PAKSITU 10 mcg/2 ml enjeksiyonluk çözelti (5 flakon) Klinik Özellikler
Onko Koçsel İlaç San. Tic. A.ş
[ 26 May 2020 ]
Onko Koçsel İlaç San. Tic. A.ş
[ 26 May 2020 ]
PAKSİTU, hemodiyaliz gören kronik renal yetmezlikle birlikte olan sekonder hiperparatiroidizmin önlenmesinde ve tedavisinde endikedir.
Yetişkinler:
Başlangıç Dozu
Parikalsitolün başlangıç dozunun belirlenmesi için önerilen iki yöntem vardır. Klinik çalışmalarda güvenli bir şekilde uygulanan doz maksimum 40 mikrogram'a kadar çıkmıştır.
Vücut ağırlığına göre başlangıç dozu
Parikalsitolün önerilen başlangıç dozu, diyaliz sırasında herhangi bir zamanda gün aşırıdan daha sık verilmeyen 0.04 mcg/kg ile 0.1 mcg/kg (2.8-7 mcg) arasındaki bolus dozdur.
PAKSİTU enjeksiyonluk çözelti vitamin D toksisitesi, hiperkalsemi veya bu ürünün içeriklerinden birine karşı hipersensitivitesi olan hastalara verilmemelidir (bkz. bölüm 4.4).
Paratiroid hormonunun aşırı baskılanması, serum kalsiyum seviyelerinde artış ile sonuçlanabilir ve metabolik kemik hastalığına yol açabilir. Uygun fizyolojik sonuca ulaşmak için hasta monitorizasyonu ve bireysel doz titrasyonu gereklidir.
Eğer klinik olarak anlamlı bir hiperkalsemi gelişirse ve hasta kalsiyum kaynaklı fosfat bağlayıcı alıyorsa, kalsiyum kaynaklı fosfat bağlayıcının dozu azaltılmalı yada kesilmelidir.
PAKSİTU'nun akut aşırı dozu hiperkalsemiye neden olabilir ve acil müdahale gerektirir. Doz ayarlaması sırasında serum kalsiyum ve fosfor düzeyleri yakından izlenmelidir. Eğer klinik olarak anlamlı hiperkalsemi gelişirse doz azaltılmalı ya da kesilmelidir. PAKSİTU'nun kronik kullanımı hastada hiperkalsemi, kalsiyum ve fosfor düzeylerinin çarpımının (Ca x P) yükselmesi ve metastatik kalsifikasyon riskine yol açabilir.
Kronik hiperkalsemi yaygın vasküler kalsifikasyona ve diğer yumuşak doku kalsifikasyonuna neden olabilir.
Dijital toksisitesi herhangi bir nedenden hiperkalsemi ile potansiyelize olur, bu nedenle parikalsitol ile birlikte dijital reçetelendiğinde dikkatli olunmalıdır (bkz. bölüm 4.5).
PAKSİTU'nun kronik kullanımı seyrek olarak hiperkalsemiye bağlı potansiyel aritmi ve konvulziyon komplikasyonları ile sonuçlanabilir.
PTH düzeyleri anormal düzeylere baskılandığında adinamik kemik lezyonları (düşük döngülü kemik hastalığı) gelişebilir.
Parikalsitol, ketokonazol ile beraber kullanılıyorsa dikkat edilmelidir.
Laboratuvar Testleri:
PAKSİTU ile doz ayarlaması sırasında ve dozaj belirlenmeden önce laboratuvar testlerinin daha sık yapılması gerekebilir. Doz bir kez belirlendikten sonra serum kalsiyum ve fosfor düzeyleri en az ayda bir kez ölçülmelidir. Serum veya plazma intakt PTH ölçümünün her üç ayda bir yapılması önerilir (bkz. bölüm 4.2).
PAKSİTU, hacmin %35' i kadar etanol (alkol) içerir. Her bir doz 552.30 mg etanol içerir. Alkol bağımlılığı olanlar için zararlı olabilir. Hamile veya emziren kadınlarda, çocuklarda ve karaciğer hastalığı veya epilepsisi (sara) olan hastalar gibi yüksek risk gruplarında bu durum dikkate alınmalıdır.
PAKSİTU propilen glikol içerir. Bu nedenle alkol benzeri semptomlara neden olabilir.
PAKSİTU'nun, sitokrom P450 enzimleri (CYP1A2, CYP2A6, CYP2B6, CYP2C8, CYP2C9,
CYP2C19, CYP2D6, CYP2E1 veya CYP3A) ile metabolize olan ilaçları inhibe etmesi ve CYP2B6, CYP2C9 veya CYP3A ile metabolize olan ilaçların klerensini indüklemesi beklenmemektedir.
PAKSİTU enjeksiyonluk çözelti ile spesifik etkileşim çalışmaları yapılmamıştır.
Ketokonazol: PAKSİTU enjeksiyonluk çözelti ile çalışılmamış olmasına rağmen, ketokonazolün 200 mg'lık çoklu dozla, 5 gün boyunca günde 2 kez alınmasının parikalsitol kapsüllerinin farmakokinetiği üzerindeki etkisi sağlıklı deneklerde çalışılmıştır. Ketokonazol varlığında parikalsitolün C değeri en az etkilenmiş, fakat EAA değeri yaklaşık olarak ikiye katlanmıştır. Parikalsitolün ortalama yarı ömrü, tek başına alındığındaki
9.8 saate kıyasla, ketokonazol varlığında 17.0 saattir (bkz. Bölüm 5).
Dijital toksisitesi herhangi bir nedene bağlı hiperkalsemi tarafından potansiyalize edilebilir; bu nedenle parikalsitol ile birlikte dijital verildiğinde dikkatli olunmalıdır.
Fosfat veya vitamin D ilişkili tıbbi ürünler, artan hiperkalsemi riski ve kalsiyum fosfor çarpımı (Ca x P) yükselmesi nedeniyle parikalsitol ile birlikte alınmamalıdır.
Artmış alüminyum kan seviyesinden dolayı ve alüminyum kemik toksisitesi oluşabileceği için alüminyum içeren preparatlar (örn.antiasitler, fosfat bağlayıcılar) kronik bir şekilde vitamin D tıbbi ürünleri ile birlikte kullanılmamalıdır.
Kalsiyum bağlayıcı preparatların veya tiyazid diüretiklerinin yüksek dozları hiperkalsemi riskini arttırabilir.
Magnezyum içeren preparatlar (örn.antiasitler) vitamin D preparatları ile beraber alınmamalıdır çünkü hipermagnezemi oluşabilir.
Gebelik kategorisi: C
Hayvan çalışmaları üreme toksisitesi göstermiştir. (bkz. Bölüm 5.3)
Gebe kadınlarda yeterli ve iyi kontrollü çalışmalar yoktur. İnsanlardaki kullanımında potansiyel risk bilinmemektedir, bu nedenle PAKSİTU gerekli olmadıkça kesinlikle kullanılmamalıdır.
Sıçanlardaki çalışmalar parikalsitolün süte geçtiğini göstermektedir. Parikalsitolün insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir.
Emziren annede ilacın annedeki önemi dikkate alınarak emzirmenin veya ilacın kesilip kesilmeyeceği kararının verilmesi gereklidir.
Parikalsitol ile Faz II, III ve IV klinik çalışmalarında yaklaşık 600 hasta tedavi edilmiştir. Bütünüyle, parikalsitol ile tedavi edilen hastaların %6'sı advers reaksiyonlar bildirmiştir.
Parikalsitol tedavisi ile ilişkilendirilen en yaygın advers reaksiyon hastaların %4.7'sinde oluşan hiperkalsemi'dir. Hiperkalsemi, PTH'ın aşırı baskılanma seviyesine bağlıdır ve uygun bir doz titrasyonu ile en aza indirgenebilir.
Klinik ve laboratuvar çalışmalarda, parikalsitol ile muhtemelen ilişkili olan advers reaksiyonlar MedDRA Organ Sistem Sınıflandırması, Tercih Edilen Terim ve sıklık olarak verilmiştir.
