Koçak İlaçları VASONORM 5 mg 30 tablet KUBKlinik Özellikler

VASONORM 5 mg 30 tablet Klinik Özellikler

Amlodipin }

Kalp Damar Sistemi > Seçici kalsiyum kanal blokerleri > Amlodipin
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş. | 30 December  1899

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

  • 4.1. Terapötik endikasyonlar

    1. Esansiyel Hipertansiyon:

    Kan basıncını kontrol altına almada tek başına ya da diğer antihipertansiflerle kombine olarak kullanılabilir.

    • 2. Koroner Arter Hastalığı:

    Kronik stabil anjina:

    Kronik stabil anjinanın semptomatik tedavisinde endikedir. Tek başına ya da diğer antianjinal ilaçlarla beraber kullanılabilir.

    Vazosnastik ya da Prinzmetal Anjina:

    Koroner damarlarda vazospazma bağlı gelişen anjina ataklarının tedavisinde endikedir. Tek başına ya da diğer antianjinal ilaçlarla beraber kullanılabilir.

    • 4.2. Pozoloji veuygulama şekli

    Pozoloji/ uygulama sıklığı ek süresi:

    Hipertansiyon ve anjina için mutad başlangıç dozu günde bir defa 5 mg VASONORM’dur ve hastanın kişisel cevabına bağlı olarak, doz maksimum 10 mg’a artırılabilir.

    Hipertansif hastalarda VASONORM; tiyazid diüretikleri, alfa blokörler, beta blokörler veya bir anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörü ile kombine olarak kullanılmıştır. VASONORM, anjinası olan ancak nitratlar ve/veya diğer uygun beta blokör dozlarına cevap vermeyen hastalarda monoterapi veya diğer antianjinal ilaçlarla kombine olarak kullanılabilir.

    VASONORM ile beraber tiyazid diüretiklerin, beta blokörlerin ve anjiotensin dönüştürücü enzim inhibitörlerinin kullanıldığı hallerde VASONORM dozunun ayarlanması gerekmez.

    Uygulama şekli:

    Ağızdan kullanım içindir.

    Özel popülasgona ilişkin kk bilgiler:

    Karaciğer yetmezliği:

    Hafif ila orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalar için doz önerisi oluşturulmamıştır; bu nedenle doz seçimi dikkatle yapılmalıdır ve dozlama aralığının en düşük dozu ile başlanmalıdır (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2). Şiddetli karaciğer yetmezliğinde amlodipin farmakokinetiği çalışılmamıştır. Amlodipin kullanımına en düşük doz ile başlanmalıdır ve şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz, yavaş yavaş arttırılmalıdır.

    Böbrek yetmezliği:

    VASONORM bu hastalarda normal dozlarda kullanılabilir. Amlodipin plazma konsantrasyon değişiklikleri, böbrek yetmezliğinin derecesi ile ilişkili değildir. Amlodipin diyalize edilemez.

    Pediyatrik popülasyon:

    6-17 yaşlar arasındaki pediyatrik hipertansif hastalarda önerilen antihipertansif oral doz başlangıç olarak günde bir kez 2,5-5 mg’dır. Dört hafta sonra hedeflenen kan basıncına ulaşılamazsa doz, günde 5 mg’a çıkarılabilir. Günde 5 mg’ın üzerindeki dozlar pediyatrik hastalarda incelenmemiştir (bkz. Bölüm 5.1 ve 5.2). Tabletler çentikli olmadığından dolayı, bu ilaç ile amlodipinin 2,5 mg dozda uygulanması mümkün değildir.

    Amlodipinin 6 yaşın altındaki hastalarda kan basıncı üzerine etkisi bilinmemektedir.

    Geriyatrik popülasyon:

    VASONORM, yaşlı veya genç hipertansif hastalarda benzer dozlarda kullanıldığında eşit derecede iyi tolere edilmiştir. Dolayısıyla yaşlılarda normal doz uygulamaları tavsiye edilmektedir; fakat doz arttırımı dikkatle yapılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2).

    4.3. Kontrendikasyonlar

    VASONORM aşağıdaki hastalıkları olanlarda kontrendikedir:

    • Dihidropridinler (amlodipin, bir dihidropiridin kalsiyum kanal blokörüdür), amlodipine ve ilacın bileşiminde bulunan herhangi bir maddeye hassasiyeti

    • Şiddetli hipotansiyon

    • Şok (kardiyojenik şok dahil)

    • Sol ventrikül çıkış obstrüksiyonu (örn. yüksek dereceli aort stenozu)

    • Miyokart infarktüsü sonrası hemodinamik olarak stabil olmayan kalp yetmezliği

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    Genel

    VASONORM’un vazodilatör etkisi yavaş yavaş başlar. Bu sebeple VASONORM’un oral kullanımından sonra nadir de olsa akut hipotansiyon vakaları bildirilmiştir. VASONORM, özellikle ciddi aort stenozu bulunan hastalarda diğer periferik vazodilatörler gibi dikkatli kullanılmalıdır.

    Kalp yetmezliği olan hastalarda kullanım

    Kalp yetmezliği olan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır. Şiddetli kalp yetersizliği olan hastalarda (New York Kalp Cemiyeti - NYHA III ve IV) plasebo kontrollü, uzun dönemli bir

    çalışmada, rapor edilen pulmoner ödem insidansı amlodipin ile tedavi edilen grupta plaseboya göre daha yüksek bulunmuştur. (bkz. Bölüm 5.1. Farmakodinamik özellikler) Amlodipinin de dahil   olduğu kalsiyum kanal blokörleri; ilci’icle ortaya çıkabilecek

    kardiyovasküler olay ve mortalite riskinde artışa yol açabileceğinden konjestif kalp yetmezliği olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

    Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanım:

    Tüm diğer kalsiyum kanal antagonistlerinde olduğu gibi, VASONORM’un yarılanma ömrü karaciğer fonksiyonları bozulmuş hastalarda uzamaktadır ve bu hastalarda dozaj önerileri oluşturulmamıştır. VASONORM bu hastalarda dikkatle uygulanmalıdır.

    Yaşlı hastalarda kullanım:

    Yaşlı hastalarda doz arttırımı dikkatli yapılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).

    Böbrek yetmezliğinde kullanım:

    Bu hastalarda amlodipin normal dozlarda kullanılabilir. Amlodipin plazma konsantrasyonlarındaki değişiklikler böbrek yetmezliğinin derecesiyle korele değildir. Amlodipin diyaliz edilemez.

    • 4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ee diğer etkileşim şekilleri

    Diğer ajanların amlodipin üzerine etkisi

    CYP3A4 inhibitörleri: Güçlü veya orta CYP3A4 inhibitörleri (proteaz inhibitörleri, azol grubu antifungaller, eritromisin veya klaritromisin gibi makrolidler, verapamil veya diltiazem) ile birlikte kullanımı amlodipinin plazma konsantrasyonlarını anlamlı derecede yükselterek hipotansiyon riskini arttırabilir. Bu farmakokinetik değişikliklerin klinik anlamlılığı yaşlılarda daha belirgin olabilir. Bu nedenle klinik takip ve doz ayarlaması gerekebilir.

    CYP3A4 indükleyicileri: CYP3A4’ün bilinen indükleyicilerinin birlikte uygulanması halinde, amlodipinin plazma konsantrasyonu değişebilir. Bu sebeple, özellikle güçlü CYP3A4 indükleyicileri (örn. rifampisin, san kantoron) ile birlikte ilaç kullanımı sırasında ve sonrasında kan basıncının izlenmesi ve doz ayarlaması yapılması düşünülmelidir.

    Greyfurt suyu: Amlodipinin greyfurt veya greyfurt suyu ile kullanımı; bazı hastalarda kan basıncını düşürücü etkide artış ile sonuçlanabilecek biyoyararlanım artışına sebep olabileceğinden önerilmemektedir.

    Dantrolen (infüzyon): Hayvanlarda, verapamil ve intravenöz dantrolen uygulaması sonrası hiperkalemi ile birlikte ölümcül ventriküler fibrilasyon ve kardiyovasküler kollaps gözlenmiştir. Hiperkalemi riski nedeni ile, malign hipertermi yatkınlığı olan hastalarda ve malign hiperterminin tedavisinde amlodipin gibi kalsiyum kanal blokörlerinin birlikte uygulanmasından kaçınılması önerilmektedir.

    Amlodipinin diğer ajanlar üzerine etkisi

    Amlodipinin kan basıncı düşürücü etkisi, antihipertansif özellikleri olan diğer ilaçların kan basıncı düşürücü etkisine ek katkı sağlar.

    Takrolimus: Farmakokinetik mekaniği tam olarak bilinmese de takrolimus ve amlodipin eş zamanlı kullanıldığında takrolimusun kan seviyesinde artma riski vardır. Takrolimusun toksisitesinden korunmak için, takrolimus ile tedavi gören hastalarda amlodipin kullanılması durumunda, takrolimusun kandaki seviyesi izlenmeli ve gerekli olduğu durumlarda takrolimus için doz ayarlaması yapılmalıdır.

    Rapamisin (mTOR) İnhibitörlerinin Mekanik Hedefi

    Sirolimus, temsirolimus ve everolimus gibi mTOR inhibitörleri CYP3A substratlarıdır. Amlodipin zayıf bir CYP3A inhibitörüdür. mTOR inhibitörlerinin birlikte kullanımı ile, amlodipin mTOR inhibitörlerinin maruziyetini artırabilir.

    Siklosporin: Siklosporin ve amlodipin arasında, siklosporinin konsantrasyonunda kararsız artışlar (ortalama %0 - %40) gözlenen renal transplant hastaları haricinde, sağlıklı gönüllüler veya başka bir popülasyonda ilaç etkileşim çalışması yapılmamıştır. Amlodipin kullanan renal transplant hastalarında siklosporin seviyesinin izlenmesine dikkat edilmeli ve eğer gerekli ise siklosporinin dozu düşürülmelidir.

    Simvastatin: Amlodipinin 10 mg’lık tekrarlayan dozlarının 80 mg simvastatin ile birlikte uygulanması; simvastatin maruziyetinde, tek başına simvastatin uygulamasına göre %77’lik bir artışa neden olmuştur. Amlodipin tedavisi alan hastalarda simvastatin dozu günlük 20 mg’a sınırlandırılmalıdır.

    Klinik etkileşim çalışmalarında amlodipin; atorvastatin, digoksin veya varfarin farmakokinetiğini etkilememiştir.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

    Karaciğer,/ böbrek yetmezliği:

    Etkileşim çalışması yapılmamıştır.

    Pediyatrik popülasyon:

    Etkileşim çalışması yapılmamıştır.

    • 4.6. Ccedik velakkasyyn

    Genel taesiye:

    Gebelik kategorisi C’dir.

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

    Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar, etkin doğum kontrol yöntemi kullandığından emin olmalıdır.

    Gebelik dönemi

    VASONORM’un insanlarda gebelik dönemindeki emniyeti saptanmamıştır. Buna göre hamilelerde kullanımı ancak daha güvenli bir tedavi alternatifi bulunmadığı ve hastalığın kendisinin anne ve fetüs için daha büyük risk taşıdığı hallerde tavsiye edilebilir.

    Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik/ ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim/ve-veya/ doğum/ ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz Bölüm 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

    Laktasyon dönemi

    Amlodipin insan sütüne geçer. Bebek tarafından alınan maternal dozun oranı, çeyrekler açıklığında tahmini olarak %3-7 ve en fazla %15 hesaplanmıştır. Amlodipinin infantlar üzerindeki etkisi bilinmemektedir. Emzirmeye devam etme /etmeme veya amlodipin tedavisine devam etme / etmeme ile ilgili karar; emzirmenin çocuğa yararı ve amlodipin tedavisinin anneye faydası göz önünde bulundurularak verilmelidir.

    Üreme yeteneği /Fertilite

    Kalsiyum kanal blokörleri ile tedavi edilen bazı hastalarda sperm hücresi başında geri dönüşümlü biyokimyasal değişiklikler rapor edilmiştir. Amlodipinin fertiliteye potansiyel etkisine dair klinik veriler yetersizdir. Bir sıçan çalışmasında, erkek fertilitesi üzerine yan etkiler saptanmıştır (bkz Bölüm 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    Amlodipinin araç ve makine kullanma üzerine az veya orta derece etkisi olabilir. Eğer amlodipin alan hastalarda sersemlik, baş ağrısı, yorgunluk veya bulantı olursa, reaksiyon verme yeteneği bozulabilir. Özellikle tedavi başlangıcında olmak üzere dikkatli olunması önerilir.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Güvenlilik profilinin özeti

    Tedavi sırasında en sık gözlenen yan etkiler uyku hali, sersemlik, baş ağrısı, palpitasyonlar, yüzde kızarıklık, karın ağrısı, bulantı, ayak bileği ödemi (şişmesi) ve yorgunluk olmuştur.

    Yan etkilerin tablo şeklinde listesi:

    Aşağıdaki yan etkiler şu sıklıklarla gözlenmiştir: çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10000) ve bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) açısından aşağıda listelenmiştir:

    Advers reaksiyonlar her sıklık grubunda azalan ciddiyete göre yer almaktadır.

    Kan ve lenf sistemi hastalıkları

    Çok seyrek: Trombositopeni, lökopeni

    Bağışıklık sistemi hastalıkları

    Çok seyrek: Alerjik reaksiyon

    Metabolizma ee beslenme hastalıkları

    Çok seyrek: Hiperglisemi

    Psikiyatrik hastalıklar

    Yaygın olmayan: Uykusuzluk, duygu durum dalgalanmaları (anksiyete dahil), depresyon

    Seyrek: Konfüzyon

    Sinir sistemi hastalıkları

    Yaygın: Uyku hali, sersemlik, baş ağrısı (özellikle tedavinin başlangıcında)

    Yaygın olmayan: Tremor, tat almada bozulma, senkop, hipoestezi, parestezi

    Çok seyrek: Hipertoni, periferik nöropati

    Göz hastalıkları

    Yaygın: Görme bozukluğu (diplopi dahil)

    Kulak ee iç kulak hastalıkları

    Yaygın olmayan: Kulak çınlaması

    Kardiyak hastalıklar

    Yaygın: Çarpıntı (palpitasyon)

    Yaygın olmayan: Aritmi (bradikardi, ventriküler taşikardi, atriyal fibrilasyon dahil)

    Çok seyrek: Miyokart infarktüsü

    Vasküler hastalıklar

    Yaygın: Yüzde kızarma

    Yaygın olmayan: Hipotansiyon

    Çok seyrek: Vaskülit

    Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları

    Yaygın: Dispne

    Yaygın olmayan: Öksürük, rinit

    Gastrointestinal hastalıklar

    Yaygın: Karın ağrısı, bulantı, dispepsi, bağırsak hareketlerinde değişiklik (ishal ve kabızlık dahil)

    Yaygın olmayan: Kusma, ağız kuruluğu

    Çok seyrek: Diş eti hiperplazisi, pankreatit, gastrit

    Hepato-bilier hastalıklar

    Çok seyrek: Hepatit, sarılık ve karaciğer enzim yükselmeleri (çoğunlukla kolestaz ile uyumlu)

    Deri ve deri altı doku hastalıkları

    Yaygın olmayan: Alopesi, purpura, terlemede artış, kaşıntı (prurit), deride renk değişikliği, döküntü, eksantem, ürtiker

    Çok seyrek: Anjiyoödem, eritema multiforme, eksfoliatif dermatit, Stevens-Johnson sendromu, Quincke ödemi, ışığa karşı duyarlılık

    Bilinmeyen: Toksik epidermal nekroliz

    Kas-iskelet hastalıkları, bağ doku ve kemik hastalıkları

    Yaygın: Ayak bileği şişmesi, kas krampları

    Yaygın olmayan: Artralji, miyalji, sırt ağrısı

    Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

    Yaygın olmayan: İdrar çıkma sıklığında artma, miksiyon bozukluğu, noktüri

    Üreme sistemi ve meme hastalıkları

    Yaygın olmayan: İmpotans, jinekomasti

    Genel bozukluklar ee uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları

    Çok yaygın: Ödem

    Yaygın: Yorgunluk, asteni

    Yaygın olmayan: Göğüs ağrısı, kırıklık hali, ağrı

    Araştırmalar

    Yaygın olmayan: Kilo artışı/azalması

    İstisnai ekstrapiramidal sendrom vakaları gözlenmiştir.

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlanma yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

    4.9. Dozası]ıaıvetekaaisi

    İnsanlarda bilinçli doz aşımına dair deneyim sınırlıdır.

    Semptomlar

    Mevcut veriler, yüksek miktarlardaki doz aşımının aşırı periferik vazodilatasyona ve muhtemel refleks taşikardiye yol açabileceğini düşündürmektedir. Belirgin ve muhtemelen uzun süreli sistemik hipotansiyon ile başlayıp, ölümle sonuçlanan şoka uzanan birkaç vaka da rapor edilmiştir.

    Tedavi

    Amlodipin doz aşımına bağlı klinik olarak anlamlı hipotansiyonda kalp ve solunum fonksiyonlarının sık izlenmesi, ekstremitelerin yükseğe kaldırılması, dolaşımdaki sıvı hacmi ve atılan idrar hacminin kontrolü dahil olmak üzere aktif kardiyovasküler destek sağlanması gerekir.

    Vasküler tonus ve kan basıncını düzeltmek için, kullanımına ait bir kontrendikasyon bulunmaması şartıyla bir vazokonstriktör yararlı olabilir. İntravenöz kalsiyum glukonat, kalsiyum kanal blokajı etkilerini gidermede faydalı olabilir.

    Bazı durumlarda gastrik lavaj yararlı olabilir. Sağlıklı gönüllülere, oral 10 mg amlodipin alımının hemen ardından veya 2 saat sonrasına kadar aktif kömür verildiğinde, amlodipin emiliminde anlamlı bir azalma meydana gelmiştir.

    Amlodipin yüksek oranda proteine bağlı olduğu için diyaliz muhtemelen yararlı olmayacaktır.