PERGOVERIS 150 IU/75 IU enjeksiyonluk çözelti ÝCÝN toz ve çözücü (3 flakon) Klinik Özellikler

Merck İlaç Ecza ve Kimya Ticaret AŞ

[ 2 April  2019 ]

4.   KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

PERGOVERIS, şiddetli LH ve FSH eksikliği olan yetişkin kadınlarda foliküler gelişmenin uyarılması için endikedir.

Klinik çalışmalarda, bu hastalar endojen serum LH düzeyi <1.2 IU/L olarak tanımlanmıştır.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

PERGOVERIS ile tedavi, fertilite problemlerinin tedavisinde uzman bir hekimin gözetimi altında başlatılmalıdır.

Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:

LH ve FSH eksikliği olan kadınlarda (hipogonadotropik hipogonadizm), PERGOVERİŞ tedavisinin amacı, hCGuygulandıktan sonra, yumurtlamanın gerçekleşeceği tekbir olgun Graff folikülü geliştirmektir. PERGO VERİŞ, günlük enjeksiyonlar halinde verilmelidir. Bu hastalar amenoreik olduklarından ve düşük endojen östrojen salgısına sahip olduklarından, tedaviye her zaman başlanabilir.

Tedavi, ultrason ile folikül boyutunun ve/veya östrojen salgılamasının ölçümü ile değerlendirilerek, hastanın tedaviye bireysel olarak verdiği cevaba göre uyarlanmalıdır. Genel olarak önerilen bir tedavi rejiminde tedaviye günlük 1 flakon PERGO VERİŞ ile başlanır. Şayet günde 1 flakondan az PERGOVERIS kullanılırsa, lutropin alfa miktarı eksik olacağından, folikül er cevap yetersiz olabilir (5. E e bakınız).

FSH dozunda artış gerektiği düşünülürse, doz tercihen 7-14 günlük aralıklar ile ve tercihen 37.5-75 IUTik basamaklarla lisanslı follitropin alfa preparatı kullanarak artırılır. Stimülasyon süresi herhangi bir siklusta 5 haftaya kadar uzatılabilir.

Optimal cevap alındığında, son PERGOVERIS enjeksiyonundan sonraki 24-48 saat içerisinde tek bir 250 mikrogram r-hCG enjeksiyonu veya 5.000 IU ila 10.000 IU’ye kadar tek bir hCG enjeksiyonu yapılmalıdır. Hastaya, hCG uygulamasının yapıldığı gün ve bir sonraki gün cinsel birleşmede bulunması önerilir. Alternatif olarak, intrauterin inseminasyon (IUI) yapılabilir.

Ovulasyon sonrası luteotropik aktiviteli (LH/hCG) maddelerin eksikliği korpus luteumun prematüre yetmezliğine yol açabileceği için, luteal faz desteği düşünülmelidir.

Tedaviye aşırı cevap alındığı takdirde, tedavi durdurulmalı ve hCG uygulanmamalıdır. Tedaviye, bir sonraki siklusta, bir önceki siklusun dozajından daha düşük bir dozajla tekrar başlanılmalıdır.

Uygulama şekli:

PERGOVERIS subkutan uygulama için hazırlanmıştır. PERGOVERIS in ilk enjeksiyonu medikal gözetim altında yapılmalıdır. Toz, beraberinde verilen çözücü ile çözüldükten sonra ve hemen kullanılmalıdır. PERGOVERIS’i hastanın kendi kendine uygulaması, ancak iyi motive edilmiş, yeterince eğitilmiş hastalarda ve uzman tavsiyesine uyulmasıyla gerçekleşebilir.

Uygulamadan önce tıbbi ürünün sulandırılmasına ilişkin diğer talimatlar için bölüm 6.6’ya bakınız.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/karaciğer yetmezliği:

PERGO VERİŞ’in renal ve hepatik yetmezliği olan hastalarda güv enliliği, etkililiği ve farmakokinetiği kanıtlanmamıştır.

Pediyatrik popülasyon:

PERGOVERİŞ’in pediyatrik popülasyonda kullanımı bulunmamaktadır.

Geriyatrik popülasyon:

PERGOVERIS’in yaşlı popülasyonda kullanımına ilişkin endikasyonu bulunmamaktadır. PERGOVERIS’in yaşlı hastalardaki güvenliliği ve etkililiği kanıtlanmamıştır.

4.3. Kontrendikasyonlar

PERGO VERİŞ, aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:

•    etkin maddeler veya bölüm 6.1 ’de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık

•    hipotalamus ve hipofız tümörleri

•    polikistik över hastalığı ile ilişkili olmayan ve kökeni bilinmeyen över büyümesi veya över kisti

•    kökeni bilinmeyen jinekolojik kanamalar

•    över, rahim veya meme kanseri

•    gebelik ve laktasyon döneminde

PERGO VERİŞ, aşağıdaki durumlarda etkili bir cevap alınmadığı takdirde kontrendikedir:

•    primer över yetmezliği

•    cinsel organların gebeliğe uyumsuzluk yaratan malformasyonları

•    rahmin gebeliğe uyumsuzluk yaratan fıbroid tümörleri

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

PERGOVERIS hafiften şiddetliye advers reaksiyonlara sebep olabilecek güçlü bir gonadotropik madde içerir ve sadece infertilite tedavisinde uzman hekimler tarafından kullanılmalıdır.

Gonadotropin tedavisi, yeterli izleme imkanlarının mevcudiyeti yanısıra, hekimler ve yardımcı sağlık personelinin zaman ayırmasını gerektiren bir tedavi yöntemidir. Kadınlarda PERGOVERIS’in etkili ve emniyetli kullanımı, düzenli olarak ultrason ile över cevabının izlenmesini, tercihen beraberinde serum östradiol düzeylerinin ölçümünü gerektirir. Bazı hastalarda FSH/LH’ya zayıf cevap gibi, hastalar arası FSH/LH uygulamasına cevapta değişkenlikler olabilir. Kadınlarda tedavi amacına uygun, etkili en düşük doz kullanılmalıdır.

Porfiri

Porfırisi olan ya da ailesinde porfiri öyküsü olan kadınlar PERGOVERIS ile tedavi esnasında yakından izlenmelidir. Bu hastalarda, PERGOVERIS akut atak riskini artırabilir. Porfirinin saptanması ya da kötüleşmesi durumunda tedavinin kesilmesi gerekebilir.

Kadınlarda tedavi

Tedaviye başlamadan önce, eşlerin infertilitesi, gebelik için varsayılan kontrendikasyonlar açısından uygun bir şekilde değerlendirilmelidir. Hastalar özellikle hipotiroidizm, adrenokortikal bozukluklar, hiperprolaktinemi açısından değerlendirilmeli ve uygun tedavi verilmelidir.

Foliküler gelişim için stimülasyon yapılan hastalar, çoğul foliküler gelişim ve artan östrojen cevabı nedeni ile overyan hiperstimülasyon gelişim riski altındadır.

Overyan Hiperstimülasyon Sendromu (OHSS)

Belli bir derecede över büyümesi, kontrollü över stimülasyonunun beklenen bir etkisidir. Bu, daha yaygın olarak polikistik över sendromlu kadınlarda görülür ve genellikle tedavi olmadan kendiliğinden kaybolur.

Komplike olmayan över büyümesinden farklı olarak OHSS, şiddetinin derecesi arttıkça kendini gösteren bir durumdur. Belirgin över büyümesi, yüksek serum seks steroidleri ve peritoneal, plevral ve nadiren perikardial boşluklarda sıvı birikimine yol açabilen vasküler permeabilite artışı ile karakterize bir tablodur.

Şiddetli OHSS durumlarında şu semptomlar gözlenebilir: abdominal ağrı, abdominal gerginlik, şiddetli över büyümesi, kilo artışı, dispne, oligüri, bulantı, kusma ve ishali içeren gastrointestinal semptomlar.

Klinik değerlendirmede hipovolemi, hemokonsantrasyon, elektrolit denge bozukluğu, asit, hemoperitonum, plevral efüzyon, hidrotoraks, akut pulmoner distres ve tromboembolik olaylar görülebilir.

Çok nadiren, şiddetli OHSS över torsiyonu veya pulmoner emboli, iskemik inme veya myokard enfarktüs gibi tromboembolik olaylar ile komplike olabilir.

OHSS gelişimi için bağımsız risk faktörleri genç yaş, yağsız vücut kütlesi, polikistik över sendromu, eksojen gonadotropinlerin daha yüksek dozları, mutlak yüksek veya hızla artan serum östradiol düzeyi (anovulasyonda> 900 pg/ml veya>3.300 pmol/1), önceki OHSS öyküsü ve yüksek sayıda gelişmekte olan över folikülünü (anovulasyon çapı > 14 mm olan 3 folikül) içerir.

