OMNIPAQUE 350 mg/200 ml 1 flakon Klinik Özellikler

Ioheksol }

Çeşitli İlaçlar > X-RAY Kontrast Medya, İyotlu > Ioheksol
Opakim Tıbbi Ürünler Tic. Ltd. Şti. (Medikim Şirketler Grubu) | 17 November  2011

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    Bu ürün sadece tanı amacı ile kullanılır.

    Yetişkinlerde ve çocuklarda, anjiyografi, ürografi, flebografi ve bilgisayarlı tomografide kontrast arttırmada kullanılan röntgen kontrast maddesidir. Ürün, artrografi, endoskopik retrograd pankreatografi (ERP), endoskopik retrograd kolanjiyopankreatografi (ERCP), herniyografi, histerosalpingografi, sitalografi ve gastrointestinal sistemin tetkiklerinde kullanılır.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Doz, tetkikin tipi, hastanın yaşı, kilosu, kalp verimi ve genel sağlık durumu ile kullanılan tekniğe bağlı olarak değişebilir Genel olarak, halen kullanılan, iyot içeren diğer röntgen kontrast maddeleri ile yaklaşık olarak aynı iyot konsantrasyonu ve hacmi kullanılır. Diğer kontrast maddeler için olduğu gibi, uygulanma öncesinde ve sonrasında yeterli hidrasyon sağlanmalıdır.

    Ürün intravenöz, intraarteriyel yolla ve vücut boşluklarında kullanım içindir. Aşağıdaki dozlar rehber olarak kullanılabilir.

    İntravenöz Kullanım için Rehber

    Endikasyon /

    Tetkik

    Konsantrasyon

    Hacim

    Yorumlar

    Ürografi

    Yetişkinler:

    300 mg I/ mL

    veya 350 mg I/ mL

    40-80 mL

    40-80 mL

    Seçilmiş vakalarda

    80 mL aşılabilir

    Çocuklar

    <7 kg:

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    4 mL /kg

    3 mL /kg

    Çocuklar

    >7 kg:

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    3 mL /kg

    2 mL /kg

    maks 40 mL

    Flebografi (bacak)

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    20-100 mL /bacak

    Dijital Subtraksiyon anjiyografisi

    300 mg I/ mL

    veya 350 mg I/ mL

    20-60 mL /enj.

    20-60 mL /enj.

    BT- kontrast

    arttırma

    Yetişkinler:

    140 mgI/ mL 240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL veya 350 mg I/ mL

    100-400 mL

    100-250 mL

    100- 200 mL

    100-150 mL

    Total iyot miktarı

    genellikle 30-60 g.

    Çocuklar:

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    2-3 mL /kg v.a (40 mL'ye kadar) 1-3 mL /kg v.a (40 mL'ye kadar)

    Birkaç vakada 100 mL'ye kadar verilebilir.

    v.a. Vücut ağırlığı

    İntraarteriyel kullanım için rehber

    Endikasyon

    Konsantrasyon

    Hacim

    Yorumlar

    Arteriyografiler

    Ark aortografi

    300 mg I/ mL

    30-40 mL /enj.

    Enjeksiyon başına hacim enjeksiyon yerine bağlıdır.

    Selektif serebral

    300 mg I/ mL

    5-10 mL /enj.

    Aortografi

    350 mg I/ mL

    40-60 mL /enj.

    Femoral

    300 mg I/ mL

    veya 350 mg I/ mL

    30-50 mL /enj.

    Çeşitli

    300 mg I/ mL

    Tetkikin türüne göre

    Endikasyon‌

    Konsantrasyon

    Hacim

    Yorumlar

    Kardiyoanjiografi

    Yetişkinler:

    Sol ventrikül ve aort kökü enjeksiyonu

    350 mg I/ mL

    30-60 mL /enj.

    Selektif koroner

    arteriyografi

    350 mg I/ mL

    4-8 mL /enj.

    Çocuklar

    300 mg I/ mL

    veya 350 mg I/ mL

    Yaş, ağırlık ve patolojiye bağlıdır.

    maks. 8 mL /kg

    Dijital Subtraksiyon anjiyografi

    140 mgI/ mL

    veya 240 mg I/ mL veya 300 mg I/ mL

    1 -15 mL /enj

    1 -15 mL /enj.

    1-15 mL /enj.

    Enjeksiyonun yapıldığı

    yere bağlı olarak zaman zaman büyük hacimler (30 mL'ye kadar) kullanılabilir.

    Vücut Boşluklarında Kullanım için Rehber

    Endikasyon

    Konsantrasyon

    Hacim

    Yorumlar

    Artrografi

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL veya 350 mg I/ mL

    5-20 mL

    5-15 mL

    5-10 mL

    ERP/ERCP

    240 mg I/ mL

    20-50 mL

    Herniyografi

    240 mg I/ mL

    50 mL

    Dozaj fıtık büyüklüğüne göre değişir.

