PROPOFOL %2 MCT/LCT FRESENIUS 1000 mg/50 ml enjeksiyonluk/infüzyonluk emülsiyon (10 flakon) Klinik Özellikler

Propofol }

Sinir Sistemi > Genel Anestezikler > Propofol
Fresenius Medikal A.Ş | 18 May  2021

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    PROPOFOL %2 FRESENIUS;

      Yetişkinlerde ve 3 yaşından büyük çocuklarda genel anestezinin indüksiyon ve idamesinde,

      4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

      PROPOFOL %2 FRESENIUS sadece hastanelerde veya yeterli ekipmanlarla donatılmış günlük tedavi ünitelerinde, anestezi veya yoğun bakım hastalarının bakımı konusunda eğitimli hekimler tarafından verilmelidir.

      Dolaşım ve solunum fonksiyonlarının sürekli izlenmesi (örneğin EKG, pulse oksimetre) ve hastanın hava yolları idamesinin sağlanması, suni havalandırma ve diğer resüsitasyon olanaklarının her zaman kullanılabilir olması gerekir.

      Tanı ve cerrahi prosedürler sırasında uygulanan sedasyon için kullanılan PROPOFOL %2 FRESENIUS, cerrahi veya tanı prosedürü yürüten kişi tarafından uygulanmamalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS emülsiyonunun dozu, kullanılan ön ilaç tedavisine ve hastanın yanıtına göre bireyselleştirilmelidir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS'a ilaveten tamamlayıcı olarak genelde ağrı kesici ajanların kullanımı gereklidir.

      Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

      Yetişkinlerde Genel Anestezi:

      Anestezinin başlatılması:

      PROPOFOL %2 FRESENIUS anestezi başlangıcının klinik belirtileri görülünceye kadar hasta cevabına uygun şekilde (her 10 saniyede yaklaşık 20-40 mg propofol) titre edilerek uygulanır. 55 yaşın altındaki yetişkin hastaların çoğunluğunda 1,5-2,5 mg/kg vücut ağırlığı PROPOFOL

      %2 FRESENIUS yeterlidir.

      Bu yaşın üstündeki hastalarda ve ASA düzeyi III ve IV olan hastalarda, özellikle de kardiyak fonksiyonu bozulmuş hastalarda gereksinim daha azdır ve PROPOFOL %2 FRESENIUS'un toplam dozu 1 mg/kg.v.a.'na kadar düşürülebilir. Bu durumlarda PROPOFOL %2 FRESENIUS' un uygulama hızı düşürülmelidir (her 10 saniyede bir yaklaşık 1 ml (20 mg)).

      Anestezinin İdamesi:

      Anestezi idamesi PROPOFOL %2 FRESENIUS'un sürekli infüzyonu ile sağlanabilir. Anestezinin idamesi için genellikle 4 – 12 mg/kg vücut ağırlığı /saat verilmelidir. Minimal girişimsel/ invazif cerrahi gibi daha az stres oluşturan prosedürlerde yaklaşık 4mg/kg/ v.a/saat'lik azaltılmış idame dozu yeterli olabilir.

      Yaşlı hastalarda, genel durumu stabil olmayan hastalarda, bozulmuş kardiyak fonksiyonu olan veya hipovolemik hastalarda ve ASA düzeyi III ve IV olan hastalarda PROPOFOL %2 FRESENIUS dozu hastanın durumunun ciddiyetine ve yapılan anestezi tekniğine bağlı olarak daha fazla düşürülebilir.

      3 Yaşından Büyük Çocuklarda Genel Anestezi:

      Anestezinin başlatılması:

      PROPOFOL %2 FRESENIUS anestezi başlangıcının klinik belirtileri görülünceye kadar yavaşça titre edilerek uygulanır. Doz, yaş ve/veya vücut ağırlığına uygun bir şekilde ayarlanmalıdır. 8 yaşından büyük hastaların çoğunda anestezi başlangıcı için yaklaşık 2,5 mg/kg vücut ağırlığı PROPOFOL %2 FRESENIUS gerekmektedir. Daha küçük çocuklarda doz gereksinimi daha yüksek (2,5- 4 mg/kg vücut ağırlığı) olabilir.

