DIAZEM 5 mg 25 kapsül Klinik Özellikler
Deva Holding A.Ş.
[ 30 December 1899 ]
Deva Holding A.Ş.
[ 30 December 1899 ]
Pozoloji uygulama sıklığı ve süresi:
Doz hastaya göre en iyi sonuç alınacak şekilde ayarlanmalıdır.
Tedaviye genellikle semptomlan kontrol altına alabilecek en düşük dozla başlanır. Diazem, anksiyolitik olarak günde 2 veya 3 defa 5-30 mg dozlannda kullanılmalıdır.
Akut alkol yoksunluğunda: gerekirse 2 ila 4 saat aralıklarla günde 5-20 mg,
Sedatif hipnotik olarak: yatmadan önce, günde 5-15 mg kullanılmalıdır.
Uygulama sekli:
Oral yolla uygulama içindir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Diazem’in metabolitleri önemli miktarda böbrekler aracılığıyla atılmaktadır ve böbrek fonksiyonları bozulmuş hastalarda toksik reaksiyon riski yüksek olabilir. Bu nedenle Diazem böbrek hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.
) Pediyatrik popülasyon:
6 aylıktan küçük pediatrik hastalarda etkinlik ve güvenlilik bilinmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
Diazem, aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
- Benzodiazepinlere ve preparatın bileşiminde yer alan maddelerin herhangi birine aşırı duyarlılığı olan kişilerde
- 6 aylıktan küçük bebeklerde
- Akut alkol intoksikasyonunda
- Mental depresyonda (benzodiazepinler tek başma kullanıldıklarında depresyonu arttırırlar)
- Miy asteni a graviste
- Dar açılı glokomda
- Psikoz durumlarında
- Ciddi karaciğer yetmezliğinde
- Ciddi solunum yetmezliğinde
- Uykuda geçici solunum yetmezliği
Tedavi süresi endikasyona bağlı olarak mümkün olduğunca kısa olmalıdır ve 4 haftayı geçmemelidir. Hastanın durumu yeniden değerlendirilmeden 4 hafta sonrasında tedaviye devam edilmemelidir. Uzun vadeli tedavinin gerekli olduğu durumlarda, hastanın gereksinimlerinin düzenli olarak gözden geçirilmesi tavsiye edilir.
Tedavi başlatıldığında, hastaya, tedavinin sınırlı bir süre olacağı ve dozun giderek azaltılacağı tam olarak açıklanmalıdır. Hastanın böylece diazepam tedavisinin kesilmesi ile rebound olayı olasılığının bilincinde olarak meydana gelebilecek anksiyete gibi belirtilerin en aza indirilmesi sağlanabilir.
DİKKAT BAÐIMLILIK YAPABİLİR.
Diazemi alkollü içkilerle birlikte kullanmaktan sakınınız, uyuklamaya neden olabilir.
Çapraz hassasiyet:
Benzodiazepinlerden birine karşı hassasiyet mevcutsa diazepam için de söz konusudur.
Genel uyanlar:
İlaç bağımlılığına predispozisyonu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Diğer antikonvülsan ilaçlarda olduğu gibi diazepam; konvülsif rahatsızlıklarda ek tedavi olarak kullanıldığında, konvülsiyon sıklığı veya Grand mal nöbetlerinin artması hallerinde, standart antikonvülzan ilaç dozunun arttınlmasmı gerektirebilir.
Epileptik hastalarda diazepamın ani kesilmesi grandmal nöbetlerinin sıklık ve şiddetini arttırabilir.
Diazepamın santral sinir sistemini deprese edici etkisinden dolayı hastalar; diazepam tedavisi esnasında alkol ve santral sinir sistemini deprese eden ilaçlara karşı uyarılmalıdır.
Karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda dikkatle kullanılmalıdır. Hipoalbüminemide sedatif etkiler artabilir. Kronik obstrüktif pulmoner rahatsızlığı olanlarda solunum güçlüğünü arttırabilirler.
Pediatrik ve geriyatrik kullanımı:
Özellikle küçük hastalar ve yaşlı hastalar benzodiazepinlerin santral sinir sisteminde oluşturdukları etkilere karşı daha fazla hassastırlar. Yeni doğanlarda uzun süreli santral sinir sistemi depresyonu oluşturur.
Fiziksel ve psikolojik bağımlılık:
Diazepamın ani kesilmelerinde, barbitürat ve alkol gibi maddelerin ani kesilmelerine benzer şekilde konvülsiyonlar, tremor, karın ve kas kramplan, kusma ve terleme gibi belirtiler görülebilir. Bu nedenle her türlü uzun süreli tedavide ilaç yavaş yavaş azaltılmalıdır.
Diazem kapsüllerin her biri 44.0 mg laktoz monohidrat içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamalan gerekir.
Antasidler ile birlikte kullanım absorpsiyon süresini uzatır.
Karbamazepin her iki ilacm da serum seviyelerini düşürebilir, etkileri azalır.
Omeprazol ve simetidin diazepamın mikrozomal oksidasyonunu inhibe eder. Etki şiddetlenebilir.
Diğer santral sinir sistemi depresanları ile etkileşebilir. Etki şiddetlenir İzoniazid birlikte kullanım ile diazepamın metabolizasyonu azalabilir.
Nöromusküler kavşak blokerleri (kürar benzeri ilaçlar, kas gevşetiçiler) ile aditif sinerji görülür.
Rifampin diazepamın eliminasyonunu arttırabilir.
Alkol ile birlikte kullanılması uyuklamaya yol açabilir.
Kesilme sendromu gelişmesi riski, anksiyolitik veya hipnotik olarak reçete edilen benzodiazepinlerin kombinasyonu ile artar.
Benzodiazepin ile birlikte kullanılması dopamineıjik ilaçlann (levodopa), terapötik etkilerini azaltabilir.
Itrakonazloe, ketokonazol ve flukonazol sitokrom P450 izoenzim CYP3A4 inhibitörleri olduğundan benzodiazepinlerin plazma düzeylerini artırabilirler. Eş zamanlı kullanım ile benzodiazepinlerin etkileri artabilir ve uzayabilir. Benzodiazepin dozunun azaltılması gerekli olabilir.
Teofilin, diazepam metabolizmasını artırarak etkisini azaltır.
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi D’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hamileliğin ilk üç ayında kullanımı ile konjenital malformasyon riski artacağından çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda kullanımı önerilmez ve uygun bir doğum kontrol yöntemi uygulanması önerilir.
Gebelik dönemi
Diazepam’m gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.
Diazem gerekli olmadıkça (bunun koşulları belirtilmelidir) gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Diazepam rahatlıkla plasentaya geçer. Hamileliğin ilk üç ayında kullanımı ile konjenital malformasyon riski artar. Bu yüzden hamilelik süresince risk/yarar oranı dikkatli değerlendirilmelidir. Bu arada benzodiazepin kullanımına nadir olarak acil ihtiyaç duyulduğundan, hamilelik süresinde genel olarak diazepam kullanımından kaçınmak gerekir.
Laktasyon dönemi
Diazepam ve N-desmetildiazepam anne sütüne rahatlıkla geçtiğinden, emziren kadınların bu dönemde bu ilacı kullanmaktan kaçınmaları gerekir.
Üreme yeteneği /Fertilite
Çok yaygm (>1/10); yaygm (>1/100 ila <1/10); yaygm olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Psikiyatrik hastalıkları
Yaygm: Uyuklama, halsizlik, bitkinlik, sersemlik ve ataksi.
Seyrek: Konfüzyon, depresyon, libidoda değişme. Akut hipereksitasyon durumları, anksiyete, halüsinasyonlar, kas spastisitesinde artma, uykusuzluk, sinirlilik, uyku rahatsızlıkları ve uyarılma gibi paradoksal reaksiyonlar rapor edilmiştir. Bu etkiler görüldüğü takdirde ilaç kullanımı bırakılmalıdır.
Sinir sistemi hastalıkları
Seyrek: Baş ağrısı, baş dönmesi, tremor, konuşurken dilin dolaşması (disartri)
Göz hastalıkları
Seyrek: Çift görme, bulanık görme
Vasküler hastalıkları
Seyrek: Hipotansiyon Gastrointestinal hastalıkları
Seyrek: Konstipasyon, bulantı, tükrük salgılanmasında görülen değişiklikler Hepato-bilier hastalıkları
Seyrek: Sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Seyrek: Deri döküntüleri Böbrek ve idrar hastalıkları
Seyrek: Üriner retansiyon, inkontinans Araştırmalar
Belirtiler:
Yüksek dozda uyuklama, mental konfüzyon, ayakta duramama, konuşmada güçlük, bradikardi, solunum zayıflaması, aşırı halsizlik görülebilir.
Önlemler:
Hasta bilinçli ise emesis mekanik olarak veya emetiklerle sağlanır. Hasta bilinçsiz ise gastrik lavaj yapılabilir. Solunum, nabız ve kan basıncı gözlenmelidir. Serum uygulanabilir. Hipotansiyon İ.V. norepinefrin veya metaraminolle kontrol altına alınabilir. Eksitasyon oluşursa barbitüratlar kullanılmamalıdır. Dializin pek bir önemi yoktur.