Önerilen PERGOVERİŞ ve FSH dozuna ve verilme şekline uymak overyan hiperstimülasyon riskini en aza indirebilir. Risk faktörlerinin erken tespiti için ultrason taramalarının yanı sıra östradiol ölçümleriyle stimülasyon döngülerinin izlenmesi tavsiye edilir.

hCG’nin OHSS’yi tetiklemede önemli bir rol oynadığını ve eğer gebelik oluşursa sendromun daha şiddetli ve daha uzun süreli olabileceğini öneren kanıt mevcuttur. Bu nedenle, OHSS belirtileri, serum östradiol düzeyi > 5.500 pg/ml veya > 20.200 pmol/1 ve/veya toplam > 40 folikül olarak görülürse, hCG’nin kesilmesi ve hastanın cinsel ilişkiden uzak durması veya en az 4 gün süreyle bariyer kontraseptif yöntemleri kullanması tavsiye edilir. OHSS, hızla (24 saat içinde) ya da birkaç gün içinde şiddetli bir tıbbi olaya dönüşecek şekilde ilerleyebilir. Çoğunlukla hormonal tedavinin kesilmesinden sonra ortaya çıkar ve 7 - 10 gün içerisinde maksimuma ulaşır. Genellikle, adetin başlaması ile OHSS spontan olarak sonlanır. Bu nedenle hastalar hCG uygulamasından sonra en az iki hafta boyunca takip edilmelidir.

Eğer şiddetli OHSS meydana gelirse, şayet gonadotropin tedavisi hala devam ediyorsa durdurulmalıdır. Hasta hastaneye yatırılmalı ve OHSS için özel tedavi başlatılmalıdır. Bu sendrom polikistik över hastalığı olan hastalarda daha yüksek sıklıkla meydana gelir.

OHSS riski olursa, tedavinin sonlandırılması düşünülmelidir.

Över torsiyonu

Över torsiyonu diğer gonadotropinler ile tedavi sonrasında rapor edilmiştir. Bu, OHSS, gebelik, geçirilmiş abdominal cerrahi, över torsiyonu öyküsü, önceki veya mevcut över kisti ve polikistik över sendromu gibi diğer risk faktörleri ile ilişkili olabilir. Azalan kan akışı nedeniyle överde oluşan hasar, erken teşhis ve acil detorsiyon ile sınırlandırılabilir.

Çoğul gebelik

Ovulasyon indüksiyonu yapılan hastalarda, çoğul gebelik ve doğum insidansı, doğal gebelikle karşılaştırıldığında artmıştır. Çoğul gebelikler ekseriyetle ikizdir. Özellikle yüksek dereceli çoğul gebelik (3 ya da daha fazla fetus), artan olumsuz matemal ve perinatal sonuç riski taşır. Çoğul gebelik riskini en aza indirmek için, över cevabının dikkatle izlenmesi önerilir.

Tedaviye başlamadan önce hastalar potansiyel çoğul gebelik riski konusunda uyarılmalıdır. Çoğul gebelik riski olursa, tedavinin sonlandırılması düşünülmelidir.

Gebelik kaybı

Ovulasyon indüksiyonu için foliküler gelişimin stimüle edildiği hastalarda düşük gelişmesi sonucu gebelik kaybının oranı, normal gebelik kayıplarından daha fazladır.

Ektopik gebelik

Tubal hastalık hikayesi olan kadınlarda, fertilite tedavisi ile veya spontan konsepsiyon ile gebelik elde edilse de, ektopik gebelik riski vardır. Bu hastalarda ART sonrası dış gebelik prevalansının genel nüfustakine kıyasla daha yüksek olduğu bildirilmiştir.

Reprodüktif sistem neoplazileri

İnfertilite tedavisi için çoklu protokoller uygulanan kadınlarda, gerek iyi huylu gerek kötü huylu olmak üzere över ve diğer üreme sistemi neoplazileri bildirilmiştir. İnfertil kadınlarda gonadotropin tedavisinin bu tür tümörlerin riskini artırıp artırmadığı henüz saptanmamıştır.

Konjenital malformasyon

ART’den sonra konjenital malformasyonların sıklığı, spontan gebeliğe göre hafifçe daha yüksek olabilir. Bunun, parental özelliklerin farklılığına (anne yaşı, sperm özellikleri vs.) ve çoğul gebeliklere bağlı olduğu düşünülmektedir.

Tromboembolik olaylar

Yakın zamanda geçirilmiş veya devam eden tromboembolik hastalığı olan kadınlarda veya tromboembolik olaylar için, kişisel veya aile öyküsü, trombofıli veya şiddetli obezite (vücut kütle indeksi > 30 kg/m2) gibi genellikle bilinen risk faktörleri olan kadınlarda gonadotropin tedavisi bu riski artırabilir. Bu kadınlarda, gonadotropin uygulamasının yararı, riskleri karşısında değerlendirilmelidir. Bununla birlikte gebeliğin kendisinin de OHSS gibi artmış bir tromboembolik olay riski taşıdığı dikkate alınmalıdır.