      Anestezinin İdamesi:

      Anestezinin idamesi, gerekli anestezi derinliğini sağlamak için PROPOFOL %2 FRESENIUS infüzyonu uygulanarak sürdürülebilir. Anestezinin gerekli dozu hastalar arasında önemli ölçüde değişebilmekle birlikte, saatte 9-15 mg/kg arasında genellikle yeterli anestezi elde edilebilmektedir. Yaşı daha küçük olan çocuklarda, doz gereksinimi daha yüksek olabilir.

      ASA düzeyi III ve IV olan hastalarda düşük dozlar önerilir (ayrıca bakınız bölüm 4.4).

      3 Yaşından Büyük Çocuklarda Tanı Ve Cerrahi Prosedürler Için Sedasyon

      Dozun ve uygulamanın oranı gerekli sedasyon derinliğine ve klinik cevaba göre ayarlanmalıdır. Pediyatrik hastaların çoğunda sedasyon başlangıcı için 1-2 mg/kg vücut ağırlığı propofol uygulaması gerekecektir. İstenilen sedasyon seviyesinin elde edilmesi için PROPOFOL %2 FRESENIUS infüzyonunun titre edilmesiyle sedasyon idamesi sağlanabilir. Hastaların çoğunda saatte 1,5-9 mg/kg vücut ağırlığı propofol gerekmektedir.

      ASA düzeyi III ve IV olan hastalarda PROPOFOL %2 FRESENIUS dozunun azaltılması gerekebilir.

      Erişkin Hastalarda Tanı Ve Cerrahi Prosedürler için Sedasyon

      Tanı ve cerrahi prosedürler sırasında sedasyon sağlamak için, dozun ve uygulamanın oranı klinik cevaba göre ayarlanmalıdır. Hastaların çoğunda sedasyon başlangıcı için 1-5 dakika süreyle 0,5-1 mg/kg vücut ağırlığı propofol uygulaması gerekecektir. İstenilen sedasyon seviyesinin elde edilmesi için PROPOFOL %2 FRESENIUS infüzyonunun titre edilmesiyle sedasyon idamesi sağlanabilir. Hastaların çoğunda saatte 1,5-4,5 mg/kg vücut ağırlığı propofol gerekmektedir. Sedasyon derinliğinde hızlı bir artışın gerektiği durumlarda, infüzyon 10-20 mg propofol bolus uygulaması ile (0,5-1 ml PROPOFOL %2 (20 mg/1 ml) FRESENIUS) desteklenebilir.

      55 yaşından büyük ve ASA düzeyi III ve IV olan hastalarda PROPOFOL %2 FRESENIUS dozunun azaltılması ve uygulama oranının düşürülmesi gerekebilir.

      Yoğun Bakım Ünitesinde 16 Yaşın Üzerindeki Hastalarda Sedasyon

      Yoğun bakımda solunum cihazına bağlı hastalarda sedasyon sağlanması amacıyla kullanıldığında, PROPOFOL %2 FRESENIUS sürekli infüzyon ile verilmelidir. Doz, gerekli sedasyon derinliğine göre ayarlanmalıdır. Yeterli sedasyon için çoğunlukla saatte 0,3-4,0 mg/kg vücut ağırlığı uygulama hızı yeterli olmaktadır. Saatte 4,0 mg/kg v.a.‘dan daha hızlı infüzyon önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4).

      PROPOFOL %2 FRESENIUS'un yoğun bakım ünitelerinde sedasyon amacı ile uygulanması sırasında hedef kontrollü infüzyon sisteminin kullanılması önerilmez.

      Uygulama şekli:

      İntravenöz uygulama içindir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS seyreltmeden, intravenöz olarak sürekli infüzyon ile verilir. PROPOFOL %2 FRESENIUS anestezinin idamesi için bolus enjeksiyonlarla verilmez.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS infüze edildiği zaman, infüzyon hızınının; büret, damla sayacı, şırınga pompası veya volumetrik infüzyon pompası gibi cihazlarla kontrol edilmesi tavsiye edilir.

      Ürün kullanılmadan önce iyice çalkalanmalıdır.

      Sadece homojen hazırlanan ilaçlar ve hasarsız ürünler kullanılmalıdır.

      Kullanmadan önce, ampul boynu ve kauçuk membran alkol sprey alkole batırılmış bez ile temizlenmelidir. Kullanımdan sonra, dokunulan ürünler atılmalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS antimikrobiyal koruyucu içermeyen yağ içerikli bir emülsiyondur ve mikro-organizmaların hızlı çoğalmasını destekleyebilir.

