PANDEV 40 mg IV enjeksiyonluk liyofilize toz içeren 1 flakon Klinik Özellikler

Pantoprazol }

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

      Gastroözofageal reflü hastalığı,

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

      Bu ilaç bir sağlık profesyoneli tarafından ve uygun medikal kontrol altında uygulanmalıdır. İntravenöz kullanım oral yolla uygulama mümkün olmadığı durumda önerilir. İntravenöz kullanımda 7 güne kadar veriler mevcuttur. Bu nedenle, oral tedavinin uygulanabileceği

      durumda, PANDEV i.v. uygulaması kesilmeli ve onun yerine oral 40 mg pantoprazol başlanmalıdır.

      Duodenal ülser, gastrik ülser, orta ve ileri derecede gastroözofageal reflü tedavisinde: Önerilen intravenöz doz günde bir flakondur (40 mg pantoprazol).

      Akut kanamalı gastrik veya duodenal ülserli hastalarda, hemostazın kısa süreli idamesinde ve tekrar kanamanın önlemesinde:

      Akut kanamalı gastrik veya duodenal ülserli hastalarda 80mg, 2-15 dakikada bolus infüzyon şeklinde uygulanmalı ve ardından 3 gün (72 saat) boyunca 8mg/saat olacak şekilde devamlı intravenöz infüzyon uygulanmalıdır.

      Zollinger Ellison Sendromu ve diger patolojik hipersekresyonlu durumların uzun dönem tedavisinde:

      Tedaviye 80 mg'lık günlük doz ile başlanmalıdır. Bundan sonra, dozaj gastrik asit sekresyonu ölçümleri esas alınarak gerektiği şekilde yükseltilebilir veya düşürülebilir. Günlük doz 80 mg'ın üzerinde olduğunda, doz bölünmeli ve günde 2 defa verilmelidir. Pantoprazol dozajının geçici olarak 160 mg'ın üzerine çıkarılması olasıdır, fakat yeterli asit kontrolü için gerekenden daha uzun süre uygulanmamalıdır.

      Hızlı asit kontrolü gerektiğinde, hastaların çoğunda 1 saat içinde asit üretiminin hedeflenen düzeye (< 10 mEq /saat) düşmesi için 2x80 mg i.v. başlangıç dozu yeterlidir.

      Klinik açıdan doğrulanır doğrulanmaz oral tedaviye geçilmelidir.

      Uygulama şekli:

      PANDEV i.v. enjeksiyon şeklinde uygulanır.

      İçinde enjeksiyonluk toz bulunan flakona, 10 ml serum fizyolojik ilave edilerek çözelti hazırlanır. Çözelti, doğrudan veya 100 ml sodyum klorür 9 mg/ml (%0.9) serum fizyolojik veya %5'lik glukoz çözeltisi ile karıştırıldıktan sonra uygulanabilir.

      PANDEV belirtilen çözücülerden başka maddelerle karıştırılmamalıdır. İntravenöz enjeksiyon 2-15 dakikada yapılmalıdır.

      Çözelti hazırlandıktan sonra, 12 saat içinde kullanılmalıdır.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

      Böbrek yetmezliği:

      Böbrek fonksiyonu bozulmuş hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur.

      Karaciğer yetmezliği

      Ciddi karaciğer yetmezliği olan hastalarda günlük 20 mg pantoprazol dozu (40 mg pantoprazol flakonunun yarısı) aşılmamalıdır. Ayrıca PANDEV tedavisi sırasında karaciğer enzimleri izlenmelidir. Karaciğer enzimlerinde yükselme görüldüğünde PANDEV tedavisi kesilmelidir.

      Pediyatrik popülasyon:

      Çocuklarda tedavi ile ilgili yeterli klinik deneyim mevcut değildir. Bu nedenle, PANDEV i.v. enjeksiyonluk toz içeren flakon gerekli veri sağlanmadığı müddetçe 18 yaş altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.

      Geriyatrik popülasyon:

      Yaşlılarda doz ayarlamasına gerek yoktur.

      4.3. Kontrendikasyonlar

      PANDEV, bileşimindeki etkin maddeye, dallanmış benzimidazollere veya bileşiminde bulunan diğer yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı bilinen hastalarda kullanılmamalıdır.

