PONSTAN FORT 500 mg 20 tablet Farmakolojik Özellikler
{ Mefanamik Asit }
Hasta hepatotoksiste semptomları (örn. mide bulantısı, yorgunluk, letarji, kaşıntı, sarılık, sağ üst kadranda hassasiyet ve grip benzeri semptomlar) hakkında bilgilendirilmelidir. Hasta eğer bu durumda ise, tedaviyi durdurması ve derhal tıbbi yardım alması yönünde yönlendirilmelidir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Non-steroidal antiinflamatuvarlar ve antiromatik ürünler, Fenamatlar
ATC kodu: M01AG01
PONSTAN içerisinde aktif bileşen olarak mefenamik asit yer almaktadır, bu bileşik analjezik etki göstermekle birlikte aynı zamanda belirgin bir anti-inflamatuar etki ve antipiretik etkiye de sahiptir.
PONSTAN asıl olarak prostoglandin sentezini inhibe etmek suretiyle etki göstermektedir.
Anti-inflamatuar etkisi ilk olarak UV eritem inflamasyon modelinde belirlenmiştir. Diğer çalışmalar, sıçanlarda deri altı koton pelletlerde granülasyon dokusu büyümesi inhibisyonunu ve karagenin ile indüklenen sıçan pençesi ödemi testlerini kapsamaktadır.
Antipiretik aktivite, sıçanlarda maya kaynaklı pirekside gösterilmiştir. Bu modeldeki antipiretik aktivitesi, fenilbutazon ve flufenamik asidinkine yaklaşık olarak eşit, indometazininkinden ise daha az bulunmuştur.
Analjezik aktivite, bira mayasıyla iltihaplanan sıçan pençelerinin ağrı duyarlılığını içeren testlerde gösterilmiştir.
Mefenamik asit, bu modelde flufenamik asitten daha az etkili bulunmuştur.
Prostaglandinler inflamasyon, ağrı cevabının modülasyonu, dismenore, menoraji ve pireksi dahil bir dizi hastalık sürecinde rol oynar.
Çoğu NSAİİ''de olduğu gibi mefenamik asit, prostaglandin sentetazın (siklo oksijenaz) etkisini inhibe eder. Bu durum, prostaglandin sentezi oranında ve prostaglandin seviyelerinde azalmaya neden olur.
NSAİİ'lerin sıçan pençesi ödemi testindeki anti-inflamatuar aktivitesi, prostaglandin sentetazı inhibe etme yetenekleri ile ilişkilendirilmiştir. Mefenamik asit bu her iki testte de sıralandığında, indometazin ve fenilbutazon arasında yer alır ve prostaglandin sentezi inhibisyonunun mefenamik asidin farmakolojik aktivitesine ve klinik etkililiğine katkıda bulunması muhtemeldir.
Ayrıca fenamatların, prostaglandinler oluşturulduktan sonra etkilerini inhibe ettiğine dair önemli kanıtlar vardır. Bu nedenle fenamatlar hem prostaglandin sentezini hem de prostaglandinlere yanıtı inhbe ederler. Bu çifte blokaj, aksiyon şekilleri açısından önemli olabilir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özelliklerEmilim:
Mefenamik asit Gİ yoldan hızla emilir. Erişkinlerde bir gramlık oral dozun verilmesini takiben
1-4 saat içinde doruk plazma düzeyine çıkar.
Günde dört kez bir gram mefenamik asit verildiğinde uygulamanın ikinci gününden itibaren doruk kan düzeyleri 20 mcg/ml'ye ulaşır.
Dağılım:
Mefenamik asit %90'dan daha fazla plazma proteinlerine bağlanır.
Biyotransformasyon:
Karaciğer metabolizması (konjugasyon, oksidasyon).