      Emülsiyon, ampul açıldıktan veya flakon mührü kırıldıktan hemen sonra aseptik olarak steril şırınga ve infüzyon setine çekilir. Uygulama vakit kaybetmeden yapılmalıdır.

      Asepsi, infüzyon süresince PROPOFOL %2 FRESENIUS ve infüzyon ekipmanının her ikisi için de sağlanmalıdır. Diğer ilaçlar veya sıvılar PROPOFOL %2 FRESENIUS seti üzerinden uygulanırken, uygulamanın infüzyon hattı üzerinde kanül kısmına yakın bir noktadan yapılmasına dikkat edilmelidir ve uygulama için Y şeklinde konnektör veya üçlü valf kullanılmalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS diğer infüzyonluk ya da enjeksiyonluk çözeltiler ile karıştırılmamalıdır. Ancak,% 5 a/h glukoz çözeltisi, % 0,9 a/h sodyum klorür çözeltisi ya da

      % 0,18 a/h sodyum klorür ve % 4 a/h glukoz çözeltisi uygun ilave aparatları ile kanül kısmına tatbik edilebilir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS mikrobiyolojik bir filtre ile uygulanmamalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS ve PROPOFOL %2 FRESENIUS içeren infüzyon ekipmanı herbir hasta için sadece bir defa uygulamalıdır. Kullanımdan sonra, artan PROPOFOL %2 FRESENIUS çözeltisi atılmalıdır.

      Bütün yağ emülsiyonları için olduğu gibi PROPOFOL %2 FRESENIUS'un aynı infüzyon sistemi ile infüzyonu 12 saati aşmamalıdır. İnfüzyon seti ve kullanılan rezervuar 12 saat sonra atılmalı veya gerekirse yenilenmelidir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS enjeksiyon bölgesindeki ağrıyı azaltmak için büyük bir damara uygulanmalı veya PROPOFOL %2 FRESENIUS ile anesteziye başlamadan önce lidokain enjeksiyon çözeltisi uygulanmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

      PROPOFOL %2 FRESENIUS uygulanmış infüzyon alanının kızarmasından sonra, sadece atrakuryum ve mivakuryum gibi kas gevşeticiler uygulanabilir.

      Propofol, hedef kontrollü infüzyon yolu ile de kullanılabilir. Doz önerileri için piyasada farklı algoritmaların bulunması nedeniyle lütfen cihaz üreticisinin kullanım broşürü için verilen talimatlara bakınız.

      Uygulama Süresi

      Uygulama süresi 7 günü aşmamalıdır.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

      Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

      Böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

      Pediyatrik popülasyon:

      Yeterli deneyim bulunmadığı için PROPOFOL %2 FRESENIUS, 3 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.

      Geriyatrik popülasyon:

      Yaşlı hastalarda hastanın durumuna ve gerçekleştirilen anestezi tekniğine göre doz düşürülebilir (Dozun 4,0 mg/kg/saat'e indirilmesi önerilir).

      Diğer:

      Hipovolemik veya genel durumları stabil olmayan ve ASA III ve IV düzeyindeki hastalarda hastanın durumuna ve gerçekleştirilen anestezi tekniğine göre doz düşürülebilir (Dozun 4,0 mg/kg/saat'e indirilmesi önerilir).

      4.3. Kontrendikasyonlar

      PROPOFOL %2 FRESENIUS, propofol veya bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı bilinen aşırı duyarlılığı olanlarda kontraendikedir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS soya yağı içerir ve yer fıstığı yada soyaya karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kullanılmamalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS yoğun bakım sedasyonu için 16 ve daha küçük yaşlardaki çocuklarda kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      PROPOFOL %2 FRESENIUS anestezi eğitimi almış kişiler (veya uygun olduğunda yoğun bakım hastalarının bakımında eğitimli doktorlar) tarafından verilmelidir.

      Hastalar sürekli izlenmeli ve hasta hava yolunun idamesi, suni ventilasyon, oksijen zenginleştirmesi ve diğer resüsitatif olanaklar her zaman hazır olmalıdır. PROPOFOL %2 FRESENIUS tanı ya da cerrahi prosedürü yürüten kişi tarafından uygulanmamalıdır.

      Sağlık profesyonelleri tarafından propofolün ağırlıklı olarak kötüye kullanımı ve bağımlılığı bildirilmiştir. Diğer genel anesteziklerde olduğu gibi hava yolu bakımı yapılmadan propofol verilmesi ölümcül solunum komplikasyonlarına neden olabilir.

