JOSEI 30 mg tablet (1 tablet) Klinik Özellikler
Biofarma İlaç Sanayi Ltd. Şti.
[ 29 November 2022 ]
Biofarma İlaç Sanayi Ltd. Şti.
[ 29 November 2022 ]
Korunmasız cinsel ilişki ya da kontraseptif yöntem hatası sonrasında 120 saat (5 gün) içerisinde acil kontrasepsiyonda endikedir.
Tedavi şekli, korunmasız cinsel ilişki ya da kontraseptif yöntem hatası sonrasında mümkün olan en kısa sürede, ancak 120 saati (5 gün) geçirmemek kaydıyla, oral yolla alınan bir adet tablettir.
Kullanıcı, JOSEİ alımından sonra 3 saat içerisinde kusarsa başka bir tablet almalıdır.
Kadının adet dönemi gecikmişse veya gebelik belirtileri mevcutsa, JOSEİ kullanılmadan önce gebelik olasılığı ekarte edilmelidir.
JOSEİ, adet döngüsü sırasında herhangi bir zamanda alınabilir.
JOSEİ, bir bardak su ile, aç ya da tok karnına alınabilir.
Doz ayarlamasına gerek yoktur.
Spesifik çalışma bulunmamasından dolayı, karaciğer yetmezliği olan hastalarda JOSEİ için spesifik doz ayarlamaları yapılamaz.
Spesifik çalışma bulunmamasından dolayı, şiddetli karaciğer yetmezliğinde kullanımı tavsiye edilmemektedir.
Ergenlik öncesi çocuklarda acil kontraseptif yöntemler gerekmeyeceğinden JOSEİ endikasyonu bulunmamaktadır.
Ergenler: JOSEİ, ergenler dahil olmak üzere çocuk doğurma çağındaki her kadın için uygundur. 18 yaş ve üzerindeki yetişkin kadınlara kıyasla güvenlilik ve etkililik açısından herhangi bir fark saptanmamıştır (bkz. Bölüm 5.1).
Doz ayarlamasına dair özel bir bilgi bulunmamaktadır.
JOSEİ'nin etkisi ovülasyon inhibisyonu veya geciktirmesidir (bkz. Bölüm 5.1). Ovülasyon gerçekleşmişse, JOSEİ etki göstermez. Ovülasyon zamanı tahmin edilemez ve bu nedenle JOSEİ korunmasız cinsel ilişkiyi takiben en kısa sürede alınmalıdır.
Levonorgestrel içeren bir acil kontraseptifle eşzamanlı kullanılması önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.5).
JOSEİ ile acil kontrasepsiyon, nadiren uygulanması gereken bir yöntemdir. Hiçbir şekilde normal bir kontraseptif yöntemin yerini alamaz. Böyle bir durumda kadınlara düzenli bir doğum kontrol yöntemi önerilmelidir.
Korunmasız cinsel ilişkiden 120 saat (5 gün) sonra alınan JOSEİ etkililiği hakkında veri bulunmamaktadır.
Kapsayıcı olmayan kısıtlı verilere göre, vücut ağırlığı veya vücut kitle indeksi (VKİ) arttıkça JOSEİ etkililiği azalabilir (bkz. Bölüm 5.1). Tüm kadınlarda, kadının VKİ veya vücut ağırlığına bakılmaksızın korunmasız cinsel ilişkiyi takiben mümkün olan en kısa sürede acil kontrasepsiyon uygulanmalıdır.
JOSEİ her durumda gebeliği önlemez.
Şüphe duyuluyorsa, bir sonraki menstrüel periyot 7 günden fazla bir süre gecikmişse, tahmini adet tarihinde herhangi bir anormallik gözlenirse veya gebelik semptomları görülürse, bir gebelik testi yapılmalıdır. JOSEİ ile tedaviden sonra gebe kalınırsa, tüm gebelik durumları için de geçerli olduğu gibi, bir dış gebelik olasılığı değerlendirilmelidir. Dış gebelik, rahim kanamasına rağmen devam edebilir. JOSEİ alırken gebe kalan kadınlar doktorlarına başvurmalıdır (bkz. Bölüm 4.6).