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      Karaciğer yetmezliği:

      Şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalarda pantoprazol ile tedavi sırasında, özellikle de uzun süreli kullanımda, karaciğer enzimleri düzenli olarak izlenmelidir. Karaciğer enzimlerinin yükselmesi durumunda PANDEV kullanımı kesilmelidir.

      Alarm semptomlarının varlığı:

      Herhangi bir alarm semptomunun varlığında (örn. beklenmeyen kilo kaybı, tekrarlayan kusmalar, disfaji, hematemez, anemi veya melena) ve gastrik ülser şüphesinde ya da

      varlığında pantoprazol ile tedavi kesilmelidir. Semptomları baskılayabileceği ve teşhisi

      Uygun tedaviye rağmen semptomlar hala devam ediyorsa ileri tetkikler yapılmalıdır.

      Atazanavir ile birlikte kullanım:

      Atazanavir ile proton pompası inhibitörlerinin birlikte uygulanması önerilmez. (bkz. Bölüm 4.5) Eğer atazanavir ile bir proton pompası inhibitörünün kombinasyonu zorunlu ise, atazanavir dozunun 400 mg'a yükseltilmesi ve tedaviye 100 mg ritonavir eklenmesi ve hastanın klinik açıdan dikkatle izlenmesi (örn. viral yük) önerilir. Günlük 20 mg pantoprazol dozu aşılmamalıdır.

      Kemik kırığı:

      Yayımlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, proton pompası inhibitörü (PPİ) tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada osteoporoza bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğini düşündürmektedir. Çoklu günlük dozlar ve uzun süreli PPİ tedavisi (bir yıl ya da daha fazla) şeklinde tanımlanan yüksek doz alan hastalarda kırık riski artmıştır. Hastalar, tedavi edildikleri durum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli PPİ tedavisini almalıdırlar.

      Hipomagnezemi:

      PPİ'lerle en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra nadiren semptomatik ve asemptomatik hipomagnezemi bildirilmiştir. Ciddi advers olaylar tetani, aritmiler ve nöbetleri içermektedir. Çoğu hastada hipomagnezemi tedavisi magnezyum replasmanını ve PPİ tedavisinin kesilmesini gerektirmektedir. Uzun süre tedavi alması beklenen ya da PPİ'leri digoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezemiye neden olabilecek ilaçlarla (örn. diüretikler) birlikte alan hastalar için, sağlık mesleği mensupları PPİ tedavisine başlamadan önce ve daha sonra periyodik olarak magnezyum düzeylerini takip edebilirler.

      Nöroendokrin tümörler için yapılan incelemelerle etkileşimler:

      Gastrik asit düzeyindeki ilaç kaynaklı azalmalara sekonder olarak serum kromogranin A (CgA) düzeyleri artmaktadır. Artmış CgA düzeyi nöroendokrin tümörler için yapılan tanı incelemelerinde yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir. Uygulayıcılar CgA düzeylerini değerlendirmeden önce geçici olarak PPİ tedavisine ara vermeli ve eğer başlangıçtaki CgA düzeyleri yüksek ise testi tekrar etmelidirler. Eğer seri testler yapılıyorsa (örn. monitorizasyon için), testler arasındaki referans aralıkları değişebileceği için testler aynı laboratuarda

      yapılmalıdır. (bkz. Bölüm 5.1)

      Bakterilerin yol açtığı gastrointestinal enfeksiyonlar

      Bütün PPİ'ler gibi pantoprazolün de üst gastrointestinal yolda normal olarak bulunan bakteri sayısını artırması beklenebilir. PANDEV ile tedavi, Salmonella ve Campylobacter gibi bakterilerin yol açtığı gastrointestinal enfeksiyon riskini biraz artırabilir.

      Sodyum

      Bu tıbbi ürün her flakonda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yani aslında ‘sodyum içermez'.

      4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

      Pantoprazolün diğer ilaçların emilimi üzerindeki etkisi:

      Şiddetli ve uzun süren gastrik asit sekresyonu inhibisyonu nedeniyle PANDEV, ketokonazol, itrakonazol, posakonazol gibi bazı azol antifungallerin ve erlotinib gibi biyoyararlanımı pH'ya bağlı bazı ilaçların absorpsiyonunu azaltabilir.

      HIV ilaçları (atazanavir):

      Atazanavir ve absorbsiyonu pH bağımlı diğer HIV ilaçlarının proton pompası inhibitörleri ile uygulanması HIV ilaçlarının biyoyararlanımını önemli derecede azaltarak bu ilaçların etkililiğini etkilerler. Pantoprazol dahil proton pompası inhibitörleri bu nedenle, atazanavir ile birlikte uygulanmamalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

      Kumarin antikoagülanları (fenprokumon ve varfarin)

      Fenprokumon veya varfarin ile birlikte kullanıldığında, klinik farmakokinetik çalışmalarda bir etkileşim gözlenmemiş olmasına rağmen, pazarlama sonrası dönemde Uluslararası Normalizasyon Oranı (UNO) değerlerinde değişiklikle ilgili birkaç vaka rapor edilmiştir. Bu nedenle, kumarin antikoagülanları (örn. fenprokumon veya varfarin) ile tedavi edilen hastalarda, pantoprazol tedavisi başlandıktan ve sonlandırıldıktan sonra veya pantoprazolün düzensiz kullanımı sırasında protrombin zamanı/UNO değerlerinin izlenmesi önerilmektedir.

      Diğer etkileşim çalışmaları:

      Pantoprazol sitokrom P450 enzim sistemi aracılığı ile büyük ölçüde karaciğerde metabolize olur. Ana metabolik yolak CYP2C19 ile demetilasyondur ve diğer metabolik yolaklar

      CYP3A4 ile oksidayonu içerir. Aynı enzim sistemiyle metabolize olan karbamazepin,

      kontraseptif ile yapılan etkileşim çalışmaları, klinik açıdan önemli olan etkileşimlere işaret etmemektedir.

      Bir dizi etkileşim çalışması, pantoprazolün CYP1A2 (kafein, teofilin gibi), CYP2C9 (piroksikam, diklofenak, naproksen gibi), CYP2D6 (metoprolol gibi), CYP2E1 (etanol gibi) ile metabolize olan aktif maddelerin metabolizmasını, veya digoksin'in p-glikoprotein ile ilişkili emilimini etkilemediğini göstermiştir.

      Antasitlerle birlikte verildiğinde etkileşme görülmemiştir.

      Ayrıca klaritromisin, metronidazol, amoksisilin gibi antibiyotiklerin pantoprazol ile eş zamanlı uygulanmasına dair etkileşim çalışmaları da yapılmıştır. Klinik açıdan önemli etkileşimler gözlenmemiştir.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

      Herhangi bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.

      4.6. Gebelik ve laktasyon

      Gebelik kategorisi: B

      Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Levonorgestrel ve etinil östradiol içeren bir oral kontraseptif ile yapılan spesifik testlerde, klinik açıdan anlamlı bir etkileşme gözlenmemiştir (bkz. Bölüm 4.5)

      Gebelik dönemi

      Pantoprazolün gebelikte kullanımı ile ilgili klinik deneyim sınırlıdır.

      Hayvanlarda yapılan çalışmalarda üreme toksisitesi gözlenmiştir. (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlarda potansiyel risk bilinmemektedir. PANDEV gerekli olmadıkça gebelerde kullanılmamalıdır.

      Hayvanlarda yapılan üreme çalışmalarında, 5 mg/kg üzerindeki dozlarda ihmal edilebilir düzeyde fetotoksisite görülmüştür.

      Laktasyon dönemi

      Hayvan çalışmaları pantoprazolün süte geçtiğini göstermiştir. İnsan sütüne de geçtiği bildirilmiştir. Emzirmeye devam edilip edilmeyeceğine veya PANDEV tedavisine devam edilip edilmeyeceğine emzirmenin çocuğa yararı ve PANDEV tedavisinin anneye yararı açısından değerlendirilip, karar verilmelidir.

      Bebeğini emziren annelerde ancak, anneye olan yararı bebek üzerindeki potansiyel riskten fazla ise kullanılmalıdır.

      Üreme yeteneği/Fertilite

      İnsanlarda fertilitenin bozulmasına veya teratojen etkiye ilişkin herhangi bir kanıt bulunmamıştır.

      Hayvanlarda yapılan üreme çalışmalarında 5mg/kg'ın üzerinde hafif düzeyde fetotoksisite belirtileri gözlenmiştir. Üreme ya da teratojenite üzerine bir bulgu yoktur (bkz. bölüm 5.3).

