TENORETIC 100 mg 28 film tablet Klinik Özellikler

Atenolol + Klortalidon }

Abdi İbrahim İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
TENORETIC 100 mg 28 film tablet

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    TENORETİC, hipertansiyon tedavisinde endikedir.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Yetişkinler

    Günde bir tablet alınır. Hipertansiyonu olan çoğu hasta günlük tek bir tableti içeren TENORETİC uygulamasına tatmin edici yanıt verecektir. Doz arttırıldığında kan basıncında ufak bir düşüş görülebilir veya hiç düşüş görülmeyebilir ve gerekli olduğunda, vazodilatörler gibi bir başka antihipertansif ilaç tedaviye eklenebilir.

    Uygulama şekli:

    Tabletler oral yoldan alınır.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Böbrek yetmezliği

    Böbrek yetmezliği olan hastalarda, günlük dozda veya uygulama sıklığında bir azaltma yapılması gerekli olabilir (Bkz. Bölüm 4.3).

    Karaciğer yetmezliği:

    Karaciğer yetmezliği olan hastalarda TENORETİC ile herhangi bir çalışma yapılmamıştır (Bkz. Bölüm 4.4).

    Pediyatrik popülasyon:

    TENORETİC ile hiçbir pediyatrik çalışma yapılmamıştır, dolayısıyla, bu ilacın çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Bu yaş grubunda genellikle doz gereksinimleri düşüktür.

    4.3. Kontrendikasyonlar

    TENORETİC aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:

      Atenolol 100 mg

      4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

      İçeriğinde bulunan beta-bloker etkin maddeye (atenolol) bağlı olarak, aşağıdaki uyarılar dikkate alınmalıdır:

        Kontrol edilmeyen kalp yetersizliğinde kontrendike olmasına karşın (Bkz. Bölüm 4.3), kalp yetersizliğine ait belirtiler bakımından kontrol edilmiş olan hastalarda kullanılabilir. Kardiyak rezervi zayıf olan hastalarda dikkatli olunmalıdır.

        4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

        Atenolole bağlı olarak:

        Verapamil, diltiazem gibi negatif inotropik etkilere sahip kalsiyum kanal blokerlerinin, beta- blokerler ile bir arada kullanımı özellikle bozulmuş ventriküler fonksiyonu ve/veya sino- atriyal veya atrio-ventriküler iletim anormallikleri olan hastalarda bu etkilerin alevlenmesine yol açabilir. Bu durum ağır hipotansiyona, bradikardiye ve kardiyak yetmezliğe neden olabilir. Beta-bloker veya kalsiyum kanal blokeri, bir diğeri kesildikten sonraki 48 saat içinde intravenöz yolla uygulanmamalıdır.

        Sınıf I anti-aritmik ilaçlar (örn., dizopiramid) ve amiodaron atriyal-iletim süresi üzerine güçlendirici bir etki gösterebilir ve negatif inotropik etkiyi indükleyebilir.

        Beta-blokerler ile birlikte dijitalis glikozidleri atriyo-ventriküler iletim süresini arttırabilir.

        Beta-blokerler klonidinin kesilmesinin ardından gelişen rebound hipertansiyonu şiddetlendirebilir. Eğer iki ilaç eşzamanlı olarak uygulanıyorsa, beta-bloker klonidin kesilmeden birkaç gün önce bırakılmalıdır. Eğer klonidin beta-bloker tedavisi ile değiştirilecekse, beta-blokerlere başlama zamanı klonidin uygulaması kesildikten sonra birkaç gün geciktirilmelidir.

        Adrenalin (epinefrin) gibi sempatomimetik ajanların eşzamanlı kullanımı beta-blokerlerin etkisini önleyebilir.

        Prostaglandin sentetaz inhibe edici ilaçların (örn., ibuprofen, indometazin) eşzamanlı kullanımı beta-blokerlerin hipotansif etkilerini azaltabilir.

        TENORETİC ve anestezik ajanlar birlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır (Bkz. Bölüm 4.4.).

        Klortalidona bağlı olarak:

        Klortalidon bileşeni, lityumun renal klirensini azaltarak serum konsantrasyonlarının artmasına neden olabilir. Bu nedenle lityum dozunun ayarlanması gerekli olabilir.

        İnsülin ve oral antidiyabetik ilaçların eşzamanlı kullanımı bu ilaçların kan şekeri düşürücü etkilerinin yoğunlaşmasına yol açabilir.

        Kombinasyon ürüne bağlı olarak:

        Nifedipin gibi dihidropiridinlerle yapılan eşzamanlı tedavi hipotansiyon riskini artırabilir ve latent kalp yetersizliği olan hastalarda kalp yetersizliği ortaya çıkabilir.

        Baklofenin eşzamanlı kullanımı doz ayarlamalarını gerekli kılarak antihipertansif etkiyi arttırabilir.

        Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

        Özel popülasyonlara ilişkin etkileşim çalışması yapılmamıştır.

        4.6. Gebelik ve laktasyon

        Gebelik kategorisi: D

        Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

        Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar için ve doğum kontrolü için veri bulunmamaktadır.

        Gebelik Dönemi

        TENORETIC fetüs/yenidoğan üzerinde zararlı etkilere neden olabilir. TENORETİC gebelik döneminde kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3.)

        Laktasyon dönemi

        TENORETİC laktasyon döneminde kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3.)

        Üreme yeteneği/Fertilite

        Üreme yeteneği/Fertilite için veri bulunmamaktadır.

        4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

        Araç veya makine kullanma yetisi üzerinde herhangi bir etkisi yoktur. Bununla birlikte, bazen sersemlik veya yorgunluğun meydana gelebileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

        4.8. İstenmeyen etkiler

        TENORETİC iyi tolere edilmektedir. Klinik çalışmalarda, bildirilen istenmeyen etkiler genellikle ilacın bileşenlerininfarmakolojiketkilerineatfedilebilir.

        Sistem organ sınıfına göre aşağıda listelenen istenmeyen etkiler şu sıklıklarında bildirilmiştir:

        Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

        Kan ve lenf sistemi hastalıkları:

        Seyrek: Purpura, trombositopeni, lökopeni (klortalidon ile ilgili).

        Psikiyatrik hastalıklar:

        Yaygın olmayan: Diğer beta blokerler ile belirtilen tipte uyku bozuklukları

        Seyrek: Duygu-durum değişimleri, kabuslar, konfüzyon, psikozlar ve halüsinasyonlar.

        Sinir sistemi hastalıkları:

        Seyrek: Sersemlik, baş ağrısı, parestezi.

        Göz hastalıkları:

        Seyrek: Gözlerde kuruma, görme bozuklukları

        Bilinmiyor: Koroidal efüzyon

        Kardiyak hastalıklar:

        Yaygın: Bradikardi

        Seyrek: Kalp yetersizliğinin ağırlaşması, kalp bloğu presipitasyonu.

        Vasküler hastalıklar:

        Yaygın: Ekstremitelerde soğukluk.

        Seyrek: Senkop ile ilişkili olabilecek postural hipotansiyon, duyarlı hastalarda Raynaud fenomeni görülebilir, eğer halihazırda varsa intermitan kladikasyo artabilir.

        Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar:

        Seyrek: Bronşiyal astımı veya astım şikayeti öyküsü olan hastalarda bronkospazm

        Gastrointestinal hastalıklar:

        Yaygın: Gastrointestinal rahatsızlıklar (klortalidona bağlı bulantı dahil).

        Seyrek: Ağız kuruluğu.

        Bilinmiyor: Kabızlık

        Hepato-bilier hastalıklar:

        Seyrek: İntrahepatik kolestazı içeren hepatik toksisite, pankreatit (klortalidon ile ilgili).

        Deri ve deri altı doku hastalıkları:

        Seyrek: Alopesi, psöriyazis şeklinde deri reaksiyonu, psöriyazis alevlenmesi, deri döküntüleri.

        Bilinmiyor:Anjiyoödem ve ürtikeri içeren aşırı duyarlılık reaksiyonları.

        Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları: Bilinmiyor: Lupus benzeri sendrom

        Üreme sistemi ve memehastalıkları:

        Seyrek: Impotans

        Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları: Yaygın: Yorgunluk

        Araştırmalar:

        Yaygın: (klortalidona bağlı) Hiperürisemi, hiponatremi, hipokalemi, bozulmuş glukoz toleransı.

        Yaygın olmayan: Transaminaz düzeylerinde artış.

        Çok seyrek: ANA'da (antinükleer antikorlar) bir artış gözlenmiştir ancak klinik önemi belirsizdir.

        Tiyazid ve tiyazid benzeri diüretiklerin kullanımından sonra görme alanı kusurlu koroidal efüzyon vakaları bildirilmiştir.

        Klinik değerlendirmeye göre, eğer hastanın iyi hali yukarıda belirtilen reaksiyonlardan herhangi biri nedeniyle ters olarak etkileniyorsa, TENORETİC'in kullanımına son verilmelidir.

        Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:

        Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)

        4.9. Doz aşımı ve tedavisi

HIV ve Aids HIV ve Aids HIV, Human Immunodeficiency Virus’dür (İnsanlarda Bağışıklık Sistemini Bozan Virüsdür). Bu virüs AIDS hastalığına sebep olur. Astım Astım Astımlı kişilerin akciğerlerindeki hava boruları (bronşlar) hassastır. Bu kişiler belirli tetikleyici faktörlere maruz kaldıklarında, hava boruları nefes almalarını güçleştirecek şekilde daralır.