KLOPIS 75 mg 28 tablet Klinik Özellikler

Actavis İlaçları A.Ş

[ 6 July  2012 ]

4.1. Terapötik endikasyonlar

KLOPİS’in trombotik olayların azaltılmasında endikasyonu aşağıdaki gibidir:

• Yeni geçirilmiş miyokard infarktüsü, inme ya da yerleşik periferik arter hastalığı

Kısa süre önce miyokard infarktüsü (Mİ), inme geçiren veya yerleşmiş periferik arter bozukluğu yaşayan hastalarda, yeni bir iskemik inme (fatal ya da değil), yeni Mİ (fatal ya da değil) ve diğer vasküler ölümlerin azaltılmasında endikedir.

• Akut koroner sendrom

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Kısa süre önce geçirilmiş miyokard infarktüsü, inme ya da periferik arter hastalığı olanlarda KLOPİS günde bir kez 75 mg verilmelidir.

Akut koroner sendrom:

Akut koroner sendromlu hastalarda (kararsız anjina/non-Q dalgası miyokard infarktüsü), başlangıçta KLOPİS 300 mg’lık tek bir yükleme dozu verilmeli ve sonrasında günde bir kez 75 mg ile tedaviye devam edilmelidir. Asetilsalisilik asit (75 mg-325 mg, günde bir kez) KLOPİS ile birlikte başlanmalı ve kombine kullanımına devam edilmelidir. CURE çalışmasında Akut Koroner Sendrom’lu hastaların çoğu akut olarak heparin de kullanmıştır

Uygulama şekli

Ağız yolundan alınır.

KLOPİS yemekle birlikte ya da yemekten ayrı olarak alınabilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

Renal hastalığı olanlarda doz ayarlamasına gerek yoktur.

Ciddi karaciğer yetmezliği olanlarda kullanılmaz.

Pediyatrik popülasyon:

Çocuklarda kullanımı ile ilgili yeterli veri bulunmamaktadır.

4.3. Kontrendikasyonlar

KLOPİS şu durumlarda kontrendikedir:

• İlacın hammaddesine ya da ürünün herhangi bir bileşenine karşı aşırı duyarlılık var ise

• Peptik ülser ya da intrakraniyal kanama gibi aktif patolojik kanama var ise

• Ciddi karaciğer hastalığı var ise

4.6. Gebelik ve laktasyon

da kullanım)

Trombotik trombositopenik purpura (TTP)

Bazen kısa bir süre (<2 hafta) ilaca maruz kalındıktan sonra olmak üzere nadiren KLOPİS kullanımından sonra TTP bildirilmiştir. TTP, hızlı tedavi gerektiren ciddi bir durumdur.
Trombositopeni, mikroanjiyopatik hemolitik anemi (periferik lekelerde görülen şistositler [parçalamış RBC’ler]), nörolojik bulgular, renal fonksiyon bozukluğu ve ateş ile karakterize olur. TTP KLOPİS ile tedavi edilen 17.500 hastanın dahil olduğu klinik çalışmalar sırasında görülmemiştir. Ancak ilacın piyasaya sürülmesinden sonra dünya çapında edinilen tecrübelerde TTP milyon hastada dört vaka oranında ya da milyon hasta-yılda 11 vaka oranında rapor edilmiştir.

Kanama

KLOPİS kanama süresini uzattığı için travma, cerrahi müdahale ya da diğer patolojik koşullar nedeniyle yüksek miktarda kanama tehlikesi (özellikle de gastrointestinal ve intraoküler) taşıyan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Eğer bir hastaya acil olmayan bir cerrahi girişim

yapılacaksa ve antitrombotik etki istenmiyorsa, müdahaleden 5 gün önce KLOPİS kullanımına son verilmelidir.

Tedavi süresi içinde şüphelenilen bu tür klinik semptomlar ortaya çıkarsa, kanama ve istenmeyen hematolojik etkiler nedeniyle kan sayımı ve/veya diğer uygun testler hızla değerlendirilmelidir.

KLOPİS’i, ASA, non-steroid antiinflamatuar ilaçlar, heparin, glikoprotein Ilb/IIIa inhbitörleri veya trombolitiklerle birlikte alan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.

