VOLEFLOK 750 mg/150 ml IV infüzyon için steril apirojen çözelti içeren 1 flakon Klinik Özellikler
{ Levofloksasin }
4.1. Terapötik endikasyonlar
Levofloksasine duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu aşağıdaki enfeksiyonlarda endikedir:
* Metisiline duyarlı Staphylococcus aureus, Pseudomonas aeruginosa, Serratia marcescens, Escherichia coli, Klebsiella pneumonia, Enterobacter aerogenes, Haemophilus influenzae
ya da Streptococcus pneumoniae
nin neden olduğu hastane pnömonisi.
Şüphelenilen patojen Pseudomonas aeruginosa
ise bir anti-psödomonal P-laktam ile kombine tedavi önerilir.
* Staphylococcus aureus, Streptococcus pneumoniae (çoklu-ilaç direnci bulunan türler de dahil), Haemophilus influenza, Haemophilus parainfluenza, Klebsiella pneumoniae, Moraxella catarrhalis, Legionella pneumophila, Mycoplasma pneumoniae ya da Chlamydophila pneumoniae’
nin neden olduğu toplumdan kazanılmış pnömoni
* Streptococcus pneumoniae , Haemophilus influenza ya da, Moraxella catarrhalis
’in neden olduğu akut sinüzit
* Metisiline duyarlı Staphylococcus aureus, Enterococcus faecalis, Streptococcus pyogenes
ya da Proteus mirabilis
’in sebep olduğu komplikasyonlu deri ve yumuşak doku enfeksiyonları ve metisiline duyarlı Staphylococcus aureus
veya Streptococcus pyogenes’in
neden olduğu abse, selülit, furonkül, impetigo, piyoderma, yara enfeksiyonları içeren komplikasyonsuz deri ve yumuşak doku enfeksiyonları.
* Escherichia
coli’nin neden olduğu akut piyelonefrit tedavisi
* Enterococcus faecalis, Enterobacter clocae, Esherichia coli, Klebsiella pneumoniae, Proteus mirabilis
veya Pseudomonas aeruginosa’nın
neden olduğu komplikasyonlu üriner sistem enfeksiyonları
* Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae veya Staphylococcus saprophyticus
’un neden olduğu komplikasyonsuz üriner sistem enfeksiyonları
* Escherichia coli, Enterococcus faecalis
veya metisiline duyarlı Staphylococcus epidermidis
’in sebep olduğu kronik bakteriyel prostatit
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
VOLEFLOK, günde tek doz veya iki kez uygulanabilir. Enfeksiyonun tipi, şiddeti ve etken patojenin duyarlılığına göre doz ayarlaması yapılır. I.V. uygulamadan birkaç gün sonra hastanın durumuna göre oral uygulamaya geçilebilir. Parenteral ve oral formun biyoeşdeğerliliği aynı olduğundan aynı dozajın her iki formda da uygulanması mümkündür.
Böbrek fonksiyonu normal (kreatinin klerensi>50 ml/dakika) olan hastalar için doz şeması:
Endikasyon | Günlük dozaj (enfeksiyonun şiddetine göre) | Kullanım Süresi |
Toplumda edinilmiş pnömoni | Günde tek doz veya 2 kez 500 mg | 7-14 gün |
Piyelonefrit dahil, komplikasyonlu üriner sistem enfeksiyonları | Günde tek doz 250 mg1 | 10 gün |
Komplike olmayan üriner sistem enfeksiyonları | Günde tek doz 250 mg | 3 gün |
Komplikasyonlu deri ve yumuşak doku enfeksiyonları | Günde tek doz 750 mg | 7-14 gün |
Komplikasyonsuz deri ve yumuşak doku enfeksiyonları | Günde tek doz 500 mg | 7-10 gün |
Hastanede edinilmiş pnömoni | Günde tek doz 750 mg | 7-14 gün |
Prostatit | Günde tek doz 500 mg | 28 gün |
Akut sinüzit | Günde tek doz 500 mg | 10-14 gün |
Kronik bronşitin akut alevlenmesi | Günde tek doz 500 mg | 7 gün |
Solunum yoluyla geçen şarbon durumunda | Günde tek doz 500 mg** | 60 gün |
* Şiddetli enfeksiyonlarda dozajın arttırılması düşünülmelidir.
** Solunum yolu ile geçen şarbon’a maruz kalındığından şüphelenildiğinde veya maruz kalındıktan sonra mümkün olan en kısa sürede siprofloksasin uygulamasına başlanmalıdır.
Uygulama şekli:
VOLEFLOK, günde tek doz veya iki kez yavaş intravenöz infüzyon (60-90 dakika) ile maksimum 14 gün süreyle uygulanır. Birkaç gün içinde intravenöz uygulamadan oral forma geçiş mümkündür.
Bakteriyel kontaminasyonu önlemek için kauçuk tıpa delindikten hemen sonra (en geç 3 saat içinde) VOLEFLOK uygulanmalıdır. İnfüzyon süresince şişenin ışıktan korunmasına gerek yoktur. Bir defalık kullanım içindir. Kullanılmayan kısım atılır.
VOLEFLOK sadece bölüm 6.6.’da belirtilen geçimli olduğu infüzyon solüsyonları ile karıştırılarak kullanılmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer tarafından metabolize edilmediğinden ve böbrek yoluyla atıldığından karaciğer yetmezliğinde doz ayarlamasına gerek yoktur.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi < 50 ml/ dakika) olan hastalar için doz şeması:
250mg/24saat | t a a s 4 m 0 0 5 | t a a s 2 tH m 0 0 5 | t a a s 4 m 0 5 7 | |
Kreatinin klerensi | ilk doz 250mg | ilk doz 500mg | ilk doz 500 mg | ilk doz 750mg |
50-20 ml/dk | Sonra: 125 mg/24saat | Sonra: 250 mg/24saat | Sonra: 250 mg/12saat | Sonra: 750 mg/48saat |
19-10 ml/dk | Sonra: 125 mg/48saat | Sonra: 125 mg/24saat | Sonra: 125 mg/12saat | Sonra: 500 mg/48saat |
< 10 ml/dk | Sonra: 125 mg/48saat | Sonra: 125 mg/24saat | Sonra: 125 mg/24saat | Sonra: 500 mg/48saat |
** Hemodiyalizi takiben veya sürekli ambulatuvar peritoneal diyalizde ek bir doza gerek yoktur. |
Pediyatrik popülasyon:
VOLEFLOK pediyatrik hastalarda ve 18 yaşından küçük çocuklarda kontrendikedir.
Geriyatrik popülasyon:
4.3. Kontrendikasyonlar
*Epilepsisi olan hastalarda,
*Levofloksasin ve florokinolon grubu antibakteriyel ilaca aşırı duyarlılığı olanlarda, *Florokinolon grubu antibakteriyel kullanımına bağlı tendon rahatsızlığı öyküsü olanlarda,
*18 yaş altındakilerde,
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Pediatrik hastalarda, adolesanlarda (18 yaş altı), hamile kadınlarda ve emziren annelerde levofloksasinin emniyet ve güvenirliliği tespit edilmemiştir.
İnfüzyon verilirken dikkat edilecek noktalar:
VOLE
FLOK, infüzyon uygulamasında (en az 60 dakika) hasta izlenmelidir. Bazen taşikardi ve kan basıncında düşme, nadir vakalarda kan basıncının belirgin olarak düşmesi ve dolaşım kollapsı ortaya çıkabilir.
Kan basıncında dikkati çekecek kadar bir düşme gözlenirse infüzyon hemen kesilmelidir.
P.aeruginosa’nın
etken olduğu nozokomiyal enfeksiyonların tedavisinde başka bir antibiyotikle kombinasyon gerekebilir.
VOLEFLOK, SSS şikayetleri olup konvülsiyona eğilimli olanlarda, nonsteroidal antiinflamatuar ilaç ve fenbufen tedavisinin birlikte uygulandığı veya konvülsiyon eşiğini düşürdüğü bilinen teofilin gibi bir ilaç ile birlikte kullanıldığında dikkatli olunmalıdır.
Bazen anafilaktik şok olarak ortaya çıkan ciddi aşırı duyarlılık reaksiyonları ilk dozda bile görülebilir. Hipersensitivite reaksiyonları, kardiyovasküler kollaps, hipotansiyon/şok, bilinç kaybı, anjiyoödem (bronkospazm, nefes darlığı, akut respiratuar disteres dahil), dispne, ürtiker, kaşıntı gibi ciddi reaksiyonlarla birliktedir.
Akut hipersensitif reaksiyonlarda VOLEFLOK tedavisi kesilmeli ve antihistaminikler, kortizon kullanılmalı, hava yolunun açık tutulması dahil resistasyon çalışmaları yapılmalıdır.
Tedavi sırası veya sonrasında şiddetli, ısrarlı, kanlı diyare ortaya çıkarsa Clostridium difficile’e
bağlı psödomembranöz enterokolit düşünülmeli ve VOLEFLOK uygulaması durdurularak uygun destekleyici ve/veya spesifik tedavi uygulanmalıdır.
Bu gibi durumlarda barsak hareketlerini engelleyen ilaçlar kullanılmamalıdır .
Böbrek yetersizliği olanlarda dozu kreatinin klerensine göre ayarlanmalıdır (Kullanım şekli ve dozuna bakınız) .
Nadiren görülen tendinitten şüphelenildiğinde VOLEFLOK uygulaması bırakılarak etkilenen tendonun hareketsiz hale getirilmesi sağlanarak uygun tedavi tatbik edilmelidir. Tendinit tedaviye başlandıktan 48 saat sonra ortaya çıkabilir. Tendinit ve tendon rüptürü riski yaşlılık ve kortikosteroid kullanımında artar.
İnsulin, gliburid veya glibenglamid gibi oral hipoglisemik ilaç kullanan diyabetik hastalarda kan glukoz düzeyi değişiklikleri (hiper ve/veya hipoglisemi) bildirildiğinden bu grup hastalarda kan glukoz düzeyi izlenmelidir. Hipoglisemi ortaya çıkarsa VOLEFLOK uygulaması bırakılmalı ve uygun bir tedaviye başlanmalıdır.
Pseudomonas aureginosa’nın
etkili olduğu nazokomiyal enfeksiyonlarda diğer antibiyotiklerle kombinasyon gerekebilir.
Nadiren de olsa fotosensitizasyon görülebileceğinden ilaç kullanan kişilerin kuvvetli güneş ışığa veya solaryum gibi yapay ultraviole ışınlarına maruz kalmamaları tavsiye edilir.
Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz aktivite eksikliği olanlarda kinolon grubu
antibakteriyeller hemolitik reaksiyonlara neden olabileceğinden birlikte kullanımda dikkatli olunmalıdır.
Levofloksasin dahil kinolon alan hastalarda psikotik reaksiyonlar bildirilmiştir. Çok nadir vakalarda bu durum, levofloksasisinin tek dozundan sonra bazen kişilik değişimi ve intihara kadar ilerlemiştir. Bu reaksiyonların geliştiği hastalarda levofloksasin kesilmeli ve uygun tedavi başlatılmalıdır. Levofloksasin, psikotik hastalarda ya da psikiyatrik hastalık geçmişi olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Uzun QT sendromu / Torsades de Pointes’e neden olabilir. Bu nedenle tanısı konmuş veya şüpheli konjenital uzamış QT sendromu veya Torsades de Pointes hastalarında kesinlikle kullanılmamalıdır.
Levofloksasin dahil fluorokinolon alan hastalarda duyusal ya da sensorimotor periferal nöropati bildirilmiştir. Levofloksasin, nöropati semptomları görülen hastalarda geri dönülemeyen durumların gelişmesini önlemek için kesilmelidir.
Levofloksasin ile özellikle altında ciddi hastalık (örn. sepsis) yatan hastalarda hayatı tehdit eden karaciğer yetmezliğine kadar hepatik nekroz vakaları bildirilmiştir.
Anoreksi, sarılık, koyu idrar, prurit ya da tender abdomen gibi karaciğer hastalık semptomları ve işaretleri gelişirse hastalara tedaviyi durdurmaları ve doktorlarına haber vermeleri tavsiye edilmelidir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Antiasidler, sukralfat, metal iyonlar, multivitaminler:
Oral uygulanan antiasit, sükralfat, multivitamin veya metal katyonları ile intravenöz kinolon uygulaması arasındaki etkileşime dair herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Ancak hiçbir kinolon, magnezyum gibi multivitamin katyonları içeren çözeltilerle birlikte aynı intravenöz yol üzerinden uygulanmamalıdır.
Teofilin:
Yapılan klinik
çalışmada levofloksasinin teofillinin plazma konsantrasyonu, AUC’si ve diğer parametrelerinde anlamlı etkisi tesbit edilmemiştir. Buna rağmen teofilin ile diğer kinolonların birlikte kullanımı teofilin eliminasyon yarı ömründe uzama, serum düzeyinde yükselme ve teofiline bağlı yan etkilerde artış ile sonuçlanabilir.
Siklosporin:
Siklosporin ile birlik
te levofloksasin kullanımında siklosporinin yarı ömrü % 33 oranında artar. Klinik olarak anlamlı olmayan bu artış, sikl
osporin dozunun ayarlanmasını gerektirmez.
Probenesid ve simetidin:
Özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda tubuler böbrek sekresyonunu etkileyen probenesid ve simetidinin levofloksasin ile birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır .
Non-steroidal anti-inflamatuar ilaçlar:
Bu grup ilaçlarla birlikte kullanıldığında SSS stimulasyonu ve konvülziyon nöbetleri artabilir .
Antidiyabetikler
: Bu grup ilaçlarla birlikte kullanımda hiperglisemi veya hipoglisemi görülebileceğinden kan glukoz düzeyi dikkatle izlenmelidir.
K vitamini antagonistleri:
Tedavisi K vitamini antagonistleri ile yapılan hastalarda pıhtılaşma testleri dikkatle takip edilmelidir. Levofloksasin ile bir K vitamini antagonistinin (varfarin gibi) birlikte kullanılarak tedavi edildiği hastalarda pıhtılaşma testlerinde (PT/INR) ve/veya kanamada şiddetli olabilen artışlar bildirilmiştir.
Diğer ilaçlar:
Kalsiyum karbonat, digoksin, varfarin ile birlikte uygulamada levofloksasin farmakokinetiğinde klinik anlamı olacak bir değişiklik görülmemiştir .
QT intervalini uzatan ajanların (eritromisin, sisaprid, antipsikotikler, siklik antidepresanlar, Sınıf Ia ve III anti aritmikler) levofloksasinle kullanımından kaçınılmalıdır.
Azosilin, simetidin, probenesid, renal sekresyonu azaltarak levofloksasin düzeylerini arttırır.
Antineoplastik ajanlarla birlikte kullanımı levofloksasin düzeyini azaltabilir.
Kortikosteroidler ise tendon rüptürü riskini arttırabilir.
Levofloksasin Mycobacterium tuberculosis’in üremesini inhibe edebilir, bu nedenle tüberkülozun bakteriyolojik tanısında yalancı-negatif sonuçlara sebep olabilir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Gebelik kategorisi C.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik/ve-veya/embriyonal/fetal gelişim/ve- veya/doğum/ve-veya/doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir.
İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
VOLEFLOK gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelik dönemi
Hamilelerde yapılmış güvenli çalışmalar olmadığından ve florokinolonların gelişen organizmanın kıkırdakları üzerine olan zararlı etkisi nedeniyle VOLEFLOK gebelik döneminde kullanılmamalıdır. Hekimin tavsiyesi ile ilacın gebe kadına sağlayacağı faydanın fötus üzerinde olabilecek riskten üstün görüldüğü durumlarda kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Kinolonlar anne sütü ile atılmaktadır (süte geçmektedir). VOLEFLOK emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Bazı yan etkileri kişinin konsantrasyon, refleks ve reaksiyon yeteneğini azaltabileceğinden motorlu taşıt veya iş makinesi kullanırken dikkatli olunmalıdır.
4.8. istenmeyen etkiler
4.8. İstenmeyen etkiler
in sıklık gruplandırması şöyledir:
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100), seyrek (>1/10000 ila <1/1000), çok seyrek (<1/10000) bilinmi
yor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Enfeksiyonlar ve infestasyonlar
Yaygın olmayan :Mantar enfeksiyonları (ve diğer dirençli mikroorganizmaların proliferasyonu)
Kan ve lenfatik sistem bozuklukları
Yaygın olmayan : Lökopeni, eozinofili
Seyrek : Trombositopeni, nötropeni
Çok seyrek : Agranülositoz
Bilinmeyen : Pansitopeni, hemolitik anemi immun sistem bozuklukları
Çok seyrek : Anafilaktik şok (bölüm 4.4. e bakınız)
Anafilaktik ve anfilaktoid reaksiyonlar, bazen ilk dozdan sonra bile oluşabilir.
Bilinmeyen: Aşırı duyarlılık (bölüm 4.4. e bakınız)
Metabolizma ve beslenme bozuklukları
Yaygın olmayan : Anoreksi
Çok seyrek : Hipoglisemi (özellikle diyabetik hastalarda) (Bölüm 4.4. e
bakınız)
Psikiyatrik bozukluklar
Yaygın olmayan : Uykusuzluk, sinirlilik
Seyrek :Psikotik bozukluklar, depresyon, konfüzyonal durum, ajitasyon,
anksiyete
Çok seyrek :İntihar fikri ya da teşebbüsü dahil kendi kendini tehlike sokacak
hareketleri içeren psikotik reaksiyonlar, halusinasyonlar.
Sinir sistemi bozuklukları
Yaygın olmayan : Baş dönmesi, baş ağrısı, somnolans
Seyrek : Konvülsiyon, tremor, parastezi
Çok seyrek : Duyusal ya da sensorimotor periferal nöropati, tat alma
duyusunun kaybolması dahil tat alma bozukluğu, koku alma duyusunun kaybolması dahil koku alma duyusunda bozukluk
Göz bozuklukları
Çok seyrek : Görme bozuklukları
Kulak ve labirent bozukluklar
Yaygın olmayan : Vertigo
Çok seyrek : Duyma duyusunda zayıflama
Bilinmeyen : Kulak çınlaması
Kardiyak bozukluklar
Seyrek : Taşikardi
Bilinmeyen : Uzamış QT aralığı
Vaskuler bozukluklar
Yaygın : Filebit
Seyrek : Hipotansiyon
Solunum, torasik ve mediastinal bozukluklar
Seyrek : Bronkospazm, dispne
Çok seyrek : Alerjik pnömoni
Gastrointestinal bozukluklar
Yaygın : Diyare, bulantı
Yaygın olmayan : Kusma, karın ağrısı, dispepsi, gaz, kabızlık
Seyrek : Kanlı diyare (çok seyrek vakalarda psödomembranöz kolit
dahil enterokolit’i gösterebilir.)
Karaciğer ve safra kesesi bozuklukları
Yaygın : Karaciğer enzimlerinde artış (ALT/AST, alkalin fosfataz,
GGT)
Yaygın olmayan : Kan bilirubininde artış
Çok seyrek : Hepatit
Bilinmeyen :Sarılık ve akut karaciğer yetmezliği olan vakalar dahil ciddi
karaciğer bozukluğu (özellikle ciddi hastalığı olan hastalarda) bildirilmiştir.
Deri ve subkutan doku bozuklukları
Yaygın olmayan : Kızarıklık, prurit
Seyrek : Ürtiker
Çok seyrek : Anjiyonörotik ödem, ışığa duyarlılık reaksiyonları
Bilinm
eyen :Toksik epidermal nekroliz, Stevens-Johnson sendromu, eritema
multiform, hiperhidroz
Bazen ilk dozdan sonra bile mukokutanöz reaksiyonlar oluşabilir.
Kas- iskelet sistemi ve yumuşak doku bozuklukları
Seyrek :Tendinit dahil tendon rahatsızlıkları (örn. Aşil tendonu), artralji,
miyalji
Çok seyrek :Tendon rüptürü. Bu yan etki tedaviye başlandıktan sonra 48
saat içinde oluşabilir ve çift taraflı olabilir, kas zayıflığı, özellikle myasthenia gravis’li hastalarda önemli olabilir.
Bilinmeyen : Rabdomiyoliz
Renal ve üriner sistem bozuklukları Yaygın olmayan : Kan kreatininde artış
Çok seyrek : Akut böbrek yetmezliği (örn. İntertistiyal nefrit’le ilişkili
)
Genel bozukluklar ve uygulama yeri bozuklukları
Yaygın olmayan : Asteni
Çok seyrek : Pireksi
Bilinmeyen : Ağrı (sırt, göğüs ve eklem ağrısı dahil)
Florokinonlarla ilişkili olarak görülen diğer yan etkiler:
• ekstrapiramidal semptomlar ve kas koordinasyonunun diğer bozuklukları
• hipersentiviti vaskulit
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Aşırı doz kullanımında SSS belirtileri olarak konfüzyon, baş dönmesi, şuur kaybı, QT aralığında artış ve konvülziyon ile gastrointestinal sistem reaksiyonları, bulantı ve mukoza erozyonu görülebilir.
Spesifik bir antidotu yoktur. Bu gibi durumlarda semptomatik tedavi uygulanıp gastrik lavaj yapılmalı, mide mukozasının korunması için antiasit uygulanmalıdır.
Hemodiyaliz, peritoneal diyaliz veya sürekli
ambulatuvar diyaliz levofloksasinin vücuttan uzaklaştırılmasında etkili değildir.
Grip, Soğuk Algınlığı ve Öksürük Grip ve soğuk algınlığı (nezle) semptomları arasındaki farkı bilmek önemlidir. Soğuk algınlığı gripten daha hafif belirtiler gösteren bir solunum yolu hastalığıdır. | Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmesini takip eden birkaç gün içinde, hiçkimse hasarin ne kadar olacagini tahmin edemez. Buradaki sorun, omuriligin herhangi bir zedelenmesinden hemen sonra, bir omurilik sokunun olusmasidir. |
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.Satış Fiyatı | 300.6 TL [ 22 Sep 2023 ] |
Önceki Satış Fiyatı | 300.6 TL [ 15 Sep 2023 ] |
Original / Jenerik | Jenerik İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8699828690054 |
Etkin Madde | Levofloksasin |
ATC Kodu | J01MA12 |
Birim Miktar | 750+150 |
Birim Cinsi | MG/ML |
Ambalaj Miktarı | 1 |
Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > RİFAMPİSİN/RİFAMİSİN > Levofloksasin |
Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. |
İLAÇ EŞDEĞERLERİ
Eşdeğer İlaç Adı | Barkodu | İlaç Fiyatı |
---|---|---|
Eşdeğer bir ilaç bulunamadı |
Belsoğukluğu, Chlamydia ve Frengi Belsoğukluğu, bakterilerin sebep olduğu bir enfeksiyondur. Cinsel ilişki yoluyla bulaşır ve dölyatağı boynunda, idrar yollarında, anüste, makatta ve boğazda enfeksyona sebep olabilir. |
|
Tiroid Kanseri En sık görülen tiroid kanseri türü olan papiller tiroid kanseri, tüm tiroid kanserlerinin yaklaşık %70'ini oluşturur. |
|
Gıda Alerjisi Her yıl milyonlarca insan yiyeceklere alerji gösteriyor. |