SILANEM 500/500 mg IV inf. için toz içeren flakon Klinik Özellikler

Imipenem Silastatin Sodyum }

4.1. Terapötik endikasyonlar

SİLANEM, intravenöz uygulamanın uygun olduğu ve mikroorganizmaların duyarlı suşlarının neden olduğu aşağıdaki ciddi enfeksiyonların tedavisinde endikedir:

- Alt solunum yolu enfeksiyonları: Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları dahil), Acinetobacter türleri, Enterobacter türleri, Escherichia coli, Haemophilus influenza, Haemophilus parainfluenzae*, Klebsiella türleri, Serratia marcescens.

- Üriner sistem enfeksiyonları (komplikasyonlu ve komplikasyonsuz): Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Enterobacter türleri, Escherichia coli, Klebsiella türleri, Morganella morganii*, Proteus vulgaris*, Providencia rettgeri*, Pseudomonas aeruginosa.

- İntra-abdominal enfeksiyonlar: Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Staphylococcus epidermidis, Citrobacter türleri, Enterobacter türleri, Escherichia coli, Klebsiella türleri, Morganella morganii*, Proteus türleri, Pseudomonas aeruginosa, Bifidobacterium türleri, Clostridium türleri, Eubacterium türleri, Peptococcus türleri, Peptostreptococcus türleri, Propionibacterium türleri *, B. fragilis dahil Bacteroides türleri *,Fusobacterium türleri.

- Jinekolojik enfeksiyonlar: Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Staphylococcus epidermidis, Streptococcus agalactiar (Grup B streptococci), Enterobacter türleri, Escherichia coli, Gardnerella vaginalis, Klebsiella türleri*, Proteus türleri, Bifidobacterium

türleri*, Peptococcus türleri*, Peptostreptococcus türleri, Propionibacterium türleri *, B. fragilis dahil Bacteroides türleri *.

Bakteriyel septisemi: Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Enterobacter türleri, Escherichia coli, Klebsiella türleri, Pseudomonas aeruginosa, Serratia türleri*, B.fragilis dahil Bacteroides türleri*.

Kemik ve eklem enfeksiyonları: Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Staphylococcus epidermidis, Enterobacter türleri, Pseudomonas aeruginosa.

Cilt ve yumuşak doku enfeksiyonları: Enteroccus faecalis, Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)*, Staphylococcus epidermidis, Acinetobacter türleri, Citrobacter türleri, Enterobacter türleri, Escherichia coli, Klebsiella türleri, Morganella morganii, Proteus vulgaris, Providencia rettgeri*, Pseudomonas aeruginosa, Serratia türleri, Peptococcus türleri, Peptostreptococcus türleri, B. fragilis dahil Bacteroides türleri, Fusobacterium türleri.

Endokardit: Staphylococcus aureus (penisilinaz üreten suşları)

Polimikrobik enfeksiyonlar: SİLANEM, S.pneumonia (pnömoni, septisemi), S. Pyogenes (cilt ve yumuşak doku) veya penisilinaz üretmeyen S.aureus’un etken organizmalardan biri olarak görev aldığı enfeksiyonlar dahil olmak üzere, polimikrobiyel enfeksiyonlarda endikedir. Ancak bu organizmaların neden olduğu monobakteriyel enfeksiyonların tedavisinde genellikle penisilin G gibi daha dar spektrumlu antibiyotikler kullanılmaktadır.

* Bu organizmaların bu organ sistemlerindeki etkinliği 10’dan az enfeksiyonda çalışılmıştır.

Pseudomonas aeruginosa’nın neden olduğu kistik fibroz, kronik akciğer hastalığı ve alt solunum yolu enfeksiyonları olan hastalarda klinik iyileşme gözlenmiştir ancak yine de bakteriyel eradikasyon her zaman sağlanamayabilir. SİLANEM güvenirliliği ve etkinliği yayınlanmadığı için menenjitli hastalarda endike değildir.

SİLANEM’in gram-pozitif ve gram-negatif aerob ve anaerob bakterilere karşı geniş spektrumu nedeniyle, karma enfeksiyonların tedavisinde ve neden olan organizmaların tanımlanmasından önceki muhtemel tedavide kullanılır. Bu karma enfeksiyonların büyük bir çoğunluğu fekal flora veya vajina, cilt ve ağız floralarından kaynaklanan kontaminasyonla ilişkilidir. Bu karma enfeksiyonlarda SİLANEM genellikle, aminoglikozitlere, sefalosporinlere ve penisilinlere dirençli olan ve en sık karşılaşılan anaerob patojen olan Bacteroides fragilis’e karşı etkilidir.

Pseudomonas aeruginosa’nın bazı suşları SİLANEM ile tedavi sırasında hızlı bir direnç geliştirebilir. Bu nedenle terapi başlamış olsa dahi, neden olan

bakterilerin (Pseudomonas aeruginosa gibi) tedaviye duyarlılığı, eğer mümkünse test edilmelidir.

Sefalosporinler, penisilinler ve aminoglikozidler gibi diğer antibiyotiklere karşı dirençli olan enfeksiyonların SİLANEM tedavisine cevap verdikleri gösterilmiştir.

SİLANEM ayrıca belirgin operasyon sonrası enfeksiyonların önlenmesinde de endikedir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Pozoloji:

SİLANEM için doz ayarlaması imipenem miktarına göre yapılmıştır ve solüsyonda eşdeğer miktarda silastatin de bulunur.

SİLANEM’in başlangıç olarak günlük toplam dozu enfeksiyonun türü ve şiddetine göre belirlenir ve eşit olarak bölünmüş dozlar olarak uygulanır. Başlangıç dozunun ardından enfeksiyonun şiddetine, patojenin duyarlılığına, renal fonksiyonlara, yaş ve vücut ağırlığına göre doz ayarlaması yapılır.

Vücut ağırlığı >70 kg ve kreatinin klerensi >71 mL/dk/1.73 m olan yetişkinlerde 250 mg-1000 mg lık doz her 6-8 saatte bir uygulanmalıdır. İntravenöz infüzyonla 500 mg ve altındaki dozlar 20-30 dakikalık bir süre içinde; daha yüksek dozlar ise 40-60 dakikalık bir süre içinde verilmelidir. İnfüzyon sırasında bulantısı olan hastalarda, infüzyon hızı yavaşlatılabilir.

Vücut ağırlığı <70 kg ve kreatinin klerensi <70 mL/dk/1.73 m olan yetişkinlerde doz azaltılmalıdır.(bkz Tablo 2)

SİLANEM yüksek antimikrobiyel aktiviteye sahiptir ve bu nedenle 50 mg/kg/gün veya 4.0 g/gün’ün üzerinde toplam günlük I.V. dozları önerilmez. Bu miktarların üzerindeki dozların daha fazla etkinlik sağladığına dair bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak böbrek fonksiyonu normal, 12 yaş üzeri kistik fibrozlu hastalar bölünmüş dozlar halinde 90 mg/kg’a kadar SİLANEM dozlarıyla tedavi edilmiştir ve 4.0 g aşılmamıştır.

Yetişkinler için operasyon sonrası enfeksiyonlar için anasteziden sonra 1 g ve ardından 3 saat sonra 1 g SİLANEM intravenöz olarak uygulanır. Yüksek risk taşıyan cerrahi operasyonlarda (kolorektal gibi), anesteziden 8 ve 16 saat sonra 0.5 g’lık ekstra doz uygulanır.

Uygulama sıklığı ve süresi:

Tablo 1. Vücut ağırlığı >70 kg ve kreatinin klerensi >71 mL/dk/1.73 m2 olan yetişkinlerde intravenöz doz şeması:

Enfeksiyonun türü ve şiddeti

Gram-pozitif ve Gram-negatif aerob ve anaerob türler dahil tam duyarlı organizmalar

Öncelikle P.aerugmosa’nın bazı suşları dahil olmak üzere daha az duyarlı organizmalar

Doz

Uygulama sıklığı

Toplam günlük doz

Doz

Uygulama sıklığı

Toplam günlük doz

Hafif

250 mg

6 saatte bir

1 g

500 mg

6 saatte bir

2 g

Orta şiddette

500 mg 500 mg

8 saatte bir 6 saatte bir

15 g 2 g

500 mg 1 g

6 saatte bir 8 saatte bir

2 g 3 g

Şiddetli, yaşamı tehdit eden enfeksiyonlar

500 mg

6 saatte bir

2 g

1 g 1 g

8 saatte bir 6 saatte bir

3 g

4 g

Komplikasyonsuz üriner sistem enfeksiyonları

250 mg

6 saatte bir

1 g

250 mg

6 saatte bir

1 g

Komplike üriner sistem enfeksiyonları

500 mg

6 saatte bir

2 g

500 mg

6 saatte bir

2 g

- Vücut ağırlığı <70 kg ve/veya böbrek fonksiyon bozukluğu (kreatinin klerensi <70 mL/dk/1.73 m2) olan yetişkinlerde doz uygulaması:

SİLANEM böbrek fonksiyonu bozuk ve/veya vücut ağırlığı 70 kg altındaki hastalarda aşağıdaki tabloda belirtildiği şekilde doz azaltılarak kullanılmalıdır. Kreatinin klerensi, serum kreatinin konsantrasyonundan aşağıdaki formüllerle hesaplanabilir.

(kg olarak ağırlık)(140-yaş)

Tcc (erkek) = _

(72) (mg/dL olarak serum kreatinin)

Tcc (kadın) = (0.85) x (yukarıdaki formülle bulunan değer)

Doz ayarlaması, enfeksiyonun şiddetine göre Tablo 1’den günlük toplam doz belirlendikten sonra aşağıdaki Tablo 2’de belirtildiği şekilde, hastanın ağırlığına en yakın değer ve hastanın kreatinin klerens kategorisi seçilerek yapılır.

Tablo 2. Kreatinin klerensi (mL/dk/1.73 m ) ve <70 kg vücut ağırlığı için azaltılmış I.V. Doz Şeması

Vücut ağırlığı (k

g)

Kreatinin Klerensi (Clcr)

> 70

60

50

40

30

Normal renal fonksiyon için

günlük toplam doz: 1 g/gün

Clcr >71

250mg 6 saatte bir

250mg 8saatte bir

125mg 6 saatte bir

125mg 6 saatte bir

125mg 8 saatte bir

Clcr 41-70

250mg 8saatte bir

125mg 6 saatte bir

125mg 6 saatte bir

125mg 8 saatte bir

125mg 8 saatte bir

Clcr 21-40

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

125mg 8 saatte bir

125mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

Clcr 6-20

250mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

Normal renal fonksiyon için

günlük toplam doz: 1,5 g/gün

Clcr >71

500mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250mg 8 saatte bir

125 mg 6 saatte bir

Clcr 41-70

250mg 6saatte bir

250mg 8 saatte bir

250mg 8 saatte bir

125mg 6 saatte bir

125mg 8 saatte bir

Clcr 21-40

250mg 8 saatte bir

250mg 8 saatte bir

250mg 12 saatte bir

125mg 8 saatte bir

125mg 8 saatte bir

Clcr 6-20

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

Normal renal fonksiyon için

günlük toplam doz: 2 g/gün

Clcr >71

500mg 6 saatte bir

500mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250 mg 8 saatte bir

Clcr 41-70

500mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250 mg 8 saatte bir

125mg 6 saatte bir

Clcr 21-40

250mg 6 saatte bir

250mg 8 saatte bir

250mg 8 saatte bir

250mg 12 saatte bir

125mg 8 saatte bir

Clcr 6-20

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

125mg 12 saatte bir

Normal renal fonksiyon için

günlük toplam doz: 3 g/gün

Clcr >71

1000mg 8 saatte bir

750mg 8 saatte bir

500mg 6 saatte bir

500mg 8 saatte bir

250 mg 6 saatte bir

Clcr 41-70

500mg 6 saatte bir

500mg 8 saatte bir

500mg 8 saatte bir

250 mg 6 saatte bir

250mg 8 saatte bir

Clcr 21-40

500mg 8 saatte bir

500mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250mg 8 saatte bir

250 mg 8 saatte bir

Clcr 6-20

500mg 12 saatte bir

500mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250 mg 12 saatte bir

Normal renal fonksiyon için

günlük toplam doz: 4 g/gün

Clcr >71

1000mg 6 saatte bir

1000mg 8 saatte bir

750mg 8saatte bir

500mg 6 saatte bir

500 mg 8 saatte bir

Clcr 41-70

750mg 8 saatte bir

750mg 8 saatte bir

500mg 6 saatte bir

500 mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

Clcr 21-40

500mg 6 saatte bir

500mg 8 saatte bir

500mg 8 saatte bir

250mg 6 saatte bir

250 mg 8 saatte bir

Clcr 6-20

500mg 12 saatte bir

500mg 12 saatte bir

500mg 12 saatte bir

250mg 12 saatte bir

250 mg 12 saatte bir

Kreatinin klerensi 6-20 mL/ dakika/1.73 m olan hastalar 12 saatte bir SİLANEM 125 mg veya 250 mg ile tedavi edilmelidir. Bu hastalarda 12 saatte bir 500 mg’lık dozlar uygulanırsa nöbet riski artabilir.

Uygulama şekli:

SİLANEM, sadece intravenöz infüzyon uygulama için kullanılır.

Flakon içeriği kullanılmadan önce süspande edilmeli ve uygun infüzyon çözeltisinin 100 ml’sine aktarılmalıdır. (Ürünün seyreltilmesine ilişkin talimatlar ve seyreltici listesi için bkz. 6.6)

İntravenöz infüzyonla 500 mg ve altındaki dozlar 20-30 dakikalık bir süre içinde; daha yüksek dozlar ise 40-60 dakikalık bir süre içinde verilmelidir. İnfüzyon sırasında bulantısı olan hastalarda, infüzyon hızı yavaşlatılabilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması yapılmalıdır. SİLANEM, kreatinin klirensi < 70 ml/dakika/1.73 m2 olan hastalarda yukarıda Tablo 2’de belirtilen azaltılmış I.V. doz şemasında belirtildiği şekilde kullanılabilir.

Ağırlığı <30 kg olan böbrek yetmezliği hastalarında SİLANEM kullanılmamalıdır.

2

Kreatinin klerensi <5 ml/dakika/1.73 m olan hastalarda, 48 saat içerisinde hemodiyaliz yapılmadıkça SİLANEM kullanılmamalıdır.

Peritoneal diyalizli hastalarda doz ayarlaması Kreatinin klerensi <10 mL/dakika olan hastalar için verilen doz şemasına göre yapılmalıdır.

Hemodiyaliz hastalarında ve kreatinin klerensi <5 ml/dakika/1.73 m olan hastalarda, diyalizden sonra ve ardından 12 saatte bir, kreatinin klerensi 6-20 mL/dakika olan hastalar için verilen doz şemasına göre doz uygulaması yapılmalıdır.

Diyaliz hastaları, özellikle santral sinir sistemi ile ilgili bir hastalığı olan ya da geçirmiş olanlar, dikkatle takip edilmelidirler. Hemodiyaliz hastalarında SİLANEM, ilaçla sağlanacak yarar, nöbet risklerinden daha ağır ise tavsiye edilmelidir.

Karaciğer yetmezliği olan hastalarda SİLANEM kullanımı ile ilgili herhangi bir veri bulunmamaktadır.

Pediatrik popülasyon:

SİLANEM yenidoğan-16 yaş arası hastalarda kullanılabilir. SİLANEM pediyatrik hastalarda aşağıda belirtilen dozlarda kullanılır:

• <3 ay ve >1500 g vücut ağırlığındaki, santral sinir sistemi hastalığı bulunmayan bebeklerde: < 1 hafta : 25 mg/kg , 12 saatte bir 1-4 hafta : 25 mg/kg, 8 saatte bir 4 hafta-3 ay : 25 mg/kg, 6 saatte bir

• >3 ay ve santral sinir sistemi hastalığı bulunmayan çocuklarda: > 3 ay-3 yaş : 15-25 mg/kg, 6 saatte bir

Daha küçük prematüre bebeklerde (670-1890 g ağırlığındaki) yapılan doz belirleme çalışmalarında 12 saatte bir, 15-30 dakikalık infüzyonla verilen 20 mg/kg’lık doz sonucunda uygun imipenem plazma konsantrasyonları (43 p,g/ml ve 1.7 p,g/ml ortalama doruk ve vadi plazma imipenem konsantrasyonu) elde edilmiş ancak çoklu dozlarından sonra silastatin hafif düzeyde birikme yapmıştır. Bu birikimin güvenliliği bilinmemektedir.

Günlük toplam doz, tam duyarlı organizmaların neden olduğu enfeksiyonlarda 2g/gün, daha az duyarlı mikroorganizmaların (özellikle bazı P.aeruginosa suşlarının) neden olduğu enfeksiyonlarda 4g/gün’dür. Kistik fibrozlu pediyatrik hastalarda 90 mg/kg/gün’lük dozun üzerindeki dozlar kullanılmıştır.

500 mg ve altındaki dozlar 15-30 dk içerisinde, 500 mg üzerindeki dozlar ise 4060 dakika içerisinde intravenöz infüzyonla uygulanmalıdır.

SİLANEM kullanımı, santral sinir sistemi hastalığı olan pediyatrik hastalarda ve 30 kg altındaki, böbrek yetmezliği olan pediyatrik hastalarda tavsiye edilmemektedir.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşa göre doz ayarlaması gerekmez.

4.3. Kontrendikasyonlar

SİLANEM, bileşimindeki herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

SİLANEM, bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde etkilidir, viral enfeksiyonlarda etkili değildir.

SİLANEM ile diğer beta-laktam antibiyotikler, penisilinler ve sefalosporinler arasında kısmi çapraz alerjik reaksiyon konusunda bazı klinik ve laboratuar kanıtları vardır. Çoğu beta-laktam antibiyotikle anafilaksi gibi ciddi reaksiyonlar bildirilmiştir. SİLANEM tedavisinden önce diğer beta-laktam antbiyotiklere, penisilinlere, sefalosporinlere ve diğer alerjenlere karşı önceden bir aşırı

duyarlılık olup olmadığı araştırılmalıdır. Eğer alerjik bir reaksiyon oluşursa, SİLANEM tedavisine devam edilmemelidir.

Ciddi anaflaktik reaksiyonlarda epinefrin ile acil müdahale gerekir. Tedavi için oksijen, intravenöz steroidler uygulanmalı ve hava yolu açık tutulmalı ve gerekirse entübasyon uygulanmalıdır.

Yaklaşık tüm antibiyotikler için hafiften hayatı tehdit edici şiddete kadar değişebilen psödomembranöz kolit olguları bildirilmiştir. Bu nedenle, gastrointestinal hastalık, özellikle kolit öyküsü olanlara antibiyotik verilirken dikkatli olunmalıdır. Antibiyotik kullanırken diyare gelişen hastalarda psödomemranöz kolit tanısının göz önünde tutulması önem taşır. Çalışmalar antibiyotiğe bağlı kolitin primer nedeninin Clostridium difficile’in ürettiği bir toksin olduğunu göstermişse de diğer nedenler de göz önünde bulundurulmalıdır. Hafif vakalarda ilacın kesilmesi yeterlidir. Şiddetli ve orta şiddetli vakalarda dikkat edilmeli ve C. Difficile ’e karşı klinik etkili önlemler (sıvı, elektrolit ve protein takviyesi ve C.difficile’yi hedefleyen antibakteriyel bir ilaç ile tedavi gibi) alınmalıdır. Clostridium difficile kaynaklı diyarenin antibakteriyel ajanlar uygulandıktan sonra da ortaya çıktığı bildirildiğinden, antibiyotik tedavisi sonlandırıldıktan sonra ya da tedaviye başlanırken hastanın tıbbi öyküsü dikkatle alınmalıdır.

Diğer beta-laktam antibiyotiklerle olduğu gibi, I.V. formülasyonuna bağlı olarak miyoklonik aktivite, konfüzyon durumları, veya nöbet (seizure) gibi MSS yan etkileri bildirilmiştir. Bu yan etkiler özellikle böbrek fonksiyonuna ya da vücut ağırlığına göre ayarlanması gereken dozlar aşıldığında ortaya çıkmıştır. Bu deneyimlerle, daha çok MSS bozukluğu (beyin lezyonu, seizure öyküsü) ve/veya uygulanan maddelerin birikiminin söz konusu olabileceği böbrek fonksiyonu bozulmuş hastalarda karşılaşılmıştır. Ancak MSS ya da renal yetmezliği olmayan hastalarda da bu MSS yan etkiler rapor edilmiştir. Özellikle bu hastalarda önerilen dozun dışına çıkılmaması zorunluluğu vardır. Çünkü önerilen dozlar aşıldığında, nöbet geçirme riski böbrek fonksiyonu bozulmamış hastalara göre daha yüksektir.

Konvülsif aktiviteye neden olan faktörlerin bulunduğu hastalarda önerilen doza ve dozaj takvimlerine tam olarak uyulmalıdır. Nöbetleri olan hastalarda antikonvülsan tedavi sürdürülmelidir. Fökal tremorlar, miyoklonus veya nöbet ortaya çıkarsa, hastalar nörolojik olarak değerlendirilmeli ve eğer başlatılmadıysa, antikonvülsan tedaviye geçilmelidir. Eğer MSS semptomları devam ederse SİLANEM dozu azaltılmalı yada kesilmelidir.

Kreatinin klerensi <5 ml/dakika/1.73 m olan hastalarda, 48 saat içerisinde hemodiyaliz yapılmadıkça SİLANEM kullanılmamalıdır.

Hemodiyaliz hastalarında SİLANEM, ilaçla sağlanacak yarar, nöbet risklerinden daha fazla ise tavsiye edilmelidir.

Diğer antibiyotiklerde olduğu gibi, SİLANEM’in uzun süreli kullanımı esnasında duyarlı olmayan organizmalar aşırı derecede çoğalabilir. Bu nedenle hastaların

durumları belirli aralıklarla değerlendirilmelidir. Eğer tedavi sırasında süperenfeksiyon oluşursa, gerekli önlemler alınmalıdır.

Kanıtlanmış veya kuvvetle kuşkulanılan bir bakteri enfeksiyonu veya profilaktik endikasyon olmadıkça SİLANEM reçete edilmemelidir çünkü bu ilaca dirençli bakterilerin gelişme riskini artırabilir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Gansiklovir nöbet riskini arttırabileceği için SİLANEM ile kullanılması tavsiye edilmez.

Probenesid imipenemin miktarını/etkisini arttırabileceği için SİLANEM ile kullanılması tavsiye edilmez.

SİLANEM diğer antibiyotiklerle fiziksel olarak, birbiri içerisinde karıştırılarak kullanılmamalıdır. Ancak aminoglikozitler gibi diğer antibiyotiklerle eş zamanlı kullanılabilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi C’dir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

SİLANEM’in gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. SİLANEM gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

Gebelik dönemi

Hayvanlar üzerine yapılan çalışmalarda teratojenik etki bulunmamıştır ancak maternal toksisite görülmüştür. SİLANEM’in gebe kadınlarda kullanımı ile ilgili olarak yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar bulunmamaktadır. Bu nedenle, SİLANEM’in gebelik döneminde kullanımı tavsiye edilmez ancak potansiyel yarar fetus ve anne üzerindeki potansiyel riskten fazlaysa kullanılmalıdır.

Laktasyon dönemi

İmipenem ve silastatin’in insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. İmipenem ve silastatin’in süt ile atılımı hayvanlar üzerinde araştırılmamıştır. Emzirmenin durdurulup durdurulmayacağına ya da SİLANEM tedavisinin durdurulup durdurulmayacağına/tedaviden kaçınılıp kaçınılmayacağına ilişkin karar verilirken, emzirmenin çocuk açısından faydası ve SİLANEM tedavisinin emziren anne açısından faydası dikkate alınmalıdır.

Üreme yeteneği / Fertilite

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

4.8. İstenmeyen etkiler

SİLANEM genellikle iyi tolere edilir, yan etkiler nadiren tedavinin durdurulmasını gerektirir, bunlar da hafif ve geçicidir.

Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Yaygın olmayan : Eozinofili, lökopeni, agranülositopeniyi de içeren

nötropeni, trombositosis, trombositopeni, hemoglobin düşüşü, protrombin zamanında artma, direkt pozitif Coombs testi

Bilinmiyor : Hemolitik anemi, pansitopeni, kemik iliği depresyonu

Bağışıklık sistemi bozuklukları

Çok seyrek : Anaflaktik reaksiyonlar

Sinir sistemi bozuklukları

Yaygın : Nöbet

Yaygın olmayan : Miyoklinik aktivite, halüsinasyonları da içeren psişik

bozukluklar, konfüzyon durumları, parestezi, tat alma bozuklukları

Bilinmiyor : Baş dönmesi, baş ağrısı, uyku hali, ensefalopati, vertigo

Kulak ve iç kulak bozuklukları

Yaygın olmayan : İşitme kaybı, tinnitus

Kardiyak bozukluklar

Yaygın : Taşikardi

Bilinmiyor : Palpitasyon

Vasküler bozukluklar

Bilinmiyor : Hipotansiyon

Solunum, göğüs ve mediastinum ile ilgili bozukluklar

Bilinmiyor : Göğüs rahatsızlıkları, dispne, hiperventilasyon, torasik

spin ağrısı

Gastrointestinal bozukluklar

Yaygın : Bulantı, diyare, kusma

Yaygın olmayan : Dişte ve dilde renklenmeler, psödomembranöz kolit,

Bilinmiyor : Hemorajik kolit, gastro enteritis, abdominal ağrı,

glosit, dil papiler hipertropi, mide ekşimesi, farenjeal ağrı, tükrük salgılanmasında artış

Hepatobiliyar bozukluklar

Yaygın olmayan : Serum transaminazlarında artış, bilirubin/serum

alkali fosfataz yükselmeleri

Seyrek : Hepatit

Yaygın

Yaygın olmayan

Seyrek Bilinmiyor

Deri ve subkütan doku bozuklukları

: Döküntü

: Pruritus, ürtiker, eritema multiforme, Stevens-

Johnson sendromu, ilaca bağlı ateş, kandidiyazis : Toksik epidermal nekroliz, eksfoliyatif dermatit : Kızarma, siyanoz, aşırı terleme, cilt yapı değişiklikleri, pruritus vulvae

Renal ve üriner bozukluklar

Yaygın : Oligüri/anüri

Yaygın olmayan : Poliüri, serum kreatinin ve BUN değerlerinde

yükselme, idrarda renk değişiklikleri (zararsızdır ve hematüri ile karıştırılmamalıdır) Seyrek : Akut böbrek yetmezliği

* Pre-renal azotemi veya böbrek fonksiyonunun bozulmasına yol açabilecek faktörlerin genellikle bulunması nedeniyle, SİLANEM’in böbrek fonksiyon değişikliklerindeki rolünü belirlemek zordur.

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Yaygın : Flebit/Tromboflebit

Yaygın olmayan : Endurasyon, uygulama bölgesinde ağrı

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

İmipenem ve silastatin hemodiyaliz edilebilir ancak prosedür kullanışsız olduğu için doz aşımındaki uygulaması bilinmemektedir. Doz aşımı halinde SİLANEM kullanımı durdurulur ve semptomatik tedavi uygulanır.

Travma Sonrası Bunalımı Travma Sonrası Bunalımı Travmatik bir olay, günlük olağan olayların dışında olan ve kişiyi derinden rahatsız eden bir olaydır.Birçok olay böyle bir etki gösterebilir. Gıda Alerjisi Gıda Alerjisi Her yıl milyonlarca insan yiyeceklere alerji gösteriyor.