Mefenamik asit, ağırlıklı olarak karaciğerde sitokrom P450 CYP2C9 tarafından önce 3 hidroksimetil türevine (metabolit I) ve sonra 3 karboksil türevine (metabolit II) metabolize edilir. Her iki metabolit de glukuronidler oluşturmak için ikincil konjügasyona uğrar. Bu nedenle daha önceden diğer CYP2C9 substratları ile geçmiş/deneyimlerine dayanarak zayıf CYP2C9 metabolizörleri olduğu bilinen veya şüphelenilen hastalarda, metabolik klerensin azalması nedeniyle plazmada anormal derecede yüksek seviyelere ulaşılabileceğinden mefenamik asit dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır.
Eliminasyon:
Tek bir oral dozun ardından eliminasyon ağırlıklı olarak renal yolla (%52-67) gerçekleşmektedir ve ilaç değişmeden ya da iki metabolitten biri şeklinde atılmaktadır, ayrıca eliminasyonda biliyer yolun da rolü vardır (%20-25).
Bir dozun, %6'sı mefenamik asit, %25'i metabolit I ve %21'i metabolit II olmak üzere toplamda %52'si idrardan geri kazanılır. 3 günlük dışkı analizinde, dozun %10-20'si konjuge olmayan metabolit II olmuştur.
Konjuge edilmemiş mefenamik asitin plazma seviyeleri, yaklaşık 2 saatlik bir yarılanma ömrü ile azalır.
Doğrulsallık/doğrusal olmayan durum:
Tekrarlanan dozlardan sonra, plazma seviyeleri doz ile orantılıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
İnsan dozunun 10 katına kadar ilaç verilen sıçanlarda fertilitenin azaldığı ve gebeliğin geciktiği görülmüştür. Bu çalışmada ve insan dozunun 10 katının verildiği köpeklerle yapılan başka bir çalışmada fetüste bir anormallik gözlemlenmemiştir.
Mefenamik asitin plasentadan geçebilmesi ve ayrıca süte geçişi sebebiyle PONSTAN'ın gebelik ve laktasyon süresince kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. Bölüm 4.6). Kanserojenik potansiyele ilişkin gerçekleştirilmiş uzun süreli hayvan çalışmaları bulunmamaktadır. Mefenamik asite ilişkin geniş kapsamlı mutajenite testleri gerçekleştirilmemiştir. Bugüne kadar gerçekleştirilmiş tüm çalışmaların sonuçları negatiftir.
Deri Kanseri Deri kanseri çok rastlanan bir hastalıktır. Üç ana türü bulunur ;genelde kemirici ülser olarak bilinen bazal hücreli karsinom, yassı hücreli karsinom ve kötü huylu tümör. | Ağız Kanseri Ağız kanserinin en yaygın türleri, dudak, dil, dişetidir. Nadiren yanak içi veya damak bölgelerini de içine alır. |
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Pfizer İlaçları Ltd.Şti.Geri Ödeme Kodu | A06245 |
Satış Fiyatı | 17.1 TL [ 3 Jun 2022 ] |
Önceki Satış Fiyatı | 17.1 TL [ 27 May 2022 ] |
Original / Jenerik | Jenerik İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8699756091343 |
Etkin Madde | Mefanamik Asit |
ATC Kodu | M01AG01 |
Birim Miktar | 500 |
Birim Cinsi | MG |
Ambalaj Miktarı | 20 |
Kas İskelet Sistemi > Non-steroid > Mefanamik asit |
Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
Eşdeğer bir ilaç bulunamadı |
Kalp Krizi Kalbe giden kan akışı durduğunda kalp krizi meydana gelir. |
|
Mide Kanseri Mide kanseri genellikle mideyi tümüyle kaplayan ve mukus üretmekle görevli hücrelerde başlar. Bu kanser tipine adenokarsinom denir. |
|
Lösemi Kan Kanseri Lösemi, kan kanseridir ve vücudunun kan oluşturan dokularının hastalanması anlamına gelir. Birçok lösemi türü vardır; bazı lösemi türleri çocuklarda bazıları da yetişkinlerde sık görülür. |