    Histerosalpingografi

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    15-50 mL

    15-25 mL

    Sialografi

    240 mg I/ mL

    veya 300 mg I/ mL

    0.5 –2 mL

    0.5 –2 mL

    Gastrointestinal çalışmalar

    image

    Oral kullanım‌

    Yetişkinler:

    180 mg I/mL

    veya 350 mg I/mL

    Bireysel Bireysel

    Çocuklar: Özofagus

    300 mg I/mL

    veya 350 mg I/mL

    2-4 mL/kg v.a.

    2-4 mL/kg v.a.

    Maks. doz 50 mL Maks. doz 50 mL

    Ventrikül/ izleme

    140 mg I/mL

    4-5 mL/kg v.a.

    Prematüreler

    350 mg I/mL

    2-4 mL/kg v.a.

    Rektal kullanım‌

    Çocuklar:

    140 mg I/mL

    veya içme suyu ile 100-150 mg I/mL'ye dilüe edilir.

    5-10 mL/kg v.a.

    Örnek: Omnipaque

    240, 300 veya 350

    içme suyu ile 1:1 veya 1:2 oranında dilüe edilir.

    Bilgisayarlı tomografide kontrast arttırılması

    Oral kullanım

    Yetişkinler

    İçme suyu ile yaklaşık

    6 mg I/mL'ye

    dilüe edilir.

    dilüe edilmiş

    çözeltinin

    800-2000 mL'si

    belli bir süre boyunca verilir.

    Örnek: Omnipaque

    300 veya 350 içme suyu ile 1:50 oranında dilüe edilir.

    Çocuklar

    İçme suyu ile yaklaşık

    6 mg I/mL'ye dilüe

    edilir.

    dilüe edilmiş solusyonun 15-20

    mL/kg v.a.

    Rektal kullanım

    Çocuklar

    İçme suyu ile

    yaklaşık 6 mg

    I/mL'ye dilüe edilir.

    v.a. Vücut ağırlığı

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

    Böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda dozlama çalışmaları yapılmamıştır.

    Pediyatrik popülasyon:

    Çocuklarda OMNIPAQUE için önerilen dozlar, yukarıda doz tablolarında belirtilmiştir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Geriyatrik hastalarda dozlama çalışmaları yürütülmemiştir.

      Bölüm 6.1)

      Belirgin tirotoksikoz

        4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

        İntratekal kullanımı olmayan iyotlu kontrast maddelerin yanlışlıkla intratekal yolla kullanılması sonucunda ciddi advers etkiler bildirilmiştir. Bu etkiler arasında, ölüm, konvülziyonlar, serebral kanama, koma, paraliz, araknoidit, akut renal yetmezlik, kardiyak arrest, nöbetler, rabdomiyoliz, hipertermi ve beyinde ödem bulunur. OMNIPAQUE 350, intratekal yolla kullanılmaz. Bu ilacın intratekal yolla uygulanmaması için dikkatli olunmalıdır.

        Non-iyonik monomerik kontrast maddelerin kullanımları ile ilgili özel önlemler (genel): Hipersensitivite: İyotlu kontrast maddelerle alerji, astım veya istenmeyen etki hikayesi bulunması, kullanım açısından özel dikkat gerektirir. Bu nedenle, alerjik yatkınlığı ve bilinen hipersensitivite reaksiyonları olan hastalarda, herhangi bir kontrast madde uygulamasına karar vermeden önce, detaylı tıbbi öykü alınması ve endikasyonun çok net olması gerekir.

        Intolerans riski olan bu gibi vakalarda kortikosteroidler veya histamin Hve Hantagonistleri ile premedikasyon düşünülmesi gerekebilir. Ancak bu anafilaktik şoku önlemez ve bu ilaçlar başlangıç semptomlarını maskeleyebilir. Özellikle bronşiyal astımı olan hastalarda bronkospazm riski artar.

        OMNIPAQUE kullanımıyla ilişkili ciddi reaksiyon riski minör olarak kabul edilir. Bununla birlikte, iyotlu kontrast maddeler ciddi, hayati tehlike oluşturan, fatal anafilaktik/anafilaktoid reaksiyonları veya diğer hipersensivite belirtilerini tetikleyebilir. Uygulama yolu ve miktarından bağımsız olarak, anjiyoödem, konjunktivit, öksürük, prurit, rinit, hapşırma ve ürtiker gibi semptomlar tedavi gerektiren bir ciddi anafilaktoid reaksiyonun belirtileri olabilir.

        Bu nedenle, ciddi bir reaksiyon ortaya çıkması olasılığına karşı, acil tedavi için gerekli ilaçlar ve ekipman, tıbben deneyimli ve yetenekli personel el altında hazır bulundurularak önceden önlem alınmalıdır. Muhtemel şok durumunda, kontrast madde uygulamasına derhal son verilmeli ve gerekiyorsa, spesifik intravenöz tedavi başlatılmalıdır. Tüm röntgen işlemi süresince, intravenöz girişi hızlandırmak üzere, kalıcı kanül veya kateter kullanılması önerilir.

        Beta-adrenerjik bloke edici ajanları kullanan hastaların, özellikle de astım hastalarının bronkospazm eşiği daha düşük olabilir ve bu hastalar beta agonist ve adrenalin tedavisine daha düşük yanıt verebilirler. Bu durumda daha yüksek dozların verilmesi gerekebilir. Bu hastalar, anafilaksinin atipik semptomlarını da gösterebilir ve bu semptomlar yanlışlıkla vagal reaksiyon olarak değerlendirilebilir.

        Genel olarak, hipersensitivite reaksiyonları minör solunum veya deri semptomları şeklinde (hafif soluma zorlukları, deride kızarıklık [eritem], ürtiker, prurit veya yüzde ödem gibi) ortaya çıkar. Anjiyoödem, subglotis, ödem, bronşiyal spazm ve şok gibi şiddetli reaksiyonlar seyrektir.

        Bu reaksiyonlar, genellikle, kontrast ilacın uygulanmasını izleyen bir saat içinde ortaya çıkar. Seyrek vakalarda, hipersensitivitegecikmişolarakgörülebilir (saatler veya günler sonra),

        ancak bu vakalar seyrek olarak yaşamı tehdit edicidir ve daha çok deri reaksiyonları şeklindedir.

        Koagulopati

        Gerek iyonik ve gerekse noniyonik kontrast maddelerle yapılan anjiyokardiyografik işlemler sırasında, miyokardiyal enfartüs ve inmeye yol açan ciddi, seyrek olarak fatal, tromboembolik olaylar bildirilmiştir. Vasküler kateterizasyon işlemi yapılırken, işleme bağlı tromboz ve embolizm riskini en aza indirmek üzere, anjiyografik tekniğe titizlikle dikkat edilmeli ve kateter sık sık heparinize salin çözeltisi gibi bir çözelti ile yıkanmalıdır.

        Kateterizasyon sırasında kontrast madde dışındaki çeşitli diğer faktörlerin de tromboembolik olayların gelişmesinde etkisi olabileceği dikkate alınmalıdır. Bunlar, tetkikin süresi, enjeksiyon sayısı, kateter ve enjektör materyalinin tipi, altta yatan mevcut hastalıklar ve birlikte kullanılan ilaçlardır.

        Tetkik mümkün olduğu kadar kısa zamanda tamamlanmalıdır.

        Homosistinürisi olan hastalarda özel dikkat gösterilmelidir (Tromboembolizm riski).

        In vitro olarak, noniyonik kontrast maddelerin koagülasyonu inhibe edici etkisi, iyonik kontrast maddelerinkinden daha zayıftır.

        Hidrasyon

        Kontrast madde uygulaması öncesinde ve sonrasında yeterli hidrasyon sağlanmalıdır. Gerekiyorsa, hasta, kontrast madde tamamen atılıncaya kadar intravenöz yolla hidrate edilmelidir. Bu durum özellikle, multipl miyeloma, diabetes mellitus, böbrek fonksiyon bozukluğu hastaları ve hiperürisemili hastalar gibi disproteinemi ve paraproteinemi durumlarını yaşayanlar için ve infantlar, küçük çocuklar, yaşlı hastalar ve genel durumu kötü hastalar için geçerlidir. Risk altındaki hastalarda su ve elektrolit metabolizması kontrol edilmeli ve serum kalsiyum düzeyindeki düşmeye dair semptomlar olduğunda gereği yapılmalıdır.

        Diüretik kullanımına bağlı dehidrasyon riski nedeniyle, akut böbrek hasarı riskini sınırlamak açısından ilk önce su ve elektrolit rehidrasyonu yapılması gereklidir.

        Kalp - dolaşım reaksiyonları

        Ciddi kardiyak hastalığı veya kalp-dolaşım hastalığı ve pulmoner hipertansiyonu olan hastalar hemodinamik değişiklikler veya aritmiler geliştirebileceğinden, bu hastalarda da dikkatli olunmalıdır.

        Bu, özellikle, intrakoroner, sol ve sağ ventriküler kontrast madde uygulamaları sonrasında geçerlidir (Bkz. Bölüm 4.8).

        Kardiyak yetmezliği, şiddetli koroner kalp hastalığı, stabil olmayan anjina pektoris, valvular hastalıklar, miyokardiyal enfarktüs öyküsü, koroner bypass ve pulmoner hipertansiyonu olan hastalar, kardiyak reaksiyonlara özellikle yatkındır.

        Yaşlı hastalarda ve kardiyak hastalık öyküsü olan hastalarda, ECG'de iskemik değişiklikler gösteren reaksiyonlar ve aritmi daha sık ortaya çıkar.

        Kardiyak yetmezliği olan hastalarda kontrast maddenin intravazal enjeksiyonu pulmoner

        ödeme neden olabilir.

        Merkezi sinir sistemi bozuklukları

        İohekzol gibi kontrast maddelerin kullanımı ile ilişkili olarak ensefalopati bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8). Kontrast ensefalopatisi, baş ağrısı, görme bozuklukları, kortikal körlük, konfüzyon, nöbetler, koordinasyon kaybı, hemiparez, afazi, bilinç kaybı, koma ve serebral ödem gibi nörolojik fonksiyon bozukluğu belirti ve semptomlarıyla ortaya çıkabilir. Semptomlar, genellikle, iohekzol uygulamasını izleyen dakikalar ila saatler içinde ortaya çıkar ve genelde birkaç gün sonra iyileşir. Kan-beyin bariyeri permeabilitesini arttıran faktörler, kontrast maddelerin beyin dokusuna transferini kolaylaştırır ve merkezi sinir sistemi reaksiyonlarına (örneğin, ensefalopati) yol açabilir.

        Akut serebral enfarktüsü veya akut intrakraniyal kanaması olan hastalarla, kan-beyin bariyeri bozukluklarına yol açan hastalıkları olan kişiler ve serebral ödemi, akut demiyelinizasyou veya ilerlemiş serebral atherosklerozu olan hastalarda intravasküler uygulama yapılırken dikkatli olunmalıdır.

        Eğer kontrast ensefalopatisinden şüpheleniliyorsa, iohekzol uygulaması durdurulmalı ve uygun tıbbi müdahale başlatılmalıdır.

        Metastazların neden olduğu nörolojik semptomlar, dejeneratif veya inflamatuvar işlemler, kontrast madde uygulanmasıyla ağırlaşabilir.

        Semptomatik serebrovasküler hastalıkları olan, inme öyküsü bulunan veya sık şekilde geçici iskemik atak yaşayan hastalarda, intra-arteriyal enjeksiyondan sonra, kontrast ilaca bağlı nörolojik komplikasyon riski artar. Kontrast maddenin intra-arteriyel enjeksiyonu, serebral iskemik olaylarla sonuçlanabilen vazospzama neden olabilir.

        Akut serebral patolojileri, tümörleri veya epilepsi hikayesi olanlar nöbet geçirmeye yatkındır ve bu nedenle özel dikkat gerekir. Alkolikler ve ilaç bağımlıları da nöbet ve nörolojik reaksiyonlar açısından daha fazla risk altındadır. Birkaç hastada miyelografiden sonra görülen geçici işitme kaybı veya sağırlığın, lomber ponksiyon yapılan yerdeki spinal sıvı basıncındaki düşüşe bağlı olduğu düşünülmektedir.

        Renal reaksiyonlar

        İyotlu kontrast madde kullanımı, serum kreatininde artışa ve akut böbrek hasarına neden olabilir. Kontrast ilaç uygulamasından sonra bu durumları önlemek için, böbrek yetmezliği ve diabetes mellitus gibi hastalıkları bulunan hastalarda özel dikkat gereklidir, çünkü bu hastalar risk altındadır.

        Yatkınlığı artıran diğer nedenler, daha önce kontrast madde uygulanmasını takiben görülen renal yetmezlik, böbrek hastalığı öyküsü, yaşın 60 üstü olması, dehidrasyon, ilerlemiş arteroskleroz, dekompanse kalp yetersizliği, yüksek dozda kontrast madde ve çoklu enjeksiyon uygulaması, kontrast maddenin renal artere doğrudan uygulanması, diğer nefrotoksinlere maruz kalma, ağır ve kronik hipertansiyon, hiperürisemi, paraproteinemiler (miyelomatoz ve Waldenström makroglobulinemi plazmasitoma) veya disproteinamilerdir.

        Önleyici tedbirler arasında şunlar bulunur:

          Yüksek risk altındakihastalarıntanımlanması

          image

          4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

          İyotlu kontrast madde kullanımı, geçici böbrek yetmezliği ile sonlanabilir. Bu da metformin kullanan diyabet hastalarında laktik asidoza neden olabilir (Bk. Bölüm 4.4).

          İyotlu kontrast madde uygulamasından önceki 2 hafta içinde interlökin-2 ve interferonlarla tedavi edilmiş hastalar, geç ortaya çıkan advers reaksiyonlar açısından (eritem, grip benzeri semptomlar veya deri reaksiyonları) artmış bir risk ile ilişkili bulunmuştur.

          Bazı nöroleptiklerin veya trisiklik antidepresanların birlikte kullanımı, nöbet eşiğini düşürebilir ve böylece kontrast maddeye bağlı nöbet riskini arttırır.

          Beta blokerlerle tedavi, hipersensitivite reaksiyonları açısından eşiği düşürebilir ve aynı zamanda hipersensitivite reaksiyonlarının tedavisi için daha yüksek beta agonist dozları gerektirir.

          Beta blokerler, vazoaktif maddeler, anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri, anjiyotensin reseptör antagonistleri, kan basıncı değişikliklerinin kardiyovasküler kompensasyon mekanizmalarının etkililiğini azaltabilir.

          Tüm iyotlu kontrast maddeler tiroid fonksiyon testleri ile etkileşebilir. Bu nedenle tiroidin iyot bağlama kapasitesi birkaç haftaya kadar bir süre için azalabilir.

          Kontrast maddenin serum ve idrardaki yüksek konsantrasyonları, biluribin, proteinler veya inorganik maddelerin (örneğin; demir, bakır, kalsiyum ve fosfat) laboratuar testleri ile etkileşebilir. Bu nedenle bu maddelerin analizleri tetkik gününde yapılmamalıdır.

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

          Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

          Bu popülasyonda hiçbir etkileşme çalışması yapılmamıştır. Metformin ile ilgili uyarı için lütfen “Özel kullanım uyarıları ve önlemleri†başlığı altında “Metformin kullanan diyabetik hastalar†bölümüne bakınız.

          Pediyatrik popülasyon:

          Pediyatrik popülasyonda etkileşme çalışması yapılmamıştır.

          Geriyatrik popülasyon:

          Geriyatrik popülasyonda etkileşim çalışması yapılmamıştır.

          4.6. Gebelik ve laktasyon

          Genel tavsiye

          Gebelik kategorisi: B

          Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

          OMNIPAQUE'ın hamilelikte kullanımı açısından güvenliliği kanıtlanmamıştır.

          Gebelik dönemi

          OMNIPAQUE 350 için, gebe insanlarda maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik/embriyonal gelişim/fetal gelişim/doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir. (Bkz. Bölüm 5.3).

          Hamilelik süresince mümkün olduğunca radyasyona maruziyetten kaçınmak gerektiğinden, kontrast madde kullanılsın veya kullanılmasın, röntgen filmi ile yapılacak bir tetkikin in yararları olası risklerine karşı dikkatle değerlendirilmelidir. OMNIPAQUE, yararları risklerine üstün olmadıkça ve doktor tarafından zorunlu görülmedikçe, hamilelikte kullanılmamalıdır.

          Risk ve yarar değerlendirmesi yapılırken, radyasyona maruziyetten kaçınmanın yanında, fötal tiroid bezinin iyota hassasiyeti de dikkate alınmalıdır. Anne karnında iyotlu kontrast maddeye maruz kalmış (gebelik sırasında anneye iyotlu kontrast madde uygulanmış olması durumu) olan yenidoğanlarda, doğumu izleyen ilk hafta süresince, tiroid fonksiyonu izlenmelidir. Bebeklerin, özellikle de düşük doğum ağırlığı olanlar veya prematürelerin, 2-6 haftalık iken, tiroid fonksiyonunun tekrar test edilmesi önerilir (Bkz. Bölüm 4.4).

          Laktasyon dönemi

          Kontrast maddelerin insan sütüne geçişi çok düşüktür ve barsaklar tarafından minimum oranda absorbe edilir. Bu nedenle emzirilen yeni doğanlara zararı muhtemel değildir. Anne, iyotlu kontrast madde uygulandıktan sonra normal bir şekilde emzirmeye devam edebilir. Bir çalışmada, enjeksiyondan sonra 24 saat içinde anne sütüne geçen ioheksol miktarı, ağırlığa göre ayarlanmış dozun %0,5'i olarak bulunmuştur. Enjeksiyondan sonraki ilk 24 saatte bebeğin sindirim yolu ile aldığı ioheksol miktarı, pediyatrik dozun sadece %0,2'sine karşılık gelmektedir.

          Üreme yeteneği/Fertilite

          İnsanlar için yeterli veri yoktur. Deneysel hayvan çalışmalarının bir değerlendirmesi, üreme, embriyo veya fetüsün gelişimi, gebelik süreci ve perinatal ve postnatal gelişim açılarından direkt veya indirekt zararlı etki göstermemiştir.

          4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

          Son enjeksiyondan sonraki ilk bir saat içinde veya intratekal incelemelerden sonraki ilk 24 saat içinde araba veya makine kullanılması önerilmez (bkz. Bölüm 4.4). Bununla birlikte, inatçı postmiyelografik semptomların devam edip etmediği bireysel olarak değerlendirilmelidir.

          4.8. İstenmeyen etkiler

          Genel (iyotlu kontrast maddelerin tüm kullanım şekilleri ile ilgili istenmeyen etkiler) Non-iyonik monomerik kontrast maddelerin kullanıldığı durumlar da dahil olmak üzere, radyografik işlemlerle ilişkili olası genel yan etkiler aşağıda listelenmiştir. Uygulama yoluna ilişkin spesifik istenmeyen etkiler ise spesifik bölümlerde verilmiştir.

          Doz ve uygulama yolundan bağımsız olarak hipersensitivite reaksiyonları ortaya çıkabilir ve hafif semptomlar ciddi bir anaflaktoid reaksiyon/anafilaktoid şok tablosunun ilk belirtileri

          olabilir. Böyle bir durumda kontrast madde uygulanması derhal durdurulmalı ve gerekiyorsa, damar yolu ile spesifik tedavi yapılmalıdır.

