DIENOMET 2 mg 28 tablet Klinik Özellikler
Exeltis İlaç San. ve Tic. Ltd Şti.
[ 10 October 2017 ]
Exeltis İlaç San. ve Tic. Ltd Şti.
[ 10 October 2017 ]
Endometriyozis tedavisinde endikedir.
Pozoloji
Günde 1 tablet alınmalıdır.
Uygulama sıklığı ve süresi
Tabletler vajinal kanama olup olmadığına bakılmaksızın, sürekli olarak alınmalıdır. Bir kutu bittiğinde, ara verilmeksizin bir başka kutuya başlanmalıdır. DİENOMET uzun dönemli kullanım içindir.
Uygulama şekli:
DİENOMET tercihen günün aynı saatinde, ihtiyaca göre yeterli miktarda sıvı ile birlikte alınmalıdır.
DİENOMET tek başına ya da yiyeceklerle birlikte alınabilir.
Tablet alımına siklusun herhangi bir gününde başlanabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği: Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekliliğini gösteren herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Pediyatrik popülasyon: Menarştan önce çocuklarda endike değildir. DİENOMET’in adolesanlarda (menarştan 18 yaşma kadar) etkililiği ve güvenliliği değerlendirilmemiştir. Geriyatrik popülasyon: Geriyatrik popülasyonda DİENOMET’in kullanımı uygun değildir.
4.3 Kontrendikasyonlar
Kısmen, sadece progesteron içeren diğer preparatlar ile edinilen bilgiler temelinde, aşağıda listelenen tablolardan herhangi biri geçerliyse DİENOMET kullanılmamalıdır. DİENOMET kullanılmakta iken bu tablolardan herhangi biri ortaya çıkarsa, tedaviye derhal son verilmelidir.
• Aktif venöz tromboembolik hastalık,
• Arteriyel ve kardiyovasküler hastalıkların varlığı veya öyküsü (örn. miyokard enfarktüsü, serebrovasküler olay, iskemik kalp hastalığı),
• Vasküler tutulumu olan diabetes mellitus,
• Karaciğer fonksiyon değerlerinin henüz normale dönmediği, geçirilmiş ya da halen var olan ağır karaciğer hastalığı,
• Karaciğer tümörü varlığı ya da öyküsü (benign ya da malign),
• Bilinen ya da kuşkulanılan, cinsiyet hormonlarına bağlı maligniteler,
• Tanısı konulmamış vajinal kanama,
• Etkin maddeye ya da yardımcı maddelerin herhangi birine karşı aşırı duyarlık.
) Tedavi süresince, eğer korunma gerekli ise hastaların hormonal olmayan bir kontrasepsiyon yöntemi (ör. bariyer yöntemi) kullanmaları önerilir.
Kontrasepsiyon amacıyla sadece progesteron içeren preparatları kullananlar arasında gelişen gebeliklerde, kombine oral kontraseptif kullananlara göre ektopik gebelik görülme ihtimali daha fazladır. Bu nedenle, ekstrauterin gebelik öyküsü olan ya da tübal fonksiyonlarında bozukluk olan kadınlarda DİENOMET kullanımına ancak dikkatli bir yarar-risk karşılaştırması yapıldıktan sonra karar verilmelidir.
Aşağıda verilen uyanlar ve önlemlerin tamamı DİENOMET klinik çalışmalanndaki ilişkili bulgulara dayalı olmamakla birlikte, DİENOMET sadece progesteron içeren bir preparat olduğu için, bu tür/benzer preparatlann kullanımındaki uyanlar ve önlemlerin DİENOMET kullanımı için de geçerli olduğu varsayılabilir.
Dolaşım hastalıktan:
Epidemiyolojik çalışmalarda, sadece progestagen preparatlan ve miyokard enfarktüsü ya da serebral tromboembolizm risk artışı arasında bir bağıntıya yönelik veriler azdır. Kardiyovasküler ve serebral olay riski daha çok; ilerleyen yaş, hipertansiyon ve sigara ile bağıntılıdır. Hipertansiyonu olan kadınlarda inme riski, sadece progestagen içeren preparatlar ile hafifçe artabilir.
İstatistiksel yönden anlamlı olmamakla birlikte, bazı çalışmalarda, sadece progestagen içeren preparatlarının kullanımıyla ilişkili olarak venöz tromboembolizm (derin ven trombozu, pulmoner embolizm) riskinde hafif bir artış olabileceğine işaret edilmektedir. Venöz tromboembolizm (VTE) için genel kabul gören risk faktörleri, pozitif bir kişisel ya da aile öyküsü (bir kardeşte veya anne-babada göreceli olarak erken bir yaşta VTE), yaş, obezite, uzun süreli immobilizasyon, majör cerrahi ya da majör travmadır. Uzun dönemli immobilizasyon durumunda DİENOMET kullanımına son verilmesi (elektif cerrahi durumunda en az dört hafta öncesinden) ve tam bir remobilizasyon sağlandıktan iki hafta sonrasına kadar yeniden başlanmaması önerilmektedir.
Puerperium döneminde tromboembolizm riskinde artış olduğu dikkate alınmalıdır.
Arteriyel ya da venöz trombotik olay semptomları varsa, ya da bunlardan kuşkulamlıyorsa, tedavi derhal durdurulmalıdır.
Tümörler:
54 epidemiyolojik çalışmayı kapsayan bir meta analizde, halen oral kontraseptif (OK; çoğunlukla östrojen- progestagen preparatları) kullanmakta olan kadınlarda meme kanseri tanısı konulma göreceli riskinde hafif bir artış (RR = 1.24) olduğu bildirilmiştir. Bu risk fazlalığı, kombine oral kontraseptif (KOK) kullanımı kesildikten sonraki 10 yıl içerisinde aşamalı olarak kaybolmaktadır. Kırk yaş altındaki kadınlarda meme kanseri ender olduğu için, halen KOK kullanmakta olan ya da yakınlarda kullanmış olan kadınlardaki fazla meme kanseri tanısı sayısı, bütünsel meme kanseri riskine kıyasla küçüktür. Sadece progestagen preparatı kullanıcılarında meme kanseri tanısı konulma riski, muhtemelen, KOK ile ilişkili olan riske benzer boyutlardadır. Ancak sadece progestagen içeren preparatlar için, veriler çok daha küçük kullanıcı popülasyonlarına dayalıdır ve bu nedenle KOKTar için olandan daha düşük kesinliktedir. Bu çalışmalar nedenselliğe yönelik veri sağlamamaktadır. Gözlenen risk artışı patemi, OK kullanıcılarında meme kanseri tanısının daha erken konulmasına, OKTarın biyolojik etkilerine ya da bu ikisinin bir kombinasyonuna bağlı olabilir. OK kullanıcılarında tanısı konulan meme kanseri, hiç OK kullanmamış kadınlarda tanısı konulanlardan, klinik olarak daha az ilerlemiş olma eğilimindedir.
DİENOMET’in içerdiği etkin madde gibi hormonal bileşikleri kullananlarda ender olgular şeklinde benign karaciğer tümörleri, ve çok daha ender olarak malign karaciğer tümörleri bildirilmiştir. İzole olgularda bu tümörler, yaşamı tehdit edici intra-abdominal kanamalara yol açmıştır.
Kanama pateminde değişiklik:
Adenomiyozis uteri ya da uterin leiomiyomata olan kadınlarda uterin kanama DİENOMET kullanımı ile tetiklenebilir. Eğer kanama şiddetli ve uzun süre devam ediyorsa, anemiye (bazı vakalarda ciddi) neden olabilir. Bu tür vakalarda DİENOMET’in kesilmesi düşünülmelidir.
Diğer tablolar:
Kemik mineral yoğunluğunda, tedaviden önce ve tedaviden 6 ay sonra yapılan değerlendirmelerde azalma gözlenmemiştir.
Depresif duygudurumu ve depresyon hormonal kontraseptif kullanımıyla sık görülen yan etkilerdir (bakınız Bölüm 4.8). Depresyon ciddi olabilir ve intihar davranışı ve intihar için iyi bilinen bir risk faktörüdür. Duygudurum dalgalanmaları ve depresif semptomlar olması halinde, bu semptomlar tedavinin başlamasından kısa bir süre sonra ortaya çıksa dahi kadınlara doktorlarına başvurmaları önerilmelidir.
Depresyon öyküsü olan hastalar dikkatle gözlenmeli ve depresyon ciddi bir düzeyde tekrarlarsa ilaca son verilmelidir.
DİENOMET’in normotansif kadınlarda genel olarak kan basıncını etkilemediği görülmektedir. Ancak DİENOMET kullanımı sırasında klinik olarak belirgin ve kalıcı bir hipertansiyon gelişirse, DİENOMET’in kesilerek hipertansiyonun tedavi edilmesi önerilmektedir.
İlk kez bir gebelik esnasında veya önceki bir seks steroidi kullanımı sırasında ortaya çıkmış olan kolestatik sarılık ve/veya pruritusun nüksetmesi, DİENOMET kullanımına son verilmesini gerektirir.
DİENOMET periferik insülin direnci ve glukoz toleransı üzerinde hafif bir etki gösterebilir. Diyabetik kadınlar, özellikle de gestasyonel diabetes mellitus öyküsü olanlar, DİENOMET kullanımı sırasında dikkatle gözlenmelidir.
Özellikle öyküsünde kloazma gravidarum olan kadınlarda, bazen kloazma ortaya çıkabilir. Kloazma eğilimi taşıyan kadınlar, DİENOMET kullanırken güneşe maruz kalmaktan veya ültraviyole radyasyondan kaçınmalıdır.
DİENOMET kullanımı sırasında kalıcı över folikülleri (sıklıkla fonksiyonel över kistleri olarak adlandırılan) ortaya çıkabilir. Bu foliküllerin çoğu asemptomatiktir, ancak bazıları pelvik ağrı ile birlikte olabilir.
Unutulan tabletler:
Tabletlerin unutulması durumunda DİENOMET’in etkisi azalabilir. Bir ya da daha fazla tabletin unutulması durumunda, hatırlanır hatırlanmaz alınmalı ve daha sonraki günlerde olağan zamanında alınmaya devam edilmelidir.
Gastrointestinal rahatsızlıklar durumunda öneriler:
Örneğin kusma ya da diyare gibi, şiddetli gastrointestinal rahatsızlıkların varlığında, tabletin emilimi tam olmayabilir. Eğer bir tablet alındıktan sonraki 3-4 saat içerisinde kusma ya da diyare ortaya çıkarsa, mümkün olan en kısa sürede yeni bir tablet alınmalıdır (replasman tableti).
Laktoz:
Her bir DİENOMET tablet 60.93 mg laktoz monohidrat (sığır sütünden elde edilen şeker) içerir. Galaktozemi gibi ender bir kalıtsal tablo olan galaktoz intoleranslı hastalar bu ilacı kullanmamalıdır. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glukoz galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmaması gerekir.
Diğer tıbbi ürünlerin DİENOMET ile etkileşimleri
Bireysel enzim indükleyiçileri ya da inhibitörleri (CYP 3 A4):
Dienogest dahil progestagen içeren preparatlar esas olarak, hem intestinal mukoza hem de karaciğerde bulunan sitokrom P450 3A4 (CYP 3A4) sistemi tarafından metabolize edilirler. Bu nedenle CYP 3A4 indükleyicileri ya da inhibitörleri progestagen içeren ilaç metabolizmasını etkileyebilirler.
Enzim indüksiyonu nedeniyle seks hormonları klerensinin artması, DİENOMET’in terapötik etkisini azaltabilir ve istenmeyen etkiler ile sonuçlanabilir (örn. uterin kanama profilinde değişiklikler).
Enzim inhibisyonuna bağlı olarak seks hormonları klerensinin azalması, dienogeste maruz kalmayı artırabilir ve istenmeyen etkiler ile sonuçlanabilir.
Enzim indükleyici özelliklere sahip bileşikler:
Mikrozomal enzimleri indükleyen (örn. sitokrom p450 enzimleri) ilaçlar (örn. fenitoin, barbitüratlar, pirimidon, karbamazepin, rifampisin ve muhtemelen okskarbazepin, topiramat, felbamat, griseofulvin, nevirapin ve St. John bitkisi [Hypericum perforatum] içeren ürünler) ile etkileşim olabilir ve bu etkileşim seks hormonlarının klerensinde artışla sonuçlanabilir. Maksimum enzim indüksiyonu genellikle 2-3 hafta süreyle görülmez, ama daha sonra, tedavinin sonlandırılmasmı izleyen en az 4 hafta boyunca kalıcı olabilir.
Enzim inhibe edici özelliklere sahip bileşikler:
Azol grubu antifungaller (örn. ketokonazol, itrakonazol, flukonazol), simetidin, verapamil, makrolidler (örn. eritromisin, klaritromisin ve roksitromisin), diltiazem, proteaz inhibitörleri (örn. ritonavir, sakinavir, indinavir, nelfınavir) antidepresanlar (örn. nefazodon, fluvoksamin, fluoksetin) ve greyfurt suyu gibi bilinen CYP 3A4 inhibitörleri, progestagen plazma düzeylerini artırabilir ve istenmeyen etkiler ile sonuçlanabilir.
Dienogestin başka ilaçlar üzerindeki etkileri:
İn vitro inhibisyon çalışmaları temelinde, DİENOMET’nm, başka ilaçların sitokrom P450 enzimleri aracılıktı metabolizması ile klinik önem taşıyan etkileşim gösterme olasılığı pek bulunmamaktadır.
Yiyecekler ile etkileşim:
Yağdan zengin standart bir öğün, DİENOMET’nm biyoyararlammım etkilememiştir.
Diğer etkileşim şekilleri:
Progesteronların kullanımı bazı laboratuar testlerinin sonuçlarını etkileyebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyonda etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6 Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye:
Gebelik kategorisi B’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):
Sınırlı sayıda gebelikte maruz kalma olgularına ilişkin veriler, dienogestin gebelik üzerinde ya da fetusun/yeni doğan çocuğun sağlığı üzerinde advers etkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik, embriyonal/fetal gelişim, doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.
Gebelik süresince endometriyozis tedavisinin gerekli olduğunu destekleyen veri bulunmadığı için, DİENOMET gebe kadınlara uygulanmamalıdır.
Gebelik dönemi
Gebe kadınlarda dienogestin kullanımına dair sınırlı veri vardır. Hayvan çalışmaları ve gebelik sırasında dienogeste maruz kalan kadınlardan elde edilen veriler gebelik, embriyonik / fetal gelişim, doğum ya da doğumdan sonraki gelişim açısından özel bir risk göstermemektedir (bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri). Bununla birlikte, gebelik sırasında endometriyozisi tedavi etme gereği olmadığı için DİENOMET gebe kadınlara uygulanmamalıdır.
Laktasyon dönemi
Laktasyon sırasında DİENOMET kullanımı önerilmemektedir. Fizikokimyasal özellikleri ve hayvan verileri dienogestin anne sütüne geçtiğini göstermektedir. Anne sütünü kesme ya da ilacı kullanmama kararı çocuk için anne sütünün yararı ve kadın için tedavinin yararı değerlendirilerek alınmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
Mevcut verilere göre, DİENOMET tedavisi sırasında hastaların çoğunda ovülasyon baskılanmaktadır. Ancak, DİENOMET bir kontraseptif değildir.
Eğer kontrasepsiyon gerekiyorsa, hormonal olmayan bir yöntem kullanılmalıdır (bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Mevcut verilere göre, DİENOMET tedavisi kesildikten 2 ay sonra menstrüel siklus normale dönmektedir.
Dienogest içeren ürünleri kullananlarda, araç ve makine kullanma becerileri üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir.
4.8 İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler, DİENOMET tedavisine başlandıktan sonraki ilk aylar boyunca daha sıktır ve tedaviye devam edilmesiyle birlikte gerilerler. Aşağıdaki istenmeyen etkiler VISANNE kullananlarda bildirilmiştir.
DİENOMET tedavisiyle en sık bildirilen yan etkiler baş ağrısı (%9.0), göğüslerde rahatsızlık hissi (%5.4), depresif ruh hali (%5.1) ve akne (%5.1) olmuştur.
Advers reaksiyonların sıklığı sistem organ sınıfları doğrultusunda aşağıda verilmektedir. Sıklık oranlan klinik araştırma verilerine dayanmaktadır. Bu advers reaksiyonlar faz III klinik çalışmalarda kaydedilmiştir (n = 332).
Sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmaktadır; çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100, <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000, <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
MedDRA’ya göre advers reaksiyonlann relatif sıklıklan; 2 mg dienogest grup, 332 hasta üzerinde dört klinik çalışmadan elde edilen veriler
Kan ve lenfatik sistem hastalıkları
Yaygın olmayan: Anemi
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: Kilo alma
Yaygın olmayan: Kilo kaybı, iştah artışı Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Depresif ruh hali, uyku bozukluktan, sinirlilik, libido kaybı, ruh halinde değişiklikler Yaygın olmayan: Anksiyete, depresyon, ruh halinde dalgalanmalar
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, migren
Yaygın olmayan: Otonom sinir sistemi dengesizliği, dikkat bozukluğu
Göz hastalıkları
Yaygın olmayan: Gözde kuruluk
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Tinnitus
Kardiyak hastalıkları
Yaygın olmayan: Spesifik olmayan dolaşım sistemi bozukluktan, palpitasyonlar
Vasküler hastalıkları
Yaygın olmayan: Hipotansiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Yaygın olmayan: Dispne
Gastrointestinal hastalıkları
Yaygın: Bulantı, abdominal ağn, gastrointestinal gaz şikayeti, abdominal distansiyon, kusma Yaygın olmayan: Diyare, konstipasyon, abdominal huzursuzluk, gastrointestinal enflamasyon, gingivit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Akne, alopesi
Yaygın olmayan: Deride kuruma, hiperhidroz, pruritus, hirsutizm, tırnaklarda kırılma, kepek, dermatit, anormal kıl büyümesi, fotosensitivite reaksiyonu, pigmentasyon bozukluğu
Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın: Sırt ağrısı
Yaygın olmayan: Kemik ağrısı, kas spazmları, ekstremite ağrısı, ekstremitelerde ağırlık hissi
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yaygın olmayan: İdrar yolu enfeksiyonu
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın: Göğüslerde rahatsızlık hissi, över kistleri, sıcak basmaları, uterin/vajinal kanama (lekeleme dahil)
Yaygın olmayan: Vajinal kandidiyazis, vulvovajinal kuruluk, genital akıntı, pelvik ağrı, atrofık vulvovajinit, memede kitle, fıbrokistik meme hastalığı, memelerde endurasyon
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları
Yaygın: Astenik tablolar, irritabilite Yaygın olmayan: Ödem
Diğer advers reaksiyonlar
Uterin kanama düzensizlikleri: Amenore, seyrek kanama, sık kanama, düzensiz kanama, uzamış kanama, normal kanama.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir, (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
DİENOMET ile yürütülen akut toksisite çalışmalarında, günlük terapötik dozun katlarının yanlışlıkla alınması durumunda akut advers etki riski gösterilmemiştir. Spesifik antidotu yoktur. Günde 20-30 mg dienogest alımı (DİENOMET dozajının 10 ile 15 katı), 24 haftalık kullanım süresince iyi tolere edilmiştir.