XALKORI 200 mg 60 kapsül Kısa Ürün Bilgisi
{ Krizotinib }
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
XALKORİ 200 mg Kapsül
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde
Krizotinib 200 mg
Yardımcı maddeler
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORMU
Kapsül.
1 boyutunda, beyaz opak gövde ve pembe opak kapağı olan, kapak üzerinde “Pfizer†ve gövde üzerinde “CRZ 200†yazılı sert jelatin kapsül.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
XALKORİ, ALK (Anaplastik Lenfoma Kinaz) pozitifliği FISH testi ile doğrulanmış metastatik küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarının birinci basamak tedavisinde endikedir.
XALKORİ, ALK (Anaplastik Lenfoma Kinaz) pozitifliği FISH testi ile doğrulanmış, daha önce tedavi almış ve sonrasında progresyon göstermiş metastatik küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarının tedavisinde endikedir.
XALKORİ, ROS1 pozitifliği FISH testi ile doğrulanmış metastatik küçük hücreli dışı akciğer kanseri hastalarının tedavisinde endikedir.
ALK ve ROS1 testleri, üniversite hastanelerinde, eğitim ve araştırma hastanelerinde veya bu test için sertifikalı özel hastaneler veya laboratuvarlarda yapılmış olmalıdır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
XALKORİ kanser ilaçlarını uygulama konusunda tecrübeli bir hekim tarafından başlatılmalı ve kullanılmalıdır.
ALK ve ROS1 Testleri
Doğru ve valide edilmiş ALK veya ROS1 testi XALKORİ ile tedavi edilecek hastaların belirlenmesinde gereklidir (bkz. bölüm 5.1 çalışmalarda kullanılan testler ile ilgili bilgi).
XALKORİ tedavisi başlanmadan önce, ALK veya ROS1 pozitif küçük hücreli dışı akciğer kanseri (KHDAK) durumu belirlenmiş olmalıdır.
ALK veya ROS1-pozitif KHDAK değerlendirmesi, kullanılan spesifik teknolojide yeterliliği gösterilmiş laboratuvarlar tarafından gerçekleştirilmelidir (bkz. bölüm 4.4).
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
XALKORİ için önerilen doz ve pozoloji, günde iki kez oral yolla alınan 250 mg şeklindedir. Hasta tedaviden yarar sağladığı sürece tedaviye devam edilir.
Bir XALKORİ dozu unutulursa, hasta hatırladığında bir sonraki doza 6 saatten fazla zaman varsa, ilacını hemen almalıdır. Bir sonraki doza 6 saatten az zaman varsa, unutulan doz alınmamalıdır. Hastalar, unutulan dozu telafi etmek için bir kerede 2 dozu birden almamalıdır.
Uygulama şekli:
Doktor tarafından aksi belirtilmedikçe, hastalar XALKORİ'yi reçete edildiği şekilde almalı, dozlarını değiştirmemeli veya XALKORİ kullanmayı bırakmamalıdır.
Kapsüller bütün olarak tercihen su ile yutulmalıdır. Hastalar kapsülleri ezmemeli, çözündürmemeli veya açmamalıdır. XALKORİ yiyeceklerle birlikte veya yiyeceklerden bağımsız olarak alınabilir. Krizotinibin plazma konsantrasyonunu yükseltebileceğinden hastalar XALKORİ kullanırken greyfurt veya greyfurt suyundan kaçınmalıdır. Krizotinibin plazma konsantrasyonunu düşürebileceğinden dolayı St. John's Wort ile birlikte kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Doz ayarlamaları
Bireysel güvenlilik ve tolere edebilirlik temel alınarak, doza ara verilmesi ve/veya dozun azaltılması gerekebilir. Klinik çalışmalarda krizotinib ile tedavi edilmiş 1.722 ALK-pozitif veya ROS1 pozitif KHDAK hastasında dozun kesilmesi ile ilişkili en sık (≥ %3) karşılaşılan advers reaksiyonlar; nötropeni, transaminaz yükselmesi, kusma ve bulantı olmuştur. Dozun azaltılmasıyla ilişkili en sık karşılaşılan (≥ %3) advers reaksiyonlar ise, transaminaz yükselmesi ve nötropenidir. Günde iki kez oral yolla alınan 250 mg krizotinib ile tedavi edilen hastalar için dozun azaltılması gerekiyorsa, krizotinib dozu aşağıdaki gibi azaltılmalıdır:
İlk doz azaltılması: Günde iki kez oral yolla alınan XALKORİ 200 mg
4.3. Kontrendikasyonlar
Krizotinibe veya XALKORİ'nin bileşimindeki maddelerden (bkz. bölüm 6.1) herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı bulunan kimselerde kullanılmamalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
ALK ve ROS1 durumunun belirlenmesi
Hastanın ALK veya ROS1 durumu belirlenirken, hatalı negatif veya hatalı pozitif belirlenmenin önlenmesi için iyi valide edilmiş ve dayanaklı bir metot seçilmelidir.
Hepatotoksisite
Klinik çalışmalar boyunca XALKORİ ile tedavi edilmiş hastalarda ilaç ile ilişkili (ölüm ile sonuçlanan vakalar da dahil) hepatotoksisite gözlenmiştir (bkz. bölüm 4.8). ALT, AST ve total bilirubini içeren karaciğer fonksiyon testleri tedavinin ilk 2 ayında haftada bir, daha sonra ayda bir kez ve klinik açıdan gerekli olduğunda izlenmeli, Derece 2, 3 veya 4 transaminaz yükselmeleri oluşan hastalarda tekrar testleri daha sık yapılmalıdır. Transaminazlarda yükselme olan hastalar için bölüm 4.2'ye bakınız.
Interstisyel Akciğer Hastalığı (IAH) / Pnömonit
Krizotinib ile tedavi gören hastalarda, ciddi, yaşamı tehdit edici veya ölümcül olabilen interstisyel akciğer hastalığı/pnömonit gelişebilir. IAH/pnömonitin göstergesi olan pulmoner semptomların saptandığı hastalar takip edilmelidir. Pnömonit/IAH'den şüphelenilirse tedaviye ara verilmelidir. Pnömonit, radyasyon pnömonisi, hipersensitivite pnömonisi, interstisyel pnömonit, pulmoner fibrozis, akut solunum sıkıntısı sendromu (ARDS), alveolit, akciğerde infiltrasyon, pnömoni, pulmoner ödem, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), plevral efüzyon, aspirasyon pnömonisi, bronşit, obliteratif bronşiolit ve bronşektazi gibi IAH-benzeri semptomları olan hastalarda, ilaç ile indüklenmiş IAH/pnömonit ayırıcı tanılar arasında değerlendirilmelidir. IAH/Pnömonitin diğer potansiyel nedenleri dışlanmalıdır. Tedaviyle ilişkili IAH/pnömonit tanısı konulan hastalarda XALKORİ kalıcı olarak sonlandırılmalıdır (bkz bölüm 4.2 ve 4.8).
QT aralığı uzaması
Klinik çalışmalarda krizotinib ile tedavi gören hastalarda (bkz. bölüm 4.8 ve 5.2), ventriküler taşiaritmi (örneğin; Torsades de Pointes) veya ani ölüm riskinde artışa neden olabilecek QTc uzaması gözlenmiştir. Bradikardi varlığı, QT uzaması hikayesi veya yatkınlığı, antiaritmikler veya QT aralığı uzamasına neden olduğu bilinen bir ilaç kullanımı ve ilgili bir kalp rahatsızlığı ve/veya elektrolit düzensizliği olan hastalarda, tedaviye başlamadan önce krizotinibin yarar ve potansiyel riskleri değerlendirilmelidir. Bu hastalarda XALKORİ dikkatli kullanılmalı ve elektrokardiyografi (EKG), elektrolitler ve renal fonksiyonlar ile periyodik olarak izlenmelidir. XALKORİ tedavi sırasında, EKG ve elektrolitler (kalsiyum, magnezyum, potasyum gibi) ilk dozdan önce, mümkün olduğunca yakın bir zamanda saptanmalıdır. EKG ve elektrolitlerin, özellikle tedavinin başlangıcında kusma, diyare, dehidrasyon veya renal fonksiyonlarda yetersizlik durumlarında periyodik olarak takip edilmesi tavsiye edilir. Gerekli olduğu takdirde elektrolitler düzeltilmelidir. Eğer QTc başlangıç değerinden 60 msn veya daha fazla artarsa ama 500 msn'den küçükse, krizotinib tedavisine ara verilmeli ve kardiyolog görüşü alınması tavsiye edilir. Eğer QTc, 500 msn veya daha fazla artarsa, acilen bir kardiyolog görüşü alınmalıdır. QTc uzaması gelişen hastalar için bölüm 4.2, 4.8 ve 5.2'ye bakınız.
Bradikardi
Klinik çalışmalarda, krizotinib ile tedavi gören hastaların %13'ünde (tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan) bradikardi vakaları bildirilmiştir. Krizotinib kullanan hastalarda semptomatik bradikardi (bayılma, baş dönmesi, hipotansiyon gibi) oluşabilir. Krizotinibin kalp hızını düşürme üzerindeki tüm etkisi, tedavi başlangıcından birkaç haftaya kadar gelişmeyebilir. Semptomatik bradikardi riskini arttırması nedeniyle, krizotinibin mümkün olduğu kadar diğer bradikardik ajanlar ile örneğin beta-blokörler, verapamil ve diltiazem gibi non-dihidropiridin kalsiyum kanal blokörleri, klonidin, digoksin ile eş zamanlı kullanılmasından kaçınılmalıdır. Kalp hızı ve kan basıncı düzenli olarak izlenmelidir. Asemptomatik bradikardi vakalarında doz ayarlanmasına gerek yoktur. Semptomatik bradikardi gelişen hastalar için doz ayarlanması ve yan etkiler ile ilgili bölümlere bakınız (bkz. bölüm 4.2 ve 4.8).
