CIRRUS UZUN SALIM 14 film tablet {Ucb} Klinik Özellikler
UCB Pharma A.Ş.
[ 20 July 2012 ]
UCB Pharma A.Ş.
[ 20 July 2012 ]
- CİRRUS, nazal konjesyon, aksırık, burun akıntısı, göz ve burun kaşıntısı gibi mevsimsel ve pereniyal alerjik rinitle ilgili belirtilerin giderilmesinde endikedir.
Pozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:
Erişkinlerde ve 12 yaş üstü çocuklarda
Günde iki kez (sabah ve akşam) birer tablet, aç veya tok karnına alınır. Tedavinin süresi, belirtilerin görüldüğü dönemi geçmemeli ve 2-3 haftayı aşmamalıdır. Nazal belirtilerde yeterli rahatlama sağlandığında, uygunsa, tedavi sadece setirizin içeren ürün ile sürdürülmelidir.
Uygulama şekli:
CİRRUS ağızdan kullanım içindir, tercihen bir bardak su ile yutulmalı, ezilmemeli ve çiğnenmemelidir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek / Karaciğer Yetmezliği :
CİRRUS;
• bileşimindeki maddelerden birine, efedrine veya diğer piperazinlere ve diğer adrenerjik ilaçlara karşı aşırı duyarlılığı olanlarda,
• ağır hipertansiyonu veya ağır koroner arter hastalığı olanlarda,
• dihidroergotamin alan hastalarda,
• ağır böbrek yetmezliği, kontrol altında olmayan hipertiroidi, ciddi aritmiler, feokromasitoma, göz içi basıncı yüksek olan hastalarda veya idrar retansiyonu olanlarda,
• Monoamin Oksidaz (MAO) İnhibitörü ile tedavi esnasında ve tedavinin kesilmesinden sonraki 2 hafta boyunca,
• İnme öyküsü olan hastalarda ve
• hemorajik inme için yüksek risk grubundaki hastalarda kontrendikedir.
İçeriğinde bulunan psödoefedrin sebebiyle CİRRUS, diyabet, hipertiroidi, arteriyel hipertansiyon, taşikardi, kardiyovasküler hastalık, kardiyak aritmi, iskemik kalp hastalığı, glokomu, orta derecede böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastalarda, 60 yaş üzerindeki hastalarda dikkatle kullanılmalıdır ve uzun süreli kullanımdan kaçınılmalıdır. 5 günden uzun süre kullanılmamalıdır.
Ayrıca;
- dekonjestanlar, iştah kesiciler gibi sempatomimetik ilaçlar; amfetamin gibi psikostimülanlar (kardiyovasküler sistem üzerinde birleşik etkiler),
- trisiklik antidepresanlar,
- antihipertansif ilaçlar (antihipertansif etkilerin azalması),
- alkol veya diğer Santral Sinir Sistemi (SSS) depresanları (SSS baskılanmasımn artması ve performans bozukluğu),
- dijital (kardiyak aritmi riski) alan hastalarda ve
- antikolinerjik etkinin sakıncalı olduğu, prostat hipertrofisi (hiperplazisi) veya mesane boşalma tıkanıklığı olan hastalarda dikkat gereklidir.
Hemorajik inme riskini arttıran faktörleri olan hastalarda, CİRRUS’un bromokriptin, pergolid, lisurid, kabergolin, ergotamin gibi vazokonstriktörlerle veya nazal dekonjestan olarak oral veya nazal yoldan uygulanan diğer dekonjestan ilaçlarla (fenilpropanolamin, fenilefrin, efedrin) eş zamanlı kullanımına, vazokonstriksiyon ve kan basıncı artışı riski nedeniyle, dikkat edilmelidir.
Psödoefedrinin vazokonstriktör etkisi nedeniyle, inflamatuvar barsak hastalığında olduğu gibi, hiperkoagülasyon açısından risk grubundaki hastalarda da dikkat edilmesi önerilir.
Hipertansif hastalarda non-steroid antienflamatuvar ilaçlarla (NSAID’ler) eşzamanlı tedavide, hem psödoefedrin, hem de NSAID’ler kan basıncını arttırabileceğinden, dikkatli olmak gereklidir.
Diğer santral etkili stimülanlar gibi, psödoefedrinin de suistimali gözlemlenmiştir.
Galaktoz intoleransı, Lapp laktaz eksikliği veya glukoz-galaktoz malabsorpsiyonu gibi nadir kalıtımsal sorunları olan hastalar bu ilacı kullanmamalıdır.
İçeriğinde bulunan psödoefedrin sebebiyle CİRRUS’un, tanısı konmuş veya şüpheli konjenital uzamış QT sendromu veya Torsades de Pointes hastalarında kullanımından kaçınılmalıdır.
Setirizinin psödoefedrin, simetidin, ketokonazol, eritromisin ve azitromisin ile farmakokinetik etkileşim çalışmaları yapılmış ve hiçbir farmakokinetik etkileşim gözlenmemiştir.
Setirizin ve teofilinin (günde bir kez 400 mg) kullanıldığı bir çoklu doz çalışmasında, eş zamanlı teofilin uygulanması ile setirizin klirensinde %16’lık küçük bir azalma gözlemlenirken, teofilinin dağılımı, eşzamanlı setirizin uygulanmasından etkilenmemiştir.
Setirizin ile eşzamanlı uygulanan simetidin, glipizid, diazepam ve psödoefedrin ile yapılan çalışmalarda, advers farmakodinamik etkileşimlere dair bir kanıt saptanmamıştır.
Setirizin ile eşzamanlı uygulanan azitromisin, eritromisin, ketokonazol, teofilin ve psödoefedrin ile yapılan çalışmalarda herhangi bir advers klinik etkileşime rastlanmamıştır.
Özellikle, setirizinin makrolidler veya ketokonazol ile birlikte uygulanması klinikte anlamlı bir EKG değişikliği ile hiçbir zaman sonuçlanmamıştır.
Ritonavir (günde iki kez 600 mg) ve setirizin (günde 10 mg) ile yapılan bir çoklu doz çalışmasında, setirizine maruziyetin düzeyi yaklaşık %40 artmış, ritonavirin dağılımı ise eşzamanlı setirizin uygulanmasından sonra hafifçe değişmiştir (-%11).
Sempatomimetik aminlerin, monoaminoksidaz ( MAO) inhibitörleri ile eş zamanlı kullanımı hipertansif kriz ile sonuçlanabilir. MAO inhibitörlerinin uzun etki süreleri nedeniyle, bu etkileşim, böyle bir tedavinin kesilmesinin 15 gün sonrasında hala mümkündür.
Linezolid’in psödoefedrin ile birlikte uygulanması, kan basıncı normal olanlarda kan basıncında artışa neden olabilir.
Psödoefedrin, dijitalle eş zamanlı kullanıldığında ektopik “pacemaker” aktivitesinde artış meydana gelebilir. Bu nedenle dijitalize hastalarda setirizin-psödoefedrin kullanımından kaçınılmalıdır.
Antasitler ve proton pompa inhibitörleri, psödoefedrinin emilim hızını artırır, kaolin ise azaltır.
Halojenli anestezik ajanlarla eş zamanlı kullanım, ventriküler aritmiyi provoke edebilir veya kötüleştirebilir.
Alerji deri testleri, antihistaminikler tarafindan inhibe edilir ve bu testleri uygulamadan önce uygun bir süre ilaçtan arınma dönemi gereklidir.
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi "C"’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar CİRRUS ile tedavi edilebilir, ancak hamilelik teşhis edildi ise tedavi kesilmelidir.
CİRRUS’un oral kontraseptifler ile eş zamanlı kullanımının, kontrasepsiyonun etkililiğini azaltması beklenmez.
Gebelik dönemi
Hamile kadınlarda, CİRRUS kullanımına yönelik yeterli veri bulunmamaktadır.
Psödoefedrinin hamileliğin ilk 3 ayında kullanımına, gastroşizi (barsak fıtığı ile birlikte karın duvarında gelişimsel bir kusur) sıklığında artış eşlik eder.
Psödoefedrin vazokonstriktif etkilerine bağlı olarak, uteroplasental dolaşımda azalmayı indükleyebileceğinden, hamileliğin son 3 ayında CİRRUS kullanılmamalıdır. Hamilelikte yapılan sınırlı sayıda uygulamadan elde edilen veriler, setirizinin hamilelik veya fetus/yeni doğan bebeğin sağlığı üzerinde istenmeyen bir etki oluşturmadığını göstermektedir.
Hayvanlarda yapılan çalışmalarda, gebelik, embriyonal/fötal gelişim, doğum ya da doğum-sonrası gelişim ile ilgili yeterli veri ortaya konmamıştır (bkz.,Bölüm 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).
Hamilelik boyunca CİRRUS kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
CİRRUS anne sütüne geçer; bu nedenle, emziren kadınlarda CİRRUS kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
CİRRUS’un önerilen dozunda; araç kullanma becerisi, uykuya dalma ve düz çizgide yürüme performansına ait objektif ölçümlerde, klinik olarak anlamlı bir etki gösterilmemiştir.
Klinik çalışmalarda, subjektif somnolans hissi bildirilmiş olduğundan, farklı bireylerde, farklı ilaçların gösterebileceği bu etkilerdeki değişkenlikler kesinlikle göz ardı edilmemelidir. Normal önerilen dozlardan daha yüksek dozlarda santral sinir sistemi üzerinde etkiler meydana gelebilir.
Kontrollü klinik çalışmalarda, CİRRUS alan hastaların %1’inden fazlasında bildirilen advers reaksiyonlar, tek başına setirizin veya psödoefedrin için bildirilenlerden farklı değildir.
Setirizine bağlı olarak görülen istenmeyen etkiler genellikle, SSS depresanı veya paradoksik SSS uyarıcı etkileri, antikolinerjik aktivitesi veya aşırı duyarlılık reaksiyonlarıyla; psödoefedrine bağlı görülen istenmeyen etkiler ise daha çok, SSS uyarımı ve kardiyovasküler hastalıklarla ilişkilidir. Psödoefedrine bağlı izole inme ve iskemik kolit vakaları literatürde tanımlanmıştır.
, MedDRA primer Sistem Organ Sınıflarına ve tahmin edilen görülme
Tablo 4:1 Pazarlama Sonrası Bildirilen İstenmeyen Etkiler
Primer Sistem Sınıfı | Tahmin edilen Sıklık | İstenmeyen Etkiler |
Kardiyak Bozukluklar | Yaygın | Taşikardi |
Seyrek | Aritmi | |
Gastrointestinal Sistem ile İlişkili Bozukluklar | Yaygın | Ağız kuruluğu, mide bulantısı |
Seyrek | Kusma | |
Çok seyrek | İskemik kolit | |
Genel Bozukluklar ve Uygulama Bölgesine İlişkin Bozukluklar | Yaygın | Asteni |
Hepatobiliyer Sistem ile İlişkili Bozukluklar | Seyrek | Hepatik fonksiyon bozuklukları (transaminazlar, alkalin fosfataz, gamma-GT, bilirubin düzeylerinde artış) |
Bağışıklık Sistemi ile İlişkili Bozukluklar | Seyrek | Aşırı duyarlılık |
Sinir Sistemi ile İlişkili Bozukluklar | Yaygın | Baş dönmesi, sersemlik hissi, baş ağrısı, somnolans |
Seyrek | Konvülsiyonlar, tremor |
Çok seyrek | Serebrovasküler olay (inme), tat alma bozuklukları (disguezi) | |
Psikiyatrik Bozukluklar | Yaygın | Sinirlilik, uykusuzluk |
Yaygın olmayan | Anksiyete, ajitasyon | |
Seyrek | Halüsinasyonlar | |
Çok seyrek | Psikotik bozukluk | |
Böbrek ve İdrar Yolu ile İlişkili Bozukluklar | Seyrek | Dizüri |
Deri ve Deri Altı Doku ile İlişkili Bozukluklar | Seyrek | Deride kuruluk, döküntü, terlemede artış, ürtiker |
Çok Seyrek | Sabit ilaç erüpsiyonu, anjiyonörotik ödem | |
Vasküler Bozukluklar | Seyrek | Solukluk, hipertansiyon |
Çok seyrek | 4.9. Doz aşımı ve tedavisiBelirtiler Aşırı dozda setirizin alımını takiben gözlenen belirtiler, esas olarak santral sinir sistemi etkileri veya antikolinerjik etkiler ile ilişkilidir. Sempatomimetikler yüksek dozlarda, delüzyon ve halüsinasyonlarla seyreden bir toksik psikozu indükleyebilirler. Bazı hastalarda, kardiyak aritmi, dolaşım kollapsı, konvülsiyonlar, koma ve ölümcül olabilecek solunum yetmezliği gelişebilir. CİRRUS’un akut doz aşımı, ölümcül olabilen ishal, sersemlik hissi, halsizlik, baş ağrısı, kırıklık, midriyazis, idrar retansiyonu, taşikardi, kardiyak aritmi, arteriyel hipertansiyon, SSS depresyonu (sedasyon, apne, bilinç kaybı, siyanoz ve kardiyovasküler kollaps) veya stimülasyon (uykusuzluk, hallüsinasyonlar, tremor ve nöbetler) belirtilerine yol açabilir. Tedavi Tercihen hastane koşullarında, beraberinde alınmış herhangi bir ilaca da dikkat edilerek, semptomatik ve destekleyici tedavi yapılmalıdır. Kendiliğinden kusma yok ise, kusma uyarılmalıdır. Gastrik lavaj önerilir. Bilinen bir antidotu yoktur. Sempatomimetik aminler kullanılmamalıdır. Hipertansiyon ve taşikardi alfa adrenerjik reseptör blokörleri ile ve/veya beta adrenerjik reseptör blokörleri ile kontrol altına alınabilir. Nöbetler, intravenöz diazepam ile tedavi edilebilir (çocuklarda, diazepam rektal yoldan verilir). Setirizin ve psödoefedrinin hemodiyalizle atımı zayıftır.
|