Sodyum içeriği

PERGOVERİŞ her dozunda 1 mmol (23 mgj’dan daha az sodyum ihtiva eder, yani esasında “sodyum içermez”.

Sakaroz içeriği:

Nadir kalıtımsal früktoz intoleransı, glikoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

PERGO VERİŞ, çalışmaların birlikte uygulanmasının etkin maddenin aktivitesini, stabilitesini, farmakokinetik veya farmakodinamik özelliklerini önemli şekilde değiştirmediğini gösterdiği follitropin alfa hariç, başka tıbbi ürünlerle aynı enjektörde karıştırarak uygulanmamalıdır.

4.6. Gebelik ve laktasyon

 Genel tavsiye:

Gebelikte kullanım kategorisi X’dir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):

Geçerli değildir.

Gebelik dönemi:

Follitropin alfa gebelik döneminde uygulandığı taktirde ciddi doğum kusurlarına yol açmaktadır.

PERGOVERİŞ’in gebelik esnasında kullanıma yönelik endikasyonu yoktur. Gebelikte maruz kalmaya ilişkin sınırlı sayıdaki veri, follitropin alfa ve lutropin alfanın kontrollü över stimülasyonunun ardından gebelik, ebriyonal veya fetal gelişim, partürisyon veya postnatal gelişim üzerinde istenmeyen bir etkisinin olmadığını göstermektedir. Bu tür gonadotropinlerin herhangi bir teratojenik etkisinin olmadığı hayvan çalışmalarında rapor edilmiştir. Gebelikte maruz kalma durumunda, PERGOVERIS’in teratojenik etkisini elimine etmek için klinik veri yeterli değildir.

Laktasyon dönemi:

PERGO VERİŞ emzirme döneminde kullanılmaz.

Üreme yeteneği / fertilite

PERGO VERİŞ infertilitede kullanım için endikedir (bkz. bölüm 4.1).

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

PERGOVERIS’in araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde bir etkisi yoktur ya da ihmal edilebilir düzeydedir.

4.8. İstenmeyen etkiler

En yaygın bildirilen advers reaksiyonlar baş ağrısı, över kistleri ve lokal enjeksiyon yeri reaksiyonlarıdır (örneğin; enjeksiyon yerinde ağrı, eritem, hematom, şişme ve/veya tahriş).

Hafif veya orta şiddette overyan hiperstimülasyon sendromu (OHSS) yaygın olarak rapor edilmiştir ve stimülasyon prosedürünün intrinsik bir riski olarak kabul edilmelidir. Şiddetli OHSS yaygın değildir (bkz. bölüm 4.4).

Tromboembolizm, genellikle şiddetli OHSS ile ilişkili olarak, çok seyrek görülebilir (bkz. bölüm 4.4).

Advers reaksiyonlar MedDRA sistem organ sınıfına ve sıklığa göre aşağıda listelenmektedir. Kullanılan sıklık kategorileri:

Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Çok seyrek:    Anafılaktik reaksiyonlar ve şok dahil hafif ila şiddetli aşırı duyarlılık

reaksiyonları

Sinir sistemi hastalıkları

Ç ok yaygın:    Baş ağrı sı

Vasküler hastalıklar

Çok seyrek:    Genellikle şiddetli OHSS ile ilişkili tromboembolizm

Solunum sistemi hastalıkları

Çok seyrek:    Astımın alevlenmesi veya kötüleşmesi

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın:    Abdominal ağrı, abdominal gerginlik, abdominal rahatsızlık,    bulantı,

kusma, diyare.

Üreme sitemi ve meme hastalıkları

Çok yaygın:    Över kistleri

Yaygın:    Memede ağrı, pelviste ağrı, hafif veya orta şiddette    OHSS (ilgili

semptomatoloji dahil)

Yaygın olmayan:    Şiddetli OHSS (ilgili semptomatoloji dahil) (bkz. bölüm 4.4)

Seyrek:    Şiddetli OHSS’nin komplikasyonu

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Çok yaygın:    Hafif şiddette veya şiddetli enjeksiyon yeri reaksiyonları (örneğin;

enjeksiyon yerinde ağrı, eritema, hematom, morarma, şişme ve/veya iritasyon)

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması

Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovilijans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck,gov.tr; e-posta: tufam@titck,gov.tr; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Semptomlar

PERGOVERIS’in aşırı doz etkileri bilinmemektedir. Yine de kısım 4.4’de detaylı tanımlanan OHSS oluşma ihtimali mevcuttur.

Tedavisi

Tedavi semptomlara yöneliktir.