GENIVIG HUMAN IMMUNGLOBULIN 5 G/100 ml intravenoz infüzyon için çözelti içeren flakon Klinik Özellikler
Gen İlaç Ve Sağlık Ürünleri San. Ve Tic. Ltd. Sti.
[ 17 May 2013 ]
Gen İlaç Ve Sağlık Ürünleri San. Ve Tic. Ltd. Sti.
[ 17 May 2013 ]
İmmün yetmezlik durumlarında replasman tedavisi için;
Antikor üretiminin bozulduğu primer (Konjenital) immün yetmezliklerde,
Replasman tedavisi immün yetmezlikler konusunda deneyimli bir uzman hekimin
denetiminde başlatılmalı ve izlenmelidir.
Replasman tedavisinde hastanın farmakokinetik ve klinik yanıtına bağlı olarak dozun
bireysel şekilde ayarlanması gerekebilir.
Doz, bir sonraki infüzyondan önce ölçülen serum IgG düzeyinin en az 500-600 mg/dL düzeyinde kararlı olarak sürdürülmesini sağlayacak şekilde ayarlanmalıdır. Bu dengenin sağlanabilmesi için tedavinin başlangıcından itibaren 3-6 ay gereklidir.
Önerilen başlangıç dozu bir seferde verilen 0.4-0.8 g/kg infüzyonu takiben her 3-4 haftada bir uygulanan en az 0.2 g/kg'dır.
Serum immünoglobulin düzeyinin 500-600 mg/dL olacak şekilde sabit tutulabilmesi için gereken doz ortalama 0.2-0.8 g/kg düzeyindedir.
Kararlı serum düzeyi sağlandıktan sonra doz aralığı 3 ile 4 hafta arasında değişir.
Hastanın klinik yanıtı ile birlikte kararlı serum düzeyleri ölçülmeli ve değerlendirilmelidir.
Klinik yanıta bağlı olarak (ör, enfeksiyon sıklığı) daha yüksek kararlı serum düzeylerinin sağlanması amacıyla doz ve/veya doz aralığının ayarlanması düşünülebilir.
Sekonder immün yetmezlikte replasman tedavisinde tavsiye edilen doz 3-4 haftada bir
uygulanan 0,2-0,4 g/kg'dır.
İki alternatif doz şeması vardır:
Birinci gün 0.8-1 g/kg dozunda uygulanır; doz, 3 gün içerisinde bir kez tekrarlanabilir veya
Özellikle IgA eksikliği olan hastalarda, dolaşımında IgA antikorları olan kişilerde,
Sadece intravenöz infüzyonla kullanılır.
GENİVİG HUMAN İMMÜNOGLOBULİN kullanılması gerekiyorsa hekim tarafından, hastalık yapıcı etkenlerin hastaya bulaşmasını önlemek için uygun aşıların (Hepatit A, Hepatit B vb.) yaptırılması önerilebilir.
Hastalar açısından GENİVİG HUMAN İMMÜNOGLOBULİN her uygulandığında, hastayla ürünün seri numarası arasındaki bağlantının korunabilmesi için, ürünün adı ve seri numarası kaydedilmelidir.
GENIVIG HUMAN İMMÜNOGLOBULİN % 10 maltoz içerir; gerektiğinde % 5'lik glukoz çözeltisi ile seyreltilebilir. Böyle durumlarda diyabetli hastalarda dikkatli olunmalıdır.
Şiddetli asit-baz metabolik bozuklukları olan hastalara dikkatli verilmelidir.
Bazı şiddetli yan etki reaksiyonları infüzyon hızıyla ilişkilidir. 4.2. Uygulama metodu başlığı altında verilen önerilen infüzyon hızı yakından izlenmelidir. İnfüzyon periyodu boyunca semptomlar bakımından hastalar yakından takip edilmeli ve dikkatlice gözlenmelidir.
Hastaların periyodik olarak böbrek fonksiyon testleri ve idrar çıkışları, akut renal yetmezlik gelişmesini gözlemede önemlidir. Kan üre nitrojeni/serum kreatinini dahil renal fonksiyon infüzyona başlamadan önce, daha sonra düzenli aralıklarla değerlendirilmelidir. Renal fonksiyonda kötüleşme görüldüğünde ilacın kesilmesi düşünülmelidir (Özel popülasyonda kullanım kısmına bakınız).
Olası trombotik olay meydana gelebilir. Trombotik olaylar için bilinen risk faktörleri olan hastalar izlenmelidir. Hiperviskozite riski yüksek olan hastalarda kan viskozitesinin temel değerlendirmesi yapılmalıdır. Tromboz riski taşıyan hastalar için minimum dozda yavaş infüzyon gereklidir.
Özellikle yüksek dozlarda veya hızlı transfüzyonlar sırasında aseptik menenjit sendromları ortaya çıkabilir.
Olası hemolitik anemi oluşabilir. Hemolitik ve hemolitik anemisi olan hastaların klinik
belirti ve semptomları izlenmelidir.
İnsan immünoglobulini ayrı olarak infüze edilmeli ve diğer intravenöz ilaçlarla birlikte
verilmemelidir:
Canlı virüs aşıları:
İmmünglobulin uygulaması kızamık, kızamıkçık, kabakulak ve suçiçeği gibi canlı virüs aşılarının etkinliğini en az 6 haftalık bir periyod boyunca ve 3 aya kadar bozabilir. Bu ürünün alınmasından sonra, canlı virüs aşıları ile aşılama öncesi 3 aylık bir aralık verilmelidir. Kızamıkta bu hasar 1 yıla kadar kalıcı olabilir. Bu nedenle kızamık aşısı alan hastalarda antikor durumları kontrol edilmelidir.
Gebelik kategorisi: C
GENIVIG HUMAN İMMÜNOGLOBULİN'in çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Hayvan üzerinde yapılan çalışmalar gebelik/embriyonal/fötal gelişim/doğum ya da doğum sonrası gelişim üzerindeki etkileri bakımından yetersizdir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
İmmünoglobulinlerin gebe kadınlarda kullanımının emniyeti kanıtlanmamıştır. Gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır. Hasta, hamile kaldığında veya hamilelik kararı aldığında doktorunu bilgilendirmesi gerektiği konusunda uyarılmalıdır.
Human immünoglobulin gebelik sırasında yalnız olası yararları fetüs üzerindeki olası zararlarından fazla ise kullanılmalıdır.
GENIVIG HUMAN İMMÜNOGLOBULİN'in hamilelerde güvenli kullanımı kontrollü klinik çalışmalarla değerlendirilmemiştir. Bu nedenle emziren annelerde dikkatli kullanılmalıdır. İmmünoglobulinler anne sütü ile atılmaktadır (süte geçmektedir). Ancak immünoglobulinlerin emzirilen çocuk üzerinde herhangi bir olumsuz etkisi öngörülmemektedir. Aksine, anne sütüne geçerek yenidoğana koruyucu antikorların geçmesine katkıda bulunabilir.
Hayvan üreme çalışmaları yürütülmemiştir. Hamile kadına verildiğinde fötal hasara neden
olup olmadığı ve üreme kapasitesini etkileyip etkilemediği bilinmemektedir.
İmmünoglobulinlerin araç ve makine kullanım becerisi üzerine etkileri hakkında çalışmalar yapılmamıştır.
Klinik çalışmalarda aşağıdaki advers etkiler human immünoglobulin ile ilgili muhtemel ya
da olası olarak gözlenmiştir. Şu terimler ve sıklık dereceleri kullanılmıştır:
Çok yaygın (1/10); yaygın ( 1/100 ila ï‚£1/10); yaygın olmayan (1/1000 ila ï‚£1/100); seyrek (1/10,000 ila ï‚£1/1,000); çok seyrek (ï‚£1/10,000), bilinmiyor (elde edilen verilerden hareketle tahmin edilemiyor) olarak sınıflandırılır.
Bilinmiyor: Lökopeni Nötropeni
Granülositopeni
Plazma viskozitesinin artması Hemolitik reaksiyon
Bilinmiyor:
Anafilaktik tepki Anafilaktoid reaksiyon Transfüzyon reaksiyonu Anafilaktik şok
Bilinmiyor: Hiperglisemi
Bilinmiyor: Ajitasyon Psikojeni Uyuşukluk
Bilinmiyor:
Baş dönmesi Koma Bilinç kaybı Titreme
İstemsiz kas kasılması Hipoestezi
Epileptik nöbetler Aseptik menenjit
Yaygın: Hipertansiyon Hipotansiyon Taşikardi
Bilinmiyor: Siyanoz Çarpıntı Aritmi
Bilinmiyor: Flebit Tromboz Kalp krizi
İnme
Pulmoner emboli
Bilinmiyor:
Dispne Polipne Apne Hırıltı
Gırtlak ödemi Solunum yetmezliği
TRALI (transfüzyona bağlı akut akciğer hasarı) Hipoksemi
ARDS (akut solunum sıkıntısı sendromu) Pulmoner ödem
Bonkospazm
Yaygın:
Mide bulantısı Kusma
Karın ağrısı İshal
Yaygın:
Döküntü
İnfüzyon bölgesi reaksiyonları Kaşıntı
Ürtiker
Bilinmiyor:
Makülopapül Eritematöz döküntü Lokal cilt reaksiyonu Epidermoliz
Eritem
Dermatit (büllöz dermatit gibi)
Artan terleme
Stevens-Johnson sendromu
Bilinmiyor:
Böbrek fonksiyon hasarı
Yaygın: Baş ağrısı
Yorgunluk Titreme Ateş
Ağrı
Sırt ağrısı
Bilinmiyor:
Yüksek ateş Göğüs ağrısı Rahatsızlık Solgunluk Halsizlik
Peri-orbital ödem
Ödem
Vücut ağrıları
Yukarıdaki bu advers reaksiyonlar arasında, çok hızlı infüzyon hızı veya bireysel farklılıklarla ilişkili olabilen, infüzyon sırasında çok az hastada geçici baş ağrısı, çarpıntı, mide bulantısı ve diğer advers reaksiyonlar meydana gelmiştir. Reaksiyonların çoğu hafiftir ve enjeksiyondan sonraki bir saat içinde ortaya çıkar, bu nedenle hastaların genel durumunu ve yaşamsal belirtilerini zamanında gözlemlemek ve gerektiğinde enjeksiyonu yavaşlatmak veya askıya almak önerilmektedir. Genel olarak, bu reaksiyonlar özel bir tedavi olmaksızın otomatik olarak ortadan kalkabilir. Birkaç hasta enjeksiyondan sonra bu reaksiyonlara sahip olabilir ve genellikle 24 saat içinde iyileşmektedir. Ek olarak, birkaç hastada zaman zaman döküntü, kaşıntı ve diğer anafilaktik reaksiyonlar görülebilir. Bir kez meydana geldiğinde, infüzyon derhal durdurulmalı ve alerjik reaksiyonlara göre derhal tedavi edilmelidir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonların raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35
99)
Doz aşımı, renal yetmezliği olan hastalar veya yaşlı hastalar dahil özellikle riskli hastalarda aşırı sıvı yüklenmesi ve hiperviskoziteye neden olabilir. Diyaliz gerektirebilir. Tedavi semptomatik olarak yapılmalıdır.