      Tanı ve cerrahi prosedürlerde bilinçli sedasyon için propofol uygulandığında, hastalar sürekli olarak erken hipotansiyon belirtileri, solunum yolu tıkanıklığı ve oksijen desatürasyonu açısından takip edilmelidir.

      Anestezi indüksiyonu sırasında, premedikanların ve diğer ajanların dozuna ve kullanımına bağlı olarak hipotansiyon ve geçici apne oluşabilir. Bazen hipotansiyon, anestezi idamesi sırasında intravenöz sıvıların kullanılmasını ve Propofol %2 uygulama oranının azaltılmasını gerektirebilir.

      Diğer sedatif ajanlarla olduğu gibi, propofol operatif prosedürler sırasında sedasyon için kullanıldığında hastada istemsiz hareketler oluşabilir. Hareketsizlik gerektiren işlemler sırasında bu hareketler ameliyat yeri için tehlikeli olabilir.

      Propofol kullanımından sonra tam bir iyileşme sağlamak için hasta taburcu olmadan önce yeterli bir süre gereklidir. Propofol kullanımı çok nadir olarak ameliyat sonrası kas tonusunda bir artışın eşlik ettiği bilinç kaybına neden olabilir. Bu uyanmadan bir süre öncesinde olabilir veya olmayabilir. İyileşme kendiliğinden olmasına rağmen, bilinçsiz hastaya uygun bakım uygulanmalıdır.

      Propofolden kaynaklanan bozukluklar genellikle 12 saatten önce saptanabilir değildir. Propofolün etkileri, prosedür, birlikte kullanılan ilaçlar, yaş ve hastanın durumu dikkate alınarak hastalara aşağıdaki konularda tavsiyede bulunulur:

        Hastanın taburcu olması sırasında yanında eşlik eden bir kişinin bulunması

        Araba kullanma gibi yetenek gerektiren veya tehlikeli görevlerin tekrardan zamanlanması

        Sakinleştirici diğer maddelerin kullanımı (örneğin, benzodiazepinler, opiatlar, alkol)

      Epilepsili olmayan hastalarda bile birkaç gün ile birkaç saat arasında sürebilen gecikmiş epileptiform atakları oluşabilir.

      Diğer anestetiklerde olduğu gibi, iyileşme sırasında cinsel disinhibisyon meydana gelebilir. Önerilen prosedürün yararları ve riskleri, küçük çocuklarda (<3 yaş) ve hamile kadınlarda tekrarlanan veya uzun süreli (> 3 saat) propofol kullanımına geçilmeden önce dikkate alınmalıdır çünkü klinik öncesi çalışmalarda nörotoksisite raporları mevcuttur, bkz. Bölüm 5.3.

      Özel Hasta Grupları

      Kardiyak, dolaşım veya akciğer yetmezliği ve hipovolemi

      Diğer intravenöz anestezik ajanlarda olduğu gibi kalp, solunum, böbrek veya karaciğer yetmezliği olan veya hipovolemik ve zayıf bünyeli hastalarda dikkatli uygulanmalıdır.

      Propofol klerensi kan akımına bağlı olmakta ve bu nedenle propofole eşlik eden kardiyak debiyi düşürücü ilaçlar propofol klerensini de azaltmaktadır.

      Kardiyak yetmezlik, dolaşım veya akciğer yetmezliği ve hipovolemi propofolün uygulanmasından önce kompanse edilmelidir.

      Propofol gelişmiş kalp yetmezliği veya başka ciddi miyokard hastalığı olanlarda, hastanın çok dikkatli ve yoğun izlenmesi durumu haricinde uygulanmamalıdır.

      Ciddi anlamda fazla kilolu hastalarda daha yüksek bir dozun kardiyovasküler sistem üzerindeki hemodinamik etki riski göz önüne alınmalıdır.

      Propofolün vagolitik etkisi yoktur ve bradikardi (zaman zaman şiddetli) ve ayrıca asistoli raporlarıyla ilişkilendirilmiştir.

      Özellikle vagal tonusun baskın olduğu durumlarda ve PROPOFOL %2 FRESENIUS'un bradikardiye sebep olabilecek diğer ajanlarla birlikte kullanıldığı durumlarda, PROPOFOL

      %2 FRESENIUS ile yapılan anestezi başlangıcından önce veya anestezi idamesi sırasında bir antikolinerjik ajanın intravenöz uygulaması düşünülmelidir.

      Epilepsi

      Propofol epileptik hastaya tatbik edildiğinde, konvülsiyon riski söz konusu olabilir.

      Epileptik hastalarda, gecikme süresi birkaç saat ile birkaç gün arasında değişebilen gecikmiş epileptiform atakları oluşabilir.

      Epileptik hastaların anestezisinden önce, hastanın antiepileptik ilacını alıp almadığı kontrol edilmelidir. Epileptikus durumunun tedavisinin etkililiğinin çeşitli çalışmalarla kanıtlanmasına rağmen, propofolün epileptik hastalarda uygulanması, nöbet riskini artırabilir.

      Propofol kullanımı elektrokonvülsif terapi gören hastalara önerilmemektedir.

      Yağ metabolizması bozukluğu olan hastalar

      Yağ metabolizması bozukluğu olan hastalarda ve lipid emülsiyonlarının dikkatli kullanılması gerektiği diğer durumlarda uygun bakım sağlanmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).

      Yüksek intrakraniyal basıncı olan hastalar

      Yüksek intrakraniyal basınç ve düşük ortalama arter basıncı olan hastalara intraserebral perfüzyon basıncının belirgin ölçüde düşme riski nedeniyle özel dikkat gösterilmelidir.

      Pediyatrik popülasyon

      Propofol yenidoğan bebeklerde tamamen araştırılmadığı için, bu hasta popülasyonunda kullanımı tavsiye edilmemektedir. Farmakokinetik veriler (bkz. Bölüm 5.2) klerensin yenidoğanlarda önemli ölçüde azaldığını ve bireyler arasında yüksek derecede değişkenlik olduğunu göstermektedir. Daha büyük yaşlardaki çocuklarda tavsiye edilen doz uygulaması bağıl aşırı doz oluşumuna ve ciddi kardiyovasküler depresyona neden olabilmektedir.

      PROPOFOL% 2 (20 mg/1 ml) FRESENIUS‘un 3 yaşından küçük çocuklarda gerekli olan dozunun son derece küçük hacimde olması nedeniyle %2 lik oranın titre edilmesi zor olacağı için kullanımı tavsiye edilmez. 1 ay ile 3 yaş arasındaki çocuklarda 100 mg/saat'ten az bir dozun yeterli olması beklendiği takdirde PROPOFOL %1 (10 mg/1 ml) FRESENIUS uygulaması düşünülebilir.

      Propofolün 16 ve daha küçük yaştaki hastalarda yoğun bakım sedasyonunun güvenlilik ve etkililiği kanıtlanmadığı için bu yaş grubunda propofol kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3).

      Yoğun Bakım Ünitesi Yönetimine İlişkin Tavsiye Niteliğinde Açıklamalar

      Yoğun bakım sedasyonu için propofol infüzyonluk emülsiyonun kullanımı, ölüme sebebiyet verebilecek organ sistem yetmezliklerinin ve metabolik bozuklukların konstelasyonu ile ilişkilendirilmiştir. Raporlar; metabolik asidoz, rabdomiyoliz, hiperkalemi, hepatomegali, böbrek yetmezliği, hiperlipidemi, kardiyak aritmi, brugada-tipi EKG (yüksek ST-segmenti ve cove T-dalgası) ve genellikle destekleyici inotrop tedaviye tepkisiz hızlı ilerleyen kalp yetmezliği kombinasyonları verilerinden alınmıştır. Bu olayların kombinasyonları Propofol infüzyonu sendromu olarak adlandırılır. Bu olaylar çoğunlukla ciddi kafa yaralanmaları olan hastalarda ve yoğun bakım ünitesinde sedasyon için yetişkinlere önerilen dozun verilmesiyle aşırı doz alan solunum yolu enfeksiyonuna sahip çocuklarda görülmüştür.

      Bu olayların gelişimi ile ilgili; dokulara oksijen iletiminin azalması, ciddi nörolojik yaralanma ve/veya sepsis, vazokonstriktörler,steroidler,ino troplarve/veya propofol (genellikle 48

      saatten fazla süre içinde doz oranlarının saatte 4 mg/kg‘den daha büyük olduğu) gibi farmakolojik ajanların bir veya birkaçının yüksek dozları en önemli risk faktörleri olarak sayılmaktadır.

      Reçete yazan kişilerin yukarıdaki risk faktörleri ile gelişebilen bu olaylar konusunda hastalarına karşı dikkatli olmaları ve yukarıdaki belirtilerin gelişmesi durumunda derhal propofolü durdurmaları gerekmektedir. Yoğun bakım ünitesinde kullanılan tüm sedatif ve terapötik ajanlar, optimum oksijen iletimini ve hemodinamik parametreleri korumak için titre edilmelidir. Yükselmiş kafa içi basıncı olan hastalara bu tedavi değişiklikleri sırasında serebral perfüzyon basıncını desteklemek için uygun tedavi verilmelidir.

      Tedaviyi yapan doktorlara mümkünse dozun saatte 4 mg/kg‘yi geçmemesi hatırlatılır.

      Yağ metabolizması bozukluğu olan hastalarda ve lipid emülsiyonlarının dikkatli kullanılması gerektiği diğer durumlarda uygun bakım sağlanmalıdır.

      Propofolün aşırı yağ yükleme riski altında olduğu düşünülen hastalara uygulanması durumunda, hastanın kan-lipid düzeylerinin izlenmesi önerilmektedir. Yağın vücuttan yeterince temizlenemediği gözlemlenir ise, propofol uygulaması buna uygun şekilde ayarlanmalıdır. Hasta aynı anda başka bir intravenöz lipid alıyorsa, propofol formülasyonunun bir parçası olarak infüze lipid miktarını dikkate almak amacıyla miktarda azalma yapılmalıdır; 1,0 mL PROPOFOL %2 FRESENIUS yaklaşık olarak 0,1 g yağ içerir.

      İlave önlemler

      Mitokondriyal hastalığı olan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır. Bu hastalar anestezi, cerrahi ve yoğun bakım altında olduğu durumlarda hastalığın alevlenmelerine karşı duyarlı olabilir. Bu hastalar için normotermi bakımı, karbonhidratların ve iyi hidrasyonun sağlanması tavsiye edilmektedir. Mitokondriyal hastalık alevlenmesinin erken evreleri ve 'propofol infüzyon sendromu' benzer olabilir.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS antimikrobiyal koruyucular içermez ve mikro-organizmaların büyümesini destekler.

      Propofolün aspire edildiği durumlarda, steril bir enjektöre aseptik olarak çekilmeli ve ampul açıldıktan veya flakon mührü kırıldıktan hemen sonra sete verilmelidir. Uygulamanın gecikmeden başlaması gerekmektedir. İnfüzyon süresi boyunca propofol ve infüzyon ekipmanının asepsisinin idamesi gereklidir. Propofol hattına eklenen herhangi bir infüzyon sıvısı kanül kısmına yakın uygulanmalıdır. Propofol mikrobiyolojik filtre yoluyla uygulanmamalıdır.

      Propofol ve propofol içeren her bir şırınga her hasta için tek kullanımlıktır. Diğer lipid emülsiyonları için belirlenen kılavuzlara uygun olarak, tek propofol infüzyon süresi 12 saati aşmamalıdır. 12 saat veya daha az süren bu sürecin sonunda, propofol haznesi ve infüzyon hattı atılmalı ve uygun şekilde değiştirilmelidir.

      Enjeksiyon yerinde ağrı

      PROPOFOL %2 FRESENIUS ile anestezi indüksiyonu sırasında, enjeksiyon yerinde oluşan ağrıyı azaltmak için propofol emülsiyonundan önce lidokain enjekte edilebilir (bkz. Bölüm 4.2). Lidokain kalıtsal akut porfirisi olan hastalarda kullanılmamalıdır.

      Bu tıbbi ürün 100 ml başına 1 mmol‘den (23 mg) daha az sodyum içerir, yani esasında "sodyum içermez".

      4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

      Propofolün spinal ve epidural anestezi ile bağlantılı şekilde kullanılması ve yaygın olarak kullanılan premedikasyon, nöromüsküler bloke edici ilaçlar, inhalasyon ajanları ve analjezik ajanlar ile birlikte kullanılması durumunda hiçbir farmakolojik uyumsuzluk ile karşılaşılmamıştır. Genel anestezinin, bölgesel anestezi ile beraber yürütüldüğü durumlarda, PROPOFOL %2 FRESENIUS'un düşük dozlarda kullanılması gerekli olabilir. Rifampisin ile tedavi edilen hastalarda propofol ile anestezi indüksiyonunu takiben şiddetli hipotansiyon bildirilmiştir.

      Benzodiazepinler, parasempatolitik ajanlar, inhalasyon anestezikleri ile beraber kullanımı sırasında anestezi süresinin uzaması ve solunum hızının azalması rapor edilmiştir.

      Opioidlerle premedikasyondan sonra propofolün sedatif etkisinde yoğunlaşma ve uzama ile uzun süreli ve artan frekanslı apne oluşabilir.

      Propofolün premedikasyon, inhalasyon veya analjezik ajanları ile birlikte aynı zamanda kullanılmasının anestezik ve kardiyovasküler yan etkilerin şiddetini artırabileceği dikkate alınmalıdır (bkz.Bölüm 4.4).

      Santral sinir sistemi depresanlarının (ör. alkol, genel anestezikler, narkotik analjezikler) eş zamanlı kullanımı sedatif etkilerinde şiddetlenme ile sonuçlanır. Parenteral yolla uygulanan merkezi depresan etkili ilaçlarla PROPOFOL %2 FRESENIUS kombine edildiğinde ciddi solunum depresyonu ve kardiyovasküler depresyon meydana gelebilir.

      Fentanil verildikten sonra apne oranındaki bir artış ile Propofol'ün kandaki düzeyi geçici olarak artabilir.

      Suksemetonyum veya neostigmin tedavisinden sonra bradikardi ve kardiyak arrest gelişebilir.

      Siklosporin alan hastalarda PROPOFOL %2 FRESENIUS gibi lipid emülsiyonları uygulandığında lökoensefalopati bildirilmiştir.

      Valproat alan hastalarda düşük propofol dozu ihtiyacı gözlenmiştir. Eş zamanlı kullanıldığında propofol dozunda azaltma düşünülebilir.

      Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

      Veri bulunmamaktadır.

      Pediyatrik popülasyon

      Veri bulunmamaktadır.

      4.6. Gebelik ve laktasyon

      Gebelik kategorisi: C

      Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

      Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince etkili doğum kontrolü uygulamak zorundadırlar.

      Gebelik dönemi

      PROPOFOL %1 FRESENIUS için gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Gebelik döneminde propofolün güvenliliği kanıtlanmamıştır. Propofol kesinlikle gerekli olduğu durumlar dışında hamile kadınlara verilmemelidir. Propofol plasentayı geçebilir ve neonatal depresyona neden olabilir. Propofol, ancak, bir kürtaj sırasında kullanılabilir.

      Anestezi indüksiyonu için 2,5 mg/kg vücut ağırlığı ve idame için 6 mg/kg vücut ağırlığından daha yüksek dozlardan kaçınılmalıdır.

      Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermektedir (bkz. Bölüm 5.3).

      İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. PROPOFOL %1 FRESENIUS gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

      Laktasyon dönemi

      Emziren kadınlarda yapılan çalışmalar Propofolün düşük miktarlarda süte geçtiğini göstermiştir. Bu nedenle anneler Propofol uygulamasından sonraki 24 saat süresince emzirmeyi durdurmalıdır. Bu süreç içinde üretilen süt atılmalıdır.

      Üreme yeteneği / Fertilite

      Etkisi bilinmemektedir.

      4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

      Hastalar araç ve makine kullanma gibi yeteneklerin propofol kullanımından bir süre sonra zayıflayabileceği konusunda uyarılmalıdır.

      PROPOFOL %2 FRESENIUS'un uygulanmasından sonra hastalar bir süre gözlem altında tutulmalıdır.

      Hastalar araba, makine kullanmamaları ve potansiyel bir tehlikeye neden olabilecek işler yapmamaları yönünde uyarılmalıdır. Hastalar eve yalnız gitmemeleri ve alkol tüketmemeleri konusunda uyarılmalıdır.

      Propofol kaynaklı bozukluklar 12 saat öncesine kadar genellikle saptanabilir değildir (bkz. Bölüm 4.4).

      4.8. İstenmeyen etkiler

      Anestezi veya sedasyonun başlatılması ve idamesi genelde minimum eksitasyon ile düzgün şekilde sağlanır. En sık bildirilen advers etkiler hipotansiyon gibi bir anestetik/sedatif ajanın farmakolojik olarak öngörülebilir olduğu yan etkilerdir. Propofol alan hastalarda gözlenen yan etkilerin doğası, şiddeti ve sıklığı hastanın durumuna ve ameliyat ya da tedavi edici prosedürlere bağlı olabilir.

      Advers etkilerin değerlendirilmesi, aşağıdaki görülme sıklıklarına dayanmaktadır: Çok yaygın (≥1/10)

      Yaygın (≥1/100 ila 1/10)

      Yaygın olmayan (≥1/1.000 ila 1/100) Seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000)

      Çok seyrek (<1/10.000)

      Bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor.) Advers Reaksiyon Tablosu

      Sistem-Organ Sınıfı

      Sıklık

      4.8. İstenmeyen etkiler

      Bağışıklık sistemi hastalıkları

      Çok seyrek

      Anjiyoödem, bronkospazm, eritem ve hipotansiyonu içerebilen anafilaksi

      Metabolizma ve Beslenme hastalıkları:

      Bilinmiyor

      Metabolik asidoz , hiperkalemi

      Psikiyatrik hastalıklar:

      Bilinmiyor

      Öfori, seksüel disinhibisyon. İlaç suistimali ve ilaç bağımlılığı

      Sinir sistemi hastalıkları:

      Yaygın

      İyileşme aşamasında baş ağrısı

      Seyrek

      Anesteziye başlangıç, idame ve iyileştirme sırasında kasılmalar ve opistotonus dahil epileptiform hareketler.

      Vertigo, titreme ve iyileşme sırasında soğukluk hissi

      Çok seyrek

      Ameliyat sonrası bilinç kaybı

      Bilinmiyor

      İstemsiz hareketler

      Kardiyak hastalıklar:

      Yaygın

      Bradikardi ve anesteziye başlangıç sırasında taşikardi

      Çok seyrek

      Pulmoner ödem

      Bilinmiyor

      Kardiyak aritmi , kalp yetmezliği

      Vasküler hastalıklar:

      Yaygın

      Hipotansiyon

      Trombozveflebit

      Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar:

      Yaygın

      Anesteziye başlangıç sırasında geçici apne, öksürük ve hıçkırık

      Bilinmiyor

      Solunum depresyonu (doz bağımlı)

      Gastrointestinal hastalıklar:

      Yaygın

      İyileşme aşamasında bulantı ve kusma

      Çok seyrek

      Pankreatit

      Hepatobiliyer hastalıklar:

      Bilinmiyor

      Hepatomegali

      Kas-iskelet ve bağ dokusu hastalıkları:

      Bilinmiyor

      Rabdomiyoliz

      Böbrek ve idrar yolu hastalıkları:

      Çok seyrek

      Uzun süreli uygulamadan sonra idrarda renk değişimi

      Bilinmiyor

      Böbrek yetmezliği

      Üreme sistemi ve meme hastalıkları:

      Çok seyrek

      Cinsel disinhibisyon

      Bilinmiyor

      Priapizm

      Genel bozukluklar ve uygulama yerinin durumu:

      Çok yaygın

      Enjeksiyon başlangıcında lokal ağrı

      Çok seyrek

      Kazara ekstravasküler uygulamayı takiben doku nekrozu

      Bilinmiyor

      Kazara ekstravasküler uygulamayı takiben lokal ağrı, şişlik,

      Araştırmalar

      Bilinmiyor

      Brugada tipi EKG

      Yaralanma, zehirlenme ve prosedürel komplikasyonlar:

      Çok seyrek

      Ameliyat sonrası ateş

      Doku canlılığı bozulmuş olan yerlerde nekroz bildirilmiştir.

      Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

      Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; eposta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 3012 218 35 99).

      4.9. Doz aşımı ve tedavisi

      Kazara aşırı doz muhtemel kardiyorespiratuvar depresyona sebep olabilir. Solunum depresyonu yapay solunumla tedavi edilir. Kardiyovasküler depresyonda hasta yatay duruma getirilmeli ve ağır durumlarda plazma genişleticiler ve presör ajanlar kullanılmalıdır.

      Kolon, Rektum yada Bağırsak Kanseri Kolon, Rektum yada Bağırsak Kanseri Bağırsak kanseri kolon veya rektumda (arka geçit) herhangi bir bölgede ortaya çıkabilir.Kolorektal kanser erken safhalarda teşhis edilmesi halinde daha kolay ve daha başarılı bir şekilde tedavi edilir. Asperger Sendromu Asperger Sendromu Asperger sendromu, otistik gurubun bir bölümü olan bir özürdür. Bu genelde, gurubun daha ”yüksek” tarafında yer aldığı düşünülen kişilere uygun bir tanıdır.