      4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

      Baş dönmesi ve görsel bozukluklar gibi advers ilaç etkileşimleri gözlenebilir. (bkz. bölüm 4.8) Bu durumlarda hasta araç veya makine kullanmamalıdır.

      4.8. İstenmeyen etkiler

      Hastaların yaklaşık %5'inin advers ilaç reaksiyonları yaşadığı tahmin edilmektedir. En fazla bildirilen advers reaksiyonlar diyare ve baş ağrısıdır, iki durumda hastaların yaklaşık %1'inde gözlenmiştir.

      Sistem organ sınıfına göre aşağıda listelenen istenmeyen olayların sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmıştır:

      Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1,000 ila <1/100); seyrek (≥1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

      Sıklık

      image

      Organ sistemi

      Yaygın (≥1/100

      <1/10)

      Yaygın olmayan (≥1/1000

      <1/100)

      Seyrek (≥1/10,000

      <1/1,000)

      Çok seyrek (<1/10,000,

      izole raporlar

      dahil)

      Bilinmiyor

      Kan ve lenf sistemi

      hastalıkları

      Lökopeni; Trombositopeni

      Pansitopeni

      Bağışıklık

      Anaflaktik

      sistemi

      şok ve

      hastalıkları

      anaflaktik

      reaksiyonlar

      da dahil aşırı

      duyarlılık

      Metabolizma

      Hiperlipidemi

      Hiponatremi

      ve beslenme

      ve lipid artışı

      Hipomagnezemi

      hastalıkları

      (trigliseridler,

      (bkz bölüm

      kolesterol),

      4.4.)

      kilo

      değişiklikleri

      Psikiyatrik

      Uyku

      Depresyon

      Dezoriyentasyon

      Halüsinasyon;

      hastalıklar

      bozuklukları

      (ve daha

      (ve daha

      Konfüzyon

      kötüleşmesi)

      kötüleşmesi)

      (özellikle

      predispoze

      hastalarda daha

      önceden mevcut

      ise daha da

      kötüleşmesi)

      Sinir sistemi

      hastalıkları

      Baş dönmesi;

      Baş ağrısı,

      Tat alma

      bozuklukları

      Göz

      Görme

      hastalıkları

      bozuklukları

      (bulanık

      görme)

      Gastrointestinal hastalıklar

      Bulantı;

      Kusma, Karnın üst kısmında ağrı, rahatsızlık hissi, karında gerginlik; Diyare; Konstipasyon; Gaz, Ağız

      kuruluğu

      Hepatobiliyer hastalıklar

      Karaciğer enzimlerinde artış (transaminazlar,

      γ-GT)

      Bilirubin artışı

      Hepatoselüler hasar, sarılık, hepatoselüler yetmezlik

      Deri ve derialtı dokusu

      hastalıkları

      Kaşıntı, ekzantem ve

      deri döküntüsü gibi alerjik reaksiyonlar

      Ürtiker; Anyijoödem;

      Stevens- Johnson sendromu, Lyell sendromu, Erythema multiforme,

      fotosensitivite

      Kas-iskelet bağ dokusu

      hastalıkları

      Kalça, el bileği ve omurga kırığı (bkz

      bölüm 4.4)

      Artralji, Miyalji

      Böbrek ve idrar

      hastalıkları

      İntestisyel nefrit

      Üreme sistemi ve meme

      hastalıkları

      Jinekomasti

      Genel

      bozukluklar ve

      Halsizlik,

      yorgunluk ve

      Vücut

      sıcaklığında

      uygulama yerine özgü

      tablolar

      keyifsizlik

      artış, Periferik ödem

      Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

      Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

      4.9. Doz aşımı ve tedavisi

      İnsanlarda doz aşımı belirtileri bilinmemektedir.

      2 dakika içinde 240 mg i.v. dozlara kadar uygulanmış ve iyi tolere edilmiştir. Pantoprazol proteinlere yüksek oranda bağlandığı için, hemen diyaliz edilemez.

      Aşırı dozda alınması sonucu zehirlenme belirtileri görüldüğünde semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanması dışında bir terapötik uygulama tavsiye edilemez.

      Asperger Sendromu Asperger Sendromu Asperger sendromu, otistik gurubun bir bölümü olan bir özürdür. Bu genelde, gurubun daha ”yüksek” tarafında yer aldığı düşünülen kişilere uygun bir tanıdır. Kalp Krizi Kalp Krizi Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir.