ORALDIN çözelti 10 ml Klinik Özellikler
Oro İlaçları Ltd. Şti.
[ 4 April 2014 ]
Oro İlaçları Ltd. Şti.
[ 4 April 2014 ]
• Ağız ve diş eti dokularının akut ve kronik ağrılı iltihaplarında
• Ağız yaralarında
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Doktorunuz tarafından başka şekilde önerilmediğİ taktirde;
Optimal bir etki için günde 3-4 kez yemeklerden sonra kullanılmalıdır.
Uygulama şekli:
Yemeklerden sonra enflamasyonlu bölgeye fırçası ile sürülmeli ve 15 dakika süreyle hiçbir şey yenmemeli, içilmemeli ve ağız çalkalanmamalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek ve Karaciğer yetmezliği:
Sistematik olarak etkisi önemsenmeyecek kadar az olduğundan böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanması düşünülmez.
Pediyatrik popülasyon:
16 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon
ORALDİN çözelti topikal kullanım içindir. Salisilik asit içerdiğinden vücudun geniş bir bölgesine gereğinden fazla miktarda ve uzun süre uygulandığında sistemik toksik belirtiler oluşabilir. Ciltte kuruluk ve irritasyona neden olabilir. Gözlere ve genital mukozalara uygulanmamalıdır. Kazara temas olursa 15 dakika süreyle su ile yıkanmalıdır. İlk sürüldüğünde Rhubarb kökü ekstresi dişlerde ve mukoza membranında ve protezlerde hafif lekeler oluşturur. Bu lekeler yeterli ağız temizlik ve bakımıyla kısa sürede kaybolurlar.
ORALDİN çözelti ilk kullanıldığında mukozada hafif bir yanma ve iğne batırılmış hissi oluşturabilir. Kısa bir zaman sonra bu şikayetler ortadan kalkar ve mukozada rahatlama hissedilir.
ORALDİN çözeltinin kullanımıyla ilgili farklı enfeksiyonlar ortaya çıkarsa doktorunuza danışmanız gerekir.
Rhubarb kökü ekstresine ait etkileşim bildirilmemiştir.
Ürünün topikal kullanımıyla ilgili olarak etkileşim bildirilmemesine rağmen; bu ürünle beraber diğer topikal ilaçlar mümkünse birlikte kullanılmamalıdır. Sistemik olarak alınan salisilatlar bazı ilaçlan plazma proteinlerine bağlanma yerlerinden ayırarak serbest konsantrasyonlanm arttınr ve etkilerinin artmasına neden olur. Bu şekilde salisilik asitle etkileşen ilaçlar; oral koagülanlar, bazı “NSAİİ (Non Steroid Anti İnflamatuar İlaçlar; örneğin ibuprofen), antikonvülzan ilaçlar (valproik asit fenitoin vb.), karbonik anhidraz inhibitörleri (asetozolamid vb.), oral hipoglisemikler (klorpropamid, talbutamid vb.) ve metotreksattır.
Salisilatlar insülin salgısını arttırarak plazma glikol düzeyinin azalmasına neden olur.
Heparinle salisilatlann birlikte kullanılması kanamayı arttırır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel popülasyonlara ilişkin hiçbir etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediatrik popülasyon:
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Bilinen bir etkisi bulunmamaktadır.
Gebelik dönemi
Gebelerde kullanımına yönelik yapılmış araştırma bulunmadığından gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
Emziren annelerde kullanımına yönelik yapılmış araştırma bulunmadığından gerekli olmadıkça kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Rapor edilen istenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecesine göre sınıflandın İmi ştır.
Çok yaygm (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (elde verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Diş ve ağız mukozası
Yaygın: Geçici renk kaybı görülmesi
Psikiyatrik bozukluklar
Çok seyrek: Psişik değişiklikler
Çok seyrek: Baş dönmesi, halsizlik
Kulak ve iç kulak bozuklukları
Çok seyrek: İşitme kaybı
Gastrointestinal bozukluklar
Çok seyrek: Bulantı, kusma, diyare
Deri ve deri-altı doku bozuklukları
Çok yaygm: Uygulama bölgesinde geçici yanma hissi olması
ORALDİN çözeltinin bileşiminde bulunan salisilik asite bağlı olarak salisilat toksisitesi ile ilgili belirtiler; topikal kullanılan salisilik asit preparatlarının çok geniş bir bölgeye ve uzun süreyle uygulanmaları sonucunda, ilacın ciltten fazla miktarda emilmesine bağlı olarak nadir de olsa ortaya çıkabilir.
Bu belirtiler arasında baş dönmesi, işitme bozukluğu, halsizlik, bulantı, kusma, ishal ve bazı psişik belirtiler sayılabilir.
Rhubarb kökü ekstresine bağlı olarak ise kazara fazla yutulduğunda diyare ve dolayısıyla sıvı kaybı oluşabilir.
Bu gibi durumlarda doktora başvurulmalı ve önerisine göre tedavi uygulanmalıdır.