Gİ Kanama

CAPRIE çalışmasında, gastrointestinal kanama asetilsalisilik asit kullanımında %2,7, KLOPİS kullanımında %2,0 oranında görülmüştür. CURE çalışmasında büyük

gastrointestinal kanama görülme sıklığı %1,3’e karşılık %0,7 olmuştur (sırasıyla KLOPİS + asetilsalisilik asit ve plasebo + asetilsalisilik asit). KLOPİS, kanamaya eğilimli lezyonları (örneğin ülser) olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Bu tür lezyonlara yol açabilecek ilaçlar, KLOPİS alan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.

Hepatik Yetmezliği Olan Hastalarda Kullanım

Kanama diyatezi olabilecek, orta şiddette hepatik hastalığı olan hastalarda klinik tecrübe kısıtlıdır. Bu hasta grubunda KLOPİS dikkatle kullanılmalıdır.

Renal Yetmezliği Olan Hastalarda Kullanım

Ağır renal yetmezliği olan hastalarda klinik tecrübe kısıtlıdır. Bu hasta grubunda KLOPİS dikkatle kullanılmalıdır.

KLOPİS, 78.13 mg susuz laktoz ihtiva eder. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

KLOPİS, 8.25 mg gliserol dibehenat ihtiva eder. Bu madde doz başına 10 gram üzerinde kullanıldığında baş ağrısı, mide bulantısı ve ishale sebebiyet verebilir.

4.5.   Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Asetilsalisilik asit

Asetilsalisilik asit, KLOPİS’ın ADP ile indüklenen trombosit agregasyonu üzerindeki inhibitör etkisini değiştirmemiştir. Asetilsalisilik asitin günde iki kez 500 mg’lık dozda ve bir gün boyunca birlikte kullanılması, kanama süresinde KLOPİS’in yol açtığı uzamayı belirgin biçimde artırmamıştır. KLOPİS, asetilsalisilik asitin kolaj en ile indüklenen trombosit agregasyonun üzerine olan etkisini artırmıştır. Dolayısıyla ASA ile birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır. KLOPİS ve asetilsalisilik asit bir yıla kadar olan sürelerde birlikte kullanılmıştır.

Heparin

Sağlıklı gönüllüler üzerinde yürütülen bir çalışmada KLOPİS, heparin dozunun değiştirilmesini gerektirecek ya da heparin’in koagülasyona etkisini değiştirecek bir etki yapmamıştır. KLOPİS’in heparin’le birlikte kullanılması, ilacın trombosit agregasyonu üzerindeki etkisini değiştirmemiştir. Klopidogrel ile heparin arasında kanama riskinin artmasına yol açan bir farmakodinamik etkileşim olasıdır. Dolayısıyla, klopidogrel ile heparinin birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır.

Nonstreoidal Antienflamatuar İlaçlar (NSAİİ)

Naproksen kullanan sağlıklı gönüllülerde, birlikte verilen KLOPİS, artan okült gastrointestinal kan kaybıyla ilişkili bulunmuştur. Bununla birlikte, diğer NSAİİ’ler ile yapılan çalışmaların bulunmaması nedeniyle, gastrointestinal kan kaybı riskinin bütün NSAİİ’ler ile artıp artmayacağı bilinmemektedir. Dolayısıyla, NSAİİ’ler ve KLOPİS birlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır.

Varfarin

Artan kanama riski nedeniyle varfarin’le KLOPİS birlikte kullanılırken dikkat edilmelidir.
Trombolitikler:

Klopidogrel, fibrin veya non-fibrin spesifik trombolitik ajanlar ve heparinlerin birlikte kullanımı, akut miyokard infarktüsü geçiren hastalarda değerlendirilmiştir. Klinik olarak anlamlı kanama insidansı, trombolitik ajanlar ve heparin ile birlikte ASA kullanımında gözlenen ile aynıdır. Bununla beraber klopidogrelin trombolitik ajanlarla birlikte kullanımı sırasında dikkatli olunmalıdır (Bakınız 4.4 Kullanım için Özel Uyarılar ve Özel Önlemler) .

Birlikte Kullanılan Diğer İlaçlar

KLOPİS atenolol’le, nifedipin’le ya da ikisiyle birlikte kullanıldığında klinik olarak önemli farmakodinamik etkileşimler gözlemlenmemiştir. KLOPİS’in farmakodinamiği fenobarbital, simetidin ya da östrojen’le birlikte kullanıldığında anlamlı biçimde etkilenmemiştir.

Digoksin’in ve teofilin’in farmakokinetikleri KLOPİS ile birlikte kullanıldıklarında değişmemiştir.

In vitro yüksek konsantrasyonlarda KLOPİS P450 (2C9)’u inhibe eder. Bu nedenle klopidogrel fenitoin, tamoksifen, tolbutamid, varfarin, torsemid, fluvastatin ve pek çok non-steroidal antiinflamatuar ajan’ın metabolizması ile etkileşime girebilir, ama bu etkileşimlerin derecesini tespit etmek için veri yoktur. Bu ilaçların herhangi biri KLOPİS ile birlikte kullanılacaksa dikkat edilmelidir.

Klinik çalışmalarda hastalar KLOPİS ile beraber çeşitli ilaçlar kullanmışlardır. Bu ilaçlar arasında diüretikler, beta-blokerler, angiotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri, kalsiyum antagonistleri, kolesterol düşürücü ajanlar, koroner vazodilatörler, antidiyabetik ajanlar (insülin dahil), antiepileptik ajanlar, hormon replasman tedavisi, heparin’ler (fraksiyone edilmemiş ve LMWH) ve GPIIb/IIIa antagonistleri vardır ve klinik olarak önemli etkileşimleri olduğuna dair veri yoktur. Oral antikoagülanlar, çalışma dışı anti-platelet ilaçlar ve kronik NSAİİ’lerin alınmasına CURE çalışmasında izin verilmemiştir. Bu nedenle KLOPİS ile birlikte kullanımları hakkında bilgi mevcut değildir.

Kedi tırnağı, dong quai bitkisi, evening feverfew bitkisi, sarımsak, zencefil, gingo, kızıl yonca, atkestanesi, yeşil çay, ginseng antiplatelet aktiviteye sahip oldukları için dikkatli kullanılmalıdır

Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler

Etkileşim çalışması yapılmamıştır.

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye

Gebelik kategorisi B.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü(Kontraseptiyon)

Klopidogrel için gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir. Tedbir olarak, klopidogrelin gebelik sırasında kullanılmaması önerilir.

Gebelik dönemi

Yapılan hayvan çalışmalarında fertilite ya da fetus üzerinde olumsuz bir etki saptanmamış olmakla birlikte, insanlar üzerinde yapılmış yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar bulunmadığından KLOPİS gebelikte ancak gerekliyse kullanılmalıdır.

Laktasyon dönemi

Klopidogrel’in insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Sıçanlar üzerinde yapılan çalışmalar KLOPİS’in ve/veya metabolitlerinin sütle atıldığını göstermiştir.

KLOPİS, laktasyon döneminde kullanılmamalıdır.

Üreme yeteneği/fertilite

KLOPİS’in, oral yoldan alınan günlük 400 mg/kg’lık dozlara kadar (mg/m2 bazında insanlar için tavsiye edilen dozajın 52 katı) erkek ve dişi sıçanlarda üreme yeteneğini etkilemediği görülmüştür.

Sıçanlarda ve tavşanlarda 500 ve 300 mg/kg/gün’lük dozlarda (sırasıyla mg/m2 bazında insanlar için tavsiye edilen dozajın 65 ve 78 katı) yürütülen üreme çalışmaları KLOPİS’e bağlı olarak fertilite bozukluğu ya da fetotoksisite oluşmadığını ortaya koymuştur.

4.7.   Araç ve makine kullanma üzerindeki etkiler

Araç ve makine kullanımı üzerine etkisine dair bilgi yoktur.

4.8.   İstenmeyen Etkiler

KLOPİS kullanımıyla ilişkilendirilen ve klinik çalışmalarda gözlenmiş advers etkiler aşağıda yer almaktadır.

