POSECTIO 300 mg I.V infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantre (1 flakon) Klinik Özellikler

Posakonazol }

Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > Sistemik Antimikotikler > Posakonazol
Polifarma İlaç San.ve Tic. A.Ş. | 14 February  2023

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    POSECTİO 300 mg I.V. infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantre erişkinlerde aşağıda belirtilen mantar enfeksiyonlarının tedavisinde endikedir (Bkz. Bölüm 5.1):

      Amfoterisin B ya da itrakonazol ile tedaviye refrakter ya da bu tıbbi ürünleri tolere edemeyen invazif asperjiloz hastalığı olan hastalarda;

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      Tedavi, mantar enfeksiyonlarının tedavisinde veya posakonazolün profilaktik olarak endike olduğu invazif mantar enfeksiyonu gelişme riski yüksek olan hastaların destekleyici tedavisinde deneyimli bir hekim tarafından başlatılmalıdır.

      Posakonazol oral kullanım için de mevcuttur. Hastanın durumu izin verir vermez oral uygulamaya geçilmesi önerilmektedir (Bkz. Bölüm 4.4).

      Önerilen doz Tablo 1'de gösterilmiştir:

      Tablo 1. Endikasyona Göre Önerilen Doz

      Endikasyon

      Doz ve Tedavi Süresi

      (Bkz. Bölüm 5.2)

      Refrakter İnvazif Mantar Enfeksiyonları (IFI) / İnvazif Mantar Enfeksiyonu olan ve I. Basamak tedavisini tolere edemeyen hastalar

      İlk gün yükleme dozu olarak günde iki defa 300 mg POSECTİO, bunu takiben günde bir defa 300 mg doz. Tedavi süresi altta yatan hastalığın ciddiyetine, immünosupresyonun

      düzelmesine ve klinik cevaba bağlı olarak belirlenmelidir.

      İnvazif Mantar Enfeksiyonlarının Profilaksisi

      İlk gün yükleme dozu olarak günde iki defa 300 mg POSECTİO, bunu takiben günde bir defa 300 mg doz. Tedavi süresi nötropeninin veya immünosupresyonun iyileşmesi esasına dayanır. AML veya MDS'li hastalarda POSECTİO ile profilaksi, beklenen nötropeni başlangıcından günler önce başlamalı ve nötrofil sayısı 500 hücre/mm'ün üzerine

      çıktıktan sonra, 7 gün daha devam etmelidir.

      POSECTİO, santral venöz kateter ya da periferik olarak yerleştirilmiş santral kateter (PICC) içeren santral venöz yoldan yaklaşık 90 dk boyunca yavaşça intravenöz (IV) infüzyon şeklinde

      uygulanmalıdır. POSECTİO,bolusuygulamasıbiçimindeverilmemelidir. Eğer santral venöz

      venöz kateterle uygulandığında, infüzyon yaklaşık 30 dakikada uygulanmalıdır (Bkz. Bölüm 4.8 ve 6.6).

      Uygulama şekli:

      POSECTİO'nun uygulanmadan önce seyreltilmesi gerekmektedir (Bkz. Bölüm 6.6). POSECTİO, santral venöz kateter ya da periferik olarak yerleştirilmiş santral kateter (PICC) içeren santral venöz yoldan yaklaşık 90 dk boyunca yavaşça intravenöz (I.V.) infüzyon şeklinde uygulanmalıdır (Bkz. Bölüm 4.2, 4.4 ve 4.8). POSECTİO, bolus uygulaması biçiminde verilmemelidir.

      Eğer santral venöz kateter mevcut değilse, periferik venöz kateter yoluyla tek bir infüzyon uygulanabilir. Periferik venöz kateterle uygulandığında, infüzyon bölgesi reaksiyonlarının olasılığını azaltmak için, infüzyon yaklaşık 30 dakikada uygulanmalıdır (Bkz. Bölüm 4.8).

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

      Böbrek yetmezliği:

      Orta veya ağır şiddetli böbrek yetmezlik hastalarında (kreatinin klirensi <50 mL/dk), intravenöz aracısı olan Betadex Sülfobutil Eter Sodyum'un (SBECD) birikmesi beklenir. Bu hastalarda, yarar/risk değerlendirmesi POSECTİO kullanımını desteklemediği sürece, oral posakonazol formülasyonları kullanılmalıdır. Bu hastalarda serum kreatinin düzeyleri yakından izlenmelidir (Bkz. Bölüm 4.4).