Ulipristal asetat alımından sonra, bazen, menstrüel periyotlara beklenenden birkaç gün erken veya geç girilebilir. Kadınların yaklaşık %7'sinde, menstrüel periyotlara beklenen zamandan 7 gün ve hatta daha erken girilmiştir. Kadınların yaklaşık %18,5'inde 7 günden daha fazla süren bir gecikme ortaya çıkmıştır; %4'ünde ise bu gecikme 20 günden daha uzun sürmüştür.
JOSEİ gebelik döneminde kullanıma uygun değildir ve gebe olduğu bilinen veya böyle bir durumdan şüphelenilen kadınlar tarafından kullanılmamalıdır. Bununla beraber, JOSEİ mevcut gebeliği sonlandırmaz (bkz. Bölüm 4.6).
JOSEİ sonrası doğum kontrolü
JOSEİ acil kontraseptif olup korunmasız cinsel ilişki sonrası gebelik riskini azaltır ancak sonraki cinsel ilişkiler için doğum kontrolü koruması sağlamaz. Bu nedenle, acil kontrasepsiyon uygulamasından sonra, bir sonraki menstrüel periyot başlayana kadar gerçekleştirilen cinsel ilişkilerde emniyetli bir bariyer yöntemiyle korunma sağlanmalıdır.
Düzenli kullanılan normal bir hormonal kontrasepsiyonla eşzamanlı kullanımı kontrendikasyon teşkil etmese de, JOSEİ ilgili ajanın kontraseptif etkisini azaltabilir (bkz. Bölüm 4.5). Dolayısıyla, bir doğum kontrol yöntemine başlanmak veya devam etmek isteniyorsa, bu JOSEİ kullanımından sonra yapılabilir, ancak bir sonraki menstrüel periyot başlayana kadar güvenilir bir bariyer yöntemiyle korunma sağlanması önerilmelidir.
Özel Popülasyonlar
Etkileşim olasılığından dolayı, JOSEİ'nin CYP3A4 indükleyicileriyle eşzamanlı kullanılması tavsiye edilmemektedir (örneğin barbitüratlar (primidon, fenobarbital) fenitoin, fosfenitoin, karbamazepin, okskarbazepin, Hypericum perforatum (St. John's wort-sarı kantaron) içeren bitkisel ürünler, rifampisin, rifabutin, griseofulvin, efavirenz, nevirapin, uzun süreli ritonavir kullanımı).
Oral glukokortikosteroid ile tedavi edilen şiddetli astım rahatsızlığı bulunan kadınlarda kullanılması tavsiye edilmemektedir.
JOSEİ laktoz monohidrat içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Başka tıbbi ürünlerin ulipristal asetatı etkileme potansiyeli:
Ulipristal asetat, in vitro ortamda CYP3A4 aracılığıyla metabolize olur.
CYP3A4 inhibitörleri:
İn vivo deneylerden alınan sonuçlar, ulipristal asetatın kuvvetli ve orta kuvvetli birer CYP3A4 inhibitörüyle birlikte uygulanması sonucunda ulipristal asetat Cve EAA değerlerinin sırasıyla maksimum 2 ve 5,9 kat arttığını göstermektedir. CYP3A4 inhibitörlerinin klinik sonuçlara yol açabilecek bir etki sergilemelerinin muhtemel olmadığı görülmektedir.
Daha uzun bir süre boyunca uygulandığında CYP3A4 inhibitörü ritonavir de CYP3A4 üzerinde indükleyici bir etki sergileyebilir. Bu gibi durumlarda, ritonavir, ulipristal asetatın plazma konsantrasyonlarını düşürebilir. Dolayısıyla eşzamanlı kullanılmaları önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4). Enzim indüksiyonunun etkisi yavaş yavaş kaybolur ve bir kadın enzim indükleyicisi geçen 4 hafta içerisinde bırakmış olsa dahi ulipristal asetatın plazma konsantrasyonları üzerinde etki görülebilir.
Gebelik kategorisi: X
Düzenli kullanılan normal bir hormonal kontrasepsiyonla eşzamanlı kullanımı kontrendikasyon teşkil etmese de, JOSEİ ilgili ajanın kontraseptif etkisini azaltabilir (bkz. Bölüm 4.5). Dolayısıyla, bir doğum kontrol yöntemine başlanmak veya devam etmek isteniyorsa, bu JOSEİ kullanımından sonra yapılabilir, ancak bir sonraki menstrüel periyot başlayana kadar güvenilir bir bariyer yöntemiyle korunma sağlanması önerilmelidir.
JOSEİ gebelik sırasında kullanım için tasarlanmamıştır, gebelik şüphesi veya mevcut bir
gebelik durumu olan kadınlarda kullanılmamalıdır. JOSEİ, mevcut gebeliği sonlandırmaz.
JOSEİ alımından sonra bazen gebelik görülebilir. Hiçbir teratojenik potansiyel gözlemlenmemiş olmasına rağmen, hayvanlardan elde edilen veriler, üreme toksisitesi açısından yetersizdir (bkz. Bölüm 5.3). Gebelik döneminde JOSEİ maruziyeti ile ilgili kısıtlı insan verileri herhangi bir güvenlik sorunu ortaya çıkarmamıştır.
Ulipristal asetat anne sütünden atılmaktadır (bkz. Bölüm 5.2) Yenidoğanlar ve infantlardaki etkisi çalışılmamıştır. Emzirilen çocuklardaki risk göz ardı edilemez. JOSEİ alımından sonraki en az 1 hafta boyunca emzirme işleminin gerçekleştirilmemesi önerilmektedir. Bu süre boyunca laktasyonun stimüle edilmesi açısından sütün sağılıp atılması tavsiye edilir.
Acil kontrasepsiyon için ulipristal asetat tedavisini takiben doğurganlığın hızlı bir şekilde geri dönmesi muhtemeldir. Kadınlara bir sonraki adet dönemine kadar sonraki tüm cinsel ilişki eylemleri için güvenilir bir bariyer yöntemi kullanmaları tavsiye edilmelidir.
JOSEİ, araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde az veya orta düzeyde etki gösterebilir.
JOSEİ alımından sonra hafif ila orta şiddette baş dönmesi yaygın görülür; somnolans ve bulanık görme olgularıyla yaygın olmayan bir sıklıkta karşılaşılır; dikkat bozukluğu nadiren rapor edilmiştir. Hasta bu tür belirtiler yaşadığı takdirde araç ve makine kullanmaması konusunda bilgilendirilmelidir. (bkz. Bölüm 4.8).
En yaygın rapor edilen advers reaksiyonlar baş ağrısı, bulantı, karın ağrısı ve dismenore olmuştur. Ulipristal asetatın güvenliliği klinik gelişim programında 4718 kadında incelenmiştir.
Sıklıklar şu şekilde tanımlanır: çok yaygın (≥ 1/10); yaygın (≥ 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (≥ 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (≥ 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Yaygın olmayan: İnfluenza
Seyrek: Döküntü, ürtiker, anjiyoödem dahil aşırı duyarlılık reaksiyonları**
Yaygın olmayan: İştah bozuklukları
Yaygın: Duygu durumu bozuklukları
Yaygın olmayan: Duygusal bozukluklar, anksiyete, insomnia, hiperaktivite bozukluğu, libido değişimleri
Seyrek: Oryantasyon bozukluğu
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi Yaygın olmayan: Somnolans, migren
Seyrek: Tremor, dikkat bozukluğu, tat almada bozukluk, senkop
Yaygın olmayan: Görme bozuklukları
Seyrek: Gözlerde anormal hisler, oküler hiperemi, fotofobi
Seyrek: Vertigo
Seyrek: Boğaz kuruluğu
Yaygın: Mide bulantısı*, karın ağrısı*, karında rahatsızlık hissi, kusma* Yaygın olmayan: İshal, ağız kuruluğu, dispepsi, flatulans
Yaygın olmayan: Akne, cilt lezyonu, kaşıntı
Yaygın: Miyalji, sırt ağrısı
Yaygın: Dismenore, pelvik ağrı, meme hassasiyeti
Yaygın olmayan: Menoraji, vajinal akıntı, menstrüel bozukluk, metroraji, vajinit, ateş basması, premenstrüel sendrom
Seyrek: Genital kaşıntı, over kist rüptürü, vulvovajinal ağrı, az miktarda ve kısa süreli adet kanaması*, disparoni
Yaygın: Yorgunluk
Yaygın olmayan: Keyifsizlik, ateş, üşüme Seyrek: Susuzluk hissi
*Teşhis edilmemiş gebelikle (veya ilgili komplikasyonlar) alakalı bir belirti olabilir
**Spontan raporlamadan kaynaklanan advers reaksiyon
Ergenler: Çalışmalarda ve ruhsat sonrası çalışmalarda 18 yaş altındaki kadınlarda gözlenen güvenlilik profili faz III programındaki yetişkinlerin güvenlik profiline benzerdir (bkz. Bölüm 4.2).
Pazarlama sonrası deneyim: Pazarlama sonrası deneyim sırasında spontan olarak bildirilen advers reaksiyonların sıklığı ve tabiatı faz III programı sırasında anlatılan güvenlilik profiline benzerdir.
Seçilen advers reaksiyonların açıklaması
Faz III çalışmasında yer alan kadınların çoğunluğu (%74,6), bir sonraki menstruel periyotlarına beklenen zamanda veya ± 7 gün içerisinde girerken; kadınların %6,8'i menstruel periyotlarına beklenen zamanın 7 gün öncesinden daha erken girmiştir; kadınların %18,5'i ise, beklenen adet kanaması başlangıcının 7 gün sonrasından daha geç bir zamanda menstruel periyotlarına girmiştir. Bu gecikme, kadınların %4'ünde 20 günden daha uzun bir süreye tekabül etmiştir.
Kadınların küçük bir kısmı (%8,7), yaklaşık 2,4 gün süren bir intermenstruel kanama rapor etmiştir. Vakaların çoğunda (%88,2), bu kanama, lekelenme olarak görülmüştür. Faz III çalışmasında ulipristal asetat verilen kadınların sadece %0,4'ünde ağır intermenstrual kanama rapor edilmiştir.
Faz III çalışmalarında, 82 kadın çalışmaya bir kereden daha fazla katıldı ve dolayısıyla bir adet ulipristal asetat dozundan daha fazlasını aldı (73 kadın iki kere, 9 kadın ise üç kere katıldı). Advers olayların insidansı ve şiddeti, regl süresi veya hacminde değişim veya intermenstrual kanama insidansı açısından bu deneklerde hiçbir güvenlilik farklılığı görülmemiştir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
Ulipristal asetatın doz aşımına ilişkin deneyim sınırlıdır. 200 mg'a kadar olan tek dozlar, sınırlı sayıda deneğe uygulanmış ve herhangi bir güvenlilik endişesine yol açmamıştır. Bu tür yüksek dozlar iyi tolere edilmiştir, ancak bu kadınlarda adet döngüsü kısalmıştır (uterin kanama beklenenden 2-3 gün önce başlamıştır) ve bazı kadınlarda, kanama süresi uzamakla beraber miktarı fazla değildir (leke tarzında). Antidotu bulunmamakta, semptomatik tedavi yapılmalıdır.