DESMOVITAL %0.1 mg/ml 6 ml burun spreyi Klinik Özellikler
Er-Kim İlaç Sanayi ve Tic. A.Ş.
[ 2 March 2012 ]
Er-Kim İlaç Sanayi ve Tic. A.Ş.
[ 2 March 2012 ]
Santral diabetes insipidusun tedavisinde ve idrar yoğunlaştırma kapasite testinde endikedir.
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
1 doz sprey, 0.1 ml, 10 mikrogram desmopressin asetata karşılık gelir.
Santral diabetes insipidus:
Testten sonra doz kişiye göre belirlenir. Yetişkinler için normal doz günde 1-2 defa 10-20 mikrogram, çocuklar için günde 1-2 defa 10 mikrogram’dır. Eğer su retansiyonu /hiponatremi belirtileri ortaya çıkarsa, tedavi geçici olarak durdurulmalı ve doz yeniden ayarlanmalıdır.
İdrar yoğunlaştırma kapasite testi:
İdrar yoğunlaştırma kapasitesini belirlemek için teşhis amaçlı kullanılır.
Yetişkinler için normal doz 40 mikrogram’dır. 1 yaşından büyük çocuklarda doz 20 mikrogram, 1 yaşından küçük çocuklarda ise 10 mikrogram’dır.
Uygulandıktan sonra DESMOVİTAL 1 saat içinde idrarla hemen atılır. Ozmolalitenin ölçülmesi için ilk 8 saatte 2 idrar numunesi alınır.
Uygulama şekli
DESMOVİTAL ilk defa kullanılacağı zaman; uygulamadan önce sprey başlığına 5 defa basılarak iyi bir püskürtme elde edilmesi sağlanmalıdır. Eğer ilaç son 7 gün kullanılmamışsa kullanmadan önce düzgün bir sprey edilene kadar birkaç kez spreye basılması gereklidir.
DESMOVİTAL intranazal yol ile kullanılır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği: Bildirilmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:
Santral diabetes insipidus: Çocuklar için normal doz günde 1-2 defa 10 mikrogram.
İdrar yoğunlaştırma kapasite testi: 1 yaşından büyük çocuklarda doz 20 mikrogram, 1 yaşından küçük çocuklarda ise 10 mikrogram.
Geriyatrik popülasyon: Yaşlı hastalarda hiponatremi görülme riski daha yüksektir.
Santral diabetes insipidus: Günde 1-2 defa 10-20 mikrogram.
İdrar yoğunlaştırma kapasite testi: 40 mikrogram.
- DESMOVİTAL aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
• Habituel ve psikojenik polidipsi (40 ml/kg/24 saat’i aşan idrar üretimi ile sonuçlanan),
• Uygunsuz ADH salgılama sendromu (SIADH),
• Bilinen hiponatremi,
• Diüretik tedavisi gerektiren bilinen veya şüpheli kalp yetmezliği ve diğer durumlar,
• Orta derecede ve şiddetli böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi < 50 ml/dak),
• Desmopressin veya diğer bileşenlere karşı aşırı duyarlılık.
• Desmovital %0.1 mg/ml Burun Spreyi uygulandığında nazal mukozadaki yara, ödem veya diğer hastalıkların neden olduğu mukozal değişiklikler absorbsiyonun düzensiz olmasına yol açabileceğinden bu durumlarda ilaç kullanılmamalıdır.
Özel kullanım uyarıları:
DESMOVİTAL aşağıdaki durumlarda dikkatli kullanılmalıdır:
• Küçük çocuklar ve yaşlı hastaların tedavisinde,
• Sıvı ve/veya elektrolit dengesizliği ile karakterize olan durumlarda,
• Kafa içi basıncın yükselme riski olan durumlarda,
• Kistik fibroz hastasıysanız,
• İşeme güçlüğü yaşıyorsanız,
DESMOVİTAL, hastalarda sadece oral formülasyonların kullanılamadığı durumlarda kullanılmalıdır.
DESMOVİTAL’in reçete edildiği durumlarda şunlara dikkat edilmelidir:
• Doğru dozun verildiğini sağlamak üzere çocuklara uygulama yetişkin gözetiminde olmalıdır.
1 yaşın altındaki çocuklarda idrar yoğunlaştırma kapasite testi, sadece hastanede uygun koşullar altında yapılmalıdır.
Teşhis amaçlı kullanıldığında sıvı alımı, uygulamadan önceki 1 saatten uygulama sonrasındaki 8 saate kadar maksimum 0.5 litre ile kısıtlanarak susuzluğu giderecek kadar olmalıdır.
Sıvı alımı aynı anda azaltılmazsa, tedavi su retansiyonu ve/veya hiponatremi belirtilerine (baş ağrısı, mide bulantısı/kusma, kilo alma ve ciddi vakalarda konvülsiyonlar) yol açabilir. Yaşlı hastalar, düşük plazma sodyum düzeyli hastalar ve 24 saatlik idrar hacmi yüksek olan (2.8 - 3 litre üzeri) hastalarda, hiponatremi görülme riski daha yüksektir.
Önlemler:
Acil idrar yapma ihtiyacı olan/idrar tutamayan, idrara çıkma sıklığında artış veya noktüri (örneğin, iyi huylu prostat hiperplazisi (BPH), üriner sistem enfeksiyonu, mesane taşları/tümörleri), polidipsi veya zor kontrol edilen diabetes mellituslu hastalarda, öncelikle belirtilerin spesifik nedeni tedavi edilmelidir.
Hiponatremiyi önlemek için önlem alınmalıdır, sıvı retansiyonuna özel olarak dikkat edilmelidir ve aşağıdaki durumlarda plazma sodyum seviyeleri sıklıkla kontrol edilmelidir:
- Uygunsuz ADH salgılama sendromu (SIADH)’nu tetiklediği bilinen, örneğin trisiklik antidepresanlar, selektif serotonin geri alım inhibitörleri, klorpromazin ve karbamazepin gibi
ilaçlarla bir arada tedavi durumu.
- NSAID’ler ile bir arada tedavi durumu.
Sistemik enfeksiyonlar, ateş ve gastroenterit gibi sıvı ve/veya elektrolit dengesizliği ile karakterize olan akut hastalıklar süresince desmopressin tedavisi kesilmelidir.
Santral diabetes insipidus tedavisinde kullanıldığında desmopressin nazal sprey formülüne eşlik eden ciddi hiponatreminin ortaya çıktığına dair pazarlama sonrası veriler mevcuttur.
Santral Sinir Sistemi ajanları
Bozulmuş ADH salgılamasını tetiklediği bilinen maddeler, örneğin trisiklik antidepresanlar, selektif serotonin geri alım inhibitörleri, klorpromazin ve karbamazepin, artan sıvı retansiyonu riski ile birlikte additif antidiüretik etkiye neden olabilir (bkz. bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Non-steroidal antiinflamatuvar ajanlar
Non-steroidal antienflamatuar ilaçlar su retansiyonu / hiponatremiye neden olabilir (bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Genel tavsiye:
Gebelik kategorisi : B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/ Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Bildirilmemiştir.
Gebelik dönemi
Diabetes insipiduslu gebe kadınlarda, sınırlı sayıda (n=53) gebelikte maruz kalma olgularına ilişkin veriler, desmopressinin gebelik üzerinde ya da fetüsün / yenidoğanın sağlığı üzerinde advers etkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar ilgili hiçbir epidemiyolojik veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik, embriyo / fetal gelişim, doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı advers etkilere işaret etmemektedir.
Gebe kadınlara DESMOVİTAL uygulanırken tedbirli olunmalıdır.
Pre-eklampsi riskinde artış nedeniyle kan basıncı monitorizasyonu önerilir.
Laktasyon dönemi
Yüksek dozda (300 mikrogram intranazal) desmopressin alan emziren annelerden alınan sütün analiz sonuçları, desmopressinin anne sütüne geçtiğini göstermekte ancak çocuğa geçen desmopressin miktarı düşük olmakta ve olasılıkla diürezi etkilemek için gereken miktarın altında kalmaktadır. Desmopressinin tekrarlanmış dozlardan sonra anne sütünde birikip birikmediğine dair çalışma mevcut değildir.
Üreme yeteneği/ fertilite
Bildirilmemiştir.
Araç ve makine kullanmaya etkisi yoktur.
Tedavi ile birlikte sıvı alımının azaltılmaması, su retansiyonu ve/veya hiponatremi ile birlikte görülebilen semptomlara (başağrısı, bulantı/kusma, kilo alma ve ciddi vakalarda konvülsiyonlar) yol açabilir.
Bunlar aşağıdaki sınıflama kullanılarak sıklık gruplarına ayrılmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Alerjik reaksiyonlar Metabolizma ve beslenme hastalıkları Çok seyrek: Hiponatremi Gastrointestinal hastalıklar Yaygın: Karın ağrısı, mide bulantısı Deri ve deri altı doku hastalıkları Çok seyrek: Alerjik deri reaksiyonları
Yaygın olmayan: Koruyucu maddeye karşı alerjik reaksiyonlar Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Baş ağrısı, konjesyon/rinit, burun kanaması
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Pediyatrik popülasyon:
Psikiyatrik bozukluklar
Çok seyrek: Çocuklarda duygusal bozukluklar Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
Toksisite:
Fazla sıvı alımıyla birlikte alınan normal dozlar bile su zehirlenmesine neden olabilir. 0,3 mikrogram/kg i.v. ve 2,4 mikrogram/kg intranazal dozları aşan dozlar, çocuklarda ve yetişkinlerde sıvı alımına eşlik eden hiponatremi ve konvülsiyonlara neden olmuştur. Diğer yandan, 5 aylık bir bebeğe intranazal olarak uygulanan 40 mikrogram ve 5 yaşındaki bir çocuğa intranazal olarak uygulanan 80 mikrogram, hiç bir semptoma yol açmamıştır. Yenidoğana parenteral olarak uygulanan 4 mikrogram, oligüri ve kilo alımına neden olmuştur.
Aşırı dozlar sıvı retansiyonu ve/veya hiponatremi ile birlikte etki süresinin uzamasına neden olur.
Semptomlar:
Hiponatremi ile aynı semptomlardır. Baş ağrısı, mide bulantısı, sıvı retansiyonu, hiponatremi, hipoosmolalite, oligüri, SSS depresyonu, konvülsiyonlar, pulmoner ödem.
Tedavi:
Doz aşımı artan sıvı retansiyonu ve hiponatremi riski ile birlikte etki süresinin uzamasına neden olabilir. Hiponatremi tedavisi kişiye özgü olmasına rağmen, aşağıdaki genel önlemler alınabilir.
Hiponatremi, desmopressin tedavisinin kesilmesi ve sıvı kısıtlaması ile tedavi edilir. Eğer hastada semptomlar varsa, izotonik veya hipertonik sodyum klorür infüzyonu verilebilir. Sıvı retansiyonu ciddi ise (konvülsiyonlar ve bilinç kaybı) furosemid ile tedavi edilir.