      Karaciğer yetmezliği:

      Posakonazolün farmakokinetiğinin karaciğer yetmezliği (kronik karaciğer hastalığında Child- Pugh C sınıfı dahil) üzerindeki etkisiyle ilgili sınırlı veri, plazma maruziyetinin hepatik işlevi normal olan deneklere göre arttığını göstermektedir ancak doz ayarlaması yapmak gerektiğini gösteren bir veri yoktur (Bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2). Yüksek plazma maruziyeti potansiyeli olduğu için dikkat edilmesi önerilmektedir.

      Pediyatrik popülasyon:

      POSECTİO'ün 18 yaşın altındaki çocuklarda etkililiği ve güvenliliği belirlenmemiştir. Veri bulunmamaktadır.

      Klinik öncesi güvenlilik sorunlarından dolayı, POSECTİO'nun 18 yaşın altındaki çocuklarda kullanımı önerilmemektedir (Bkz. Bölüm 5.3).

      Geriyatrik popülasyon:

      Yaşlı ve genç hastalar arasında güvenlilik açısından genel bir fark görülmemiştir; bu yüzden, yaşlı hastalarda doz ayarlaması önerilmemektedir.

      4.3. Kontrendikasyonlar

        CYP3A4 substratları olan terfenadin, astemizol, sisaprid, pimozid, halofantrin veya kinidin ile birlikte eşzamanlı uygulanması, bu tıbbi ürünlerin plazma konsantrasyonlarında artışına yol açabilir; bu da QTc uzamasına ve nadir olarak da torsades de pointes gelişimine neden olabilir (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.5).

        HMG-CoA redüktaz inhibitörleri olan simvastatin, lovastatin ve atorvastatin ile birlikte eşzamanlı uygulama (Bkz. Bölüm 4.5).

        Kronik Lenfositik Lösemi (KLL) hastalarında venetoklaksın başlangıç ve doz titrasyon fazı sırasında birlikte uygulama (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.5).

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      Aşırı duyarlılık

      Posakonazol ve diğer azol grubu antifungal ajanlar arasında çapraz duyarlılığa ilişkin bilgi bulunmamaktadır. Diğer azollere karşı aşırı duyarlılığı bulunan hastalara POSECTİO reçetelenirken dikkat edilmelidir.

      Karaciğer toksisitesi

      Posakonazol ile tedavi sırasında karaciğer reaksiyonları (örn. ALT, AST, alkalin fosfataz, total bilirubin seviyelerinde yükselme ve/veya klinik hepatit) bildirilmiştir. Yükselen karaciğer fonksiyon testi değerleri genellikle tedavinin kesilmesi ile normale dönmektedir; bazı vakalarda tedaviye ara verilmeden de bu test değerleri normale dönmüştür. Nadiren, fatal olabilen daha şiddetli hepatik reaksiyonlar bildirilmiştir.

      Posakonazol sınırlı klinik deneyim ve posakonazol plazma seviyelerinin yükselme ihtimalinden dolayı karaciğer yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).

      Şiddetli böbrek yetmezliği olan hastaların izlenmesi

      Maruz kalımdaki değişkenlik yüzünden, şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalar ani mantar enfeksiyonları yönünden yakından takip edilmelidir. (Bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).

      Karaciğer fonksiyonlarının izlenmesi

      Karaciğer fonksiyon testleri, posakonazol tedavisi öncesinde ve tedavi sırasında değerlendirilmelidir. POSECTİO tedavisi sırasında karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik ortaya çıkan hastalar, daha ağır karaciğer hasarlarının oluşumunu takip açısından rutin olarak izlenmelidir. Hastanın takibi, karaciğer fonksiyonlarının (özellikle karaciğer fonksiyon testleri ve bilirübin) laboratuvar değerlendirmesini içermelidir. Eğer klinik belirti ve bulgular karaciğer hastalığı gelişimi ile tutarlılık gösteriyorsa, POSECTİO tedavisinin kesilmesi düşünülmelidir.

      QTc uzaması

      Bazı azollerin QTc aralığının uzaması ile ilişkili oldukları bilinmektedir. POSECTİO CYP3A4'nın substratı olan ve QTc aralığınıuzattığıbilinentıbbi ürünlerle birlikte uygulanmamalıdır (Bkz.

      Bölüm 4.3 ve 4.5). POSECTİO aşağıda listelenen pro-aritmik durumları olan hastalarda dikkatle uygulanmalıdır:

        Konjenital veya edinsel QTc uzaması

        4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

        Aşağıdaki veriler, posakonazol oral süspansiyon ya da ilk tablet formülasyonu verilerinden elde edilmiştir:

        Posakonazolün absorpsiyonunu (gastrik pH ya da motilite yoluyla) etkileyenler dışında posakonazol oral süspansiyonileolantümilaçetkileşimlerinin posakonazol infüzyonluk çözelti

        Diğer tıbbi ürünlerin posakonazol üzerindeki etkileri:

        Posakonazol UDP glukuronidasyon (faz 2 enzimleri) yoluyla metabolize olur ve p-glikoprotein (P- gp) dışa atım mekanizmasının substratıdır. Bu nedenle, inhibitör ajanlar (örn. verapamil, siklosporin, kinidin, klaritromisin, eritromisin vs.) veya indükleyici ajanlar (örn. rifampisin, rifabutin, bazı antikonvülsanlar vb.) sırasıyla posakonazolün plazma konsantrasyonlarını artırabilir veya azaltabilirler.

        Rifabutin

        Rifabutin (günde tek doz 300 mg), posakonazolün C (maksimum plazma konsantrasyonu) ve EAA (plazma konsantrasyonu - zaman eğrisinin altında kalan alan) değerlerini sırasıyla % 57 ve

        % 51'e düşürmüştür. Hastaya sağlayacağı fayda riskten daha ağır basmadıkça posakonazolü

        rifabutin ve benzer indükleyici ajanlar (örn. rifampisin) ile birlikte kullanmaktan kaçınılmalıdır. Posakonazolün rifabutin'in plazma düzeyleri üzerine olan etkileri için aşağıdaki bilgilere de bakınız.

        Efavirenz

        Efavirenz (günde bir kez 400 mg) posakonazolün C ve EAA değerlerini sırasıyla % 45 ve % 50 oranında düşürmüştür. Hastaya sağlayacağı fayda riskten daha ağır basmadıkça, posakonazolü efavirenz ile birlikte kullanmaktan kaçınılmalıdır.

        Fosamprenavir

        Fosamprenavir ile posakonazolün birlikte kullanılması, posakonazol plazma konsantrasyonlarında azalmaya yol açabilir. Eşzamanlı uygulama gerekirse, tedavi sırasında gelişen fungal enfeksiyonların doz açısından yakından izlenmesi önerilmektedir. Fosamprenavirin tekrarlı doz uygulaması (700 mg günde iki kez x 10 gün), posakonazol oral süspansiyonun C ve EAA değerini (1. günde 200 mg günde bir kez, 2. günde 200 mg günde iki kez, ardından 400 mg günde iki kez x 8 gün) sırasıyla % 21 ve % 23 oranında azaltmıştır. Ritonavir ile birlikte fosamprenavir verildiği zaman, posakonazolün fosamprenavir seviyelerine etkisi bilinmemektedir.

        Fenitoin

        Fenitoin (günde tek doz 200 mg) posakonazolün C ve EAA değerlerini sırasıyla % 41 ve % 50 oranında düşürmüştür. Hastaya sağlayacağı fayda riskten daha ağır basmadıkça, posakonazol fenitoin ve benzer indükleyici ilaçlar (örn. karbamazepin, fenobarbital, primidon) ile birlikte kullanmaktan kaçınılmalıdır.

        Posakonazolün diğer tıbbi ürünlere etkisi:

        Posakonazol güçlü bir CYP3A4 inhibitörüdür. Posakonazol, CYP3A4 substratları ile eş zamanlı uygulanırken; örnekleri aşağıda takrolimusla, sirolimusla, atazanavirle ve midazolamla verildiği

        gibi, CYP3A4 substratına maruz kalınmasını büyük ölçüde artırabilir. Posakonazol, intravenöz yoldan CYP3A4 substratlarıylaeşzamanlıolarakdikkatleverilmelidir; CYP3A4 substratının

        dozunun azaltılması gerekebilir. Eğer posakonazol oral yolla uygulanan bir CYP3A4 substratı ile birlikte eşzamanlı uygulanırsa, bu durum CYP3A4 substratının plazma konsantrasyonlarında kabul edilemez istenmeyen etkilere neden olan bir artışa neden olabilir, bu nedenle CYP3A4 substratının plazma konsantrasyonları ve/veya istenmeyen etkiler yakından izlenmeli ve gerektiğinde doz ayarlaması yapılmalıdır.

        Terfenadin, astemizol, sisaprid, pimozid, halofantrin ve kinidin (CYP3A4 substratları) Posakonazolün, terfenadin, astemizol, sisaprid, pimozid, halofantrin ve kinidin ile eşzamanlı olarak uygulanması kontrendikedir. Eşzamanlı uygulama, bu tıbbi ürünlerin plazma konsantrasyonlarında artışa neden olabilir, bu da QTc uzamasına ve nadiren torsades de pointes gelişimine yol açabilir (Bkz. Bölüm 4.3).

        Ergot alkaloidleri

        Posakonazol ergot alkaloidlerinin (ergotamin ve dihidroergotamin) plazma konsantrasyonlarını artırabilir, bu da ergotizme yol açabilir. Ergot alkaloidlerinin posakonazol ile eşzamanlı olarak uygulanması kontrendikedir (Bkz.Bölüm 4.3).

        CYP3A4 yoluyla metabolize olan HMG-CoA redüktaz inhibitörleri (örneğin simvastatin, lovastatin ve atorvastatin)

        Posakonazol CYP3A4 yoluyla metabolize olan HMG-CoA redüktaz inhibitörlerinin plazma seviyelerini önemli ölçüde artırabilir. Posakonazol ile tedavi sırasında, bu HMG-CoA redüktaz inhibitörleri ile yapılan tedavi, artan plazma seviyelerinin rabdomiyolize yol açabilmesi nedeniyle kesilmelidir (Bkz.Bölüm 4.3).

        Vinka alkaloidleri

        Vinka alkaloidlerinin çoğu (örn. Vinkristin ve vinblastin) CYP3A4 substratlarıdır. Posakonazol de dahil olmak üzere, azol antifungallerinin vinkristine eşzamanlı uygulanması, ciddi advers etkilere neden olmuştur (Bkz. Bölüm 4.4). Posakonazol vinka alkaloidlerinin (örneğin vinkristin ve vinblastin) plazma konsantrasyonlarını artırarak nörotoksisite ve diğer ciddi advers reaksiyonlara neden olabilir. Bu sebeple, posakonazol de dahil olmak üzere azol antifungalleri, alternatif antifungal tedavi seçeneklerine sahip olmayan, vinkristin de dahil olmak üzere bir vinka alkaloidi alan hastaların tedavisi için saklayınız.

        Rifabutin

        Oral uygulama sonrası, posakonazol rifabutinin C ve EAA değerlerini sırasıyla % 31 ve % 72 oranında artırmıştır. Hasta için faydaları risklerinden daha ağır basmadıkça, posakonazol ve rifabutinin birlikte kullanımından kaçınılmalıdır (rifabutinin posakonazolün plazma seviyeleri üzerindeki etkileri için yukarıya da bakınız). Eğer bu tıbbi ürünler eşzamanlı olarak verilirse, tam kan sayımının ve artan rifabutin seviyelerine bağlı istenmeyen etkilerin (örneğin üveit) dikkatle takip edilmesi önerilmektedir.

        Sirolimus

        Oral posakonazol süspansiyonun tekrarlanan dozlar şeklinde (16 gün boyunca günde 2 defa 400 mg dozunda) verilmesi; sirolimusun (2 mg tek doz) sağlıklı deneklerdeki C ve EAA değerlerini, sırasıyla ortalama 6,7 kat ve 8,9 kat (3,1 – 17,5 kat arasında) artırmıştır. Posakonazol ile beraber kullanılan sirolimusun hastalardaki etkisi bilinmemekte; ancak hastalardaki posakonazole maruz kalınmasının değişken olması nedeniyle, bu etkinin de değişken olması beklenmektedir. Posakonazolün sirolimusla birlikte uygulanması önerilmemektedir ve mümkün

        olduğunca bundan kaçınılmalıdır. Eğer mümkün değilse, sirolimus dozunun, posakonazol tedavisine başlandığında büyük ölçüde azaltılması ve tam kan örneğindeki doz-öncesi sirolimus konsantrasyonlarının çok sık izlenmesi önerilir. Sirolimus konsantrasyonları, posakonazolle beraber verilmeye başlanırken, verilirken ve posakonazol verilmesi durdurulduğunda ölçülmeli ve sirolimus dozları, bu ölçüm sonuçlarına göre ayarlanmalıdır. Sirolimusun doz öncesi konsantrasyonlarıyla EAA değeri arasındaki ilişkinin, eşzamanlı olarak posakonazol verildiğinde değiştiğine dikkat etmek gerekir. Sonuç olarak sirolimusun doz-öncesi konsantrasyonlarının alışıldık terapötik sınırların altına düşmesi, tedavinin yetersiz kalmasına neden olabilir. Bu nedenle sirolimus dozlarının; alışıldık terapötik sınırların altına düşmeyecek konsantrasyonları sağlaması hedef alınmalı ve klinik belirtilerle semptomlara, laboratuvar değerlerine ve doku biyopsisi sonuçlarına dikkat edilmelidir.

        Siklosporin

        Sabit siklosporin dozu almakta olan kalp nakli hastalarında, günde tek doz 200 mg şeklinde oral olarak verilen posakonazol, siklosporin konsantrasyonlarını artırarak doz azaltılmasını gerektirebilir. Klinik etkililik çalışmalarında, nefrotoksisite ve ölümle sonuçlanan bir lökoensefalopati vakası da dahil olmak üzere ciddi istenmeyen etkilere neden olan yüksek siklosporin düzeyleri bildirilmiştir. Halihazırda siklosporin almakta olan hastalarda posakonazol ile tedaviye başlarken, siklosporinin dozu (örneğin hastanın kullanmakta olduğu dozun 3/4'ü kadar) azaltılmalıdır. Daha sonra, siklosporinin kan seviyeleri posakonazol ile eşzamanlı tedavi sırasında ve posakonazol tedavisinin kesilmesini takiben dikkatle izlenmeli ve siklosporin dozu gerektiği gibi ayarlanmalıdır.

        Takrolimus

        Posakonazol takrolimusun C ve EAA (tek doz 0,05 mg/kg vücut ağırlığı) değerlerini sırasıyla

        % 121 ve % 358 oranında artırmıştır. Klinik etkililik çalışmalarında, hastaneye yatışla ve/veya posakonazolün kesilmesi ile sonuçlanan klinik olarak önemli etkileşimler bildirilmiştir. Hali hazırda takrolimus almakta olan hastalarda posakonazol ile tedaviye başlarken, takrolimus dozu azaltılmalıdır (örneğin hastanın kullanmakta olduğu dozun yaklaşık üçte birine kadar). Daha sonra, takrolimusun kan seviyeleri, posakonazol ile eşzamanlı tedavi sırasında ve posakonazol tedavisinin kesilmesini takiben dikkatle izlenmeli ve takrolimus dozu gerektiği gibi ayarlanmalıdır.

        HIV Proteaz İnhibitörleri

        HIV proteaz inhibitörleri CYP3A4'ün substratları olduğu için, posakonazolün bu antiretroviral ajanların plazma seviyelerini artırması beklenmektedir. Sağlıklı deneklere 7 gün boyunca günde iki defa 400 mg oral olarak verilen posakonazolün, günde bir defa 300 mg atazanavirle eşzamanlı olarak verilmesini takiben atazanavirin C ve EAA değerleri, sırasıyla ortalama 2,6 kat ve 3,7 kat (1,2 - 26 kat arasında) artmıştır. Sağlıklı gönüllülere posakonazol oral süspansiyonun (7 gün süreyle günde iki kez 400 mg) tekrarlı dozlar şeklinde, atazanavir ve ritonavir ile birlikte güçlendirilmiş rejim şeklinde uygulanması (7 gün boyunca günde bir kez 300 mg atazanavir +

        ritonavir 100 mg) atazanavirin Cmaks ve EAA değerlerini daha düşük oranda, sırasıyla ortalama 1,5 kat ve 2,5 kat (0,9 - 4,1 kat arasında) artırmıştır. Posakonazolün atazanavir veya atazanavir ile ritonavir tedavisine ilave edilmesi, plazma bilirubin seviyelerinde artış ile ilişkilendirilmiştir. Hastalar posakonazol ve CYP3A4'ün sübstratları olan antiretroviral ajanların eşzamanlı olarak uygulanması sırasında oluşabilecek herhangi bir toksisite ve istenmeyen olaylar yönünden sık aralıklarla dikkatle izlenmelidir.

        Midazolam ve CYP3A4 ile metabolize edilen diğer benzodiazepinler

        Sağlıklı gönüllülerde yapılan bir çalışmada posakonazol oral süspansiyon (10 gün boyunca günde 1 defa 200 mg), intravenöz midazolamın maruziyetini (EAA) % 83 arttırmıştır. Sağlıklı gönüllülerde yapılan diğer bir çalışmada tekrarlanan posakonazol oral süspansiyon tedavisi (7 gün boyunca günde 2 defa 200 mg), tek bir doz şeklinde verilen 0,4 mg intravenöz midazolamın C ve EAA değerlerini; sırasıyla ortalama 1,3 ve 4,6 kat (1,7 - 6,4 kat arasında) artırmıştır; 7 gün boyunca günde 2 defa 400 mg posakonazol oral süspansiyon ise intravenöz midazolamın Cmaks

        ve EAA değerlerinin sırasıyla ortalama 1,6 kat ve 6,2 kat (1,6 - 7,6 kat arasında) artmasına neden olmuştur. Her iki posakonazol dozu da 2 miligramlık tek bir doz şeklinde verilen oral midazolamın C ve EAA değerlerini, sırasıyla 2,2 ve 4,5 kat yükseltmiştir. Ayrıca, 200 mg veya 400 mg posakonazol oral süspansiyon, beraber verildiği midazolamın ortalama terminal eliminasyon yarılanma ömrünü, ortalama 3 - 4 saatten 8-10 saate uzatmıştır.

        Posakonazol ile eşzamanlı uygulama sırasında, CYP3A4 yoluyla metabolize olan tüm

        benzodiazepinler (örneğin midazolam, triazolam, alprazolam) için, uzamış sedasyon riskinden dolayı, doz ayarlamaları düşünülmelidir (Bkz. Bölüm 4.4).