Kardiyak yetmezlik
Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalar ve pazarlama sonrası sürveyans çalışmalarında ciddi, hayatı tehdit edici veya ölümcül advers reaksiyon olarak kardiyak yetmezlik rapor edilmiştir. (bkz. bölüm 4.8)
Daha önceden kardiyak hastalık öyküsü olsun olmasın krizotinib alan hastalar kalp yetmezliği bulgu ve belirtileri (dispne, ödem, sıvı tutulumundan dolayı hızlı kilo alış) açısından izlenmelidir. Eğer kardiyak yetmezlik belirtileri görülürse doza ara verilmesi, doz azaltımı veya tedavinin bırakılması düşünülmelidir.
Nötropeni ve lökopeni
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif KHDAK'lı hastalarda krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda Derece 3 veya 4 nötropeni çok yaygın olarak (%12) bildirilmiştir. Derece 3 veya 4 lökopeni de yaygın olarak (%3) raporlanmıştır (bkz. bölüm 4.8). Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda, febril nötropeni hastaların %0,5'den azında görülmüştür. Diferansiyel beyaz kan hücre sayımı da dahil olmak üzere, klinik açıdan gerekli tam kan sayımları takip edilmeli ve Derece 3 veya 4 anomaliler gözlenirse ya da ateş veya enfeksiyon oluşursa, testler daha sık tekrarlanmalıdır (bkz. bölüm 4.2).
Gastrointestinal perforasyon
Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda gastrointestinal perforasyon olguları rapor edilmiştir. Krizotinib'in pazarlama sonrası kullanımı sırasında ölümcül gastrointestinal perforasyon vaka raporları mevcuttur (bkz. bölüm 4.8).
Krizotinib gastrointestinal perforasyon riski (örn. divertikül hikayesi, gastrointestinal kanala metastaz, bilinen gastrointestinal perforasyon riski bulunan ilaçlar ile birlikte kullanım) olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Krizotinib kullanımı gastrointestinal perforasyon gelişen hastalarda kesilmelidir. Hastalar gastrointestinal perforasyonun ilk belirtileri konusunda bilgilendirilmeli ve bu belirtilerin görülmesi durumunda hemen doktoruna haber vermesi yönünde uyarılmalıdır.
Renal etkiler
Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda kan kreatinin artışı ve kreatinin klirensinde azalma görülmüştür. Böbrek yetmezliği ve akut böbrek yetmezliği klinik çalışmalarda ve pazarlama sonrası kullanımı sırasında raporlanmıştır. Ölümcül sonuçları olan vakalar, hemodiyaliz gerektiren vakalar, Derece 4 hiperkalemi vakalarıda gözlemlenmiştir. Krizotinib ile tedavi
sırasında ve başlangıcında özellikle risk faktörü olanlarda veya böbrek yetmezliği hikayesi varlığında böbrek fonksiyonlarının izlenmesi önerilmektedir (bkz. bölüm 4.8).
Renal yetmezlik
Peritoneal diyaliz veya hemodiyaliz gerektirmeyen şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalarda, krizotinib dozu uygun şekilde ayarlanmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve 5.2).
Görme ile ilgili etkiler
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif KHDAK'lı hastalarda (N=1.722) krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda hastalardan 4 tanesinde (%0,2) görme kaybı ile seyreden Derece 4 görsel alan defekti rapor edilmiştir. Görme kaybının potansiyel nedenleri optik atropi ve optik sinir bozukluğu olarak bildirilmiştir.
Ciddi görme kaybının yeni başladığı hastalarda (tek gözde ya da her iki gözde de en iyi düzeltilmiş görüş keskinliği 6/60'dan az) XALKORİ tedavisi sonlandırılmalıdır (bkz. bölüm 4.2). Ciddi görme kaybının yeni başladığı hastalarda en iyi düzeltilen görüş keskinliği, retinal fotograflama, görüş alanı, optik koherens tomografisi (OKT) ve uygun olan diğer değerlendirmeleri içeren oftalmolojik değerlendirme yapılmalıdır (bkz bölüm 4.8). Ciddi görme kaybı olan hastalarda XALKORİ'nin sürdürülmesi riskini belirleyen yeterli bilgi yoktur. XALKORİ ile devam edilmesi kararı hastaya potansiyel yararı göz önünde tutularak verilmelidir.
Görme bozukluğu şiddeti artarsa veya devam ederse oftalmolojik değerlendirme önerilmektedir (bkz bölüm 4.8).
Fotosensitivite
XALKORİ ile tedavi edilen hastalarda fotosensitivite bildirilmiştir (bkz. bölüm 4.8). Hastalara XALKORİ alırken uzun süre güneşe maruz kalmaktan kaçınmaları ve dışarıdayken koruyucu önlemler almaları (örn. koruyucu giysi ve/veya güneş kremi kullanımı) tavsiye edilmelidir.
İlaç-ilaç etkileşimleri
Krizotinibin, güçlü CYP3A4 inhibitörleri veya güçlü ve orta güçlü CYP3A4 indükleyicileri ile eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Krizotinibin, terapötik indeksleri dar olan CYP3A4 substratları ile eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.5). Krizotinibin, bradikardik ajanlar, QT aralığını uzattığı bilinen ilaçlar ve/veya antiaritmikler ile birlikte kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.4 QT aralığı uzaması, Bradikardi ve bölüm 4.5).
İlaç-yiyecek etkileşimi
Krizotinib ile tedavi sırasında greyfurt veya greyfurt suyu alımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve 4.5).
Adenokarsinom dışı histolojik yapı
Adenokarsinom dışı histolojik yapıda (skuamöz hücre karsinomu dahil) ALK-pozitif ve ROS1
-pozitif KHDAK hastalarında sınırlı bilgi bulunmaktadır (bkz bölüm 5.1).
Sodyum diyetiBu tıbbi ürünün her dozunda 1mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yani aslında “sodyum içermezâ€.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Farmakokinetik etkileşimler
Krizotinibin plazma konsantrasyonlarını arttırabilen ilaçlar
Krizotinibin güçlü CYP3A inhibitörleriyle eş zamanlı uygulanmasının, krizotinibin plazma konsantrasyonlarını arttırması beklenir. Ketokonazol (günde iki kez 200 mg) ile 150 mg tek krizotinib dozunun eş zamanlı uygulanması, tek başına krizotinib uygulamasına kıyasla krizotinibin sıfırıncı zamandan sonsuza plazma konsantrasyonu-zaman eğrisi altında kalan alan (EAA) ve gözlemlenen maksimum plazma konsantrasyonu (C) değerlerini sırasıyla yaklaşık 3,2 katı ve 1,4 katı arttırmış ve krizotinib sistemik maruziyetinde de artışlara neden olmuştur.
Krizotinibin tekrarlı dozlarının (günde bir kez 250 mg) güçlü bir CYP3A4 inhibitörü olan itrakonazolün tekrarlı dozları (günde bir kez 200 mg) ile birlikte uygulanması, krizotinibin tek başına uygulanmasında görülenlerin sırasıyla yaklaşık 1,6 ve 1,3 katı olacak şekilde krizotinib kararlı durum EAAve Cdeğerlerinde artışlarla sonuçlanmıştır.
Bu nedenle, krizotinibin güçlü CYP3A inhibitörleriyle (atazanavir, ritonavir, kobisistat, itrakonazol, ketokonazol, posakonazol, vorikonazol, klaritromisin, telitromisin ve eritromisini içerir ancak bunlarla sınırlı değildir) birlikte alınmasından kaçınılmalıdır. Hastaya olan potansiyel fayda riskten fazla olduğunda hastalar krizotinib yan etileri için yakından takip edilmelidir (bkz. bölüm 4.4)
Fizyolojik-temelli farmakokinetik simülasyonlar, orta CYP3A4 inhibitörü olan diltiazem veya verapamil ile tedavi sonrası krizotinibin kararlı durum EAA değerinde %17'lik bir artış olacağını öngörmüştür. Bu nedenle krizotinibin orta CYP3A4 inhibitörleri ile birlikte uygulanması durumunda dikkatli olunması önerilmektedir.
Greyfurt veya greyfurt suyu da krizotinibin plazma konsantrasyonlarını arttırabilir ve kaçınılmalıdır (bkz bölüm 4.2 ve 4.4).
Krizotinibin plazma konsantrasyonlarını azaltabilen ilaçlar
Krizotinibin tekrarlayan dozlarda (günde 2 kere 250 mg), güçlü bir CYP3A indükleyicisi olan rifampinin tekrarlayan dozları (günde 600 mg) ile eş zamanlı uygulanması, tek başına krizotinibe kıyasla krizotinib kararlı durum EAAve Cdeğerlerini sırasıyla %84 ve %79 azaltmıştır. Krizotinibin güçlü CYP3A indükleyicileriyle eş zamanlı uygulanması, krizotinibin plazma konsantrasyonlarını azaltabilir. Karbamazepin, fenobarbital, fenitoin, rifampin ve sarı kantaron dahil, ancak bunlarla sınırlı olmayacak şekilde, güçlü CYP3A indükleyicilerinin eş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).
Efavirenz veya rifabutinin de dahil olduğu ama sadece onlarla sınırlı olmayan orta güçlü indükleyicilerin etkisi tam olarak belirlenmemiştir. Bu sebeple krizotinib ile birlikte kullanımından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.4).
