KETALAR 500 mg enjektabl 1 flakon Klinik Özellikler
Pfizer İlaçları Ltd.Şti.
[ 30 December 1899 ]
Pfizer İlaçları Ltd.Şti.
[ 30 December 1899 ]
Ketamin, çocuk ve yetişkin hastalarda endikedir.
KETALAR teşhis amaçlı girişimlerde ve cerrahi müdahalelerde anestezi için kullanılır. KETALAR'ın intravenöz veya intramusküler enjeksiyon yoluyla kullanımı kısa süreli işlemler için uygundur. Ek dozlar veya intravenöz infüzyon yoluyla KETALAR daha uzun süreli işlemler için de kullanılabilir.
Eğer kas gevşemesi isteniyorsa bir kas gevşetici de verilmeli ve solunum desteklenmelidir.
KETALAR, diğer genel anesteziklerin kullanımından önce anestezinin başlatılmasında (indüksiyon) kullanılabilir.
KETALAR ayrıca, diğer anesteziklerin desteklenmesinde kullanılabilir.
KETALAR'ın kullanıldığı özel durumlar:
İntramuskuler uygulama tercih edildiğinde,
Yanıklı hastalarda yara debridmanı, ağrılı pansuman ve deri dokusu naklinde ve diğer yüzeyel cerrahi uygulamalarında,
Miyelogram, ventrikulogramlar, pnömoensefalogramlar ve lomber ponksiyon gibi nörodiagnostik işlemlerde,
Göz, kulak, burun ve diş çekimi dahil ağza yapılan diagnostik ve cerrahi işlemlerde,
Eğer mümkünse hayati fonksiyonlarında azalma olan ya da hayati fonksiyonları azalmış zayıf- riskli hastalarda, anestezi yapılmasından kaçınılmalıdır.
Kapalı redüksiyon, manipülasyon, femoral çivileme, ampütasyon ve biyopsi gibi ortopedik işlemler,
Sigmoidoskopi ve anüs ve rektumun minör cerrahisi, sünnet ve pilonidal sinus, Kardiyak kateterizasyon işlemleri,
Sezaryen ameliyatlarında; kan basıncı yüksekliği olmadığında bir indüksiyon ajanı olarak, Astımlı hastalarda anestezide bronkospazm gelişme riskini en aza indirmek için veya bronkospazm varlığında anestezinin ertelenemeyeceği durumlardaki anestezide kullanılabilir.
NOT: Tüm dozlar baz ketamin cinsinden verilmektedir. Yetişkinler, yaşlılar (65 yaş üstü) ve çocuklar:
Yaşlı hastalarda cerrahi işlemlerde, ketamin, tek başına kullanılabilir veya diğer anestezik
ajanlarla desteklenebilir.
Ameliyat öncesi hazırlıklar:
KETALAR midesi boş olmayan hastada tek başına güvenle kullanılabilir. Ancak destekleyici ilaçlar veya kas gevşeticiler için ihtiyaç öngörülemediğinden elektif ameliyat için hazırlık yapılırken, anestezi öncesinde en az altı saat ağızdan hiçbir şeyin verilmemesi tavsiye edilir. Ketamin uygulamasını takiben kusma bildirildiğinden, aktif gırtlak-yutak reflekslerinden dolayı hava yolunu koruyucu birtakım önlemler alınabilir. Ketamin ile birlikte destekleyici olarak uygulanan anestezik ve kas gevşeticilerin koruyucu refleksleri azaltma ihtimali nedeniyle aspirasyon ortaya çıkma olasılığı göz ardı edilmemelidir.
Ketaminin neden olduğu aşırı tükürük salgılanmasını azaltmak için başlamadan önce uygun bir zamanda antikolinerjik bir ilaç (örneğin; atropin, hiyosin veya glikopirolat) veya diğer kurutucu ilaçlar ile ön tedavi uygulanmalıdır. Ön tedavi ilacı olarak veya ketamin ile birlikte uygulanan midazolam, diazepam, lorazepam veya flunitrazepam uyanma reaksiyonları insidansının azaltılmasında etkin olmuştur.
Etkinin başlangıcı ve devamı:
Diğer genel anestezik ajanlarla olduğu gibi, ketamine bireysel cevap doza, uygulama yoluna ve yaşa bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bu nedenle sabit bir doz önerisinde bulunulamaz. Doz, hastanın ihtiyacına göre titre edilmelidir.
İntravenöz enjeksiyonun başlangıcını takiben anestezinin hızla oluşması sebebiyle hasta uygulama esnasında desteklenen bir pozisyonda olmalıdır. Ketaminin etkisi hızla başlar; kilo başına 2 mg'lık doz genellikle intravenöz enjeksiyondan 30 saniye sonra başlayan ve 5-10 dakika süren cerrahi anestezi sağlar. Daha uzun süreli bir etki isteniyorsa, ciddi birikim etkisi yaratmaksızın anestezinin devamı için intramuskuler veya intravenöz ek dozlar uygulanabilir. Kas içine uygulanan 10 mg/kg'lık doz, genellikle enjeksiyonu takiben 3 ila 4 dakika içinde cerrahi anestezi sağlar ve anestezik etki genellikle 12 ila 25 dakika sürer. Uyanma kademelidir.
İntravenöz infüzyon:
KETALAR'ın aralıksız infüzyon ile uygulanması dozun daha yakından titre edilebilmesine olanak sağlar ve dolayısıyla aralıklı uygulama ile karşılaştırıldığında uygulanan ilaç miktarının azalmasını sağlar. Bu da hastanın uyanma süresini kısaltır ve yaşamsal belirtilerin daha stabil olması ile sonuçlanır.
%5 dekstroz veya %0,9 sodyum klorür içinde 1 mg/ml ketamin içeren çözelti infüzyonla
uygulama için uygundur.
Genel anestezinin indüksiyonu:
Tam indüksiyon dozu olarak 0,5 a€“ 2 mg/kg'a karşılık gelen infüzyon
Anestezinin sürdürülmesi:
Anestezi 10 a€“ 45 mikrogram/kg/dk. (yaklaşık 1 a€“ 3 mg/dk.) mikro damla infüzyonu kullanılarak sürdürülebilir.
İnfüzyon hızı, hastanın reaksiyonuna ve anesteziye yanıtına bağlı olarak ayarlanmalıdır. Uzun
etkili nöromüsküler blokör ilaç kullanıldığında gerekli olan dozaj azaltılabilir.
Aralıklı enjeksiyon:
İndüksiyon:
İntravenöz yol
İntravenöz ketamin uygulanmasında başlangıç dozu 1 mg/kg a€“ 4,5 mg/kg aralığında (ketamin baz açısından) değişebilir. 5-10 dakika cerrahi anestezi oluşturmak için gereken ortalama miktar 2 mg/kg'dır.
Uygulama hızı:
Ketaminin yavaş (60 saniyeyi geçecek şekilde) uygulanması tavsiye edilir. Daha hızlı uygulama solunum depresyonu ve kan basıncı artışı ile cevapla sonuçlanabilir.
Obstetrikte dozaj:
Obstetrikte normal doğum ve sezaryen ameliyatı için, 0,2 a€“ 1 mg/kg arasında değişen intravenöz dozlar tavsiye edilmektedir (bkz. bölüm 4.6).
İntramuskuler yol:
İntramuskuler ketamin uygulamasında başlangıç dozu 6,5-13 mg/kg aralığında değişebilir. Şiddetli ağrılı uyaran içermeyen işlemlerde veya tanısal işlemlerde 4 mg/kg'lık düşük başlangıç kas içi doz kullanılmıştır. 10 mg/kg'lık doz genellikle 12 ile 25 dakika cerrahi anestezi oluşturur.
Obstetrikte dozaj:
Doğum eylemi başlayanlarda intramuskuler enjeksiyon ve ketamin infüzyon idamesi için
veriler yetersizdir ve önerilmemektedir. Mevcut veriler Bölüm 5.2'de sunulmuştur.
Anestezinin devamı:
Anestezinin hafiflemesi gözlerde titreme, uyarana yanıt olarak hareket ve ses verme ile belli olabilir. Anestezi, intravenöz veya intramuskuler yolla ilave KETALAR dozları uygulanarak sürdürülür.
İdame dozu hastanın anestezik ihtiyacına ve eğer varsa kullanılan ek anestezik ajana bağlı olarak ayarlanmalıdır.
Anestezinin sürekliliğini sağlamak için başlangıç dozunun yarısı ya da bütünü gerektikçe tekrarlanabilir. Ancak, anestezi sırasında, istemsiz ve tonik-klonik ekstremite hareketlerinin oluşabileceği unutulmamalıdır. Bu hareketler anestezinin hafiflediği anlamına gelmez ve ek anestezik dozlara ihtiyacın belirtisi değildir. Uygulanan total ketamin dozunun arttırılmasının, uyanmanın tamamlanma sürecini uzatacağı unutulmamalıdır.
Seyreltme:
Her ml'de 1 mg ketamin içeren seyreltilmiş solüsyon hazırlamak için, aseptik koşullarda 10ml (50 mg/ml flakon) ketamin 500 ml %5'lik enjeksiyonluk dekstroz ya da % 0,9 sodyum klorür çözeltisine transfer edilir ve iyice karıştırılır. Elde edilen solüsyon ml'de 1 mg ketamin içerir. Ketamin için uygun seyreltme yöntemi seçilirken hastanın sıvı ihtiyacı ve anestezinin süresi göz önünde bulundurulmalıdır. Eğer sıvı kısıtlaması gerekiyorsa, ketamin konsantrasyonunun 2 mg/ml olması sağlanacak şekilde, yukarıda tarif edildiği gibi ketamin 250 ml infüzyona ilave edilebilir.
KETALAR,
Etken madde veya bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda,
Acil durumlar dışında, KETALAR yalnızca hastanelerde, deneyimli anestezi uzmanları eşliğinde kullanılmalıdır.
Uyanma dönemi sırasında ameliyat sonrası konfüzyon durumları görülebilir.
Herhangi bir genel anestezi ajanında olduğu gibi resüsitatif cihazlar olmalı ve kullanıma hazır bulundurulmalıdır.
Aşırı KETALAR dozu ile solunum depresyonu meydana gelebilir. Bu durumda destekleyici ventilasyon kullanılmalıdır. Solunumun mekanik olarak desteklenmesi, analeptiklerin uygulanmasına tercih edilmektedir.
İntravenöz doz uygulama süresi 60 saniyeyi geçecek şekilde ayarlanmalıdır. Daha hızlı uygulama solunum depresyonu ya da apne ve kan basıncındaki artışla sonuçlanabilir.
Hastaların yutak ve gırtlak refleksleri ortadan kalkmadığından ketamin yutak, gırtlak ve bronşlara yapılacak cerrahi ve diagnostik işlemlerde tek başına kullanılmamalıdır. Ketaminin yalnız başına kullanımının mümkün olduğu durumlarda, yutağın mekanik uyarılmasından kaçınılmalıdır. Her iki durumda da solunum dikkatle izlenmeli, gerekirse kas gevşetici verilerek mekanik solunum desteği sağlanmalıdır.
Her ne kadar deneysel koşullar altında, KETALAR anestezisi sırasında kontrast madde aspirasyonu bildirilmiş olsa da klinik uygulamada aspirasyon nadir olarak ortaya çıkan bir sorundur.
Viseral ağrı yollarını ilgilendiren cerrahi işlemlerde ketamin ile birlikte viseral ağrıyı giderici bir ilaç kullanılmalıdır.
KETALAR ayakta tedavi gören hastaya uygulandığında; hasta anesteziden tamamen çıkıp uyanana kadar gözlem altında tutulmalı ve sonrasında sorumlu yetişkin bir kişi eşliğinde bulundurulmalıdır.
KETALAR aşağıdaki hastalıkları olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır:
Kronik alkol bağımlısı ve akut alkol-intoksikasyonu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Ketamin karaciğerde metabolize olur ve klinik etkilerin sona ermesi için hepatik klerens gereklidir. Ketamin kullanımı sonucu, genellikle uzun süreli kullanımda (> 3 gün) veya ilacın kötüye kullanımı nedeniyle, karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik bildirilmiştir. Sirozlu veya diğer karaciğer yetmezliği türleri olan hastalarda ketaminin etki süresi uzayabilir. Bu hastalarda doz azaltılması düşünülmelidir.
Ketamin hidroklorürün uygulanmasını takiben beyin omurilik sıvısı (BOS) basıncında artış bildirilmiştir. Anestezi öncesi BOS basıncı yüksek hastalarda özellikle dikkat edilmelidir.
Ketaminin tek doz uygulanmasından sonra basınç anlamlı düzeyde artabileceğinden, göz küresinde hasar olan ve intraoküler basıncı yükselmiş olan (örneğin; glokom) hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Nevrotik davranışları veya psikiyatrik hastalıkları (örneğin; şizofreni ve akut psikoz) olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Akut intermitan porfiri hastalarında dikkatle kullanılmalıdır. Nöbet geçiren hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Hipertiroidizmi olan hastalarda veya tiroid replasman tedavisi gören hastalarda dikkatle
kullanılmalıdır (hipertansiyon ve taşikardi riskinde artış).
Pulmoner veya üst solunum yolu enfeksiyonu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır (ketamin öğürme refleksini sensitize ederek, potansiyel olarak larengospazma neden olabilir).
İntrakraniyal kitle lezyonları, kafa travması veya hidrosefalisi olan hastalarda dikkatle
kullanılmalıdır.
Psikolojik belirtilerin şiddeti hafif rüya benzeri durumlar, gerçek benzeri hayaller, halüsinasyonlar, kabuslar ve uyanma deliryumu (çoğu kez dissosiyatif veya dalgalanan duygu durumundan oluşur) arasında değişir. Bazen bu durumlara konfüzyon, heyecan ve az sayıda hastanın hoş olmayan tecrübe olarak hatırlayacakları mantıksız davranışlar eşlik eder (bkz. bölüm 4.8).
İyileşme döneminde deliryum olayları ortaya çıkabilir. Uyanma döneminde eğer hastaya yapılan sözlü ve dokunma uyarıları minimuma indirilirse bu reaksiyonların insidansı azalabilir. Bu durum hayati işaretleri izlemeye engel olmaz.
Miyokardiyal oksijen tüketimindeki anlamlı artış nedeniyle hipovolemi, dehidrasyon veya kardiyak hastalıklar, özellikle de koroner arter hastalığı (örneğin; konjestif kalp yetmezliği, miyokardiyal iskemi ve miyokardiyal enfarktüs) olan hastalarda ketamin dikkatle kullanılmalıdır. Ayrıca, ketamin hafif ila orta derece hipertansiyonu veya taşiaritmisi olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Hipertansiyon ve kalp yetmezliği olan hastalarda, işlem sırasında kalp fonksiyonları sürekli izlenmelidir.
Kan basıncındaki artış enjeksiyonu takiben kısa sürede başlar ve birkaç dakika içinde maksimuma ulaşarak, genellikle enjeksiyonu takiben 15 dakika içinde anestezi öncesi değerlere döner. Klinik çalışmalarda kan basıncı median pik yükselişi, anestezi öncesi değerlerinin yüzde 20 ila 25'i arasında değişmektedir. Hastanın durumuna bağlı olarak, kan basıncındaki bu yükseliş yarar veya advers reaksiyon olarak değerlendirilebilir.
Uzun süreli kullanım
Uzun süreli ketamin kullanan hastalarda özellikle ketamin kullanımının suistimal edildiği durumlarda; hemorajik sistit dahil, sistit, akut böbrek yaralanmaları, hidronefroz ve üretral hastalık vakaları rapor edilmiştir (bu advers reaksiyonlar, uzun süreli ketamin tedavisi alan
hastalarda, 1 aydan birkaç yıla kadar değişen bir süre ketamin kullanımı sonrasında gelişir.). Ketaminin uzun süreli kullanım endikasyonu yoktur ve önerilmemektedir.
Uzun süreli kullanımda (> 3 gün) hastalarda hepatotoksisite bildirilmiştir.
Ketamin, kötüye kullanılan bir ilaç olarak bildirilmiştir. Bildirilen raporlara göre ketamin; geçmişi anımsama, halüsinasyonlar, disfori, anksiyete, uykusuzluk ya da disoryantasyonu içeren fakat bunlarla sınırlı olmayan çeşitli semptomlar meydana getirmektedir. Raporlanan advers etkiler için; bkz a€œUzun süreli kullanıma€. Birkaç hafta süreyle her gün kullanıldığında bağımlılık ve tolerans gelişebilir. Bu durum özellikle ilacı kötüye kullanım ve bağımlılık hikayesi olan kişilerde ortaya çıkabilir. Bu sebeple KETALAR dikkatle reçetelenmeli ve uygulanmalıdır.
KETALAR ile birlikte barbitüratlar ve/veya narkotikler kullanıldığında hastanın uyanma dönemi uzayabilir.
Diazepamın ketaminin yarılanma ömrünü arttırdığı ve farmakodinamik etkilerini uzattığı bilinmektedir. Bu nedenle doz ayarlamaları gerekli olabilir.
KETALAR, çökelti oluşumundan dolayı barbitüratlar ve diazepam ile kimyasal olarak geçimsizdir. Dolayısıyla bunlar aynı şırıngada veya infüzyon sıvısında karıştırılmamalıdır.
Ketamin, atraküryum ve tubokürarinin nöromüsküler blokör etkilerini (apne ile solunum depresyonu dahil) güçlendirebilir.
Ketamin ile halojenli anesteziklerin eşzamanlı kullanımı ketaminin eliminasyon yarılanma ömrünü uzatabilir ve anesteziden uyanmayı geciktirebilir. Ketaminin (özellikle de yüksek dozlarda veya hızla uygulandığında) halojenli anestezikler ile eşzamanlı kullanımı bradikardi, hipotansiyon veya azalmış kalp debisi gelişimi riskini artırabilir.
Ketaminin diğer santral sinir sistemi (SSS) baskılayıcı ilaçlar (örneğin; etanol, fenotiyazinler, sedatif H1-blokörleri ve iskelet kası gevşeticileri) ile kullanımı SSS depresyonunu güçlendirebilir ve/veya solunum depresyonu gelişimi riskini artırabilir. Diğer anksiyolitikler, sedatifler ve hipnotiklerin eşzamanlı uygulanması sırasında ketamin dozlarının azaltılması gerekebilir. Ketamin, yeterli solunum değişimi sağlandığında, klinik olarak sıklıkla kullanılan genel ve lokal anestezik ajanlarla geçimlidir.
Ketaminin tiyopentalin hipnotik etkisini antagonize ettiği bildirilmiştir.
Tiroid hormonları alan hastalarda ketamin uygulandığında hipertansiyon ve taşikardi gelişimi riski artmaktadır.
Antihipertansif ilaçlar ve ketaminin eş zamanlı uygulanması hipotansiyon gelişimi riskini artırır.
Sempatomimetikler (doğrudan veya dolaylı olarak etki gösteren) ve vazopressin kullanımı,
ketaminin sempatomimetik etkilerini artırabilir.
Ergometrin ile ketaminin birlikte kullanımı kan basıncında artışa neden olabilir.
Ketamin ve teofilin ya da aminofilin eş zamanlı uygulandığında, nöbet eşiğinde klinik olarak anlamlı azalma gözlenebilir. Bu ilaçların eş zamanlı uygulanması sırasında, öngörülemeyen ekstansör tipte nöbetler bildirilmiştir.
CYP3A4 enzim aktivitesini inhibe eden ilaçlar genellikle hepatik klerensi düşürür ve ketamin gibi CYP3A4 substrat ilaçlarının plazma konsantrasyonunda artışa neden olur. İstenen klinik sonuca ulaşmak için ketamin ile CYP3A4 enzimini inhibe eden ilaçların birlikte uygulanması, ketamin dozajında azalma gerektirebilir.
CYP3A4 enzim aktivitesini indükleyen ilaçlar genellikle hepatik klerensi arttırır ve ketamin gibi CYP3A4 substrat ilaçlarının plazma konsantrasyonunda azalmaya neden olur. İstenen klinik sonuca ulaşmak için ketamin ile CYP3A4 enzimini uyaran ilaçların birlikte uygulanması, ketamin dozajında bir artış gerektirebilir.
Özel veri bulunmamaktadır.
Özel veri bulunmamaktadır.
Gebelik kategorisi: D
Ketaminin gebelik ve/veya fetüs/yenidoğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.
KETALAR gerekli olmadıkça (bunun koşulları belirtilmelidir) gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
KETALAR plasentaya geçer. Bu, gebelikte cerrahi obstetrik işlemler sırasında akılda tutulmalıdır. Gebelikte kontrollü klinik çalışmalar yapılmamıştır. Gebelikte kullanım güvenliliği kanıtlanmamıştır ve ketamin uygulamasının yapıldığı normal doğum ve sezaryen ile doğum ameliyatları dışında kullanımı önerilmez.
Doğum sırasında ≥1,5 mg/kg olan maternal intravenöz dozlardaki ketamine maruz kalan bazı yenidoğanlarda, solunum depresyonu ve resüsitasyon gerektiren düşük Apgar skoru gözlenmiştir.
2 mg/kg'den daha yüksek dozlarda, maternal kan basıncı ve rahim tonusunda belirgin artış gözlemlenmiştir.
Doğum eylemi başlayanlarda intramusküler enjeksiyon ve ketamin infüzyon idamesi için
veriler yetersizdir ve önerilmemektedir. Mevcut veriler Bölüm 5.2'de sunulmuştur.
Ketaminin insan ya da hayvan sütü ile atıldığına ilişkin yetersiz/sınırlı bilgi mevcuttur.
Ketaminin süt ile atılmasına yönelik fizikokimyasal ve eldeki farmakodinamik/toksikolojik
veriler nedeniyle memedeki çocuk açısından bir risk olduğu göz ardı edilemez. KETALAR
emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Hayvanlarda yapılan çalışmalar üreme toksisitesi göstermiştir (bkz. bölüm 5.3).
Hastalar, anestezi sonrasındaki 24 saat içinde (kullanılan ketamin dozuna ve kullanılan diğer ilaçlara bağlı olarak bu süre daha uzun olabilir) tehlikeli aktivitelerle meşgul olmamaları, araç ve tehlikeli makine kullanmamaları konusunda uyarılmalıdır. Uygun olduğu şekilde, özellikle de erken taburcu olmanın mümkün olduğu durumlarda, anestezinin uygulanması sırasında kullanılan ketamin ve diğer ilaçların etkilerinin devamı süresi dikkate alınmalıdır.
Advers olayların sıklığı aşağıdaki sıralamaya göre listelenmiştir.
Çok yaygın (a‰¥ 1/10); yaygın (a‰¥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (a‰¥ 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (a‰¥ 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
MedDRA Organ Sınıfı | Sistem | Sıklık | 4.8. İstenmeyen etkiler | |
Bağışıklık Hastalıkları | Sistemi | Seyrek | Anafilaktik reaksiyonlar* | |
Metabolizma ve Beslenme Hastalıkları | Yaygın olmayan | Anoreksi | ||
Psikiyatrik Hastalıklar | Yaygın | Halüsinasyon, anormal rüyalar, kabus, konfüzyon, ajitasyon, anormal davranışlar | ||
Yaygın olmayan | Anksiyete | |||
Seyrek | Deliryum*, dezoryantasyon*, geçmişe dönüş (flashback)*, disfori*, insomnia, | |||
Sinir Hastalıkları | Sistemi | Yaygın | Nistagmus, hipertoni, tonik ve klonik hareketler | |
Göz Hastalıkları | Yaygın | Diplopi | ||
Bilinmiyor | İntraoküler basınç artışı | |||
Kardiyak Hastalıklar | Yaygın | Kan basıncı artışı, hızında artış | kalp atım | |
Yaygın olmayan | Bradikardi, aritmi | |||
Vasküler Hastalıklar | Yaygın olmayan | Hipotansiyon | ||
Solunum, Göğüs Hastalıkları ve Mediastinal Hastalıklar | Yaygın | Solunum hızında artma | ||
Yaygın olmayan | Solunum depresyonu, laringospazm | |||
Seyrek | Obstrüktif bozukluğu*, apne* | havayolu | ||
Gasrointestinal Sistem Hastalıkları | Yaygın | Bulantı, kusma | ||
Seyrek | Tükürük hipersekresyonu* |
Hepatobilier Hastalıklar | Bilinmiyor | Karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik*, ilaca bağlı karaciğer hasarı* ** |
Deri ve Deri Altı Doku Hastalıkları | Yaygın | Eritem, morbiliform döküntü |
Böbrek ve İdrar Yolu Hastalıkları | Seyrek | Hemorajik sistit* ***, sistit*, |
Genel ve Uygulama Bölgesine İlişkin Hastalıklar | Yaygın olmayan | Enjeksiyon bölgesinde ağrı, enjeksiyon bölgesinde kızarıklık |
* Pazarlama sonrası kullanım sırasında tanımlanan advers ilaç reaksiyonları.
**Uzun süreli kullanım (> 3 gün) veya ilacın kötüye kullanımı
***Uzun süreli kullanım (1 aydan birkaç yıla kadar), özellikle ketaminin kötüye kullanımı
durumunda
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TUFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; eposta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
Ketaminin yüksek dozda ya da hızla uygulanması sonucu solunum depresyonu oluşabilir. Bu gibi durumlarda destekleyici ventilasyon kullanılmalıdır. Yeterli kan oksijen satürasyonunu ve karbondioksit eliminasyonunu koruyacak olan solunumun mekanik olarak desteklenmesi analeptiklerin uygulanmasına tercih edilir.
KETALAR'ın güvenlilik marjı geniştir; birden fazla istem dışı aşırı doz KETALAR uygulaması (genellikle gereken miktarın 10 katına kadar), uzamış ancak tam düzelme ile sonuçlanmıştır.