Sıklık kategorileri şu şekildedir: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki veriler ile tahmin edilemiyor)
Sistem Organ Sınıfı | Sıklık | Tercih Edilen Terim |
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar | Yaygın olmayan | Pnömoni, influenza, sepsis, enfeksiyon, faranjit, vajinal enfeksiyon |
İyi huylu ve kötü huylu neoplazmalar (kist ve polipler | Yaygın olmayan | Meme kanseri |
dahil) |
|
|
Kan ve lenf sistemi hastalıkları | Yaygın olmayan | Anemi, lökopeni, lenfadenopati |
Bağışıklık sistemi hastalıkları | Yaygın olmayan | Aşırı duyarlılık |
Bilinmiyor | Larenjal ödem, anjiyoödem, ürtiker | |
Endokrin hastalıklar | Yaygın | Hipoparatiroidizm |
Yaygın olmayan | Hiperparatiroidizm | |
Metabolizma ve beslenme hastalıkları | Yaygın | Hiperkalsemi, hiperfosfatemi |
Yaygın olmayan | Hipokalsemi, hiperkalemi, anoreksi | |
Psikiyatrik hastalıklar | Yaygın olmayan | Deliryum, konfüzyon, ajitasyon, insomni, sinirlilik, depersonalizasyon |
Sinir sistemi hastalıkları | Yaygın | Disgözi, baş ağrısı |
Yaygın olmayan | Koma, serebrovasküler kaza, geçici iskemik atak, senkop, myoklonus, sersemlik hissi, hipoestezi, parestezi | |
Göz hastalıkları | Yaygın olmayan | Konjonktivit, glokom |
Kulak ve iç kulak hastalıkları | Yaygın olmayan | Kulak hastalıkları |
Kardiyak hastalıklar | Yaygın olmayan | Kalp durması, atriyal flatter, aritmi |
Vasküler hastalıkları | Yaygın olmayan | Hipotansiyon, hipertansiyon |
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları | Yaygın olmayan | Pulmoner ödem, astım, dispne, burun kanaması, öksürük |
Gastrointestinal hastalıklar |
Yaygın olmayan | Rektal kanama, kolit, diyare, gastrit, dispepsi, disfalji, konstipasyon, bulantı, kusma, abdominal rahatsızlık, ağız kuruluğu, gastrointestinal bozukluk |
Bilinmiyor | Gastrointestinal kanama | |
Deri ve derialtı doku hastalıkları | Yaygın | Pruritus |
Yaygın olmayan | Büloz dermatit, alopesi, hirsutizm, döküntü, hiperhidroz | |
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları | Yaygın olmayan | Artralji, eklem sertliği, sırt ağrısı, kas çekilmesi, miyalji |
Üreme sistemi ve meme hastalıkları | Yaygın olmayan | Erektil disfonksiyon, meme ağrısı |
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar |
Yaygın olmayan | Yürüme güçlüğü, ödem, periferal ödem, ağrı, enjeksiyon bölgesinde ağrı, ateş, göğüs ağrısı, asteni, halsizlik, ağırlaşan durum, susuzluk |
Araştırmalar |
Yaygın olmayan | Uzamış kanama süresi, artmış aspartat aminotransferaz, anormal laboratuvar testleri, kiloda azalma |
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta: tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
PAKSİTU'nun aşırı dozu hiperkalsemi, hiperkalsuri, hiperfosfatemi ve PTH'nin aşırı baskılanmasına yol açabilir (bkz. bölüm 4.4).
Parikalsitol belirgin bir şekilde diyaliz ile uzaklaştırılmaz. Klinik olarak anlamlı hiperkalsemisi olan hastaların tedavisi için PAKSİTU dozu derhal azaltılmalı ya da kesilmeli, düşük kalsiyumlu diyet uygulanmalı, kalsiyum desteği kesilmeli, hasta mobilize edilmeli, sıvı ve elektrolit dengesizliklerine dikkat edilmeli, elektrokardiyografik anormallikler değerlendirilmeli (dijital alan hastalarda kritik önem taşır) ve hemodiyaliz ya da gerekirse kalsiyumsuz bir diyalizat ile periton diyalizi uygulanmalıdır.
Serum kalsiyum düzeyleri normale döndüğünde PAKSİTU tedavisine en düşük dozda tekrar başlanabilir. Serum kalsiyum düzeyleri sürekli olarak ve önemli derecede yüksek ise farklı alternatif tedaviler uygulanabilir. Bu tedavilere fosfat ve kortikosteroid gibi ilaçlar ve idrar artışının uyarılması dahildir.
PAKSİTU enjeksiyonluk çözelti, yardımcı madde olarak hacmin %30'u kadar propilen glikol içerir. Yüksek dozlardaki uygulama sonrası izole vakalarda Merkezi Sinir Sistemi depresyonu, hemoliz ve laktik asidoz, propilen glikol ile ilişkili toksik etki olarak bildirilmiştir. Propilen glikol diyaliz işlemi sırasında elimine edildiği için bu etkilerin PAKSİTU uygulamasında bulunması beklenmemesine rağmen doz aşımı durumlarındaki toksik etki riski dikkate alınmalıdır.