam edilmemelidir.

                Bilinmiyor: Psoriasiform erüpsiyonlar veya psoriyaziste şiddetlenme, ciddi cilt reaksiyonları (ör. Akut generalize ekzantematöz püstülozis (AGEP)).

                Eozinofili ve sistemik semptomların eşlik ettiği ilaç döküntüsü.

                Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları

                Çok yaygın: Kas iskelet reaksiyonları (artralji, miyalji).

                Bilinmiyor: Rabdomiyoliz.

                Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

                Seyrek: Halsizlik.

                Bilinmiyor: Yorgunluk, grip benzeri hastalık, ateş.

                Araştırmalar:

                Yaygın olmayan: Kilo azalması**

                **Disguziye sekonder olarak kilo kaybı.

                Bilinmiyor: Kan kreatin fosfokinaz artışı.

                Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

                Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).