          İyotlu kontrast maddelerin uygulanmasından sonra, yaygın olarak, S-kreatinin düzeyinde geçici bir yükselme gözlenir, kontrast maddenin indüklediği nefropati ortaya çıkabilir.

          İodizm veya “iyota bağlı kabakulak benzeri reaksiyon†iyotlu kontrast maddelerin çok seyrek bir komplikasyonudur; tükrük bezlerinde, tetkikten yaklaşık 10 gün sonrasına kadar süren, şişme ve hassasiyete neden olur.

          Aşağıda verilen sıklıklar, firma içi klinik dökümantasyona ve 200.000'den fazla hastayı içine alan büyük ölçekli yayımlanmış çalışmalara dayanmaktadır.

          Sıklık tanımları şu şekilde yapılmıştır:

          Çok yaygın (≥1/10), yaygın (≥1/100 - <1/10), yaygın olmayan (≥1/1,000 - <1/100), seyrek (≥1/10,000 - <1/1,000), çok seyrek (<1/10,000) ve bilinmeyen (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

          Bağışıklık sistemi hastalıkları

          Seyrek: Hipersensitivite (yaşamı tehdit edici veya fatal olabilir); Belirtileri arasında şunlar bulunabilir: Dispne, döküntü, eritem, ürtiker, prürit, deri reaksiyonları, konjunktivit, öksürük, rinit, hapşırma, vaskülit, anjiyo ödem, laringeal ödem, laringospazm, bronkospazm veya non- kardiyojenik pulmoner ödem. Bu bulgular enjeksiyondan hemen sonra ortaya çıkabilir ve bir şok durumu başlangıcının belirtileri olabilir. Hipersensitiviteye bağlı deri reaksiyonları enjeksiyondan birkaç gün sonrasına kadar ortaya çıkabilir.

          Çok seyrek Anafilaktik/Anafilaktoid reaksiyon (yaşamı tehdit edici veya fatal olabilir)

          Bilinmiyor: Anaflaktik/anaflaktoid şok (yaşamı tehdit edici veya fatal olabilir)

          Sinir sistemi hastalıkları

          Yaygın olmayan : Baş ağrısı

          Çok seyrek: Disgozi (geçici metalik tat), vazovagal senkop

          Kardiyak hastalıklar

          Seyrek: Bradikardi

          Vasküler hastalıklar

          Çok seyrek: Hipertansiyon, hipotansiyon

          Gastrointestinal hastalıklar

          Yaygın olmayan: Bulantı

          Seyrek: Kusma, abdominal ağrı

          Çok seyrek: Diyare

          Bilinmiyor: Tükrük bezlerinde büyüme

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Yaygın: Sıcaklıkhissi

          Yaygın olmayan Hiperhidroz, soğuk hissetme, vazovagal reaksiyonlar

          Seyrek: Ateş

          Çok seyrek: Titreme (ürperme)

          Yaralanma ve zehirlenme

          Bilinmiyor: İyodizm

          İNTRAVASKÜLER KULLANIM (intraarteriyel ve intravenöz)

          Lütfen, ilkönce “Genel†başlığı altında yer alan bölümü okuyunuz. Aşağıda sadece non- iyonik monomerik kontrast maddelerin intravasküler kullanımı sırasında görülen istenmeyen etkiler sıklıkları ile tanımlanmaktadır.

          Özellikle intraarteriyel kullanımda görülen istenmeyen etkilerin niteliği, enjeksiyon yerine ve uygulanan doza bağlıdır. Kontrast maddenin belirli bir organda yüksek konsantrasyona ulaştığı selektif arteriyografi ve diğer uygulamalar, o organda komplikasyonlara neden olabilir.

          Kan ve lenfatik sistem hastalıkları

          Bilinmiyor: Trombositopeni

          Endokrin hastalıkları

          Bilinmiyor: Tirotoksikoz, geçici hipotiroidizm

          Psikiyatrik hastalıklar

          Bilinmiyor: Konfüzyon, ajitasyon, huzursuzluk, anksiyete

          Sinir sistemi hastalıkları

          Seyrek: Baş dönmesi, parezi, fotofobi, uykusuzluk

          Çok seyrek: Nöbetler, bilinç bozuklukları, serebrovasküler olay, stupor, duyusal bozukluklar (hipoestezi dahil), parestezi, tremor

          Bilinmiyor: Geçici motor fonksiyon bozuklukları (konuşma bozuklukları, afazi, dizartri dahil), kontrast maddeye bağlı geçici ensefalopati (geçici hafıza kayıpları, dezoryantasyon, koma, retrograd amnezi, hemiparezi ve beyinde ödem dahil)

          Göz hastalıkları

          Seyrek: Görmede bozukluk (diplopi ve bulanık görme dahil) Bilinmiyor: Geçici kortikal körlük

          Kulak ve iç kulak hastalıkları

          Bilinmiyor: Geçici işitme kaybı

          Kardiyak hastalıklar

          Seyrek: Aritmi (bradikardi ve taşikardi dahil) Çok seyrek: Miyokard enfarktüsü, göğüste ağrı

          Bilinmiyor: Şiddetli kardiyak komplikasyonlar (kardiyak arrest, kardiyorespiratuvar

          arrest dahil), kardiyak yetmezlik, koroner arter spazmı, siyanoz

          Vasküler hastalıklar

          Çok seyrek: Flushing

          Bilinmiyor: Şok, arteriyel spazm, , tromboflebit ve venöz tromboz

          Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

          Yaygın Solunum hızında geçici değişiklikler, respiratuvar distres Seyrek: Öksürük, respiratuvar arest

          Çok seyrek: Dispne

          Bilinmiyor: Şiddetli respiratuvar belirti ve semptomlar, pulmoner ödem, akut respiratuvar distres sendromu, bronkospazm, laringospazm, apne, aspirasyon astım atağı

          Deri ve derialtı doku hastalıkları

          Seyrek: Döküntü, prurit, ürtiker

          Bilinmiyor: Büllöz dermatit, Stevens-Johnson Sendromu, toksik epidermal nekroliz, akut jeneralize ekzantematöz putsulozis, eozinofili ile birlikte ilaç döküntüsü ve sistemik semptomlar, psöriyazisde alevlenme, eritem, ilaç erupsiyonu, ciltte eksfoliyasyon

          Gastrointestinal hastalıklar

          Seyrek: Diyare,

          Bilinmiyor: Pankreatitte alevlenme

          Kas-iskelet bozukluklar ve bağ doku hastalıkları

          Bilinmiyor: Artralji, kaslarda zayıflık, muskuloskeletal spazm, sırtta ağrı

          Böbrek ve idrar hastalıkları

          Yaygın olmayan Akut böbrek hasarı

          Bilinmiyor kan kreatininde yükselme

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Yaygın olmayan: Ağrı ve rahatsızlık

          Seyrek: Astenik durumlar (kırıklık, yorgunluk dahil) Bilinmiyor: Ekstravazasyon dahil uygulama bölgesi reaksiyonları

          Yaralanma ve zehirlenme

          Bilinmiyor: İyodizm

          İNTRATEKAL KULLANIM

          Lütfen, ilkönce “Genel†başlığı altında yer alan bölümü okuyunuz. Aşağıda sadece non- iyonik monomerik kontrast maddelerin intratekal kullanımı sırasında görülen istenmeyen etkiler sıklıkları ile tanımlanmaktadır.

          İntratekal kullanımdan sonraki istenmeyen etkiler gecikmiş olarak ortaya çıkabilir ve tetkikten birkaç saat ve hatta günler sonra devam edebilir. Bunların sıklığı sadece lomber ponksiyonun uygulandığı durumdakiler ile benzerdir. Baş ağrısı, bulantı, kusma veya baş dönmesi büyük ölçüde ponksiyon yerindeki sızıntı sonucu subaraknoid boşlukta meydana gelen basınç kaybına bağlı olabilir. Basınç kaybını minimize etmek için beyin-omurilik sıvısının aşırı kaybından kaçınılmalıdır.

          Psikiyatrik hastalıklar

          Bilinmiyor: Konfüzyon,ajitasyon,anksiyete

          Sinir sistemi hastalıkları

          Çok yaygın: Baş ağrısı (şiddetli ve uzun süreli olabilir) Yaygın olmayan: Aseptik menenjit (kimyasal menenjit dahil) Seyrek: Nöbet, baş dönmesi

          Bilinmiyor: Elektroensefelogram anormallikleri, meninjizm, status epilepticus, kontrasta bağlı geçici ensefalopati (geçici hafıza kaybı, koma, stupor, retrograd amnezi, hemiparezi dahil), motor fonksiyon bozuklukları (konuşma bozuklukları, afazi, dizartri dahil), parestezi, hipoestezi ve duyusal bozukluklar

          Göz hastalıkları

          Seyrek: Görmede bozukluk (diplopi ve görmede bulanıklık dahil) Bilinmiyor: Geçici kortikal körlük, fotofobi

          Kulak ve iç kulak hastalıkları

          Bilinmiyor: Geçici işitme kaybı

          Gastrointestinal hastalıklar

          Yaygın: Bulantı, kusma

          Kas-iskelet bozukluklar ve bağ doku hastalıkları

          Seyrek: Boyun ağrısı, sırt ağrısı

          Bilinmiyor: Kas spazmları

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Seyrek: Ekstremitelerde ağrı Bilinmiyor: Uygulama bölgesi reaksiyonları

          VÜCUT BOŞLUKLARINDA KULLANIM

          Lütfen, ilkönce “Genel†başlığı altında yer alan bölümü okuyunuz. Aşağıda sadece non- iyonik monomerik kontrast maddelerin vücut boşluklarında kullanımı sırasında görülen istenmeyen etkiler sıklıkları ile tanımlanmaktadır.