Gastrik pH'yı arttıran ilaçlar ile birlikte kullanımı
Krizotinibin sudaki çözünürlüğü pH'a bağlı olup düşük (asidik) pH'da yüksek çözünürlük göstermektedir. 5 günlük esomeprazol günde bir kere 40 mg tedavisini takiben 250 mg tek doz krizotinib uygulaması, toplam maruziyette (EAA) yaklaşık olarak %10 düşüş meydana getirmiş ve zirve maruziyette (C) herhangi bir değişim oluşturmamıştır. Toplam maruziyet değişiklik boyutu klinik olarak anlamlı değildir. Bu nedenle, krizotinibin gastrik pH arttıran ajanlarla (proton pompası inhibitörleri, H2 blokörleri veya antiasitler gibi) eş zamanlı kullanımı esnasında başlangıç dozunun düzenlenmesine gerek yoktur.
Plazma konsantrasyonları krizotinib nedeniyle değişebilen ajanlar
Kanserli hastalarda günde iki kez 250 mg dozda 28 günlük krizotinib uygulaması ardından oral midazolam EAA değeri, tek başına uygulandığında midazolam ile görülenin 3,7 katı olmuştur; bu durum krizotinibin orta düzeyde CYP3A inhibitörü olduğunu göstermektedir. Bu nedenle krizotinibin, alfentanil, sisaprid, siklosporin, ergot türevleri, fentanil, pimozid, kinidin, sirolimus ve takrolimus dahil fakat bunlarla sınırlı olmayacak şekilde, dar terapötik endekse sahip CYP3A substratları ile eş zamanlı uygulamasından kaçınılmalıdır (bkz. bölüm 4.4). Kombinasyonun gerekli olması durumunda, yakından klinik izlem yapılmalıdır.
In vitro çalışmalar, krizotinibin CYP2B6 inhibitörü olduğunu göstermiştir. Bu nedenle, krizotinib CYP2B6 ile metabolize olan tıbbi ürünler (bupropion, efavirenz gibi) ile birlikte uygulandığında, bu ilaçların plazma konsantrasyonlarını arttırma potansiyeline sahiptir.
İnsan hepatositlerinde yapılan in vitro çalışmalar, krizotinibin pregnan X reseptörü (PXR) ve yapısal androstan reseptörü (CAR) tarafından regüle edilen enzimleri (örn. CYP3A4, CYP2B6, CYP2C8, CYP2C9, UGT1A1) indükleyebildiğini göstermiştir. Ancak, krizotinibin CYP3A prob substratı midazolam ile eş zamanlı uygulanmasında, in vivo indüklenme gözlenmemiştir. Esas olarak bu enzimler yoluyla metabolize edilen tıbbi ürünlerle kombinasyon halinde krizotinib uygulanırken dikkatli olunmalıdır. Oral kontraseptiflerin eş zamanlı uygulanmasında etkililiklerinin azalabileceği dikkate alınmalıdır.
In vitro çalışmalar, krizotinibin üridin difosfat glukuronosiltransferaz (UGT)1A1 ve UGT2B7 üzerinde zayıf inhibitör etkisi olduğunu göstermiştir. Bu nedenle, özellikle UGT1A1 (raltegravir, irinotekan) veya UGT2B7 (morfin, nalakson) ile metabolize olan tıbbi ürünler ile eş zamanlı olarak kullanıldığında krizotinibin, bu ilaçların plazma konsantrasyonlarını arttırma potansiyeli bulunabilir.
Bir in vitro çalışma temelinde, krizotinibin intestinal P-gp'yi inhibe ettiği öngörülmektedir. Bu nedenle, krizotinibin P-gp substratları olan tıbbi ürünler (örn. digoksin, dabigatran, kolşisin, pravastatin) ile uygulanması, terapötik etkilerini ve advers reaksiyonlarını arttırabilir. Krizotinibin bu tıbbi ürünlerle birlikte uygulanması durumunda yakından klinik izlem yapılması önerilir.
Krizotinib, in vitro olarak OCT1 ve OCT2 intibitörüdür. Bu nedenle OCT1 veya OCT2 (metformin, prokainamid vb) substratları tıbbi ürünler ile eşzamanlı kullanıldığında krizotinibin, bu tıbbi ürünlerin plazma konsantrasyonlarını arttırma potansiyeli bulunabilir.
Farmakodinamik etkileşimler
Klinik çalışmalarda, krizotinib ile QT aralığında uzama gözlenmiştir. Bu nedenle krizotinibin QT aralığını uzattığı bilinen tıbbi ürünlerle veya Torsades de pointes'i indükleyebilen tıbbi ürünlerle (örn. sınıf IA [kinid in,d isopiramid]veyasınıfIII[örn. amiodaron, sotalol, dofetilid,
ibutilid], metadon, sisaprid, moksifloksasin, antipsikotikler vb.) eş zamanlı kullanımında dikkatli olunmalıdır. Bu tip tıbbi ürünlerin kombinasyonlarında QT aralığı izlenmelidir (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4).
Klinik çalışmalar sırasında bradikardi bildirilmiştir; bu nedenle krizotinib, diğer bradikardik ajanlar (örn. verapamil ve diltiazem gibi dihidropiridin dışı kalsiyum kanalı blokörleri, beta- blokörler, klonidin, guanfasin, digoksin, meflokin, antikolinesterazlar, pilokarpin) ile kombinasyon halinde kullanılırken, aşırı bradikardi riski nedeniyle dikkatli olunmalıdır (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4).
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin hiçbir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyona ilişkin hiçbir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Gebelik kategorisi D'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlara, XALKORİ kullanımı sırasında gebelikten kaçınmaları önerilmelidir. Bu ilacı kullanmakta olan çocuk doğurma potansiyeline sahip kadınlar veya çocuk doğurma potansiyeli olan kadınların bu ilacı kullanan partnerleri, tedavi sırasında ve tedaviyi tamamladıktan sonra en az 90 gün boyunca uygun doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
Gebelik dönemi
XALKORİ'nin gebe kadınlarda kullanımı fetal zararlara neden olabilir. Hayvan çalışmaları üreme toksisitesinin olduğunu göstermektedir (bkz. bölüm 5.3).
Gebe kadınlarda XALKORİ kullanımı ile ilgili veri bulunmamaktadır. XALKORİ gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır. Gebe kadınlar veya krizotinib kullandığı esnada gebe kalanlar ya da gebe bir kadının partneri olabilecek erkek hastalar ilacın fetus üzerindeki potansiyel zararlı etkisi konusunda uyarılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Krizotinibin ve metabolitlerinin insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Bebeğe olası
zararlarından dolayı, XALKORİ tedavisi sırasında emzirilmemelidir (bkz bölüm 5.3).
Üreme yeteneği/Fertilite
Klinik dışı güvenlilik verilerine dayanarak, kadın ve erkek fertilitesi, XALKORİ tedavisi ile zarar görebilir (bkz. bölüm 5.3). Tedavi öncesi, her iki tarafa da fertilitenin korunmasına yönelik görüş alması önerilir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
XALKORİ'nin araç ve makine kullanımı üzerinde minör etkisi bulunmaktadır. XALKORİ kullanırken semptomatik bradikardi (bayılma, baş dönmesi, hipotansiyon gibi), görme bozuklukları veya yorgunluk oluşabileceği için hastalar, araç veya makine kullanırken dikkatli olmalıdır (bkz. bölüm 4.2, 4.4ve4.8).
4.8. İstenmeyen etkiler
Güvenlik profili özeti:
Aşağıda açıklanmış veriler, 2 tane randomize Faz 3 çalışmasına (çalışma 1007, 1014) ve 2 tek kollu klinik çalışmaya (Çalışma 1001 ve 1005) katılmış 1.669 ALK-pozitif ilerlemiş KHDAK'lı hastanın ve tek kollu çalışma 1001'e katılmış 53 ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'lı hastanın (toplam olarak 1.722 hasta) XALKORİ kullanımını yansıtmaktadır (bkz. bölüm 5.1). Bu hastalar günde iki kez 250 mg başlangıç oral dozu ile sürekli olarak XALKORİ almıştır. 1014 çalışmasında krizotinib kolundaki (N=171) hastalar için tedavinin medyan süresi 47 hafta iken kemoterapi kolundan krizotinib kullanmaya çapraz geçiş yapmış hastalarda (N=109) ise medyan süre 23 haftadır. 1007 çalışmasında krizotinib kolundaki (N=172) hastalar için tedavinin medyan süresi 48 haftadır. ALK-pozitif KHDAK'lı hastalar için 1001 çalışmasında (N=154) ve 1005 çalışmasında (N=1.063) tedavinin medyan süresi sırasıyla 57 ve 45 haftadır. ROS1 pozitif KHDAK'lı hastalar için 1001 çalışmasında (N=53) tedavinin medyan süresi 101 haftadır.
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'lı 1.772 hastada karşılaşılan en ciddi advers reaksiyonlar; hepatotoksisite, IAH/pnömonit, nötropeni ve QT aralığı uzamasıdır (bkz. bölüm 4.4). ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'lı bu hastalarda en yaygın karşılaşılan advers reaksiyonlar ise (≥ %25), görme bozuklukları, bulantı, diyare, kusma, kabızlık, ödem, transaminaz yükselmesi, yorgunluk, iştah azalması, baş dönmesi ve nöropatidir.
Dozun kesilmesine neden olan en sık karşılaşılan (≥%3, tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan) advers reaksiyonlar: nötropeni (%11), transaminaz yükselmesi (%7), bulantı (%4) ve kusmadır (%5). Doz azaltılmasına neden olan en sık karşılaşılan (≥%3, tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan) advers reaksiyonlar; transaminaz yükselmesi (%4), ve nötropenidir (%3). Krizotinib alan 302 (%18) hastada, araştırmacı tarafından tedavi ile ilişkili olarak değerlendirilen ve tedavinin kalıcı olarak sonlandırılması ile sonuçlanan advers reaksiyon oluşmuştur. Kalıcı olarak tedavinin sonlandırılmasına neden olan en sık gözlenen (≥ %1) advers reaksiyonlar interstisyel akciğer hastalığı (%1) ve transaminaz yükselmesidir (%1).
Advers reaksiyonların listesi
Aşağıda belirtilen advers reaksiyonlar, 2 randomize Faz 3 çalışmaya (1007 ve 1014) ve 2 tek kollu klinik çalışmaya (Çalışma 1001 ve 1005) katılmış krizotinib ile tedavi görmüş ALK- pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li 1.722 hastada bildirilmiştir (bkz. bölüm 5.1).
XALKORİ advers reaksiyonlar sistem organ sınıfına, sıklık kategorisine ve şiddetinin derecesine göre listelenmektedir. Sıklık kategorileri şu şekilde tanımlanmaktadır: Çok yaygın (≥ l/10); yaygın (≥ l/100 ile < 1/10); yaygın olmayan (≥ l/1.000 ile < 1/100); seyrek (≥ l/10.000 ile < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor) Her sıklık grubunda advers reaksiyonlar azalan ciddiyete göre yer almaktadır.
Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda (N= 1.772) bildirilen advers reaksiyonlar Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok yaygın : Nötropeni , anemi, lökopeni
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok yaygın : İştahkaybı
Yaygın : Hipofosfatemi
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın : Nöropati, disguzi
Göz hastalıkları
Çok yaygın : Görme bozukluğu
Kardiyak hastalıklar
Çok yaygın : Baş dönmesi, bradikardi
Yaygın : Kardiyak yetmezlik, elektokardiyogramda QT uzaması, senkop
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın : Interstisyel akciğer hastalığı
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın : Diyare, kusma, bulantı, kabızlık, abdominal ağrı Yaygın : Dispepsi, özofajit
Yaygın olmayan : Gastrointestinal perforasyon
Hepatobiliyer hastalıklar
Çok yaygın : Transaminaz yükselmesi
Yaygın : Kanda alkalin fosfataz artışı Yaygın olmayan : Karaciğer yetmezliği
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok yaygın : Döküntü
Yaygın olmayan : Fotosensitivite (< %1)
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın : Renal kist, kan kreatinin artışı
Yaygın olmayan : Akut böbrek yetmezliği, böbrek yetmezliği
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın : Ödem , yorgunluk
Araştırmalar
Yaygın : Kanda testesteron azalması
Yaygın olmayan : Kan kreatin fosfokinaz artışı (< %1)*
Aynı tıbbi kavramı veya durumu temsil eden olay terimleri birlikte gruplanmış ve Tablo 3'te tek bir advers ilaç reaksiyonu olarak rapor edilmiştir. Veri kesme tarihine kadar çalışmada gerçekte rapor edilen ve ilgili advers ilaç reaksiyonuna katkıda bulunan terimler parantez içinde aşağıda listelendiği gibi belirtilmiştir.
*Kreatin fosfokinaz, krizotinib klinik çalışmalarında standart bir laboratuvar testi değildi.
nörotoksisite, parestezi, periferik motor nöropatisi, periferik sensorimotor nöropatisi, periferik sensor nöropatisi, peroneal sinir palsi, polinöropati, his kaybı, deride yanma hissi)
Seçilmiş advers reaksiyonların tanımları:
Hepatotoksisite
Klinik çalışmalarda, krizotinib ile tedavi edilen 1.722 hastanın %0,1'inde tıbbi ürün ile indüklenen ölüme neden olan hepatotoksisite meydana gelmiştir. Krizotinib ile tedavi edilen hastaların %1'inden daha azında, belirgin alkalen fosfataz yükselmesi (≤ 2 x NÜS) olmaksızın, ALT ve/veya AST ≥ 3 × NÜS ve toplam bilirubin ≥ 2 × NÜS'te eşzamanlı yükselmeler gözlenmiştir.
Derece 3 veya 4 ALT veya AST yükselmesi sırasıyla 187 (%11) ve 95 (%6) hastada görülmüştür. Hastalardan 17 tanesinin (%1), artan transaminaz değerinden dolayı tedaviyi tamamen bırakması gerekmiştir. Bu olaylar genellikle Tablo 2'deki doz modifikasyonu ile yönetilebilir (bkz. bölüm 4.2). Randomize Faz 3 1014 çalışmasında, krizotinib kullanan hastaların %15 ve %8'ine karşılık, kemoterapi alan hastaların %2 ve %1'inde Derece 3 veya 4 ALT veya AST yükselmesi gözlenmiştir. Randomize Faz 3 1007 çalışmasında, krizotinib kullanan hastaların %18 ve %9'una karşılık, kemoterapi alan hastaların %5 ve < %1'inde Derece 3 veya 4 ALT veya AST yükselmesi gözlenmiştir.
Transaminaz (ALT, AST) yükselmeleri genellikle tedavinin ilk 2 ayında meydana gelmiştir. ALK-pozitif veya ROS1-pozitif KHDAK'lı hastalarda krizotinib ile yapılan çalışmalarda Derece 1 veya Derece 2 şiddetinde transaminaz yükselmesinin gelişmeye başladığı medyan süre 23 gündür. Derece 3 veya Derece 4 şiddetinde transaminaz yükselmesinin gelişmeye başladığı medyan süre ise 43gündür.
Derece 3 ve 4 transaminaz yükselmesi doza ara verme sonrası geri dönüşümlüdür. ALK-pozitif veya ROS1-pozitif KHDAK'lı hastalarda (N= 1.722) krizotinib ile yapılan çalışmalarda transaminaz yükselmesine bağlı doz azaltılması 76 (%4) hastada ortaya çıkmıştır. 17 (%1) hastanın tedaviyi tamamen bırakması gerekmiştir.
Hastalar, hepatotoksisite konusunda izlenmeli ve bölüm 4.2 ve 4.4'de belirtildiği şekilde yönetilmelidir.
Gastrointestinal etkiler
Bulantı (%57), ishal (%54), kusma (%51) ve kabızlık (%43), tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan en yaygın bildirilen gastrointestinal olaylar olmuştur. Bu olayların görülme sıklığı genellikle hafif ve orta şiddetlidir. Bulantı ve kusma gelişiminin başlangıcı için geçen medyan süre 3 gün olup 3 haftalık tedaviden sonra bu yan etkilerin görülme sıklıkları azalmaktadır. Destekleyici tedavi antiemetikleri içermelidir. Diyare ve kabızlık gelişiminin başlangıcı için geçen medyan süre sırasıyla 13 ve 17 gündür. Diyare ve kabızlık için destekleyici tedaviler sırası ile standart antidiyareik ve laksatif tıbbi ürünleri içermelidir.
Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda gastrointestinal perforasyon olguları rapor edilmiştir. XALKORİ'nin pazarlama sonrası kullanımı sırasında ölümcül gastrointestinal perforasyon vaka bildirimleri mevcuttur (bkz. bölüm 4.4).
QT aralığı uzaması
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda yapılan çalışmalarda QTcF (Fridericia metodu ile düzeltilmiş QT) ≥ 500 msn başlangıç düzeyi belirlendikten sonra en az 1 EKG değerlendirmesi olan 1619 hastanın 34 (%2,1)'ünde kayıt edilmiş olup, başlangıç değerinden maksimum yükselme QTcF ≥ 60 msn başlangıç düzeyi belirlendikten sonra en az 1 EKG değerlendirmesi olan 1.585 hastanın 79 (%5)'unda gözlenmiştir. Tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan Derece 3 ve 4 Elektrokardiyogram QT uzaması 1.722 hastanın 27'sinde (%1,6) bildirilmiştir. (bkz. bölüm 4.2, 4.4, 4.5 ve 5.2)
Kör manuel EKG ölçümleri kullanılan tek kollu bir EKG alt çalışmasında, (bkz. bölüm 5.2) 11 hastada (%21) başlangıç değerinden QTcF ≥ 30 - < 60 msn ve 1 hastada (%2) başlangıç değerinden QTcF ≥ 60 msn yükselme görülmüştür. Hiçbir hastada maksimum QTcF ≥480 msn görülmemiştir. Merkezi eğilim analizleri, QTcF'nin başlangıç değerinden en büyük ortalama değişiminin 12,3 msn (95% GA 5,1-19,5 msn) Varyans analizinin (ANOVA) en küçük kare ortalaması [LS]) olduğunu ve 2. siklus 1. gününde dozdan 6 saat sonra ortaya çıktığını göstermiştir. 2. siklus 1. gününde QTcF başlangıç değerinden LS ortalama değişimi %90 GA üst limiti < 20 msn'di.
QT uzaması aritmiler ile sonuçlanabilir ve ani ölüm için risk teşkil eder. QT uzaması klinik olarak bradikardi, baş dönmesi ve bayılma olarak kendini gösterebilir. Elektrolit düzensizliği, dehidrasyon ve bradikardi, ilerleyen zamanlarda QTc uzaması riskini arttırabilir. Bu nedenle gastrointestinal toksisite olan hastalarda, EKG ve elektrolit seviyelerinin periyodik olarak izlenmesi önerilir. (bkz. bölüm 4.4)
Bradikardi
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda krizotinib ile yapılan çalışmalarda krizotinib ile tedavi edilmiş 1.722 hastadan 219'unda (%13) tedavi sırasında ortaya çıkan, tüm nedenlerden kaynaklanan bradikardi bildirilmiştir. Tüm olgular orta
şiddettedir. Başlangıç düzeyi belirlendikten sonra en az 1 vital bulgu değerlendirmesi olan
1.666 hastada toplam 259 (%16) hastanın kalp hızı < 50 bpm olarak ölçülmüştür.
Bradikardi ile ilişkili olabilecek ilaçların eş zamanlı kullanımı dikkatlice değerlendirilmelidir. Semptomatik bradikardi geliştiren hastalar “doz ayarlaması ve özel kullanım uyarıları ve önlemleri†kısımlarında belirtildiği üzere yönetilmelidir. (bkz bölüm 4.2, 4.4 ve 4.5)
İnterstisyel Akciğer Hastalığı/Pnömonit
XALKORİ ile tedavi gören hastalarda, ciddi, yaşamı tehdit edici veya ölümcül (IAH)/pnömonit gelişebilir. ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda (N=1.722) yapılan çalışmalarda 50 (%3) hastada herhangi bir Derece ve tüm nedenlerden kaynaklanan IAH gelişmiştir. Bu hastaların 18 (%1) hastada Derece 3 veya Derece 4 görülmüş ve 8 (< %1) hastada ölümle sonuçlanmıştır. Bağımsız araştırma komite değerlendirmesine göre ALK- pozitif KHDAK'li hastaların (N= 1.669) 20'sinde (%1,2) IAH/pnömonit gelişmiş ve 10 tanesi (< %1) ölümle sonuçlanmıştır. Bu vakalar genellikle tedavinin ilk 3 ayında ortaya çıkmıştır. Hastalar, IAH/pnömoniti düşündüren pulmoner semptomlar açısından izlenmelidir. IAH/pnömonitin diğer potansiyel nedenleri dışlanmalıdır. (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4)
Görme ile ilgili etkiler
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda (N=1.722) krizotinib ile yapılan çalışmalarda 4 hastada (%0,2) görme kaybı ile seyreden Derece 4 görsel alan defekti rapor edilmiştir. Görme kaybının potansiyel nedenleri optik atropi ve optik sinir bozukluğu olarak bildirilmiştir (bkz. bölüm 4.4).
Krizotinib ile tedavi sırasında ortaya çıkan tüm nedenlerden kaynaklanan ve tüm dereceler görme bozuklukları, görmede bozulma, fotopsi, bulanık görme vitröz floater (uçuşan maddeler) 1.722 hastanın 1.084 (%63)'ünde görülmüştür. Görme bozukluğu yaşayan 1.084 hastanın
%95'inde bu yan etkiler orta düzeyde bildirilmiştir. 7 hasta (%0,4) geçici olarak tedaviyi bırakmış ve 2 hastada (%0,1) görme bozuklukları ile ilgili olarak doz azaltılmasına gidilmiştir. 1.722 hastanın hiçbiri için görme bozukluğu nedeni ile tedaviye kalıcı olarak son verilmemiştir.
Görsel Semptom Değerlendirme Anketi'ne (VSAQ-ALK) dayanarak, 1007 ve 1014 Çalışma'larında XALKORİ ile tedavi edilen hastalarda, kemoterapi ile tedavi edilen hastalara kıyasla daha yüksek bir görsel bozukluk sıklığı bildirilmiştir. Görsel bozukluklar genellikle tıbbi ürün uygulamasının ilk haftasında başlamıştır. Çalışma 1007 ve 1014 'deki XALKORİ kolundaki hastaların çoğunluğu (> %50) görsel rahatsızlıklar bildirmiş olup bu görsel rahatsızlıklar her haftanın 4-7 günü sıklığında ortaya çıkmış olup 1 dakikaya kadar sürmüştür ve bir hasta anketinde belirlendiği üzere günlük aktivitelere hafif etkide bulunmuş ya da hiç etkisi olmamıştır (maksimum 10'luk skorda 0 ila 3 arası skorlar).
Günde 2 kez 250 mg krizotinib alan 54 KHDAK'lı hastadan özel oftalmolojik değerlendirmelerin yapıldığı bir oftalmoloji alt grup çalışması gerçekleştirilmiştir. 54 hastanın 38'i (%70,4) göz hastalıkları sistem-organ sınıflandırmasına göre tedavi gerektiren herhangi bir sebebe bağlı bir advers olay yaşamış ve 30 hastaya oftalmolojik muayene uygulanmıştır. 30 hastadan 14'ünde (%36,8) herhangi bir çeşit oftalmik anormallik raporlanırken 16'sında (%42,1) oftalmik bir bulguya rastlanmamıştır. En yaygın bulgular slit lamp biyomikroskopi (%21,1), fundoskopi (%15,8) ve görsel keskinliktir (%13,2). Daha önceden var olan ve göz ile ilgili bulgulara katkıda bulunan oftalmik anormallikler ve beraberinde oluşan medikal durum birçok hastada rastlanmış ve krizotinib ile kesin nedensel bir ilişki belirlenmemiştir. Aköz hücre sayısı ve ön oda aköz parlama değerlendirmesi ile alakalı bir bulgu yoktur. Görsel keskinlik,
vitröz, retina veya optik sinirlerdeki değişikliklerle alakalı gibi görünen krizotinib ile alakalı herhangi bir görsel bozukluk yoktur.
Derece 4 görme kaybının yeni başladığı hastalarda XALKORİ tedavisi sonlandırılmalı ve oftalmolojik değerlendirme yapılmalıdır. Görsel bozukluklar devam eder veya ciddileşirse oftalmolojik değerlendirme düşünülmelidir (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4).
Sinir sistemi etkileri
Tablo 3'de tanımlandığı gibi tedavi sırasında ortaya çıkan tüm nedenlerden kaynaklanan nöropati, krizotinib ile tedavi edilen 1.722 hastanın 435'inde (%25) görülmüştür. Disguzi de bu çalışmalarda çok yaygın şekilde bildirilmiş ve ağırlıklı olarak Derece 1 şiddette olmuştur.
Renal kistler
Krizotinib ile tedavi sırasında ortaya çıkan tüm nedenlerden kaynaklanan kompleks renal kistler, 1.722 hastanın 52'sinde (%3) görülmüştür. Bazı hastalarda böbrek dışına lokal kistik yayılım gözlenmiştir. Renal kist geliştiren hastaların görüntüleme ile izlenmeli ve idrar analizi değerlendirilmelidir.
Nötropeni ve Lökopeni
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda (N=1.722) yapılan çalışmalarda XALKORİ ile tedavi gören hastaların sırasıyla 212 (%12) tanesinde Derece 3 veya 4 nötropeni gözlenmiştir. Herhangi bir Derece'de nötropeni gelişimine kadar geçen medyan süre 89 gündür. Doz azaltılmasına veya tedavinin kalıcı olarak bırakılmasına yol açan nötropeni, krizotinib ile tedavi gören hastaların sırasıyla %3, ve < %1'inde görülmüştür. Krizotinib ile yapılan klinik çalışmalarda hastaların %0,5'inden azında febril nötropeni gelişmiştir.
Krizotinib ile tedavi edilen ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda (N=1.722) yapılan çalışmalarda 48 hastada (%3) Derece 3 veya Derece 4 lökopeni gelişmiştir. Herhangi bir Derece'de lökopeni gelişimine kadar geçen medyan süre 85 gündür.
Hastalardan %0,5'inden azında lökopeni nedeni ile doz azaltılmıştır. Hastaların hiçbirinde lökopeni nedeni ile tedavi kalıcı olarak sonlandırılmamıştır.
ALK-pozitif veya ROS1-pozitif ilerlemiş KHDAK'li hastalarda (N=1.669) yapılan çalışmalarda Derece 3 ve Derece 4 şiddetine dönüşen lökosit ve nötrofil azalması sırasıyla %4 ve %13 sıklığında gözlenmiştir.
Diferansiyel beyaz kan hücresi sayımlarını içeren tam kan sayımları aylık olarak ve klinik açıdan gerekli olduğunda izlenmeli, Derece 3 veya 4 anormallikler gözlenmesi veya ateş ya da enfeksiyon oluşması durumunda tekrar testleri daha sık yapılmalıdır. Hematolojik laboratuvar anormallikleri gelişen hastalar için bölüm 4.2'ye bakınız.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
XALKORİ doz aşımı ile ilgili bilinen vaka bulunmamaktadır. XALKORİ doz aşımının tedavisi, genel destekleyici tedbirlerden oluşmalıdır. XALKORİ için antidot bulunmamaktadır.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antineoplastik İlaçlar, Protein Kinaz İnhibitörleri, Anaplastik lenfoma kinaz (ALK) inhibitörleri.
ATC kodu: L01ED01
Etki mekanizması:
Krizotinib; ALK reseptör tirozin kinazın (RTK) ve bunun onkojenik varyantlarının (örn. ALK füzyon olayları ve seçilmiş ALK mutasyonlarının) selektif küçük-molekül inhibitörüdür. Aynı zamanda Hepatosit Büyüme Faktörü Reseptörü (HGFR, c-Met), ROS1 (c-ros) ve Recepteur d'Origine Nantais (RON) inhibisyonu da yapar. Krizotinib, biyokimyasal tayinlerde ALK, ROS1 ve c-Met kinaz aktivitesi ve hücre-bazlı analizlerde fosforilasyon ve modüle kinaz bağımlı fenotiplerini konsantrasyon bağımlı inhibe etmiştir. Krizotinib potent ve seçici bir büyüme inhibisyon aktivitesi göstermiş ve ALK füzyon olayları (ekinoderm mikrotübül-ilişkili protein-benzeri 4 [EMB4]-ALK ve nükleofosmin [NFM]-ALK dahil), ROS1füzyon olayları gösteren veya ALK veya MET gen loküsü amplifikasyonunu gösteren tümör hücresi dizisindeki programlanmış hücre ölümünü indüklemiştir. Krizotinib ALK füzyon proteinlerini eksprese eden ksenograftları olan farelerde işaretli sitoredüktif antitümör aktivitenin de dahil olduğu antitümör aktivite sergilemiştir. Krizotinibin in vivo ortamda tümörlerdeki anti tümör aktivitesi doz bağımlı olup ALK füzyon proteinlerinin (EML4-ALK ve NPM-ALK dahil) fosforilizasyonunun farmakodinamik inhibisyonu ile ilişkilidir. Krizotinib aynı zamanda insan tümörlerinde tespit edilen ROS1 füzyonu eksprese etmek için tasarlanmış NIH-3T3 hücre dizisi paneli kullanılarak oluşturulmuş tümörlerin farelerdeki ksenogreft çalışmalarında işaretlenmiş antitümör aktivitesi göstermiştir. Krizotinibin antitümör etkinliği doza-bağımlı ve in vivo olarak ROS1 fosforilasyonunun inhibisyonu ile korelasyon göstermiştir.
Klinik Çalışmalar
Daha önce tedavi edilmemiş ALK-pozitif ileri evre KHDAK– randomize Faz 3 Çalışma 1014 Krizotinibin, ileri evre hastalık için daha önce sistemik tedavi almamış olan ALK-pozitif metastatik KHDAK hastalarının tedavisindeki etkililik ve güvenliliği, global, randomize, açık- etiketli 1014 çalışmasında gösterilmiştir.
Tam analiz popülasyonu, randomizasyondan önce Floiesan In Situ Hibridizasyon (FISH) ile tespit edilen ALK-pozitif ileri evre KHDAK bulunan 343 hastayı kapsamaktadır: 172 hasta, krizotinib, 171 hasta ise kemoterapi (6 tedavi siklusuna kadar pemetrekset + karboplatin veya sisplatin) almak üzere randomize edilmiştir. Genel çalışma popülasyonunun demografik ve hastalık karakteristikleri, %62 kadın, medyan yaş 53, başlangıç Doğu Kooperatif Onkoloji Grubu (ECOG) performans statüsü 0 veya 1 (%95), %51 beyaz ve %46 Asyalı, %4 sigara kullanan, %32'si sigarayı bırakmış olan ve %64'ü asla sigara kullanmamış olan hastalar şeklindedir. Genel çalışma popülasyonuna ait hastalık karakteristiklerine göre hastaların
%98'inde metastatik hastalık mevcut olup, hastaların %92'sinin tümörleri adenokarsinom histolojisi olarak tanımlanmıştır ve hastaların %27'sinde beyin metastazı vardır.
Hastalar krizotinib tedavisine, hastanın klinik fayda görmeye devam etmesi halinde araştırmacının kararı doğrultusunda solid tümörlerde yanıt değerlendirme kriteri (RECIST) tarafından tanımlanan hastalık progresyon zamanından sonra da devam edebilmiştir. Krizotinib ile tedavi edilen 89 hastanın altmış beşi (%73) ile kemoterapi alan 132 hastanın 11'i (%8,3), tedaviye objektif hastalık progresyonundan sonra en az 3 hafta süreyle devam etmiştir. Kemoterapi için randomize edilen hastalar, bağımsız radyolojik inceleme (BRİ) aracılığıyla doğrulanan RECIST-tanımlı hastalık progresyonunu takiben krizotinib almak üzere çapraz geçiş yapabilmiştir. Kemoterapi kolundaki 144 hasta (%84), daha sonra krizotinib tedavisi almıştır.
Krizotinib, çalışmanın birincil sonlanım noktası olan progresyonsuz sağkalım (PS) süresini, BRİ tarafından değerlendirilen kemoterapiye kıyasla anlamlı düzeyde uzatmıştır. Krizotinibin PS yararı, yaş, cinsiyet, ırk, sigara kullanım sınıfı, tanıdan itibaren geçen zaman, ECOG- performans durumu ve beyin metastazlarının varlığı gibi başlangıç hasta karakteristik alt grupları genelinde tutarlı bulunmuştur. Krizotinib ile tedavi edilen hastalarda genel sağkalımda (GS), istatistiksel anlamda önemli olmasa da sayısal olarak iyileşme olmuştur. Randomize Faz 3 1014 çalışmasından elde edilen etkililik verileri Tablo 3'te özetlenmiştir. PS ve GS için Kaplan Meier eğrileri sırasıyla Şekil 1 ve 2'de gösterilmektedir.
Tablo 3 Randomize Faz 3 Çalışma 1014'deki daha önce ALK-pozitif ilerlemiş KHDAK tedavisi almamış hastalarda etkililik sonuçları (tam analiz popülasyonu)*
Yanıt parametresi | Krizotinib N=172 | Kemoterapi N=171 |
Progresyonsuz sağkalım (BRİ'ye dayalı) | ||
Olay görülen sayı, n (%) | 100 (%58) | 137 (%80) |
Medyan PS (ay) (%95 GA) | 10,9 (8,3-13,9) | 7 (6,8-8,2) |
RO (%95 GA) | 0,45 (0,35-0,6) | |
p-değeri | < 0,0001 | |
Genel sağkalım | ||
Ölüm sayısı, n (%) | 71 (%41) | 81 (%47) |
Ay bazında medyan GS (%95 GA) | NR (45,8-NR) | 47,5 (32,2-NR) |
RO ( %95 GA) | 0,76 (0,55- 1,05) | |
p-değeri | 0,0489 | |
12-ay yaşama olasılığı, % (%95 GA) | 83,5 (77-88,3) | 78,4 (71,3-83,9) |
18-ay yaşama olasılığı, % (%95 GA) | 71,5 (64-77,7) | 66,6 (58,8-73,2) |
48-ay yaşama olasılığı,d % (%95 GA) | 56,6 (48,3-64,1) | 49,1 (40,5-57,1) |
Objektif yanıt oranı (BRİ'ye dayalı) | ||
Objektif yanıt oranı % (%95 GA) | %74 (67-81) | %45 (37-53) |
p-değeri | < 0,0001 | |
Yanıt süresi | ||
Medyan, Ay (%95 GA) | 11,3 (8,1-13,8) | 5,3 (4,1-5,8) |
RO = Risk Oranı; GA=güven aralığı; BRİ=bağımsız radyolojik inceleme; NR=ulaşılmadı; GS=Genel Sağkalım; PS=Progresyonsuz Sağkalım; OYO =Objektif Yanıt Oranı N/n=hasta sayısı
* PS, objektif yanıt oranı ve yanıt süresi, 30 Kasım 2013 tarihli veri kesme tarihine dayanmaktadır; GS, 30 Kasım 2016 tarihli son hastanın son ziyaret tarihine dayanmaktadır ve yaklaşık 46 aylık bir medyan takibine dayanmaktadır.
Medyan PS süreleri pemetrekset/sisplatin için (%95 GA: 6,6-8,3) 6,9 ay (RO=0,49; pemetrekset/sisplatinle karşılaştırıldığında krizotinib p-değeri < 0,0001) ve pemetrekset/karboplatin için (%95 GA: 5,9-8,3) 7,0 aydır (RO=0,45; pemetrekset/karboplatinle karşılaştırıldığında krizotinib p-değeri < 0,0001).
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özelliklerEmilim:
Aç karna oral yolla tek doz uygulamayı takiben krizotinib pik konsantrasyonuna medyan 4 ila 6 saatte ulaşacak şekilde absorbe edilir. Günde iki kez 250 mg krizotinibin ardından kararlı durum 15 gün içinde elde edilmiştir. Tek doz 250 mg krizotinib uygulanmasının ardından mutlak biyoyararlanım %43 olarak belirlenmiştir.
Sağlıklı gönüllülere 250 mg tek doz verildiğinde yüksek yağlı bir öğün, EAAve Cdeğerlerini yaklaşık %14 azaltmıştır. XALKORİ yiyeceklerle birlikte veya yiyeceklerden bağımsız olarak uygulanabilir (bkz. bölüm 4.2).
Dağılım:
50 mg dozun intravenöz uygulanmasından sonra krizotinibin geometrik ortalama dağılım hacmi (V) 1.772 L olmuş, bu durum plazmadan dokulara yaygın dağılım olduğunu göstermiştir.
Krizotinib, in vitro şartlarda insan plazma proteinlerine %91 oranında bağlanır ve bu bağlanma ilaç konsantrasyonundan bağımsızdır. In vitro çalışmalar, krizotinibin P-glikoprotein (P-gp) substratı olduğunu göstermiştir.
Biyotransformasyon:
In vitro çalışmalar, krizotinibin ağırlıklı olarak CYP3A4/5 tarafından metabolize edildiğini göstermiştir. İnsanlarda birincil metabolik yolaklar piperidin halkasının krizotinib laktama oksidasyonu ve O-dealkilasyon ile ardından O-dealkillenmiş metabolitlerin Faz 2 konjugasyonu olmuştur.
İnsan karaciğer mikrozomlarında yapılan in vitro çalışmalar, krizotinibin CYP2B6 ve CYP3A'nın zamana bağımlı bir inhibitörü olduğunu göstermiştir (bkz. bölüm 4.5).
In vitro çalışmalar; CYP1A2, CYP2C8, CYP2C9, CYP2C19 veya CYP2D6 substratları olan ilaçların metabolizmalarının krizotinib tarafından inhibe edilmesi ve bunun sonucunda klinik ilaç-ilaç etkileşimlerinin ortaya çıkmasının olası olmadığını göstermiştir.
In vitro çalışmalar, krizotinibin zayıf bir UGT1A1 ve UGT2B7 inhibitörü olduğunu (bkz. bölüm 4.5), ancak UGT1A4, UGT1A6 veya UGT1A9 substratları olan tıbbi ürünlerin metabolizmalarının krizotinib tarafından inhibe edilmesi ve bunun sonucunda klinik ilaç-ilaç etkileşimlerinin ortaya çıkmasının olası olmadığını göstermiştir.
İnsan hepatositlerinde yapılan in vitro çalışmalar, CYP1A2 substratları olan ilaçların metabolizmalarının krizotinib tarafından indüklenmesi sonucu klinik ilaç-ilaç etkileşimleri oluşmasının olası olmadığını göstermiştir.
Eliminasyon:
Tekli doz krizotinibin ardından, hastalarda krizotinibin ortalama görünen plazma terminal yarılanma ömrü 42 saat olmuştur.
Radyolojik işaretlenmiş 250 mg krizotinibin sağlıklı olgulara tek doz uygulanmasından sonra, uygulanan dozun %63'ü dışkıda ve %22'si idrarda belirlenmiştir. Değişikliğe uğramamış krizotinib, dışkıda ve idrarda uygulanan dozun sırasıyla yaklaşık %53'ünü ve %2,3'ünü oluşturmuştur.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
Günde iki kez 200-300 mg doz aralığında kararlı durumda gözlenen minimum konsantrasyon (C) ve EAA doz orantısallıktan daha yüksek bir şekilde artmıştır.
Taşıyıcıların substratlarıyla eş zamanlı uygulanması:
Krizotinib in vitro olarak P-glikoprotein (P-gp) inhibitörüdür. Bu nedenle, krizotinibin P-gp substratları olan tıbbi ürünler ile eşzamanlı kullanıldığında krizotinibin, bu ilaçların plazma konsantrasyonlarını arttırma potansiyeli bulunabilir (bkz. bölüm 4.5).
Krizotinib, in vitro olarak OCT1 ve OCT2 intibitörüdür. Bu nedenle OCT1 veya OCT2 substratları tıbbi ürünler ile eşzamanlı kullanıldığında krizotinibin, bu tıbbi ürünlerin plazma konsantrasyonlarını arttırma potansiyeli bulunabilir (bkz. bölüm 4.5).
In vitro şartlarda, klinik olarak anlamlı terapötik konsantrasyonlarda krizotinib, insan hepatik alım taşıyıcı proteinleri OATP1B1 veya OATP1B3'ü veya renal alım taşıyıcı proteinleri OAT1 veya OAT3'ü inhibe etmemiştir. Bu nedenle, bu taşıyıcı substratlarının hepatik veya renal alımının krizotinib aracılı inhibisyonu sonucu klinik ilaç-ilaç etkileşimleri oluşması olası değildir.
Diğer taşıyıcı proteinlere etkiler
In vitro şartlarda, klinik olarak anlamlı konsantrasyonlarda krizotinib safra tuzu salınım pompasının (BSEP) bir inhibitörü değildir.
Hastalardaki karakteristik özellikler:
Karaciğer Yetmezliği:
Krizotinib yaygın olarak karaciğerde metabolize edilir. NCI sınıflandırmasına göre hafif (ya AST > normalin üst sınırı (NÜS) ve toplam bilirubin ≤ NÜS ya da herhangi bir AST ve toplam bilirubin > NÜS ancak ï‚£ 1,5 xNÜS),orta(herhang ibirAST ve toplam bilirubin > 1,5 x NÜS
ve ï‚£3 x NÜS) veya şiddetli (herhangi bir AST ve toplam bilirubin > 3 x NÜS) karaciğer yetmezliği olan ya da hafif veya orta karaciğer yetmezliği için kontrol grubu olarak eşleştirilmiş normal (AST ve toplam bilirubin ≤ NÜS) karaciğer fonksiyonları olan hastalar açık etiketli, randomize olmayan bir klinik çalışmaya (Çalışma 1012) dahil edilmiştir.
Günde iki kez krizotinib dozlamasını takiben; hafif karaciğer yetmezliği olan hastalar (N=10) kararlı durumda normal karaciğer fonksiyonu olan hastalara (N=8) benzer sistemik krizotinib maruziyeti göstermiştir (kararlı durumda günlük maruziyette plazma konsantrasyon-zaman eğrisi altındaki alan (EAA) ve Ciçin geometrik ortalama oranları sırasıyla %91,1 ve
%91,2). Hafif karaciğer yetmezliği olan hastalar için başlangıç dozu ayarlanması önerilmemektedir.
Günde iki kez 200 mg krizotinib dozunu takiben, orta derecedeki karaciğer yetmezliği (N = 8) olan hastalar, aynı doz seviyesinde normal hepatik fonksiyonu (N = 9) olan hastalara kıyasla EAAve Ciçin geometrik ortalama oranları sırasıyla %150 ve %144 olacak şekilde daha yüksek sistemik krizotinib maruziyeti gösterdi. Ancak, günde iki kez 200 mg dozunun, orta karaciğer yetmezliği olan hastalardaki sistemik krizotinib maruziyeti, normal karaciğer fonksiyonlu hastalarda günde iki kez 250 mg dozunda görülen ile karşılaştırılabilir seviyedeydi (EAAve Ciçin geometrik ortalama oranları sırasıyla %114 ve %109).
Günde bir kez 250 mg dozunda krizotinib alan şiddetli karaciğer yetmezliği (N=6) olan hastalarda, sistemik krizotinib maruziyet parametreleri EAAve C; günde iki kez 250 mg'lık bir doz alan normal karaciğer fonksiyonlarına sahip hastalara kıyasla sırasıyla yaklaşık
%64,7 ve %72,6 olmuştur.
Orta veya şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalara krizotinib uygulanırken, krizotinib dozunun ayarlanması önerilir (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4).
Böbrek Yetmezliği:
Hafif (60 ≤ CLcr < 90 mL/dakika) ve orta (30 ≤ CLcr < 60 mL/dakika) böbrek yetmezliği olan hastalar tek kollu 1001 ve 1005 çalışmalarına dahil edilmiştir. CLcr eşik değeri ile ölçülen böbrek fonksiyonlarının, krizotinib kararlı durum plato konsantrasyonuna (C) etkisi değerlendirilmiştir. Çalışma 1001'de, hafif (N=35) ve orta (N=8) böbrek yetmezliği hastalarının, Cdüzenlenmiş geometrik ortalaması, böbrek fonksiyonları normal olan hastalara göre sırasıyla %5,1 ve %11 yüksek çıkmıştır. Çalışma 1005'de ise hafif (N=191) ve orta (N=65) böbrek yetmezliği hastalarının, Cdüzenlenmiş geometrik ortalaması, böbrek fonksiyonları normal olan hastalara göre sırasıyla %9,1 ve %15 yüksektir. Ayrıca çalışma 1001, 1005 ve 1007'den elde edilen verileri kullanan popülasyon farmakokinetik analizi, CLcr değerinin krizotinibin farmakokinetiği üzerine klinik olarak anlamlı bir etkisinin olmadığını göstermiştir. Krizotinib maruziyetindeki düşük seviyedeki maruziyet artışı nedeni ile (%5-15), hafif ve orta düzeyde karaciğer yetmezliği olan hastalarda başlangıç dozu için herhangi bir ayarlama önerilmemektedir.
250 mg tek doz krizotinib alımını takiben, peritoneal diyaliz veya hemodiyaliz gerektirmeyen ileri seviye böbrek yetmezliği hastalarında ileri seviye böbrek yetmezliği (CLcr < 30 mL/dakika) olan hastalarda normal hastalara kıyasla, krizotinibin EAAve Cdeğeri sırasıyla %79 ve %34 artmıştır. Peritoneal diyaliz veya hemodiyaliz gerektirmeyen ileri seviye böbrek yetmezliği hastalarında krizotinibin dozunun ayarlanması önerilmektedir (bkz. bölüm 4.2 ve 4.4).
Yaş:
Çalışma 1001, 1005 ve 1007 bilgilerinden elde edilen popülasyon farmakokinetiği analizine göre, yaşın, krizotinibin farmakokinetiği üzerine herhangi bir etkisi bulunmamaktadır (bkz. bölüm 4.2 ve 5.1).
Vücut ağırlığı ve cinsiyet:
Çalışma 1001, 1005 ve 1007 bilgilerinden elde edilen popülasyon farmakokinetiği analizine göre, vücut ağırlığı veya cinsiyetin krizotinibin farmakokinetiği üzerine klinik olarak anlamlı bir etkisi bulunmamaktadır.
Etnik Köken:
1001, 1005 ve 1007'den elde edilen popülasyon farmakokinetik analiz verilerine göre, Asyalı hastalarda (n= 523) kararlı durumda beklenen plazma konsantrasyonu-zaman eğrisi altında kalan alan (EAA), Asyalı olmayan hastalara (n=691) kıyasla %23-37 daha yüksek olmuştur.
ALK-pozitif KHDAK tanılı hastalarda (N=1.669) yapılan çalışmalarda Asyalı hastalarda (N=753), Asyalı olmayanlara (N=916) göre, transaminaz artışı, iştah azalması, nötropeni ve lökopeni ≥ %10'luk mutlak fark ile bildirilmiştir. ≥ %15'lik mutlak fark olan bir yan etki bildirilmemiştir.
Geriyatrik popülasyon:
Bu grup hastalar için sınırlı bilgi bulunmaktadır (bkz. bölüm 4.2, 5.1). Çalışma 1001, 1005 ve 1007 bilgilerinden elde edilen popülasyon farmakokinetiği analizine göre, yaşın, krizotinibin farmakokinetiği üzerine herhangi bir etkisi bulunmamaktadır.
Kardiyak Elektrofizyoloji:
Krizotinibin QT aralığı uzama potansiyeli, günde iki kez 250 mg XALKORİ alan ALK-pozitif veya ROS1 pozitif KHDAK'li hastalarda değerlendirilmiştir. Krizotinibin QT aralıkları üzerindeki etkisini değerlendirmek için tek dozun ardından ve kararlı durumda, üç kez yapılan seri EKG'ler elde edilmiştir. EKG'nin otomatik makine ölçümlü değerlendirmesine göre; hastalarda seri EKG'nin etkisini değerlendirmek için tek dozun ardından 1.619 hastanın otuz dördünde (%2,1) 500 msn ve daha uzun QTcF (Fridericia yöntemine göre düzeltilmiş QT) belirlenmiş ve başlangıç düzeyi belirlendikten sonra en az 1 EKG değerlendirmesi olan 1585 hastanın 79'unda (%5) QTcF'sinden başlangıca göre 60 msn ve daha yüksek artış oluşmuştur (bkz. bölüm 4.4).
Günde 2 kere 250 mg krizotinib alan 52 ALK-pozitif KHDAK hastada kör manuel EKG ölçümleri kullanılan tek kollu bir EKG alt çalışması yapılmıştır. 11 hastada (%21) başlangıç değerinden QTcF ≥ 30-< 60 msn ve 1 hastada (%2) başlangıç değerinden QTcF ≥ 60 msn yükselme görülmüştür. Hiçbir hastada maksimum QTcF ≥ 480 msn görülmemiştir. Merkezi eğilim analizleri 2. siklus 1. gününde QTcF başlangıç değerinden LS ortalama değişimi %90 GA üst limiti < 20msn'idi.
Farmakokinetik/farmakodinamik analiz, QTcF'de krizotinib plazma konsantrasyonu bağımlı artış olduğunu öne sürmüştür. Kalp hızındaki azalma (2. siklus 1. gününde 8 saatten sonra maksimum ortalama düşüş 17,8 atım/dakika'dır) krizonibin artan plazma konsantrasyonu ile ilişkili bulunmuştur.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Sıçan ve köpeklerde 3 aya kadar yapılan tekrarlanan doz toksisite çalışmalarında, etkilenen birincil hedef organlar, gastrointestinal(kusma,dışkıdeğişiklikleri, konjesyon), hematopoietik
(kemik iliği hiposellüleritesi), kardiyovasküler (iyon kanal blokörlerinin karışması, kalp atımı ve kan basıncında düşüş, LVEDP, QRS ve PR zamanlarında uzama, miyokardiyal kontraktilitede azalma), üreme (testiküler pakiten spermatosit dejenerasyonu, over foliküllerinin tek hücreli nekrozu) sistemleri ile ilgili olmuştur. Bu belirtiler için advers etki görülmeme düzeyi subterapötiktir veya insanlarda önerilen dozdaki EAA'nın 2,6 katıdır. Diğer yan etkiler karaciğer (karaciğer transaminazlarının yükselmesi), retinal fonksiyonlar üzerine etkiler ve korele toksisiteler olmaksızın çoklu organ fosfolipidozisi olasılığını içermektedir.
Krizotinib, bakteriyel ters mutasyon (Ames) tayininde in vitro mutajenik bulunmamıştır. Krizotinib, Çin hamsteri over kültürlerinde yapılan bir in vitro mikronükleus tayininde, bir in vitro insan lenfosit kromozom aberasyon tayininde ve in vivo sıçan kemik iliği mikronükleus tayinlerinde anöjenik bulunmuştur. Sitotoksik konsantrasyonlarda, insan lenfositlerinde yapısal kromozomal anomalilerinde ufak bir artış gözlenmiştir. Anöjenisite için advers etki görülmeme düzeyi insanlarda önerilen dozdaki EAA'nın yaklaşık 1,8 katıdır.
Krizotinib ile karsinojenisite çalışmaları yapılmamıştır.
Fertilite üzerindeki etkisini değerlendirmek üzere, hayvanlarda krizotinible spesifik çalışma yapılmamıştır; bununla birlikte, sıçanlarda yapılan tekrarlı doz toksisite çalışmalarının bulguları temelinde, krizotinibin insanlarda üreme fonksiyonunu ve fertiliteyi bozma potansiyeli olduğu kabul edilmektedir. Erkek üreme sisteminde gözlenen bulgular; 28 gün boyunca 50 mg/kg/gün ve daha yüksek doz (insanlarda önerilen dozdaki EAA'nın yaklaşık 1,1 katı) verilen sıçanlarda testiküler dokulardaki pakiten spermatositlerinin dejenerasyonunu içermiştir. Dişi üreme sisteminde gözlenen bulgular; 3 gün boyunca 500 mg/kg/gün verilen bir sıçanda over foliküllerinin tek hücreli nekrozunu içermiştir.
Krizotinib, hamile sıçanlar veya tavşanlarda teratojenik etki göstermemiştir. Sıçanlarda ≥50 mg/kg/gün dozlarda (insanlarda önerilen dozdaki EAA'nın yaklaşık 0,4 katı) implantasyon sonrası kayıp artmıştır ve sıçan ve tavşanlarda sırasıyla 200 mg ve 60 mg/kg/gün (insanlarda önerilen dozlardaki EAA'nın yaklaşık 1,2 katı) dozlarında görülen fatal vücut ağırlığı azalması advers reaksiyon olarak değerlendirilmiştir.
Olgun olmayan sıçanlarda 28 gün boyunca günde bir kez doz uygulamasının ardından 150 mg/kg/gün dozunda (yetişkin hastalarda, insanlarda önerilen dozdaki EAA'nın yaklaşık 3,3 katı), büyüyen uzun kemiklerde kemik oluşumunun azaldığı gözlenmiştir. Pediyatrik hastalar açısından potansiyel endişe uyandıran diğer toksisiteler jüvenil hayvanlarda değerlendirilmemiştir.
İn vitro fototoksisite çalışma sonuçları, krizotinibin fototoksik potansiyelinin olabileceğini göstermiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Kolloidal silikon dioksit Mikrokristalin selülozAnhidröz dibazik kalsiyum fosfat Sodyum nişasta glikolat Magnezyum stearat
Jelatin (sığır kaynaklı)
Titanyum dioksit
Kırmızı demir oksit Şellak
Propilen glikol
Güçlü amonyak çözeltisi Potasyum hidroksit Siyah demir oksit
6.2. Geçimsizlikler
Yeterli veri yoktur.
6.3. Raf ömrü
48 ay.
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
200 mg kapsüller PVC/Al blisterde ambalajlanmışlardır.
1 boyutunda, beyaz opak gövde ve pembe opak kapağı olan, kapak üzerinde “Pfizer†ve gövde üzerinde “CRZ 200†yazılı 60 adet sert jelatin kapsül.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Özel gereklilikler bulunmamaktadır.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller ‘Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği' ve ‘Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri'ne uygun olarak imha edilmelidir.
Tiroid Kanseri En sık görülen tiroid kanseri türü olan papiller tiroid kanseri, tüm tiroid kanserlerinin yaklaşık %70'ini oluşturur. | Aşırı Alkol Kullanımı, Alkolizm Alkol bağımlılığı, alkol kullanımı ve alkol sorunları arasındaki farkı açıklamak güçtür. Örneğin, geçmişte alkol kullanmış olan bir kimsenin mutlaka alkol bağımlısı olması gerekmez. |
Mide Kanseri Mide kanseri genellikle mideyi tümüyle kaplayan ve mukus üretmekle görevli hücrelerde başlar. Bu kanser tipine adenokarsinom denir. |
|
Ruh ve Akıl Sağlığımızı Geliştirmek İyi akıl ve ruh sağlığı sahip olmaktan ziyade, yaptığınız şeylerdir. Akıl ve ruhsal olarak sağlıklı olmak için kendinize değer vermeli ve kendinizi kabul etmelisiniz. |
|
Parkinson Hastalığı Hastalık ilk kez 1817 de İngiliz doktor James Parkinson tarafından tanımlanmış ve Dr. Parkinson hastalığı “sallayıcı felç” olarak kaleme almış. |
İLAÇ GENEL BİLGİLERİ
Pfizer İlaçları Ltd.Şti.Geri Ödeme Kodu | A14986 |
Satış Fiyatı | 95694.41 TL [ 19 Nov 2024 ] |
Önceki Satış Fiyatı | 95694.41 TL [ 8 Nov 2024 ] |
Original / Jenerik | Original İlaç |
Reçete Durumu | Normal Reçeteli bir ilaçdır. |
Barkodu | 8681308159151 |
Etkin Madde | Krizotinib |
ATC Kodu | L01XE16 |
Birim Miktar | 200 |
Birim Cinsi | MG |
Ambalaj Miktarı | 60 |
Antineoplastik ve İmmünomodülatör Ajanlar > Diğer Kanser İlaçları > Crizotinib |
İthal ( ref. ülke : Yunanistan ) ve Beşeri bir ilaçdır. |