VONECIP 200 mg/100 ml IV infüzyonluk çözelti Kısa Ürün Bilgisi

Siprofloksasin }

  • 1.   BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

    VONECİP 200 mg/100 ml I.V. infüzyonluk çözelti Steril

  • 2.   KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM

    Etkin madde

    100 mL'lik infüzyon çözeltisi; 200 mg siprofloksasine eşdeğer 254 mg siprofloksasin laktat içerir.

    Yardımcı maddeler

    Sodyum klorür: 900 mg (15,4 mmol)

    Diğer yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız. Elektrolit yoğunlukları (Litrede):

    Sodyum: 154 mmol = 154 mEq

    Klorür: 154 mmol = 154 mEq

    Laktat: 7,2 mmol = 7,2 mEq


  • 3.   FARMASÖTİK FORMU

    İnfüzyon çözeltisi.

    Berrak, hemen hemen renksizilahafifsarımsırenkteçözelti.

    İnfüzyonluk çözeltinin pH değeri 3,5 ila 4,6 aralığındadır.


    4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

      4.1. Terapötik endikasyonlar

      Akut bakteriyel sinüzit, kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesi ve komplike olmayan üriner enfeksiyonlarda alternatif tedavi seçeneklerinin varlığında ciddi yan etki riski nedeniyle kullanılmamalıdır. Buna ilave olarak üriner enfeksiyonlarda antibiyogramla duyarlık kanıtlanması gerekmektedir.

      VONECİP, aşağıdaki endikasyonların tedavisinde endikedir (Bkz. Bölüm 4.4 ve 5.1). Tedaviye başlamadan önce siprofloksasin direnci ile ilgili mevcut bilgilere özel dikkat gösterilmelidir. Antibakteriyel ajanların uygun kullanımlarına ilişkin mevcut resmi yönergeler dikkate alınmalıdır.

      Yetişkinler

        Gram negatif bakterilerden kaynaklanan alt solunum yolu enfeksiyonları

          Kronik obstrüktif akciğer hastalığı alevlenmeleri

          Siprofloksasin sadece bu enfeksiyonların tedavisi için yaygın olarak önerilen diğer antibakteriyel maddelerin kullanılması uygun görülmediğinde kullanılmalıdır.

          Kistik fibröz veya bronşektazide bronko-pulmoner enfeksiyonlar

          4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

          Pozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:

          Doz; endikasyona, enfeksiyonun yeri ve şiddetine, neden olan organizmaların siprofloksasine duyarlılığına, hastaların böbrek fonksiyonlarına ve çocuklar ile ergenlerde vücut ağırlığına göre belirlenir.

          Tedavi süresi, hastalığın şiddetine ve klinik ve bakteriyolojik seyrine bağlıdır.

          Tedavinin intravenöz başlamasından sonra, doktorun kararıyla klinik olarak belirtilirse, tablet veya süspansiyonla oral tedavi uygulamasına geçilebilir. İ.V. tedavisi, mümkün olan en kısa sürede oral uygulama yolu ile takip edilmelidir.

          Şiddetli vakalarda veya hasta tablet alamıyorsa (ör. enteral beslenme uygulanan hastalar), oral uygulamaya geçilinceye kadar intravenöz siprofloksasin ile tedaviye başlanması önerilir.

          Bazı bakterilerden (ör. Pseudomonas aeruginosa, Acinetobacter veya Staphylococci) kaynaklanan enfeksiyonların tedavisi, daha yüksek siprofloksasin dozları ve diğer uygun antibakteriyel ajanlarla birlikte uygulanmasını gerektirebilir.

          Bazı enfeksiyonların (ör. pelvik inflamatuar hastalık, intra-abdominal enfeksiyonlar, nötropenik hastalardaki enfeksiyonlar ile kemik ve eklem enfeksiyonları) tedavisi, dâhil olan patojenlere bağlı olarak diğer uygun antibakteriyel ajanlarla birlikte uygulanmasını gerektirebilir.

          Yetişkinler

          Endikasyonlar

          Günlük doz (mg)

          Tedavinin toplam süresi (en kısa sürede oral tedaviye geçiş dahil)

          Alt solunum yolu enfeksiyonları

          Günde iki kez 400 mg

          ila üç kez 400 mg

          7 – 14 gün

          Üst solunum yolu enfeksiyonları

          Kronik sinüzitin

          akut alevlenmesi

          Günde iki kez 400 mg

          ila üç kez 400 mg

          7 – 14 gün

          Kronik süpüratif

          otitis media

          Günde iki kez 400 mg

          ila üç kez 400 mg

          7 – 14 gün

          Malign otitis

          eksterna

          Günde üç kez 400 mg

          28 gün – 3 ay

          İdrar yolu

          Akut ve komplike

          7 – 21 gün, bazı özel

          enfeksiyonları (Bkz. Bölüm 4.4)

          piyelonefrit

          Günde iki kez 400 mg ila üç kez 400 mg

          durumlarda (apse gibi) 21 günden daha uzun süre

          devam edilebilir.

          Bakteriyel prostatit

          Günde iki kez 400 mg

          2 – 4 hafta (akut)

          ila üç kez 400 mg

          Genital sistem

          Duyarlı Neisseria

          Günde iki kez 400 mg ila üç kez 400 mg

          enfeksiyonları

          gonorrhoea'ye bağlı olgular dahil

          epididimo-orşitve

          En az 14 gün

          s://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys

          pelvik

          inflamatuvar hastalıklar

          Gastrointestinal kanal enfeksiyonları ve intra-abdominal enfeksiyonlar

          Shigella dysenteriae tip 1 dışındaki Shigella türleri dahil bakteriyel patojenlerin neden olduğu diyare ve şiddetli seyahat diyaresinin ampirik

          tedavisi

          Günde iki kez 400 mg

          1 gün

          Shigella dysenteriae tip 1'in neden olduğu

          diyare

          Günde iki kez 400 mg

          5 gün

          Vibrio cholerae'nin

          neden olduğu diyare

          Günde iki kez 400 mg

          3 gün

          Tifo ateşi

          Günde iki kez 400 mg

          7 gün

          Gram negatif bakterilerden kaynaklanan intra- abdominal

          enfeksiyonlar

          Günde iki kez 400 mg ila üç kez 400 mg

          5 –14 gün

          Gram negatif bakterilerin neden olduğu deri ve yumuşak doku

          enfeksiyonları

          Günde iki kez 400 mg ila üç kez 400 mg

          7 – 14 gün

          Kemik ve eklem enfeksiyonları

          Günde iki kez 400 mg

          ila üç kez 400 mg

          En fazla 3 ay

          Bakteriyel enfeksiyon kaynaklı olduğu düşünülen ateşli nötropenik hastalıklar.

          Siprofloksasin, resmi kılavuzlar doğrultusunda uygun antibakteriyel ajanlarla birlikte uygulanmalıdır.

          Günde iki kez 400 mg ila üç kez 400 mg

          Tedaviye tüm nötropeni periyodu süresince devam edilmelidir.

          Parenteral yoldan tedavi alabilecek bireyler için solunum yolu şarbonuna maruziyet sonrası profilaksi ve küratif tedavi.

          İlacın uygulanmasına şüpheli veya doğrulanmış maruziyetten sonra

          mümkün olan en kısa süre içinde başlanmalıdır.

          Günde iki kez 400 mg

          Bacillus anthracis maruziyetinin onaylanmasından itibaren 60 gün

          Uygulama şekli:

          VONECİP, kullanımdan önce görsel olarak kontrol edilmelidir. Berrak değilse kullanılmamalıdır.

          Siprofloksasin intravenöz infüzyonla uygulanmalıdır. Çocuklar için infüzyon süresi 60 dakikadır. Yetişkin hastalarda infüzyon süresi 400 mg siprofloksasin için 60 dakika ve 200 mg siprofloksasin için 30 dakikadır. Geniş bir vene yavaş infüzyon, hastanın rahatsızlığını en aza indirir ve venöz iritasyon riskini azaltır.

          İnfüzyon çözeltisi doğrudan veya diğer geçimli infüzyonluk çözeltilerle karıştırılarak verilebilir (Bkz. Bölüm 6.2).

          Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

          Böbrek yetmezliği:

          Böbrek yetmezliği olan hastalar için önerilen başlangıç ve idame dozları:

          Kreatinin klerensi

          (mL/dk./1,73 m)

          Serum kreatinin

          (mikromol/L)

          İntravenöz doz (mg)

          >60

          <124

          Genel doza bakınız.

          30-60

          124-168

          Her 12 saatte 200 – 400 mg

          <30

          >169

          Her 24 saatte 200 – 400 mg

          Hemodiyaliz tedavisi

          alan hastalar

          >169

          Her 24 saatte 200 – 400 mg (diyaliz

          sonrası)

          Periton diyalizi tedavisi

          alan hastalar

          >169

          Her 24 saatte 200 – 400 mg

          Renal bozukluğu olan çocuklarda doz çalışması yapılmamıştır.

          Karaciğer yetmezliği:

          Karaciğer fonksiyon bouzkluğu olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Hepatik bozukluğu olan çocuklarda doz çalışması yapılmamıştır.

          Pediyatrik popülasyon:

          Endikasyonlar

          Günlük doz (mg)

          Tedavinin toplam süresi (en kısa sürede oral tedaviye geçiş dahil)

          Kistik fibrozis

          Doz başına en fazla 400 mg ile günde üç kez 10 mg/kg vücut ağırlığı

          10 – 14 gün

          Akut ya da komplike piyelonefrit

          Doz başına en fazla 400 mg ile günde üç kez 6 mg/kg ila 10 mg/kg vücut ağırlığı.

          10 – 21 gün

          Parenteral yoldan tedavi alabilecek bireyler için solunum yolu şarbonuna maruziyet sonrası küratif tedavi

          İlaç uygulanmasına şüpheli ya

          Doz başına en fazla 400 mg ile günde iki kez 10 mg/kg ila 15 mg/kg vücut ağırlığı.

          Bacillus anthracis maruziyetinin doğrulanmasından itibaren 60 gün

          :https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys

          Çocuklar ve ergenlerde doz, vücut ağırlığına göre belirlenir.

          sonra mümkün olan en kısa

          sürede başlanmalıdır.

          Diğer şiddetli enfeksiyonlar

          Doz başına en fazla 400 mg ile günde üç kez 10 mg/kg vücut ağırlığı

          Enfeksiyon çeşidine göre

          Geriyatrik popülasyon:

          Yaşlı hastalar, enfeksiyonun şiddetine ve hastanın kreatinin klirensine göre seçilmiş bir doz almalıdır.

          4.3. Kontrendikasyonlar

            Siprofloksasin veya diğer kinolonlara ya da ürünün herhangi bir bileşenine karşı aşırı duyarlılık (Bkz. Bölüm 6.1).

            Siprofloksasin ve tizanidinin birlikte kullanılması (Bkz. Bölüm 4.5).

          4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

          Tendinit ve tendon rüptürü, periferal nöropati ve merkezi sinir sistemi etkileri dâhil sakatlığa sebep olan ve potansiyel geri dönüşümsüz ciddi advers reaksiyonlar

          VONECİP dahil florokinolonlar, sakatlığa sebep olabilen ve potansiyel geri dönüşümsüz ciddi advers reaksiyonlarla ilişkilendirilmiştir. Yaygın olarak görülen advers reaksiyonlar kas-iskelet ve periferal sinir sistemi (tendinit, tendon rüptürü, tendonlarda şişme veya enflamasyon, karıncalanma veya uyuşma, kol ve bacaklarda uyuşukluk, kas ağrısı, kas güçsüzlüğü, eklem ağrısı, eklemlerde şişme gibi) atralji, miyalji, periferal nöropati ve merkezi sinir sistemi etkileridir (halüsinasyon, anksiyete, depresyon, intihar eğilimi, insomnia, şiddetli baş ağrısı ve konfüzyon) (Bkz. Bölüm 4.8).

          Bu reaksiyonlar, VONECİP başladıktan sonra saatler ya da haftalar içinde görülebilir. Her yaş grubundan veya önceden mevcut risk faktörleri olmayan hastalar, bu advers reaksiyonları yaşamıştır.

          Herhangi bir ciddi advers reaksiyonun ilk bulgularının veya semptomlarının ortaya çıkması durumunda VONECİP derhal kesilmelidir. Ayrıca florokinolonlarla bağlantılı olarak, bu ciddi advers reaksiyonlardan herhangi birini yaşayan hastalarda VONECİP dahil florokinolonların kullanımından kaçınılmalıdır.

          Geçmişte, kinolon veya florokinolon içeren ürünler kullanırken ciddi advers etkiler yaşayan hastalarda siprofloksasin kullanımından kaçınılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.8). Bu hastaların siprofloksasin ile tedavisi sadece alternatif tedavi seçeneklerinin yokluğunda ve dikkatli yarar/risk değerlendirmesi yapıldıktan sonra başlatılmalıdır (Ayrıca bkz. Bölüm 4.3).

          Şiddetli enfeksiyonlar ve Gram pozitif ve anaerobik bakterilere bağlı karma enfeksiyonlar Siprofloksasin monoterapisi, ciddi enfeksiyonların ve gram pozitif veya anaerobik patojenlerden kaynaklanabilecek enfeksiyonların tedavisi için uygun değildir. Bu tür enfeksiyonlarda siprofloksasin diğer uygun antibakteriyel ajanlarla birlikte verilmelidir.

          Streptokokal enfeksiyonlar (Streptococcus pneumoniae dahil)

          Siprofloksasin, etkililiği yetersiz olduğundan dolayı streptokokal enfeksiyonların tedavisinde önerilmez.

          Genital sistem enfeksiyonları

          Epididimo-orşit ve pelvik inflamatuvar hastalıklar florokinolona dirençli Neisseria gonorrhoeae izolatlarından kaynaklanabilir. Epididimo-orşit ve pelvik inflamatuvar hastalıklar için, ampirik siprofloksasin sadece siprofloksasine dirençli Neisseria gonorrhoeae dışlanamazsa uygun başka bir antibakteriyel ajan (ör. sefalosporin) ile kombinasyon halinde düşünülmelidir. Üç günlük tedavi sonucunda klinik iyileşme sağlanamadıysa tedavi yeniden değerlendirilmelidir.

          İdrar yolu enfeksiyonları

          İdrar yolları enfeksiyonlarında en yaygın ilişkili patojen olan Escherichia coli'nin florokinolonlara direnci yaşanılan bölgeye göre farklılık gösterir. Reçete eden hekimlerin lokal olarak bölgelerindeki Escherichia coli'nin florokinolonlara direnç prevalansını dikkate almaları tavsiye edilmektedir.

          İntra-abdominal enfeksiyonlar

          Siprofloksasinin ameliyat sonrası intra-abdominal enfeksiyonların tedavisindeki etkililiğiyle ilgili sınırlı veri bulunmaktadır.

          Seyahat diyaresi

          Siprofloksasin seçiminde, ziyaret edilen ülkelerdeki ilgili patojenlerde siprofloksasin direnciyle ilgili bilgiler dikkate alınmalıdır.

          Kemik ve eklem enfeksiyonları

          Siprofloksasin, mikrobiyolojik rapor sonuçlarına bağlı olarak diğer anti-mikrobiyal maddelerle birlikte kullanılmalıdır.

          Solunum yolu şarbonu

          İnsanlarda kullanımı, in vitro duyarlılık verilerine ve insanlardaki sınırlı verilerle birlikte hayvanlardan elde edilen deneysel verilere dayanmaktadır. Tedavi eden hekimler, şarbon tedavisi ile ilgili ulusal ve/veya uluslararası konsensüs dokümanlarına başvurmalıdır.

          Pediyatrik popülasyon

          Siprofloksasinin çocuklar ve adolesanlardaki kullanımı mevcut resmi kılavuzları izlemelidir. Siprofloksasin tedavisine, sadece çocuklar ve adolesanlarda kistik fibroz ve/veya ağır enfeksiyonların tedavisinde deneyimli hekimler tarafından başlanmalıdır.

          Siprofloksasinin olgunlaşmamış hayvanların ağırlık taşıyan eklemlerinde artropatiye neden olduğu gösterilmiştir. Çocuklarda siprofloksasin kullanımı ile ilgili olarak yapılan randomize, çift kör bir çalışmadan elde edilen güvenlilik verileri (siprofloksasin: n=335, ortalama yaş = 6,3 yıl; komparatörler: n=349, ortalama yaş = 6,2 yıl; yaş aralığı = 1 ila 17 yıl), +42. gün %7,2 ila

          %4,6 değerinde ilaçla ilgiliolduğundanşüphelenilenartropati insidansı (eklemle ilgili klinik

          belirti ve semptomlardan farklı) ortaya çıkarmıştır. Bir yıllık takip itibariyle ilaçla ilgili artropati insidansı sırasıyla %9 ve %5,7 olmuştur. Zamanla şüpheli ilaçla ilgili artropati olgularındaki artış, gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır. Tedaviye, eklemler ve/veya çevresindeki dokularla ilgili olası advers olaylar nedeniyle dikkatli bir yarar/risk değerlendirmesinden sonra başlanmalıdır (Bkz. Bölüm 4.8).

          Kistik fibroziste bronko-pulmoner enfeksiyonlar

          Klinik çalışmalara 5-17 yaş arası çocuklar ve gençler dahil edilmiştir. 1 ila 5 yaş arasındaki çocukların tedavisinde daha sınırlı deneyim mevcuttur.

          Komplike idrar yolu enfeksiyonları ve piyelonefritler

          İdrar yolu enfeksiyonlarının siprofloksasin ile tedavisi diğer tedaviler kullanılamadığında düşünülmelidir ve mikrobiyolojik sonuçlara dayandırılmalıdır. Klinik çalışmalar 1-17 yaşlarındaki çocuklar ve adolesanları içermiştir.

          Diğer spesifik şiddetli enfeksiyonlar

          Diğer tedaviler kullanılamadığında veya geleneksel tedavi başarısız olduktan sonra ve mikrobiyolojik raporlar siprofloksasinin kullanımına gerekçe oluşturduğunda, resmi kılavuzlara göre veya dikkatle risk/yarar değerlendirmesi yapıldıktan sonra diğer şiddetli enfeksiyonlarda kullanılabilir. Yukarıda bahsedilenlerin dışındaki spesifik şiddetli enfeksiyonlarda siprofloksasinin kullanımı klinik çalışmalarda değerlendirilmemiştir ve klinik deneyim sınırlıdır.

          Bunun sonucu olarak, bu enfeksiyonları taşıyan hastalar tedavi edilirken dikkatli olunması önerilir.

          Aşırı duyarlılık

          Bazı durumlarda ilk uygulamadan sonra anafilaktik ve anafilaktoid reaksiyonları içeren aşırı duyarlılık ve alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilir ve yaşamı tehdit edici olabilir (Bkz. Bölüm 4.8). Bu gibi durumlarda siprofloksasin kesilmeli ve uygun tıbbi tedaviye geçilmelidir.

          Kas-iskelet sistemi

          Siprofloksasin genellikle kinolon tedavisine bağlı tendon hastalığı/bozukluğu öyküsü olan hastalarda kullanılmamalıdır. Bununla birlikte, çok nadir durumlarda, neden olan organizmanın mikrobiyolojik verilerinin ve risk/fayda dengesinin değerlendirilmesinin ardından, mikrobiyolojik verilerin siprofloksasin kullanımını gerekçelendirebildiği yerlerde özellikle standart tedavi başarısız olduğunda veya bakteriyel direnç var ise bazı şiddetli enfeksiyonların tedavisi için bu hastalara VONECİP reçete edilebilir.

          Tendinit ve tendon kopması

          Tedavinin ilk 48 saati içinde bazen de iki taraflı olmak üzere, tendinit ve tendon kopması (özellikle, ancak bununla sınırlı olmamak üzere, aşil tendonu) gerçekleşebilir. VONECİP tedavisinin kesilmesinden sonraki birkaç aya kadar dahi tendon kopmaları ve inflamasyon oluşabilir (Bkz. Bölüm 4.8). Yaşlıhastalarda, böbrekyetmezliği olan hastalarda, organ nakli

          yapılan hastalarda ve aynı anda kortikosteroidlerle tedavi edilen hastalarda tendinit ve tendon kopması riski artmaktadır. Bu nedenle, kortikosteroidlerin birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.

          Tendinitin ilk belirtisinde (ör. ağrılı şişlik, iltihaplanma) siprofloksasin tedavisi kesilmeli ve alternatif tedavi düşünülmelidir. Etkilenen uzuvlar uygun şekilde tedavi edilmelidir (immobilizasyon). Tendinopati belirtileri ortaya çıkarsa kortikosteroidler kullanılmamalıdır.

          Myasthenia Gravis'in şiddetlenmesi:

          Florokinolonlar nöromüsküler blokaj aktivitesine sahiptir ve myasthenia gravisli hastalarda kas güçsüzlüğünü şiddetlendirebilirler. Florokinolon kullanan myasthenia gravisli hastalarda, ventilatör destek ihtiyacı ve ölümü kapsayan pazarlama sonrası ciddi advers olaylar florokinolonlarla ilişkilendirilmiştir. Öyküsünde myasthenia gravis bulunan hastalar, florokinolon kullanımından kaçınmalıdır.

          Görme bozuklukları

          Görme azalırsa veya gözlerde herhangi bir etki yaşanırsa, derhal bir göz uzmanına danışılmalıdır.

          Işığa duyarlılık

          Siprofloksasinin ışığa duyarlılık reaksiyonlarına neden olduğu gösterilmiştir. Siprofloksasin alan hastalara, tedavi sırasında yoğun güneş ışığına veya UV ışınlarına doğrudan maruz kalmaktan kaçınmaları önerilmelidir (Bkz. Bölüm 4.8).

          Santral sinir sistemi (SSS)

          Diğer florokinolonlarda olduğu gibi siprofloksasinin de nöbetleri tetiklediği veya nöbet eşiğini düşürdüğü bilinmektedir. Status epileptikus vakaları bildirilmiştir. Siprofloksasin, nöbete yatkınlığı bulunan santral sinir sistemi bozukluğu olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Nöbet oluşması halinde, VONECİP kesilmelidir (Bkz. Bölüm 4.8).

          Psikiyatrik reaksiyonlar

          VONECİP da dahil olmak üzere florokinolonların ilk defa uygulanmasından sonra dahi psikiyatrik reaksiyonlar oluşabilir. Nadir vakalarda depresyon veya psikotik reaksiyonlar, intihar fikrine/düşüncelerine ve intihara teşebbüs veya intihar etme gibi kendine zarar verme davranışına kadar gidebilir (Bkz. Bölüm 4.8). Hastanın bu reaksiyonlardan herhangi birini geliştirmesi durumunda, VONECİP kesilmeli ve uygun önlemler alınmalıdır.

          Periferal nöropati

          Kinolon ve florokinolon alan hastalarda parestezi, hipoestezi, disestezi veya güçsüzlüğe neden olan duyusal veya sensörimotor polinöropati vakaları bildirilmiştir. Geri dönüşümsüz bir durumun gelişmesini önlemek için ağrı, yanma, karıncalanma, uyuşma ve/veya zayıflık gibi nöropati semptomları gelişirse tedaviye devam etmeden önce doktorlarını bilgilendirmeleri tavsiye edilmelidir (Bkz. Bölüm 4.8).

          Kardiyak bozukluklar

          Siprofloksasinin de dahil olduğu florokinolon grubu ilaçlar kullanılırken QT aralığında uzama için bilinen risk faktörlerine sahip hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Örneğin;

            Konjenital uzun QT sendromu,

            4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

            Diğer ilaçların siprofloksasin üzerindeki etkisi:

            QT aralığını uzattığı bilinen ilaçlar

            VONECİP diğer florokinolonlarla benzer şekilde QT aralığını uzattığı bilinen ilaçları almakta olan hastalarda ihtiyatlı bir şekilde kullanılmalıdır (örn. Sınıf IA ve III antiaritmikler, trisiklik antidepresanlar, makrolidler, antipsikotikler) (Bkz. Bölüm 4.4).

            Probenesid

            Probenesid, siprofloksasinin renal atılımını engeller. Probenesid içeren tedavi edici ürünlerle birlikte VONECİP kullanımı siprofloksasinin serum konsantrasyonunun yükselmesine yol açar.

            Siprofloksasinin diğer ilaçlar üzerindeki etkisi:

            Tizanidin

            Sağlıklı bireylerde yapılan bir klinik çalışmada, tizanidin serum konsantrasyonlarında siprofloksasin ile birlikte verildiğinde bir artış görülmüştür. (C artışı: 7 kat, aralık: 4-21 kat, EAA artışı: 10 kat, aralık: 6-24 kat). Artan tizanidin serum konsantrasyonlarına bağlı hipotansif ve sedatif etkiler artmıştır (Bkz. Bölüm 4.4). Tizanidin içeren tedavi edici ürünler, VONECİP ile birlikte uygulanmamalıdır (Bkz. Bölüm 4.3).

            Metotreksat

            VONECİP ile metotreksatın aynı anda uygulanması, metotreksatın renal tübüllerden transportunu inhibe ederek metotreksatın plazma düzeylerinde artışa yol açabilir. Bu metotreksat ile bağlantılı toksik reaksiyonların riskini arttırabilir. Eş zamanlı kullanım önerilmez (Bkz. Bölüm 4.4).

            Teofilin

            Siprofloksasin ve teofilin içeren tedavi edici ürünlerin birlikte uygulanmaları serum teofilin düzeyinde arzu edilmeyen artışa yol açabilir. Bu durumda teofiline ait istenmeyen etkiler ortaya çıkabilir ve nadiren bu etkiler hayatı tehdit edici veya öldürücü olabilir. Kombinasyon durumunda serum teofilin konsantrasyonları kontrol edilmeli ve gerektiğinde teofilin dozu azaltılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.4).

            Diğer ksantin türevleri

            Siprofloksasin ve kafein ya da pentoksifilin (okspentifilin) içeren ürünler eş zamanlı kullanıldığında, söz konusu ksantin türevlerinin serum konsantrasyonlarının arttığı bildirilmiştir.

            Fenitoin

            Aynı anda siprofloksasin ve fenitoin uygulanması artan ya da azalan serum fenitoin seviyelerine neden olabilir, dolayısıyla hastanın ilaç seviyeleri açısından izlenmesi gerekmektedir..

            Siklosporin

            Eş zamanlı siprofloksasin ve siklosporin içeren tedavi edici ürünler verildiğinde serum kreatinin düzeyinde geçici yükselme gözlenmiştir. Bu nedenle bu hastaların serum kreatinin düzeyleri haftada iki kere kontrol edilmelidir.

            Vitamin K antagonistleri

            VONECİP'in bir vitamin K antagonistiyle eş zamanlı uygulaması, bu ilaçların antikoagülan etkilerini artırabilir. Söz konusu risk altta yatan enfeksiyona, hastanın yaş ve genel durumuna bağlı olarak değişebilir dolayısıyla siprofloksasinin INR (uluslararası normalize edilmiş oran) artışına katkısını belirlemek güçtür. VONECİP'in bir vitamin K antagonistiyle (ör. varfarin, asenokumarol, fenprokumon ya da fluindion) birlikte uygulandığı sırada ya da bu uygulamadan hemen sonra INR sık sık izlenmelidir.

            Duloksetin

            Klinik çalışmalar duloksetinin fluvoksamin gibi güçlü CYP 450 1A2 izoenzim inhibitörleri ile eşzamanlı kullanımının, duloksetinin EAA ve C değerlerinde artışa yol açabileceğini göstermiştir. Siprofloksasin ile olası bir etkileşime ait hiçbir klinik veri olmamasına rağmen, eş zamanlı kullanımda benzer etkiler beklenebilir (Bkz. Bölüm 4.4).

            Ropinirol

            Klinik bir çalışmada, modere bir CYP450 1A2 izoenzim inhibitörü olan siprofloksasin ile ropinirolün eş zamanlı kullanımı ropinirolün C ve EAA değerlerinde sırasıyla % 60 ve % 84'lük artışa neden olunmuştur. VONECİP ile eşzamanlı uygulandığı durumda ropinirolle ilişkili istenmeyen etkilerin izlenmesi ve uygun biçimde doz ayarlaması önerilmektedir (Bkz. Bölüm 4.4).

            Lidokain

            Sağlıklı gönüllülerde lidokain içeren tedavi edici ürünlerin CYP450 1A2 izoenzimi inhibitörü olan siprofloksasin ile eş zamanlı kullanımının, intravenöz lidokain klirensini %22 azalttığı gösterilmiştir. Lidokain tedavisi iyi tolere edilmesine karşı, vaka raporlarında eş zamanlı uygulamada ortaya çıkabilecek siprofloksasin ile ilişkili muhtemel yan etkiler bildirilmektedir.

            Klozapin

            250 mg siprofloksasinin 7 gün süreyle klozapinle eşzamanlı uygulamasını takiben, klozapin ve N-desmetilklozapin serum konsantrasyonları sırasıyla % 29 ve % 31 oranlarında artmıştır. Siprofloksasin ile eş zamanlı kullanım sırasında ya da hemen sonrasında klinik sürveyans ve uygun klozapin doz ayarlaması tavsiye edilmektedir (Bkz. Bölüm 4.4).

            Sildenafil

            Sildenafilin C ve EAA değerleri sağlıklı bireylerde, 500 mg siprofloksasinle eş zamanlı uygulanan 50 mg'lık oral dozu takiben yaklaşık iki kat artmıştır. Dolayısıyla siprofloksasinin sildenafil ile birlikte reçete edildiği durumda riskler ve yararlar göz önünde bulundurulmalıdır.

            Agomelatin

            Klinik çalışmalarda, güçlü bir CYP450 1A2 izoenzim inhibitörü olan fluvoksaminin agomelatin metabolizmasını önemli derecede inhibe ederek agomelatine maruziyeti 60 kat artırmakta olduğu gösterilmiştir. Orta dereceli bir CYP450 1A2 inhibitörü olan siprofloksasin ile olası bir etkileşim için klinik veri bulunmamasına rağmen, eş zamanlı kullanımı durumunda benzer etkiler beklenebilir (Bkz. Bölüm 4.4).

            Zolpidem

            Siprofloksasin ile birlikte uygulanması, kandaki zolpidem değerlerinde artışa neden olabilir, eş zamanlı kullanım önerilmez.

            Oral antidiyabetik ilaçlar

            Siprofloksasin ile başta sülfonilüreler olmak üzere (ör. glibenklamid, glimepirid) oral antidiyabetik ajanlar aynı anda uygulandığında, muhtemelen oral antidiyabetik ajanın etkisini güçlendirmesi nedeniyle hipoglisemi oluştuğu bildirilmiştir.

            4.6. Gebelik ve laktasyon

            Gebelik kategorisi: C

            Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon) Siprofloksasinin çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Önlem olarak, uygun bir kontrasepsiyon yöntemi kullanılması önerilmektedir.

            Gebelik dönemi

            VONECİP'in gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik ve/veya embriyonal/fetal gelişim ve/veya doğum ve/veya doğum sonrası gelişim üzerindekietkilerbakımındanyetersizdir (Bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara

            Hamile kadınlara siprofloksasin uygulamasına ilişkin mevcut veriler, siprofloksasinin malformatif veya feto/neonatal toksisitesine işaret etmemektedir. Hayvan çalışmaları, üreme toksisitesi açısından doğrudan veya dolaylı zararlı etkiler göstermemektedir. Kinolonlara maruz kalan yavru hayvanlarda ve doğum öncesi hayvanlarda, olgunlaşmamış kıkırdak üzerindeki etkiler gözlenmiştir, bu nedenle ilacın insan olgunlaşmamış organizmasında/fetüsünde eklem kıkırdağına zarar verebileceği göz ardı edilemez (Bkz. Bölüm 5.3).

            VONECİP gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

            Laktasyon dönemi

            Siprofloksasin anne sütüne geçmektedir. Olası artiküler hasar riskine bağlı olarak, VONECİP'in emzirme sırasında kullanımı önerilmemektedir (Bkz. Bölüm 5.3).

            Üreme yeteneği / Fertilite

            Hayvanlar üzerindeki çalışmalar Bölüm 5.3'e bakınız.

                4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

                Nörolojik etkileri nedeniyle siprofloksasin reaksiyon süresini etkileyebilir. Bu nedenle, araç veya makine kullanma kabiliyeti zarar görebilir.

                4.8. İstenmeyen etkiler

                En sık bildirilen advers ilaç reaksiyonları mide bulantısı, ishal, kusma, transaminazlarda geçici artış, döküntü, enjeksiyon ve infüzyon bölgesi reaksiyonlarıdır.

                Klinik çalışmalar ve siprofloksasinle (oral, intravenöz ve ardışık terapi) pazarlama sonrası sürveyans sırasında tanımlanan ve sıklık kategorileri belirlenen advers reaksiyonlar sistem organ sınıfına (MedDRA) göre aşağıda listelenmiştir. Sıklık analizi hem oral hem de intravenöz siprofloksasin uygulamasından gelen veriler dikkate alınarak yapılmıştır.

                İstenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecelerine göre sınıflandırılır:

                Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

                Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

                Yaygın olmayan: Mikotik süperenfeksiyonlar

                Kan ve lenf sistemi hastalıkları

                Yaygın olmayan: Eozinofili

                Seyrek: Lökopeni, anemi, nötropeni, lökositoz, trombositopeni, trombositemi

                Çok seyrek: Hemolitik anemi, agranülositoz, pansitopeni (hayatı tehdit edici), kemik iliği depresyonu (hayatı tehdit edici)

                Bağışıklık sistemi hastalıkları

                Seyrek: Alerjik reaksiyon, alerjik ödem/anjiyoödem

                Çok seyrek: Anafilaktik reaksiyon, anafilaktik şok (hayatı tehdit edici) (Bkz. Bölüm 4.4), serum hastalığı benzeri reaksiyon

                Endokrin hastalıkları

                Bilinmiyor: Uygunsuz anti-diüretik hormon salınımı sendromu (SIADH)

                Metabolizma ve beslenme hastalıkları

                Yaygın olmayan: İştahta azalma

                Seyrek: Hiperglisemi, hipoglisemi (Bkz. Bölüm 4.4) Bilinmiyor: Hipoglisemik koma (Bkz. Bölüm 4.4)

                Psikiyatrik hastalıklar*

                Yaygın olmayan: Psikomotor hiperaktivite/ajitasyon

                Seyrek: Konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu, anksiyete reaksiyonları, anormal rüyalar (kabus), depresyon (intihar fikri/düşünceleri ve intihara teşebbüs veya intihar etme gibi kendine zarar verme davranışına varma olasılığı) (Bkz. Bölüm 4.4), halüsinasyon

                Çok seyrek: Psikotik reaksiyonlar (intihar fikri/düşünceleri ve intihara teşebbüs veya intihar etme gibi kendine zarar verme davranışına varma olasılığı) (Bkz. Bölüm 4.4)

                Bilinmiyor: Hipomani dahil mani

                Sinir sistemi hastalıkları*

                Yaygın olmayan: Baş ağrısı, baş dönmesi, uyku bozuklukları, tat bozuklukları

                Seyrek: Parestezi (periferik paraljezi) ve disestezi, hipoestezi, tremor, nöbetler (status epileptikus dahil, bkz. Bölüm 4.4), vertigo

                Çok seyrek: Migren, koordinasyon bozukluğu, koku bozuklukları, hiperestezi, intrakraniyal hipertansiyon (psödotümör serebri)

                Bilinmiyor: Periferal nöropati ve polinöropati (Bkz. Bölüm 4.4)

                Göz hastalıkları*

                Seyrek: Görme bozuklukları (ör.diplopi) Çok seyrek: Görsel renk bozuklukları

                Kulak ve iç kulak hastalıkları*

                Seyrek: Kulak çınlaması, işitme kaybı, işitmede azalma

                Kardiyak hastalıklar**

                Seyrek: Taşikardi

                Bilinmiyor: Ventriküler aritmi, torsades de pointes (ağırlıklı olarak QT uzaması için risk faktörleri olan hastalarda bildirilmiştir), EKG QT uzaması (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.9)

                Vasküler hastalıklar**

                Seyrek: Vazodilatasyon, hipotansiyon, senkop Çok seyrek: Vaskülit

                Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar

                Seyrek: Dispne (astımla ilgili durumlar dahil)

                Gastrointestinal hastalıklar

                Yaygın: Bulantı, diyare

                Yaygın olmayan: Kusma, gastrointestinal ve abdominal ağrı, dispepsi, flatulans Seyrek: Antibiyotik ilişkili kolit (çok seyrek hayatı tehdit edici) (Bkz. Bölüm 4.4) Çok seyrek: Pankreatit

                Hepato-bilier hastalıklar

                Yaygın olmayan: Transaminaz seviyelerinde artış, bilirubin artışı(Bkz. Bölüm 4.4) Seyrek: Hepatik yetmezlik, kolestatik sarılık, hepatit

                Çok seyrek: Karaciğer nekrozu (çok nadiren hayatı tehdit edici karaciğer yetmezliğine ilerleyebilir) (Bkz. Bölüm 4.4)

                Deri ve deri altı doku hastalıkları

                Yaygın olmayan: Döküntü, kaşıntı, ürtiker

                Seyrek: Işığa duyarlılık reaksiyonları(Bkz. Bölüm 4.4)

                Çok seyrek: Peteşi, eritema multiforme, eritema nodosum, Stevens-Johnson sendromu (hayatı tehdit edici potansiyelde), toksik epidermal nekroliz (hayatı tehdit edici potansiyelde) Bilinmiyor: Akut generalize egzantematöz püstülozis (AGEP) , eozinofili ve sistemik semptomların eşlik ettiği ilaç reaksiyonu (DRESS)

                Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

                Yaygın olmayan: Kas-iskelet sistemi ağrısı (ör. ekstremite ağrısı, sırt ağrısı, göğüs ağrısı), artralji

                Seyrek: Miyalji, artrit, kas tonusunda artış ve kramp

                Çok seyrek: Kas güçsüzlüğü, tendinit, tendon rüptürü (çoğunlukla aşil tendonu) (Bkz. Bölüm 4.4), myasthenia gravis şiddetlenmesi (Bkz. Bölüm 4.4)

                Böbrek ve idrar hastalıkları

                Yaygın olmayan: Renal bozukluk

                Seyrek: Renal bozukluk, hematüri, kristalüri(Bkz. Bölüm 4.4), tübülointerstisyel nefrit

                Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar*

                Yaygın: Enjeksiyon ve infüzyon yeri reaksiyonları(sadece intravenöz uygulamalarda) Yaygın olmayan: Asteni, ateş

                Seyrek: Ödem, terleme (hiperhidrozis)

                Araştırmalar

                Yaygın olmayan: Alkalen fosfataz düzeyinde artış Seyrek: Amilaz artışı

                Bilinmiyor: Uluslararası Normalleştirme Oran (INR) artışı (Vitamin K antagonisti ile tedavi

                *Kinolonlar ve florokinolonlar kullanımıyla ilişkili olarak önceden mevcut risk faktörlerine bağlı olmaksızın, bazı durumlarda bazen çoklu sistem organ sınıfını ve duyusunu (tendinit, tendon kopması, artralji, ekstremitelerde ağrı, yürüme bozukluğu, parestezi ile ilişkili nöropatiler, depresyon, yorgunluk, hafıza bozukluğu, uyku bozuklukları ve işitme, görme, tat ve koku bozukluğu gibi reaksiyonlar dahil) etkileyen uzun süreli (aylar veya yıllar sürebilen), sakatlığa sebep olabilen ve potansiyel geri dönüşümsüz, çok seyrek ciddi advers reaksiyonlar bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.4).

                **Florokinolon alan hastalarda bazen rüptür (ölümcül vakalar dahil) ile komplike hale gelen aort anevrizması ve diseksiyonu ve kalp kapaklarından herhangi birinin regürjitasyonu/yetersizliği vakaları bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.4).

                Aşağıdaki belirtilen istenmeyen etkiler, intravenöz ya da ardışık (intravenöz ila oral) tedavi uygulanan hasta alt gruplarında daha yüksek bir sıklık kategorisine sahiptir.

                Yaygın

                Kusma, transaminazlarda geçici artış, döküntü

                Yaygın olmayan

                Trombositopeni, trombositemi, konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu, halüsinasyon, parestezi ve disestezi, nöbetler, vertigo, görme bozuklukları, işitme kaybı, taşikardi, vazodilatasyon, hipotansiyon,

                geçici hepatik yetmezlik, sarılık, renal yetmezlik, ödem

                Seyrek

                Pansitopeni, kemik iliği depresyonu, anaflaktik şok, psikotik reaksiyonlar, migren, koku alma bozuklukları, işitme azalması,

                vaskülit, pankreatit, karaciğer nekrozu, peteşi, tendon yırtılması

                <Belirli bir reaksiyonu ve bunun eşanlamlılarını ve ilgili koşulları açıklamak üzere MedDRA tercihli terim kullanılmıştır. ADR terimi temsili, MedDRA versiyon 14.0'a dayanmaktadır (‘Mikotik süperenfeksiyonlar' ve ‘Belirsiz ağrı' hariç).>

                Pediyatrik popülasyon:

                Yukarıda bahsedilen artropati (artralji, artrit) insidansı, yetişkinler için yapılan çalışmalardan elde edilen verilere dayanmaktadır. Çocuklarda, artropati yaygın olarak meydana gelmektedir (Bkz. Bölüm 4.4).

                Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

                Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0312 218 35 99)

                4.9. Doz aşımı ve tedavisi

            12 g doz aşımının hafif toksisite semptomlarına yol açtığı bildirilmiştir. 16 g'lik bir akut doz aşımının akut böbrek yetmezliğine neden olduğu bildirilmiştir.

            Doz aşımındaki semptomlar baş dönmesi, tremor, baş ağrısı, yorgunluk, nöbetler, halüsinasyonlar, konfüzyon, abdominal rahatsızlık, renal ve hepatik bozukluğun yanı sıra kristalüri ve hematüriden oluşur. Geri döndürülebilir renal toksisite bildirilmiştir.

            Acil durum önlemlerinin (ör. ventriküler boşaltımı takiben tıbbi karbon) dışında kristalürinin önlenebilmesi için gerekirse idrar pH'ı ve asitliği de olmak üzere böbrek işlevinin izlenmesi tavsiye edilmektedir. Hastaya bol sıvı verilmelidir. Kalsiyum veya magnezyum içeren antasitler teorik olarak aşırı dozlarda siprofloksasin emilimini azaltabilir.

            Hemodiyaliz veya peritonal diyaliz ile sadece az miktarda (<%10) siprofloksasin uzaklaştırılabilir.

            Doz aşımı durumunda, semptomatik tedavi uygulanmalıdır. QT aralığında uzama ihtimalinden dolayı EKG izlemi yapılmalıdır.


            5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

              5.1. Farmakodinamik özellikler

              Farmakoterapötik grup: Sistemik kullanım için antibakteriyeller, Florokinolonlar ATC kodu: J01MA02

              Etki mekanizması

              Siprofloksasinin bakterisid özelliği, bakteriyel DNA replikasyonu, transkripsiyonu, onarımı ve rekombinasyonu için gerekli enzimler olan tip II topoizomeraz (DNA giraz) ve topoizomeraz IV enzimlerinin inhibisyonunu içermektedir.

              Farmakokinetik/farmakodinamik ilişki

              Etkililik, çoğunlukla bakteriyel bir patojen için siprofloksasinin maksimum serum konsantrasyonu (C) ile minimum inhibitör konsantrasyonu (MİK) arasındaki ilişkiye ve eğri altında kalan alan (EAA) ile MİK arasındaki ilişkiye dayanır.

              Direnç mekanizması

              İn vitro siprofloksasin direnci yaygınlıkla çoklu adımlı mutasyonlar aracılığıyla topoizomeraz-

              IV ve DNA girazdaki hedef alan mutasyonlarına bağlıdır. Siprofloksasin ve diğer florokinolonlar arasındaki çapraz direnç sonuçları değişkendir. Tekli mutasyonlar klinik dirençle sonuçlanmaz ancak çoklu mutasyonlar genellikle aynı sınıftaki etkin maddelerin tümüne ya da çoğuna karşı klinik dirençle sonuçlanır.

              Aynı sınıftaki çeşitli etkin maddelerin fizikokimyasal özellikleri ve her bir etkin madde için taşıma sistemi afinitesine bağlı olarak, geçirgenlik ve/veya etkin madde atım pompası direnç mekanizmalarının florokinolon duyarlılığı üzerinde değişken etkileri olabilir. Tüm in vitro direnç mekanizmaları klinik izolatlar üzerinde yaygın olarak gözlemlenmektedir. Geçirgenlik bariyerleri (Pseudomonas aeruginosa'da yaygındır) ve atım mekanizmaları gibi diğer antibiyotikleri inaktive eden direnç mekanizmaları siprofloksasine duyarlılığı etkileyebilir. Qnr geni tarafından kodlanmış plazmid aracılı direnç bildirilmiştir.

              Antibakteriyel aktivite spektrumu

              Kırılma noktaları, duyarlı suşları orta seviyede duyarlı olan suşlardan ve orta seviyede duyarlı olanları ise dirençli suşlardan ayırır:

              EUCAST önerileri

              Mikroorganizmalar

              Duyarlı

              Dirençli

              Enterobacteriaceae

              Duyarlı ≤ 0,25 mg/L

              Dirençli > 0,5 mg/L

              Salmonella spp.

              Duyarlı ≤ 0,06 mg/L

              Dirençli > 0,06 mg/L

              Pseudomonas spp.

              Duyarlı ≤ 0,5 mg/L

              Dirençli > 0,5 mg/L

              Acinetobacter spp.

              Duyarlı ≤ 1 mg/L

              Dirençli > 1 mg/L

              Staphylococcus spp.

              Duyarlı ≤ 1 mg/L

              Dirençli > 1 mg/L

              Haemophilus influenzae

              Duyarlı ≤ 0,06 mg/L

              Dirençli > 0,06 mg/L

              Moraxella catarrhalis

              Duyarlı ≤ 0,125 mg/L

              Dirençli > 0,125 mg/L

              Neisseria gonorrhoeae

              Duyarlı ≤ 0,03 mg/L

              Dirençli > 0,06 mg/L

              Neisseria meningitidis

              Duyarlı ≤ 0,03 mg/L

              Dirençli > 0,03 mg/L

              Türlerle ilgili olmayan kırılma noktaları*

              Duyarlı ≤ 0,25 mg/L

              Dirençli > 0,5 mg/L

              Staphylococcus spp. – yüksek dozda tedaviyle ilişkili siprofloksasin için kırılma noktası

              *Türlerle ilgili olmayan kırılma noktaları temel olarak FK/FD verilerine dayanılarak belirlenmiştir ve belirli türlerin MİK dağılımlarından bağımsızdır. Bunlar yalnızca türe özgü kesme noktası verilmemiş olan türlerde kullanım içindir ve duyarlılık testinin önerilmediği türler için geçerli değildir.

              Kazanılan direncin prevalansı, coğrafi olarak ve zamanla değişebilmektedir, özellikle ciddi enfeksiyonların tedavisinde, belirli türler için dirence ait lokal bilgiler istenir. Gerektiği takdirde, ajanın en azından bazı enfeksiyon türleri için kullanımının sorgulandığı, direncin yerel prevalansının arttığı durumlarda, uzmanlardan görüş istenebilir.

              Siprofloksasin duyarlılığına göre ilgili türlerin gruplandırılması (Streptococcus türleri için bölüm 4.4'e bakınız)

              YAYGIN DUYARLI TÜRLER

              Aerobik Gram-pozitif mikroorganizmalar

              Bacillus anthracis (1)

              Aerobik Gram-negatif mikroorganizmalar

              Aeromonas spp.

              Brucella spp. Citrobacter koseri Francisella tularensis Haemophilus ducreyi Haemophilus influenzae* Legionella spp.

              Moraxella catarrhalis* Neisseria meningitidis Pasteurella spp.

              Salmonella spp.* Shigella spp. * Vibrio spp.

              Yersinia pestis

              Anaerobik mikroorganizmalar

              Mobiluncus

              Diğer mikroorganizmalar Chlamydia trachomatis (β) Chlamydia pneumoniae (β) Mycoplasma hominis (β)

              Mycoplasma pneumoniae (β)

              EDİNİLMİŞ DİRENCİN SORUN OLABİLECEĞİ TÜRLER

              Aerobik Gram-pozitif mikroorganizmalar

              Enterococcus faecalis (β)

              Staphylococcus spp. *(2)

              Aerobik Gram-negatif mikroorganizmalar

              Acinetobacter baumannii+ Burkholderia cepacia +* Campylobacter spp.+* Citrobacter freundii* Enterobacter aerogenes Enterobacter cloacae * Escherichia coli* Klebsiella oxytoca Klebsiella pneumoniae* Morganella morganii* Neisseria gonorrhoeae* Proteus mirabilis* Proteus vulgaris* Providencia spp.

              Pseudomonas aeruginosa* Pseudomonas fluorescens Serratia marcescens*

              Anaerobik mikroorganizmalar

              Peptostreptococcus spp.

              Propionibacterium acne

              DOĞAL DİRENÇLİ ORGANİZMALAR

              Aerobik Gram-pozitif mikroorganizmalar

              Actinomyces Enteroccus faecium Listeria monocytogenes

              Aerobik Gram-negatif mikroorganizmalar

              Stenotrophomonas maltophilia

              Anaerobik mikroorganizmalar

              Yukarıda listelenenler dışında

              Diğer mikroorganizmalar

              Mycoplasma genitalium Ureaplasma urealitycum

              * Onaylanmış klinik endikasyonlarda duyarlı izolatlar için klinik etkililik gösterilmiştir.

              (β) Edinilmiş direnç mekanizmasının yokluğunda doğal orta duyarlılık.

              Siprofloksasin duyarlılığına göre ilgili türlerin gruplandırılması (Streptococcus türleri için bölüm 4.4'e bakınız)

                Bacillus anthracis sporlarının inhalasyonuna bağlı deneysel hayvan enfeksiyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir; bu çalışmalarda maruziyetten kısa süre sonra başlanan antibiyotiklerin, tedavi infektif doz altında organizmadaki sporların sayısını düşürmek amacıyla yapılmışsa hastalığın meydana gelmesini önlediği ortaya çıkmıştır. İnsanlarda önerilen kullanımı esas olarak in vitro duyarlılığa ve sınırlı insan verileri ile birlikte deneysel hayvan verilerine dayanmaktadır. Yetişkinlerde 500 mg dozda günde iki oral siprofloksasin ile iki aylık tedavi süresi insanlarda şarbon enfeksiyonunun önlenmesi için etkili doz olarak kabul edilmiştir. Tedaviyi uygulayan doktor şarbon tedavisi bakımından ulusal ve/veya uluslararası konsensüs belgelerine başvurmalıdır.

                5.2. Farmakokinetik özellikler

                Genel özellikler

                Emilim:

                İntravenöz infüzyondan sonra maksimum serum konsantrasyonuna infüzyonun sonunda ulaşır. Siprofloksasin farmakokinetiği intravenöz yoldan 400 mg doza kadar doğrusaldır.

                Farmakokinetik parametreler açısından intravenöz günde iki defa ve günde üç defa doz rejimlerinin karşılaştırılmasında, siprofloksasin ve metabolitlerinin birikmediği görülmüştür. 200 mg siprofloksasin 60 dakika İ.V. infüzyon veya 250 mg siprofloksasin oral yolla her 12 saatte bir verilmiş, serum konsantrasyon-zaman profili eğrisi altında kalan alan (EAA) eşdeğer bulunmuştur.

                400 mg siprofloksasin 60 dakika İ.V. infüzyon veya 500 mg siprofloksasin oral yolla her 12 saatte bir verildiğinde, konsantrasyon-zaman eğrisi altında kalan alan (EAA) açısından biyoeşdeğer bulunmuştur.

                400 mg siprofloksasinin 60 dakika i.v. infüzyonu ile bulunan Cdeğeri, 750 mg oral dozun Cdeğerine benzemektedir.

                Her 8 saatte bir 400 mg siprofloksasin 60 dakika i.v. infüzyon ile her 12 saatte bir 750 mg oral siprofloksasin konsantrasyon-zaman eğrisi altında kalan alan (EAA) açısından biyoeşdeğerdir.

                Dağılım:

                Siprofloksasinin protein bağlanması düşüktür (% 20-30). Siprofloksasin, büyük ölçüde iyonlaştırılmamıi bir formda plazmada bulunur ve kararlı durum dağılım hacmi yüksektir (2-3 L/kg vücut ağırlığı) Siprofloksasin, akciğer (epitelyal sıvı, alveoler makrofajlar, biyopsi dokusu), sinüsler, iltihaplı lezyonlar (kantaritlerin blister sıvısı) ve ürogenital sistem (idrar, prostat, endometriyum) gibi toplam konsantrasyonun plazma konsantrasyonunu aştığı çeşitli dokularda yüksek seviyelere ulaşmaktadır.

                Biyotransformasyon:

                Düşük konsantrasyonlu 4 metaboliti olduğu bildirilmiştir. Bu metabolitler desetilensiprofloksasin (M1), sulfosiprofloksasin (M2), oksosiprofloksasin (M3) ve formilsiprofloksasin (M4) olup; ana bileşikten daha düşük bir derecede in vitro antimikrobiyal aktivite göstermektedir. Siprofloksasinin CYP4501A2 izo-enzimlerinin orta derecede bir inhibitörü olduğu bilinmektedir.

                Eliminasyon:

                Siprofloksasin büyük ölçüde renal yolla değişmemiş halde, daha küçük oranda ise feçesle atılmaktadır.

                Siprofloksasin atılımı (Dozun % oranı) İntravenöz uygulama

                İdrar

                Feçes

                Siprofloksasin

                61,5

                15,2

                Metabolitler (M1-M4)

                9,5

                2,6

                Renal klirens 180-300 mL /kg/saat, total vücut klirensi 480-600 ml/kg/saat'tir. Siprofloksasin glomerüler filtrasyon ve tübüler sekresyona maruz kalır. Ciddi derecede bozulmuş böbrek fonksiyonu siprofloksasinin yarı ömrünün 12 saate kadar artmasına neden olur.

                Siprofloksasinin renal olmayan klirensi esas olarak metabolizma ve aktif transintestinal sekresyona bağlıdır. Dozun %1'i safra yoluyla atılır ve siprofloksasin safrada yüksek konsantrasyonda bulunur.

                Hastalarda karakteristik özellikler

                Pediyatrik hastalar:

                Pediyatrik hastalarda farmakokinetik veriler sınırlıdır.

                1 yaşın üzerindeki çocuklarda gerçekleştirilen bir çalışmada Cmaks ve EAA yaşa bağımlı bulunmamıştır. C ve EAA değerlerinde çoklu doz (günde 3 kez 10 mg/kg) uygulamasını takiben kayda değer bir artış görülmemiştir.

                Ciddi septisemisi olan 10 çocuktan, 1 yaşından küçük olanlarda 10 mg/kg doz seviyesinde 1

                saatlik infüzyonu takiben C değeri 6,1 mg/L (aralık 4,6-8,3 mg/L); 1 ila 5 yaş arasındaki çocuklarda ise C 7,2 mg/L (aralık 4,7-11,8 mg/L) bulunmuştur. EAA değerleri ilgili yaş gruplarında sırasıyla 17,4 mg*saat/L (aralık 11,8-32 mg*saat/L) ve 16,5 mg*saat/L (aralık 11-

                23,8 mg*saat/L)'dir. Bu değerler yetişkinler için terapötik dozlarda rapor edilen aralıktadır.

                Çeşitli hastalıkları olan pediyatrik hastaların popülasyon farmakokinetik analizleri esas alındığında, çocuklardaki tahmini ortalama yarı ömrü yaklaşık 4-5 saat ve oral süspansiyonun biyoyararlanımı ise %50 ila %80'dir.

                5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

                Klinik olmayan veriler, tek doz toksisitesi, tekrarlı doz toksisitesi, karsinojenik potansiyel veya üreme toksisitesiyle ilgili gelenekselçalışmalarzeminindeinsanlar için hiçbir özel risk ortaya

                çıkarmamıştır. Bir dizi diğer kinolonda olduğu gibi siprofloksasin klinik olarak ilişkili maruziyet seviyelerinde hayvanlarda fototoksiktir. Fotomutajenisite/fotokarsinojenisite verileri in vitro ve hayvan deneylerinde siprofloksasinin zayıf fotomutajenik veya fototümörijenik etkisini göstermiştir. Bu etki diğer giraz inhibitörlerin etkisiyle karşılaştırılabilir düzeydedir.

                Artiküler tolerabilite:

                Diğer giraz inhibitörleri için bildirildiği gibi, siprofloksasin olgunlaşmamış hayvanlarda yüksek ağırlık kaldıran büyük eklemlerde hasara neden olur. Kıkırdak hasarının derecesi yaş, tür ve doza göre değişiklik gösterir; bu hasar eklemler üzerindeki ağırlığı alarak azaltılabilir. Olgun hayvanlarla (sıçan, köpek) yapılan çalışmalar kıkırdak lezyonlarına ait kanıt ortaya çıkarmamıştır. Genç beagle köpekleriyle yapılan bir çalışmada, siprofloksasin iki haftalık tedavinin ardından terapötik dozlarda şiddetli artiküler değişikliklere neden olmuştur ve bu değişiklikler 5 ay sonra hala gözlenebilmektedir.

                6.   FARMASÖTİK ÖZELLİKLER

                  6.1. Yardımcı maddelerin listesi

                  Laktik asit çözeltisi Sodyum klorür Hidroklorik asit Enjeksiyonluk su

                  6.2. Geçimsizlikler

                  VONECİP infüzyonluk çözelti (%0,9 NaCl) içeren serum fizyolojik, ringer çözeltisi, ringer laktat çözeltisi, % 5 ve % 10 glukoz çözeltisi, % 10 fruktoz çözeltisi, % 0,225 veya % 0,45 NaCl içeren % 5 glukoz çözeltisi ile geçimlidir. Belirtilen infüzyon çözeltileri ile karıştırıldığında, mikrobiyolojik açıdan ve ışık duyarlılığı açısından karıştırıldıktan sonra kısa süre içinde uygulanmalıdır.

                  Diğer infüzyon çözeltileri ve tedavi edici ürünler ile geçimli olduğu kanıtlanmadıkça, infüzyon çözeltisi mutlaka ayrı olarak uygulanmalıdır. Geçimsizliğin görsel belirtileri çökme, bulutlanma ve renk değişikliğidir.

                  Çözeltinin pH değerinde fiziksel veya kimyasal olarak stabil olmayan tüm infüzyon çözeltileri

                  / tedavi edici ürünlerle (örneğin, penisilinler, heparin çözeltileri), özellikle alkali bir pH değerine ayarlanmış çözeltilerle kombinasyonunda geçimsizlik görülebilir (VONECİP % 0,9 NaCl) pH değeri 3,5-4,6'dır.)

                  6.3. Raf ömrü

                  24 ay.

                  6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

                  25 °C altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Buzdolabında saklamayınız ve dondurmayınız. Kullanımdan önce ışıktan ve buharlaşmadan korumak için infüzyon torbasını kutusunda saklayınız. İnfüzyon çözeltisi açıldıktan hemen sonra kullanılmalıdır.

                  6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

                  Kutuda, 100 mL çözelti içeren silikon elastomer kauçuk tıpa üzerinde Alu-PP flip-off kapaklı renksiz tip II cam flakonlarda kullanıma sunulmaktadır.

                  6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

                  İmhası için özel bir gereklilik yoktur.

                  Kullanıma hazırlama

                  VONECİP, kullanımdan önce görsel olarak kontrol edilmelidir. Berrak değilse kullanılmamalıdır.

                  Siprofloksasin intravenöz infüzyonla uygulanmalıdır. Çocuklar için infüzyon süresi 60 dakikadır. Yetişkin hastalarda infüzyon süresi 400 mg siprofloksasin için 60 dakika ve 200 mg siprofloksasin için 30 dakikadır.

                  Geniş bir vene yavaş infüzyon hastanın rahatsızlığını minimize eder ve venöz iritasyon riskini azaltır.

                  İnfüzyon çözeltisi direkt veya geçimli olduğu diğer infüzyon çözeltileri ile karıştırılarak verilebilir.

                  Soğukta çökme oluşabilir ve oda sıcaklığında tekrar çözünebilir; bu nedenle infüzyonluk çözeltinin buzdolabında saklanmaması önerilir.

                  Yalnızca berrak, partikülsüz ve ambalaj bütünlüğü bozulmamış ürünler kullanılmalıdır. Kısmen kullanılmış çözeltiler saklanmamalıdır.

                  Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği†ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleriâ€ne uygun olarak imha edilmelidir.

                  Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmeleri Omurilik zedelenmesini takip eden birkaç gün içinde, hiçkimse hasarin ne kadar olacagini tahmin edemez. Buradaki sorun, omuriligin herhangi bir zedelenmesinden hemen sonra, bir omurilik sokunun olusmasidir. Diyabet Hastalığı Diyabet Hastalığı Diyabet, insülin hormonu ile ilgili problemlerden kaynaklanan bir hastalıktır.

    İLAÇ GENEL BİLGİLERİİlaç Bilgileri

    Polifarma İlaç San.ve Tic. A.Ş.
    Geri Ödeme KoduA14848
    Satış Fiyatı 175.75 TL [ 8 Nov 2024 ]
    Önceki Satış Fiyatı 175.75 TL [ 1 Nov 2024 ]
    Original / JenerikJenerik İlaç
    Reçete DurumuNormal Reçeteli bir ilaçdır.
    Barkodu8699606696797
    Etkin Madde Siprofloksasin
    ATC Kodu J01MA02
    Birim Miktar 200+100
    Birim Cinsi MG/ML
    Ambalaj Miktarı 1
    Enfeksiyona Karşı Kullanılan (Antienfektif) İlaçlar > RİFAMPİSİN/RİFAMİSİN > Siprofloksasin
    Yerli ve Beşeri bir ilaçdır. 
    VONECIP 200 mg/100 ml IV infüzyonluk çözelti Barkodu