        CYP3A4 yoluyla metabolize olan kalsiyum kanal blokörleri (örneğin diltiazem, verapamil, nifedipin, nizoldipin)

        Posakonazol ile birlikte eşzamanlı kullanımı sırasında kalsiyum kanal blokörlerine bağlı toksisite ve istenmeyen etkilerin sık aralıklarla izlenmesi önerilmektedir. Kalsiyum kanal blokörleri için doz ayarlaması gerekebilir.

        Digoksin

        posakonazol ile tedavinin başlangıcında veya posakonazol tedavisi kesildiğinde digoksin seviyelerinin izlenmesi gereklidir.

        Sulfonilüre

        Posakonazol ile glipizid eşzamanlı olarak verildiği zaman, bazı sağlıklı gönüllülerde glukoz konsantrasyonları düşmüştür. Diyabetik hastalarda glukoz konsantrasyonlarının izlenmesi önerilmektedir.

        All-trans retinoik asit (ATRA) veya tretinoin

        ATRA, hepatik CYP450 enzimleri özellikle CYP3A4 tarafından metabolize edildiğinden, güçlü bir CYP3A4 inhibitörü olan posakonazol ile eş zamanlı uygulaması tretinoine maruziyetin artmasına neden olarak toksisitenin artmasına (özellikle hiperkalsemi) yol açabilir. Posakonazol ile tedavi sırasında ve tedaviyi takip eden günlerde serum kalsiyum seviyeleri izlenmeli ve gerekirse tretinoinin uygun doz ayarlamaları düşünülmelidir.

        Venetoklaks

        Tek başına uygulanan 400 mg venetoklaks ile karşılaştırıldığında, güçlü bir CYP3A inhibitörü olan 300 mg posakonazolün 12 hastada 7 gün boyunca 50 mg ve 100 mg venetoklaks ile birlikte uygulanması, sırasıyla venetoklaks C'ı 1,6 kat ve 1,9 kat ile EAA'yı 1,9 kat ve 2,4 kat arttırmıştır (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4). Venetoklaks KÜB'e bakınız.

        Pediyatrik popülasyon:

        Yalnızca yetişkinlerde etkileşim çalışmaları yapılmıştır

        4.6. Gebelik ve laktasyon

        Gebelik kategorisi: C

        Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

        Gebe kalma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince etkili doğum kontrol yöntemlerini kullanmak durumundadır. POSECTİO oral yolla alınan doğum kontrol ilaçları ile etkileşime geçmektedir. Bu nedenle, tedavi süresince etkili ve güvenilir başka bir doğum kontrol yöntemi uygulanmalıdır.

        Gebelik dönemi

        Posakonazolün gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3).

        İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. POSECTİO gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

        Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınların tedavisi sırasında etkili kontrasepsiyon kullanmaları gerekir. Gebelik döneminde tedavinin anne açısından yararı fetusa yönelik potansiyel riskten fazla olmadıkça posakonazol kullanılmamalıdır.

        Laktasyon dönemi

        Posakonazol emziren sıçanlarda süte geçmektedir (Bkz. Bölüm 5.3). İnsanlarda posakonazolün süte geçip geçmediği araştırılmamıştır. Posakonazol ile tedaviye başlamadan önce laktasyon durdurulmalıdır.

        Üreme yeteneği (Fertilite)

        Erkek sıçanlarda 180 mg/kg'a kadar dozlarda (insanda 300 mg intravenöz dozda elde edilen maruziyetin 2,8 katı) veya dişi sıçanlarda 45 mg/kg dozda (insanda 300 mg intravenöz dozda elde edilen maruziyetin 3,4 katı) posakonazol fertilite üzerinde herhangi bir etkiye yol açmamıştır. İnsanlarda fertilite üzerine posakonazolün etkisini değerlendiren herhangi bir klinik deneyim mevcut değildir.

        4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

        Posakonazol kullanımı sırasında, araç veya makine kullanma becerisini etkileyebilen bazı istenmeyen reaksiyonlar bildirildiğinden (örn. baş dönmesi, uyku hali vs.) dikkatli olunmalıdır.

        4.8. İstenmeyen etkiler

        Güvenlilik verileri temelde oral süspansiyonla yapılan çalışmalardan gelmektedir.

        POSECTİO, sadece AML ve MDS hastalarında ve HSCT geçiren ve GVHD riski olan hastalarda incelenmiştir. İnfüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantreye maksimum maruziyet süresi, oral süspansiyondan daha kısadır. İnfüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantrenin plazma maruziyeti oral süspansiyonu göre daha yüksektir. Advers reaksiyon insidansının daha yüksek olduğu göz ardı edilmemelidir.

        Güvenlilik profili özeti

        Posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantrenin güvenliliği:

        Sağlıklı gönüllülerde gerçekleştirilen ilk çalışmalarda, periferik venöz kateter yoluyla 30 dakikada uygulanan tek doz posakonazol uygulaması, % 12 oranında infüzyon bölgesi reaksiyonuyla ilişkilendirilmiştir (% 4 tromboflebit insidansı). Periferik venöz kateter yoluyla çoklu doz posakonazol uygulaması, tromboflebitle ilişkilendirilmiştir (% 60 insidans). Bu yüzden, sonraki çalışmalarda posakonazol santral venöz kateterle uygulanmıştır. Eğer santral venöz kateter mevcut değilse, hastalara 30 dakika boyunca periferik venöz kateter yoluyla tek bir infüzyon uygulanabilir. Periferik infüzyonun 30 dakikadan uzun sürmesi, infüzyon bölgesi reaksiyonları ve tromboflebit insidansının yükselmesine neden olmaktadır.

        Posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantrenin güvenliliği 268 hasta üzerinde yapılan klinik çalışmalarda incelenmiştir. Hastalar antifungal profilaksisi olarak uygulanan posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantre üzerinde yapılan komparatif olmayan bir farmakokinetik ve güvenlilik çalışmasında kaydedilmiştir (Çalışma 5520). On bir hastaya 200 mg tek posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantre, 21 hastaya medyan 14 gün boyunca günde 200 mg ve 237 hastaya medyan 9 gün boyunca günde 300 mg verilmiştir. 28 günden fazla uygulama için güvenlilik verisi bulunmamaktadır. Yaşlılarla ilgili güvenlilik verisi sınırlıdır.

        Günde bir kere 300 mg posakonazol intravenöz dozu fazında başlayanlar içinde en sık bildirilen advers reaksiyon (> %25) ishaldir (% 32).

        Günde bir kere 300 mg posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantrenin bırakılmasına en sık neden olan advers reaksiyon (> %1) Akut Miyeloid Lösemi (AML)'dir (% 1) (mevcut hastalığın ilerlemesi veya şiddetlenmesi).

        İstenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecelerine göre sınıflandırılır:

        Çok yaygın (≥ 1/10), yaygın (≥1/100 ila < 1/10), yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100), seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000) ve bilinmeyen (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) şeklindedir.

        Tablo 2: Klinik çalışmalarda ve/veya pazarlama sonrası kullanımda bildirilen vücut sistemine ve sıklığına göre advers reaksiyonlar* (oral süspansiyon, enterik tabletler ve infüzyonluk konsantre çözeltisi ile gözlenen advers reaksiyonlara dayanmaktadır)*

        Kan ve lenf sistemi hastalıkları

        Yaygın:

        Nötropeni

        Yaygın olmayan:

        Trombositopeni, lökopeni, anemi, eozinofili,

        lenfadenopati, dalak infarktı

        Seyrek:

        Hemolitik üremik sendrom, trombotik trombositopenik

        purpura, pansitopeni, koagülopati, hemoraj

        Bağışıklık sistemi hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Alerjik reaksiyon

        Seyrek:

        Aşırı duyarlık reaksiyonu

        Endokrin hastalıkları

        Seyrek:

        Adrenal yetmezlik, kan gonadotropinlerin azalması

        Bilinmiyor:

        Psödoaldosteronizm

        Metabolizma ve beslenme hastalıkları

        Yaygın:

        Elektrolit dengesizliği, anoreksi, iştahta azalma, hipokalemi,

        hipomagnezemi

        Yaygın olmayan:

        Hiperglisemi, hipoglisemi

        Psikiyatrik hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Anormalrüyalar,konfüzyon hali, uyku bozukluğu

        Sinir sistemi hastalıkları

        Yaygın:

        Parestezi, baş dönmesi, uyku hali, baş ağrısı, disguzi

        Yaygın olmayan:

        Konvülsiyon, nöropati, hipoestezi, tremor, afazi, insomnia

        Seyrek:

        Serebrovasküler olay, ensefalopati, senkop, periferik

        nöropati

        Göz hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Bulanık görme, fotofobi, görüş keskinliğinde azalma

        Seyrek:

        Diplopi, skotom

        Kulak ve iç kulak sistemi hastalıkları

        Seyrek:

        İşitme bozukluğu

        Kardiyak hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Uzamış QT sendromu , anormal EKG , çarpıntı, bradikardi,

        supraventriküler ekstrasistoller, taşikardi

        Seyrek:

        Torsades de pointes, ani ölüm, ventriküler taşikardi, kardiyak-solunum arresti, kalp yetmezliği, miyokard enfarktüsü

        Vasküler hastalıkları

        Yaygın

        Hipertansiyon

        Yaygın olmayan:

        Hipotansiyon, trombofilebit, vaskülit

        Seyrek:

        Pulmoner emboli, derin ven trombozu

        Solunum, göğüs bozuklukları ve mediyastinal hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Öksürük, epistaksi, hıçkırık, burun tıkanıklığı, plöretik ağrı,

        takipne

        Seyrek:

        Pulmoner hipertansiyon, interstisyel pnömoni, pnömonit

        Gastrointestinal hastalıkları

        Çok yaygın:

        Bulantı

        Yaygın

        Kusma, karın ağrısı, diyare, dispepsi, ağız kuruluğu, gaz,

        konstipasyon, anorektal rahatsızlık

        Yaygın olmayan:

        Pankreatit, abdominal distensiyon, enterit, epigastrik rahatsızlık, erüktasyon, gastroözofageal reflü hastalığı,

        ağızda ödem

        Seyrek:

        Gastrointestinal kanama, ileus

        Hepato-bilier hastalıkları

        Yaygın

        Yükselmiş karaciğer fonksiyon testleri

        (ALT, AST, bilirübin, alkalin fosfataz, GGT artışı)

        Yaygın olmayan:

        Hepatosellüler hasar, hepatit, sarılık, hepatomegali,

        kolestazis, karaciğer toksisitesi, anormal karaciğer fonksiyonu

        Seyrek:

        Karaciğer yetmezliği, kolestatik hepatit, hepatosplenomegali, karaciğer hassasiyeti, asteriksis (flapping tremor)

        Deri ve deri altı doku

        hastalıkları

        S3k0

        Yaygın:

        Döküntü, kaşıntı

        Yaygın olmayan:

        Ağızda ülserasyon, alopesi, dermatit, eritema, peteşi

        Seyrek:

        Steven Johnson sendromu, vesiküler döküntü

        Kas-iskelet bozuklukları ve bağ doku ve kemik hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Sırt ağrısı, boyun ağrısı, kas-iskelet ağrısı, uzuvlarda ağrı

        Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği, kan kreatininde artış

        Seyrek:

        Renal tübüler asidoz, interstisyel nefrit

        Meme ve üreme sistemi hastalıkları

        Yaygın olmayan:

        Menstruasyon bozuklukları

        Seyrek:

        Meme ağrısı

        Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

        Yaygın:

        Ateş, asteni, yorgunluk

        Yaygın olmayan:

        Ödem, ağrı, üşüme, kırıklık, göğüste rahatsızlık, ilaç intoleransı, gerginlik, infüzyon bölgesinde ağrı, infüzyon bölgesinde flebit, infüzyon bölgesinde tromboz, mukozal

        enflamasyon

        Seyrek:

        Dilde ödem, yüzde ödem

        Araştırmalar

        Yaygın olmayan:

        Değişen ilaç düzeyleri, kan fosforunda azalma, anormal göğüs röntgeni

        : Bölüm 4.4'e bakınız.

        Seçili advers reaksiyonların tanımı:

        Hepatobiliyer bozukluklar

        Pazarlama sonrası izleme sırasında fatal olabilen, ciddi karaciğer hasarı bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.4).

        Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

        Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensupları herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)' ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0312 218 35 99

        4.9. Doz aşımı ve tedavisi

        Posakonazol infüzyonluk çözelti hazırlamak için konsantrenin doz aşımıyla ilgili deneyimi bulunmamaktadır.

        Klinik çalışmalar sırasında, günde 1600 mg'a ulaşan dozlarda posakonazol oral süspansiyon alan hastalarda, daha düşük dozlar alan hastalarda bildirilenlerden farklı istenmeyen reaksiyonlar bildirilmemiştir.

        3 gün boyunca günde iki defa 1200 mg dozlarda posakonazol oral süspansiyon alan bir hastada kazara doz aşımı bildirilmiştir. Araştırmacı tarafından herhangi bir istenmeyen reaksiyon gözlenmemiştir.

        Posakonazol hemodiyaliz ile uzaklaştırılamamaktadır. Posakonazol ile doz aşımı durumunda kullanılabilecek herhangi bir özel tedavi yoktur. Destekleyici bakım düşünülebilir.

        Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip ve soğuk algınlığı (nezle) semptomları arasındaki farkı bilmek önemlidir. Soğuk algınlığı gripten daha hafif belirtiler gösteren bir solunum yolu hastalığıdır. Deri Kanseri Deri Kanseri Deri kanseri çok rastlanan bir hastalıktır. Üç ana türü bulunur ;genelde kemirici ülser olarak bilinen bazal hücreli karsinom, yassı hücreli karsinom ve kötü huylu tümör.