          Endoskopik Retrograd Kolanjiyo Pankreotografi (ERCP):

          Gastrointestinal hastalıklar

          Yaygın: Pankreatit, kan amilaz düzeylerinde yükselme

          Oral kullanım:

          Gastrointestinal hastalıklar

          Çok yaygın: Diyare

          Yaygın: Bulantı, kusma Yaygın olmayan: Abdominal ağrı

          Histerosalpingografi (HSG):

          Gastrointestinal hastalıklar

          Çok yaygın: Alt abdominal ağrı

          Artrografi:

          Bilinmiyor: Artrit

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Çok yaygın: Ağrı

          Herniografi:

          Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

          Bilinmiyor: İşlem sonrası ağrı

          Seçilmiş advers etkilerin açıklaması:

          Kontrastı arttırılmış koroner-, serebral-, renal- ve periferik arter anjiyografileri ile bağlantılı tromboembolik komplikasyonlar bildirilmiştir. Kontrast madde bu komplikasyonlara katkıda bulunmuş olabilir (bkz. Bölüm 4.4).

          Kontrastı arttırılmış koroner anjiyografi sırasında veya sonrasında, akut miyokard infarktüsü dahil kardiyak komplikasyonlar bildirilmiştir. Yaşlı hastalar veya şiddetli koroner arter hastalığı, stabil olmayan anjina pektorisi ve sol ventrikül disfonksiyonu olanlarda risk daha fazladır (bkz. Bölüm 4.4).

          Çok seyrek durumlarda, kontrast madde kan-beyin bariyerini geçerek kontrast maddenin serebral korteks tarafından alınmasına yol açabilir. Bu durum, nörolojik reaksiyonlara sebep olabilir. Bu reaksiyonlar arasında, konvülziyonlar, geçici motor veya duyusal bozukluklar, geçici konfüzyon, geçici hafıza kaybı ve ensefalopati olabilir (bkz. Bölüm 4.4).

          Anaflaktoid reaksiyon ve anaflaktik şok, aşırı bir hipotansiyona ve hipoksik ensefalopati gibi hipotansiyonla ilişkili belirti ve bulgulara, renal ve hepatik yetmezliğe neden olabilir (bkz. Bölüm 4.4).

          Çeşitli vakalarda; kontrast maddenin ekstravazasyonu lokal ağrı ve ödeme neden olmuşturr. Bu durum genellikle sekel bırakmadan düzelmiştir. İnflamasyon, doku nekrozu ve kompartman sendromu ortaya çıkmıştır (bkz.Bölüm 4.4).

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

          Pediyatrik hastalar:

          Prematüre infantlar, yenidoğanlar ve diğer çocuklarda, iyotlu kontrast madde uygulanmasını takiben geçici hipotiroidizm bildirilmiştir. Prematüre infantlar, iyot etkisine özellikle duyarlıdır. Anne sütü alan prematüre bir infantta geçici hipotiroidizm bildirilmiştir. Emziren anne tekrarlanan şekilde OMNIPAQUE'a maruz kalmıştır (bkz. Bölüm 4.4).

          Özellikle infantlarda ve küçük çocuklarda, kontrast madde uygulanması öncesinde ve sonrasında yeterli hidrasyon mutlaka sağlanmalıdır. Nefrotoksik ilaçların kullanımı ertelenmelidir. İnfantlarda yaşa bağlı olarak glomeruler filtrasyon hızının daha düşük olması, kontrast maddelerin atılımının gecikmesine yol açabilir.

          Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

          Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

          4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    OMNIPAQUE ile ilgili klinik öncesi veriler güvenlilik sınırının yüksek olduğunu göstermektedir ve rutin intravasküler kullanım için sabit bir üst doz seviyesi belirlenmemiştir. Hasta belirli bir süre zarfında kg vücut ağırlığı başına 2000 mg I'ı aşan miktarlar almadıkça, renal fonksiyonları normal hastalarda semptomatik doz aşımı görülmesi muhtemel değildir. Kontrast maddenin yüksek dozlarının renal tolerabilitesi için işlemin süresi önemlidir (tï¾2 saat). Çocuklardaki kompleks anjiyografik uygulamalardan sonra, özellikle de yüksek konsantrasyonda kontrast maddenin çoklu dozlarının uygulandığı durumlarda, kaza ile doz aşımı görülme ihtimali yüksektir

    Doz aşımı görüldüğü hallerde, meydana gelen su veya elektrolit dengesizlikleri düzeltilmelidir. Böbrek fonksiyonları en azından izleyen 3 gün süre ile gözlenmelidir. Gerekirse, hastanın vücut sisteminden fazla kontrast maddeyi uzaklaştırmak için hemodiyaliz kullanılabilir. Spesifik bir antidotu yoktur.

    Parkinson  Hastalığı Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış. Lösemi Kan Kanseri Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür.