BIMIERE 100 mg film kaplý tablet (2 tablet) Klinik Özellikler

Lilly İlaç Ticaret Ltd.Şti.

[ 25 October  2022 ]

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

    4.1. Terapötik endikasyonlar

    BIMIERE, yetişkinlerde auralı veya aurasız migrenin akut tedavisinde endikedir. BIMIERE yetişkinlerde migrenin önleyici tedavisi için endike değildir.

    4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

    Pozoloji:

    Önerilen doz, ağızdan alınan 100 mg BIMIERE'dir. Yirmi dört saat içinde en fazla bir doz alınmalı ve hasta, dozlama ile araç ya da makine kullanımı arasında en az 8 saat bekleyemiyorsa BIMIERE kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

    Aynı migren atağında ikinci bir BIMIERE dozunun etkili olduğu kanıtlanmamıştır.

    Otuz günlük dönemde ortalama olarak 4'ten fazla migren atağını tedavi etmenin güvenliliği belirlenmemiştir.

    Uygulama şekli:

    BIMIERE oral kullanım içindir. BIMIERE aç veya tok karnına alınabilir. Özel popülasyonlara iliskin ek bilgiler:

    Böbrek yetmezliği:

    Böbrek fonksiyonuna bağlı olarak doz ayarlaması gerekli değildir.

    Karaciğer yetmezliği:

    Hafif ya da orta karaciğer yetmezliği olan hastalar için dozaj ayarlaması gerekli değildir (Child- Pugh A ya da B). BIMIERE şiddetli karaciğer yetmezliği (Child-Pugh C) olan hastalarda araştırılmamıştır ve bu hastalarda kullanımı önerilmemektedir.

    Pediyatrik popülasyon:

    Pediyatrik hastalardaki güvenlilik ve etkinlik belirlenmemiştir.

    Geriyatrik popülasyon:

    Kontrollü klinik çalışmalarda, sersemlik hali 65 yaş ve üzeri hastalarda (BIMIERE ile %19, plaseboyla %2) 65 yaşından küçük hastalara kıyasla (BIMIERE ile %14, plaseboyla %3) daha sık meydana gelmiştir. Sistolik kan basıncında da 65 yaş ve üzeri hastalarda 65 yaşından küçük hastalara kıyasla daha büyük bir artış olmuştur (bkz. Bölüm 4.8). Klinik BIMIERE çalışmalarında yeterli sayıda 65 yaş ve üzeri hasta yer almadığından, bu hastalarda daha genç hastalara kıyasla etkililik farkı olup olmadığı saptanamamıştır. Öte yandan, klinik farmakoloji çalışmalarında yaşlı hastalarda BIMIERE maruziyeti üzerinde klinik açıdan anlamlı etki gözlenmemiştir. Genel olarak, yaşlı bir hasta için doz seçimi, çoğunlukla daha yüksek sıklıkta karaciğer, böbrek veya kalp fonksiyonu azalmasını ve eşzamanlı hastalık ya da başka ilaç tedavisini düşünerek, doz aralığının düşük ucundan başlanarak dikkatlice yapılmalıdır.

    4.3. Kontrendikasyonlar

    4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

    İlacın yanlış kullanımı veya suistimal potansiyeli

    Tüm BIMIERE dozlarında gönüllüler, BIMIERE'nin suistimal potansiyeline sahip olduğunu gösteren, plaseboya göre istatistiksel olarak önemli ölçüde daha yüksek "maddeden hoşlanma" puanları bildirmişlerdir.

    Sağlıklı gönüllülerde, 7 günlük 200 mg veya 400 mg lasmiditan dozunu takiben dozun aniden kesilmesinin ardından fiziksel yoksunluk gözlenmemiştir.

    Faz 2 ve 3 çalışmaları, terapötik dozlarda BIMIERE'nin plaseboya göre daha fazla öfori ve halüsinasyon yan etkileri oluşturduğunu göstermektedir. Ancak bu olaylar düşük bir sıklıkta meydana gelmiştir (hastaların yaklaşık %1'i).

    Hastalar, ilaç suistimali riski açısından değerlendirmeli ve BIMIERE'nin yanlış kullanımı veya suistimali belirtileri açısından gözlemlenmelidir.

    Merkezi Sinir Sistemi Depresyonu

    BIMIERE sersemlik hali ve sedasyonu içeren merkezi sinir sistemi (MSS) depresyonuna neden olabilir (bkz. Bölüm 4.8).

    BIMIERE'nin sedasyona, başka bilişsel ve/veya nöropsikiyatrik advers reaksiyonlara ve araç kullanma yetisinde bozukluğa neden olma potansiyeli nedeniyle, BIMIERE alkolle ya da başka MSS depresanlarıyla beraber alınacaksa dikkatle kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.5).

    Hastalar, BIMIERE aldıktan en az 8 saat sonrasına kadar araba kullanmamaları ve tam zihinsel uyanıklık gerektiren diğer aktivitelere girişmemeleri gerektiği konusunda uyarılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

    Serotonin Sendromu

    Klinik çalışmalarda, serotonin sendromuyla ilişkili başka ilaç kullanmayan, BIMIERE tedavisi gören hastalarda serotonin sendromuyla uyumlu reaksiyonlar raporlanmıştır.

    Serotonin sendromu aynı zamanda serotonerjik ilaçlarla [örn. selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'lar), serotonin norepinefrin geri alım inhibitörleri (SNRI'lar), trisiklik antidepresanlar (TCA'lar) ve monoamin oksidaz (MAO) inhibitörleri] beraber uygulanan BIMIERE ile de görülebilir. Serotonin sendromu semptomları içinde mental durum değişiklikleri (örn. ajitasyon, halüsinasyonlar, koma), otonom instabilite (örn. taşikardi, değişken kan basıncı, hipertermi), nöromusküler bulgular (örn. hiperrefleksi, koordinasyonsuzluk) ve/veya gastrointestinal bulgu ve semptomlar (örn. bulantı, kusma, diyare) yer alır. Semptomlar çoğunlukla yeni ya da yüksek dozda serotonerjik ilaç alındıktan sonra birkaç dakika ila birkaç saat içinde ortaya çıkmaya başlar. Serotonin sendromu şüphesi olduğu takdirde, BIMIERE tedavisi kesilmelidir.

    Fazla İlaç Kullanımına Bağlı Baş Ağrısı

    Akut migren ilaçlarının fazla kullanımı (örn. ergotaminler, triptanlar, opioidler ya da bu ilaçların kombinasyonunun ayda en az 10 gün kullanımı) baş ağrısının şiddetlenmesine yol açabilir. Fazla ilaç kullanımına bağlı baş ağrısı, kendini migren benzeri günlük baş ağrıları ya da migren ataklarının sıklığında belirgin bir artış olarak gösterebilir. Fazla kullanılmış olan ilaçların kesilmesi ve yoksunluk semptomlarının tedavisi (çoğunlukla baş ağrısının geçici olarak kötüleşmesini içerir) gibi detoksifikasyon uygulamaları gerekebilir.

    4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

    MSS Depresanları

    BIMIERE ve alkolün ya da diğer MSS depresanlarının eşzamanlı olarak uygulanması klinik çalışmalarda değerlendirilmemiştir. BIMIERE'nin sedasyona ve başka bilişsel ve/veya nöropsikiyatrik advers reaksiyonlara neden olma potansiyeli bulunduğundan, BIMIERE alkolle ya da başka MSS depresanlarıyla beraber alınacaksa dikkatle kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).

    Serotonerjik İlaçlar

    BIMIERE ve ilaçların (örn. SSRI'lar, SNRI'lar, TCA'lar, MAO inhibitörleri, trazodon vb.), reçetesiz ilaçların (örn. dekstrometorfan) ya da serotonini artıran bitkisel takviyelerin (örn. Kantaron (St. John's wort)) eşzamanlı olarak uygulanması serotonin sendromu riskini artırabilir (bkz. Bölüm 4.4). BIMIERE serotonin artıran ilaç alan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.

    Kalp Atım Hızı Düşürücü İlaçlar

    BIMIERE kalp atım hızının düşürülmesi ile ilişkilendirilmiştir (bkz. Bölüm 4.8). Bir ilaç etkileşimi çalışmasında, propranolol tedavisine tek doz 200 mg BIMIERE eklenmesi kalp atım hızında tek başına propranolol uygulanmasına kıyasla dakika başı 5 atım düşüş daha olmasına yol açarak, ortalama dakika başı maksimum 19 atım düşüşle sonuçlanmıştır.

    Bu büyüklükteki kalp atım hızı düşüşünün tehlike arz ettiği durumlarda, kalp atım hızını düşüren eşzamanlı tedaviler gören hastalarda BIMIERE dikkatli kullanılmalıdır.

    P-glikoprotein (P-gp) Taşıyıcı Substratlar

    BIMIERE'nin, substrat plazma konsantrasyonundaki küçük bir değişikliğin ciddi toksisitelere yol açabileceği P-gp substratları (örn., digoksin) ile birlikte uygulanması önerilmez (bkz. Bölüm 5.2).

    Lasmiditanın Diğer İlaçları Etkileme Potansiyeli İlaç Metabolize Edici Enzimler

    Lasmiditan CYP2D6'nın in-vitro bir inhibitörüdür ancak diğer CYP450 enzimlerinin aktivitesini anlamlı ölçüde inhibe etmemiştir. Lasmiditanın bilinen duyarlı bir CYP2D6 substratı olan dekstrometorfan üzerindeki etkisinin modeli ve simülasyonu, lasmiditanın CYP2D6'yı klinik açıdan anlamlı derecede inhibe etmesinin olası olmadığını göstermektedir. Lasmiditan, M7, S-M8 ve [S,R]-M18; monoamin oksidaz A'nın (MAO-A) geri dönüşümlü ve zamana bağlı inhibitörleri değildir.

    Günlük lasmiditan dozlaması sırasıyla CYP3A, CYP1A2 ve CYP2C9 substratları olan midazolam, kafein ya da tolbütamidin FK'sini değiştirmemiştir. Lasmiditanın sumatriptan, propranolol ya da topiramat ile beraber uygulanması, bu tıbbi ürünlerin maruziyetinde klinik olarak anlamlı değişikliklerle sonuçlanmamıştır.

    İlaç Taşıyıcıları

    Sağlıklı gönüllülerde yapılan bir ilaç etkileşimi çalışmasında, 200 mg BIMIERE'nin dabigatran (P-gp substratı) ile birlikte uygulanması dabigatranın sistemik maruziyetlerini, EAA ve C değerlerini sırasıyla %25 ve %22 arttırmıştır. Rosuvastatin (BCRP substratı) ile birlikte 200 mg BIMIERE'nin uygulanması, rosuvastatin maruziyetini etkilememiştir.

    Lasmiditan OCT1'i in-vitro inhibe eder. Ancak lasmiditan ve sumatriptan (OCT1 substratı) ile ilgili bir ilaç-ilaç etkileşimi çalışmasında, sumatriptan FK'sinde değişiklik gözlenmemiştir. Lasmiditan renal akış taşıyıcıları MATE1 ve MATE2-K'yı in-vitro inhibe eder.

    Diğer İlaçların Lasmiditanı Etkileme Potansiyeli İlaç Metabolize Edici Enzimler

    Lasmiditan primer olarak CYP dışı enzimler tarafından hepatik ve ekstrahepatik olarak metabolize edilir. Dolayısıyla CYP inhibitörlerinin ya da indükleyicilerinin lasmiditanın farmakokinetik özelliklerini etkileme olasılığı düşüktür. Lasmiditanın sumatriptan, propranolol ya da topiramat ile birlikte değerlendirildiği klinik çalışmalarda anlamlı bir ilaç etkileşimi potansiyeli görülmemiştir.

    Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

    Hiçbir etkileşim çalışması yapılmamıştır.

    Pediyatrik popülasyon:

    Hiçbir etkileşim çalışması yapılmamıştır.

    4.6. Gebelik ve laktasyon

    Gebelik kategorisi C'dir.

    Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

    Tedavi sırasında gebe kalan ya da gebe kalmayı planlayan hastaların bu durumu hekimlerine bildirmeleri önerilmelidir.

    Gebelik dönemi

    BIMIERE'nin gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.

    Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.

    BIMIERE, gerekli olmadıkça (potansiyel yararların fetusun maruz kalabileceği potansiyel risklerden fazla olduğu durumlar) gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

    Gebe kadınlarda BIMIERE kullanımıyla ilişkili gelişimsel risk hakkında yeterli veri yoktur. Hayvanlar üzerindeki çalışmalarda, gelişim üzerindeki advers etkiler (fetal anormallik insidanslarında artış, embriyo-fetal ve yavru mortalitesinde yükselme, fetal vücut ağırlığında azalma) klinik olarak gözlemlenen maternal maruziyetlerden daha düşük (tavşan) ya da daha yüksek (sıçan) maruziyetlerde meydana gelmiştir. ABD genel popülasyonunda, klinik olarak tanınan gebeliklerde majör doğum kusurlarının ve düşüklerin tahmini arka plan riski sırasıyla

    %2 ila %4 ve %15 ila %20'dir. Migrenli kadınların yaptığı doğumlarda tahmini majör doğum kusurları (%2,2 ila %2,9) ve düşük (%17) oranları, migreni olmayan kadınlarda bildirilen oranlara benzerdir.

    Yayımlanan veriler migrenli kadınlarda gebelik sırasında preeklampsi ve gestasyonel hipertansiyon riskinin daha yüksek olabileceğini düşündürmektedir.

    Lasmiditanın (0, 100, 175 veya 250 mg/kg/gün) gebe sıçanlara organogenez boyunca oral yoldan verilmesi, orta ve yüksek dozlarda iskelet varyasyonlarında artışa ve yüksek dozda fetal vücut ağırlığında azalmaya neden olmuştur. Yüksek doz, maternal toksisite ile ilişkilendirilmiştir.

    Sıçanlarda embriyofetal gelişim üzerindeki advers etkiler için etkisiz dozda (100 mg/kg/gün), plazma maruziyeti (EAA) insanlarda önerilen maksimum dozdakinin yaklaşık 10 katıdır.

    Organogenez boyunca gebe tavşanlara oral lasmiditan (0, 50, 75 veya 115 mg/kg/gün) uygulanması malformasyonlara (iskelet ve iç organlara), iskelet varyasyonlarında artışa ve embriyofetal ölüme ve en yüksek dozda fetal vücut ağırlığının azalmasına neden olmuştur , bu maternal toksisite ile ilişkilendirilmiştir. Tavşanlarda embriyofetal gelişim üzerindeki advers etkiler için etkisiz dozda (75 mg/kg/gün), plazma maruziyeti (EAA) insanlarda önerilen maksimum dozdakinden daha azdır.

    Sıçanlara gebelik ve emzirme boyunca oral yoldan lasmiditan (0, 100, 150 veya 225 mg/kg/gün) uygulanması, test edilen en yüksek dozda ölü doğum ve yenidoğan ölümlerinde artışa neden olmuştur, bu maternal toksisite ve gecikmiş doğum ile ilişkilendirilmiştir. Doğum öncesi ve sonrası gelişim üzerindeki olumsuz etkiler için etkisiz dozda (150 mg/kg/gün) plazma

    maruziyeti (EAA), insanlarda önerilen maksimum dozdakinin yaklaşık 16 katıdır.

    Laktasyon dönemi

    Lasmiditanın insan sütüyle atılıp atılmadıgı bilinmemektedir Hayvanlar üzerinde yapılan çalısmalar, lasmiditanın sütle atıldıgını göstermektedir. Emzirmenin durdurulup durdurulmayacagına ya da BIMIERE tedavisinin durdurulup durdurulmayacağına/tedaviden kaçınılıp kaçınılmayacağına iliskin karar verilirken, emzirmenin çocuk açısından faydası ve BIMIERE tedavisinin emziren anne açısından faydası dikkate alınmalıdır.

    Lasmiditanın anne sütünde bulunması, lasmiditanın emzirilen bebeğe etkileri veya lasmiditanın süt üretimi üzerindeki etkileriyle ilgili veri bulunmamaktadır. Oral lasmiditan uygulamasından sonra, emziren sıçanlarda lasmiditanın ve/veya metabolitlerin maternal plazmaya kıyasla süte yaklaşık 3 kat düzeyde geçtiği gözlenmiştir.

    Anne sütü vermenin gelişimsel ve sağlıkla ilgili yararları annenin BIMIERE ile ilgili klinik ihtiyacı ile birlikte değerlendirilmeli, ayrıca BIMIERE'nin ve altta yatan maternal hastalığın anne sütü alan bebekteki her türlü potansiyel advers etkileri dikkate alınmalıdır.

    Üreme yeteneği /Fertilite

    Lasmiditanın insanlarda fertilite üzerindeki etkisi bilinmemektedir. Sıçanlarla yapılan çalışmalarda erkek veya dişi fertilitesi üzerine etkisi görülmemiştir.

    4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

    BIMIERE araç kullanma yetisi üzerinde belirgin olumsuz etkilere neden olabilir. Araç kullanımıyla ilgili bir çalışmada 50 mg, 100 mg ya da 200 mg tek doz BIMIERE uygulanması hastaların sürüş yeteneklerini anlamlı biçimde bozmuştur (bkz. Bölüm 5.1). Buna ilaveten tek doz BIMIERE'nin ardından 8 saat sonra plaseboya kıyasla daha fazla uyku hali raporlanmıştır. Hastalara her BIMIERE dozundan en az 8 saat sonrasına kadar motorlu araç ya da makine kullanmak gibi tam zihinsel uyanıklık gerektiren tehlike potansiyeline sahip aktivitelere girişmemeleri tavsiye edilmelidir. Bu tavsiyeye uyamayacak hastalar BIMIERE kullanmamalıdır. Reçete yazanlar ve hastalar, hastaların kendi araç kullanma kabiliyetlerini ve BIMIERE'nin neden olduğu bozukluk derecesini değerlendiremeyebileceğinin bilincinde olmalıdır.

    4.8. İstenmeyen etkiler

    Güvenlilik profili özeti

    BIMIERE'nin güvenliliği en az bir doz BIMIERE alan 4,878 hastada değerlendirilmiştir. Migrenli yetişkin hastaların yer aldığı iki plasebo kontrollü Faz 3 çalışmada (Çalışma 1 ve 2), toplam 3,177 hasta 50, 100 ya da 200 mg BIMIERE almıştır (bkz. Bölüm 5.1). Bu iki çalışmada BIMIERE ile tedavi edilen hastaların yaklaşık %84'ü kadın, %78'i beyaz ırk, %18'i siyahi ve

    %18'i Hispanik ya da Latin kökenlidir. Gönüllülerin çalışmaya dahil edilmesi aşamasında ortalama yaş 42,4 (aralık: 18 ila 81) olarak saptanmıştır.

    Uzun dönem güvenlilik çalışmasında, 12 aya kadar aralıklı dozlama yapılan 2.030 hastada uzun dönem güvenlilik değerlendirilmiştir. Bunlar arasında 728 hasta en az 3 ay boyunca 100 mg ya da 200 mg'a maruz bırakılmış, 361 hasta bu dozlara en az 6 ay boyunca maruz bırakılmış ve

    180 hasta bu dozlara en az 12 ay boyunca maruz bırakılmış olup, tümünde ayda ortalama 2 migren atağı tedavi edilmiştir. Bu çalışmada advers olay nedeniyle 200 mg doz grubunun %14'ü (1.039 kişiden 148'i) ve 100 mg doz grubunun %11'i (991 kişiden 112'si) çalışmadan çekilmiştir. Uzun dönem güvenlilik çalışmasında tedaviyi bırakmayla sonuçlanan en yaygın advers olay (%2'den fazla) sersemlik hali olarak kaydedilmiştir.

    Tablo 1'de, Çalışma 1 ve 2'de BIMIERE tedavisi gören hastaların en az %2'sinde ve plasebo alan hastalardan daha sık olarak meydana gelen advers reaksiyonlar gösterilmektedir. En yaygın advers reaksiyonlar (en az %5) sersemlik hali, yorgunluk, parestezi ve sedasyon olmuştur.

    Tablo 1: Çalışma 1 ve 2'de ≥%2 Oranında ve Plaseboya Kıyasla Daha Yüksek Sıklıkta Gelişen Advers Reaksiyonlar

    Advers Reaksiyon

    BIMIERE 50 mg

    BIMIERE 100 mg

    BIMIERE 200 mg

    Plasebo

    N=654

    N=1265

    N=1258

    N=1262

    %

    %

    %

    %

    Sersemlik hali

    9

    15

    17

    3

    Yorgunluk

    4

    5

    6

    1

    Parestezi

    3

    7

    9

    2

    Sedasyon

    6

    6

    7

    2

    Bulantı ve/veya kusma

    3

    4

    4

    2

    Kas Güçsüzlüğü

    1

    1

    2

    0

    Daha Az Yaygın Advers Reaksiyonlar

    Aşağıdaki advers reaksiyonlar BIMIERE ile tedavi edilen hastaların %2'sinden azında fakat plasebo alan hastalara kıyasla daha yüksek sıklıkta meydana gelmiştir: vertigo, koordinasyonsuzluk, letarji, görme bozukluğu, kendini tuhaf hissetme, sıcak hissetme veya soğuk hissetme, çarpıntı, anksiyete, titreme, huzursuzluk, uyku bozukluğu ve anormal rüyalar gibi uyku anormallikleri, kas spazmı, uzuv rahatsızlığı, bilişsel değişiklikler, konfüzyon, öfori hali, göğüste rahatsızlık hissi, konuşma anormallikleri, dispne ve halüsinasyonlar.

    Aşırı duyarlılık

    BIMIERE tedavisi gören hastalarda anjiyoödem, döküntü ve fotosensitivite reaksiyonu gibi aşırı duyarlılık olayları gerçekleşmiştir. Kontrollü çalışmalarda BIMIERE tedavisi gören hastaların %0,2'sinde aşırı duyarlılık raporlanırken plasebo alan hastalarda aşırı duyarlılık görülmemiştir. Ciddi ya da şiddetli bir aşırı duyarlılık reaksiyonu meydana geldiği takdirde uygun tedavi başlatılmalı ve BIMIERE uygulaması kesilmelidir.

    Yaşamsal Belirti Değişiklikleri

    Kalp Atım Hızında Düşüş

    BIMIERE kalp atım hızında 5 ila 10 dakika başı atım (bpm) ortalama azalmayla ilişkili bulunurken, plasebo 2 ila 5 bpm ortalama azalmayla ilişkilendirilmiştir. Kalp atım hızını düşüren başka ilaçlar alan hastalar dahil olmak üzere, bu değişikliklerin tolere edilemeyeceği hastalara BIMIERE verildikten sonraki kalp atım hızının değerlendirilmesi düşünülmelidir (bkz. Bölüm 4.5).

    Kan Basıncının Yükselmesi

    BIMIERE, tek doz ardından kan basıncını artırabilir. Yaşlı olmayan sağlıklı gönüllülerde, 200 mg BIMIERE uygulandıktan bir saat sonra ambulatuvar sistolik ve diyastolik kan basıncında başlangıca göre yaklaşık 2 ila 3 mmHg ortalama artış saptanırken, plasebo ile ortalama 1 mmHg artış görülmüştür. Sağlıklı ve 65 yaş üstü gönüllülerde, 200 mg BIMIERE uygulandıktan bir saat sonra ambulatuvar sistolik kan basıncında başlangıca göre 7 mmHg ortalama artış saptanırken, plasebo ile ortalama 4 mmHg artış kaydedilmiştir. İki saat sonunda, BIMIERE uygulaması için ortalama kan basıncı bakımından plaseboya kıyasla artış görülmemiştir. BIMIERE iskemik kalp hastalığı olan hastalarda yeterli düzeyde araştırılmamıştır. Bu değişikliklerin tolere edilemeyeceği hastalarda BIMIERE uygulamasından sonra kan basıncının değerlendirilmesi düşünülmelidir.

    Advers reaksiyonların tablo halinde listesi

    Aşağıdaki tablolarda, advers reaksiyonların sıklığı ve şiddeti MedDRA vücut sistem organ sınıfı, sıklık ve şiddet derecesine göre listelenmiştir. Sıklık dereceleri: Çok yaygın (≥1/10); yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek (≥1/10.000 ila

    <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

    Her sıklık grubunda, advers reaksiyonlar azalan sıklıkta sunulmaktadır.

    Bağışıklık sistemi hastalıkları Yaygın olmayan: Hipersensitivite* Psikiyatrik hastalıklar

    Yaygın: Uyku bozuklukları

    Yaygın olmayan: Öforik hal, huzursuzluk, anksiyete, halüsinasyonlar, konfüzyon

    Sinir sistemi hastalıkları

    Çok yaygın: Sersemlik hali

    Yaygın: Parestezi, somnolans, hipoestezi, koordinasyonsuzluk, letarji, sedasyonYaygın olmayan: Tremor, konuşma bozuklukları, bilişsel değişiklikler

    Seyrek: Serotonin sendromu

    Göz Hastalıkları

    Yaygın: Görme bozukluğu

    Kulak ve iç kulak hastalıkları

    Yaygın: Vertigo Kardiyak hastalıklar Yaygın: Palpitasyonlar

    Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

    Yaygın olmayan: Dispne Gastrointestinal hastalıklar Yaygın: Bulantı, kusma

    Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları

    Yaygın: Kas güçsüzlüğü

    Yaygın olmayan: Kas spazmı,ekstremitelerde rahatsızlık

    Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

    Yaygın: Yorgunluk, anormal hissetme

    Yaygın olmayan: Göğüste rahatsızlık, sıcak veya soğuk hissetme

    * Döküntü ve anjiyoödem gibi olaylar bildirilmiştir.

    Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

    Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlanma yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr, e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

    4.9. Doz aşımı ve tedavisi

    Aşırı dozda lasmiditan ile ilgili sınırlı klinik deney deneyim mevcuttur. Aşırı doz durumunda, hastayı advers reaksiyon belirtileri veya semptomları açısından izleyiniz ve uygun şekildedestekleyici semptomatik tedavi uygulayınız. Aşırı dozda lasmiditan için bilinen bir antidot yoktur.