Advers etkilerin sıklık gruplandırması şöyledir: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın: Üriner sistem enfeksiyonu, üst solunum yolu enfeksiyonu Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Yaygın: Kanama, (majör, minör), kaşıntı, burun kanaması, hematom, anemi Yaygın olmayan: Agranülositoz, aplastik anemi, granülositopeni, hipokromik anemi, lökopeni, pansitopeni, trombositopeni, trombotik trombositopenik purpura Seyrek: Nötropeni

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan: Alerjik reaksiyon, anaflaktoid reaksiyon, anjiyoödem Yaygın olmayan: Ateş, hipersensitivite, seum hastalığı, Steven-Johnson sendromu

Endokrin hastalıkları

Yaygın: Hiperkolesterolemi, gut, hiperürisemi Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi, depresyon, yorgunluk, genel ağrı, ateş, uykusuzluk, baş dönmesi, sıkıntı

Yaygın olmayan: Konfüzyon, hallüsinasyon,

Seyrek: Kafa içi kanama

Göz hastalıkları

Yaygın: Katarak, konjoktivit Yaygın olmayan: Oküler hemoraji

Kardiyak hastalıkları

Yaygın: Göğüs ağrısı, atriyal fibrilasyon, kalp yetmezliği, çarpıntı, senkop

Vasküler hastalıkları

Yaygın: Ödem, hipertansiyon Yaygın olmayan: Vaskülit

Solunum sistemi, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar

Yaygın: Dispne, rinit, bronşit, öksürük, Flu-like sendromu

Yaygın olmayan: Bronkospazm, hemoptizi, hemotoraks, pulmoner hemoraji, interstisyel pnömoni

Gastrointestinal hastalıklar

Çok yaygın: Karın ağrısı, kusma, dispepsi, gastrit, kabızlık, kabızlık, , kusma

Yaygın: Karın ağrısı, dispepsi, ishal, bulantı, stomatitis, tat bozuklukları, iskemik nekroz,

retroperitoneal kanama, gastrointestinal kanama

Hepato-bilier hastalıkları

Yaygın: karaciğer fonksiyon testlerinde bozulma

Yaygın olmayan: Akut karaciğer yetmezliği, bilirubinemi, yağlı karaciğer, hepatit,

pankreatitis

Deri ve deri altı hastalıkları

Yaygın: Döküntü, kaşıntı, ekzema

Yaygın olmayan: Büllöz döküntü, eritem multiform, liken planus, makülopapüler döküntü, purpura, toksik epidermal nekroz, ürtiker

Kas-iskelet sistemi hastalıkları

Yaygın: Artralji, sırt ağrısı, artrit, bacak krampı, nöralji, parestezi, güçsüzlük hissi

Böbrek ve idrar hastalıkları:

Yaygın : Sistit

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Bir doz aşımı vakası bildirilmiştir. 34 yaşındaki bir kadın 1.050 mg’lık tek bir KLOPİS dozu (75 mg’lık standart tabletlerden 14 tanesine eşdeğer miktarda) almıştır. Bu vakada yan etki görülmemiştir. Herhangi bir özel terapi uygulanmamış ve hasta bir olumsuzluk yaşamadan iyileşmiştir.

Sağlıklı gönüllülerde, oral yoldan 600 mg’lık (75 mg’lık standart tabletlerden 8 tanesine eşdeğer miktarda) tek bir doz KLOPİS alındıktan sonra herhangi bir olumsuz olay bildirilmemiştir. Kanama süresi 1,7 oranında uzamış olup, bu oran 75 mg’lık günlük terapötik KLOPİS dozunun alınması sonrasında gözlenen kanama süresi uzama oranına yakındır.

Oral yoldan alınan 1.500 ya da 2.000 mg/kg’lık tek bir KLOPİS dozu farelerde ve sıçanlarda ölümcül iken, babunlar için bu miktar 3.000 mg/kg olarak gözlemlenmiştir. Akut toksisite semptomları, kusma (babunlarda) ve bitkinlik, soluk almada zorluk ve gastrointestinal kanamadır (bütün türlerde).

Klopidogrelin farmakolojik etkinliğine karsı bir antidot bulunmamaktadır. Uzamış kanama zamanını hızla düzeltmek gerektiğinde, klopidogrelin etkilerini trombosit transfüzyonu tersine çevirebilir.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER