RIMOBOLAN ampül 100 mg/1 ml 1 ampül Farmakolojik Özellikler

Metenolon Enantat }

Sindirim Sistemi ve Metabolizma > Anabolik Steroid İlaçlar > Metenolon
Bayer Türk Kimya San. Tic. Ltd. Şti. | 11 April  2014

5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Androstan türevleri ATC kodu: A14AA04

RİMOBOLAN içindeki aktif bileşen olan metenolon enantat, anabolik etkisi geniş bir doz profilinde androjenik etkisinin önüne geçen steroid hormon metenolonun esteridir.

RİMOBOLAN endojen protein yapımını arttırır, hastanın genel durumunu iyileştirir, aktiviteyi stimule eder ve iştah açar. Yapısal faktörlere bağlı olmayan düşük kilolu kişilerin vücut ağırlığında bir artış olmaktadır.

RİMOBOLAN ampul enjeksiyonu, azot itrahının azalması ile saptanan ve iki haftadan daha fazla süren protein yapımının artmasına neden olur.

Ayrıca androgen-anabolik steroid hormonlar hematopoez üzerine stimulan etki gösterirler. Bu etkilerin eritropoietin formasyonunun stimülasyonu ve kemik iliğindeki proliferatif süreçlerin üzerinde bir etki sonucu gerçekleştiği kabul edilmektedir.

5.2. Farmakokinetik özellikler

 Genel özellikler

Emilim:

Farmasötik formu nedeniyle uygulanabilir değildir.

Dağılım:

Metenolon enantat i.m.uygulama sonrasında tamamen biyoyararlıdır. Depot’tan yavaşca salınıma uğrayarak metenolon ve enantik aside ayrışır. Metenolon ve metabolitlerinin yaklaşık 250 ng/ml olan maksimal plazma konsantrasyonlarına enjeksiyon sonrasındaki 6-11 gün içerisinde ulaşılır ve nihayetinde plazma seviyeleri yavaşca azalır.

Bivotransformasvon:

Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, metenolonun biyotransformasyonu sağlıklı kişilerden kalitatif olarak farklıdır. Metenolon enantatın mutlak biyoyararlılığı %100’dür. Etkin madde, metenolon, tahminen, steroid esterden tamamiyle serbest hale geçer.

Eliminasyon:

Değişmeyen metenolon enantat, böbrek yoluyla elimine edilmez. Steroid ester tamamen hidrolize olur ve ortaya çıkan metenolon hızla metabolize olur. Metabolitleri böbrek (%80) ve safra (%20) yoluyla itrah edilir. Metenolon estrogenik metabolitlere dönüşmez.

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Metenolon enantat ve metanolon asetat, oral ve parenteral uygulamayı takiben, esterazlar tarafından bölündüğünden ve aktif madde metenolon açığa çıktığından, her iki ester değerlendirmede dikkate alındı.

Toksisite çalışmalarında metenolon enantat ve metanolon asetatın tekrarlanan uygulamalarında, RİMOBOLAN’ın tedavi için gerekli dozda kullanılmasına engel bir bulguya rastlanmamıştır.

Metenolon enantat ve metenolon asetatın i.m.uygulanmasında; hayvan deneylerinde görülen tek başına çözücünün meydana getirdiği hafif lokal irritasyon etkisinde, bir artış görülmedi. Bu çözücü, yıllardır insanlarda kullanılan sayısız formülasyonda hiçbir irritasyon etkisi görülmeden kullanılmaktadır.

RİMOBOLAN’ın içerdiği çözücü ile yapılan deneysel araştırmalarda, hassaslaştırıcı bir etkiye rastlanmamıştır.

Hayvan deneylerinde teratojenik etki görülmemiştir.

Mutajenik etki üzerine araştırma yapılmamıştır. Diğer steroid hormonlarla yapılan in vitro ve in vivo mutajenite testlerinden elde edilen negatif sonuçlara dayanarak, böyle bir potansiyel beklenmemektedir.

Sistemik tolerans çalışmaları, proliferatif değişikliklerde maddeye bağlı hiçbir artış oluşturmamıştır. Elde edilen endokrin-farmakolojik veri ve farmakokinetik araştırmalar, insanlarda kullanım için beklenen sonuçları belirtmediğinden, muhtemel bir tümorojen potansiyele bağlı daha ileri bir nitelendirme yapılmamıştır. Aynı zamanda, seksüel steroidlerin bazı hormona bağımlı dokular ve tümörlerin büyümesini hızlandırdığı unutulmamalıdır. Androjen etkili steroidler malign prostat tümörlerin büyümesini hızlandırabilir.

Sonuç olarak, toksikolojik araştırmaların sonuçları, RİMOBOLAN‘ın insanlarda belirtilen endikasyon ve dozlarda, kullanılmasına karşı bir bulgu vermemiştir.

Mesane Kanseri Mesane Kanseri Mesane kanseri her zaman mukozada başlar. Erken safhalarda bu tabakada sınırlı kalır ve hücre içindeki karsinom olarak nitelendirilir. Dış Gebelik Dış Gebelik Dış gebelik, her 100 gebelikten birini etkileyen, sık görülen ve ölüme sebep olabilecek bir durumdur. Bu, döllenen yumurta, rahimin dışına yerleşirse, oluşan bir durumdur. Gebelik ilerledikçe, ağrıya ve kanamalara sebep olur.