PROSALID 5 mg/ml subkutan enjeksiyon için çözelti Klinik Özellikler
Deva Holding A.Ş.
[ 6 July 2012 ]
Deva Holding A.Ş.
[ 6 July 2012 ]
Leuprolide Asetat Enjeksiyonu, yardımla üreme teknikleri uygulamaları sırasında yumurtalıkların kontrollü olarak uyarılmasında ve hormonal müdahaleye uygun prostat kanserinde kullanılır.
Prostat kanseri
Başlangıç dozu genel olarak 0.5-1 mg/gün arasında değişmektedir.
Prostat kanseri
Önerilen doz, günde bir defa subkütan olarak uygulanan 1 mg’dır (0.2 mİ).
Yardımla üreme teknikleri uygulaması
Başlangıç dozu genel olarak 0.5-1 mg/gün arasında değişmektedir.
Uzun protokol: Leuprolide asetata tedavi siklusundan bir önceki siklusun midluteal fazında veya tedavi siklusunun erken foliküler fazında, her hastanın ihtiyacına göre subkütan 0.5 - 1.0 mg/gün dozunda başlanır. 10-14 günde pitütier desensitizasyon sağlanır. Östradiaol seviyelerinde gereken düşme (< 30 pg/ml) sağlandıktan sonra gonadotropinlerle birlikte hCG enjeksiyonu yapılacak güne kadar devam edilir.
Tedavinin süresi yumurtalıkların eksojen gonadotropinler ile uyarılmaya verdiği cevaba bağlı olarak 24 ile 28 gün arasında değişebilir.
Kısa protokol (flare up protokolü): Leuprolide asetata tedavi siklusunun erken foliküler fazında, her hastanın ihtiyacına göre genel olarak subkütan 0.5 -1.0 mg/gün dozunda başlanır. 3. günde tedaviye gonadotropinler eklenir ve leuprolide asetata hCG enjeksiyonu yapılacak güne kadar devam edilir.
Tedavinin süresi eksojen gonadotropinler ile uyanlmaya yumurtalıkların verdiği cevaba bağlı olarak 12 ile 14 gün arasında değişebilir.
Her iki protokolde de eksojen gonadotropinler ile uyarıya başlandığında, leuprolide asetat dozu yarıya indirilebilir.
Ultra kısa protokol: Leuprolide asetat adet siklusunun 2, 3, ve 4. günlerinde olamk üzere sadece 3 gün verilir.
Enjeksiyon yeri periyodik olarak değiştirilmelidir.
KULLANMA TALİMATI
1. Elinizi sabun ve su ile iyice yıkayınız. | |||
2. Yeni bir flakonu ilk defa kullanıyorsanız, plastik kapağı çıkartınız. Flakonu her kullanışınızda kauçuk tıpa ve metal kapağı alkolle siliniz. Flakonun içindeki çözeltiyi kontrol ediniz. Berrak değilse veya içinde partiküller varsa, KULLANMAYINIZ. Eczanenizden yeni bir flakonla değiştiriniz. | f U111’ |
3. Enjektörü ambalajından çıkartınız. 1 mg için pistonu, pistonun ucu 0.2 mİ işaretinde oluncaya kadar geri çekiniz. 0.5 mg için pistonu, pistonun ucu 0.1 mİ işaretinde oluncaya kadar geri çekiniz.
4. İğnenin kılıfını çıkartınız ve iğneyi şişenin kauçuk tıpasının ortasından sokup, itiniz.
5. Şişeye hava verecek şekilde, pistonu itiniz.
6. İğneyi flakonda tutarak, flakonu ters çeviriniz. İğnenin ucunun sıvının içinde olduğundan emin olunuz. Enjektör doluncaya kadar, pistonu yavaş yavaş çekiniz.
7. İki haftalık sürenin sonuna doğru, flakondaki ilaç miktarı azalmış olacaktır. Flakonu düz tutmaya ve ilacı çekerken iğnenin çözelti içinde olmasına özen gösteriniz.
8. İğneyi flakonda ve flakonu ters vaziyette tutarken, enjektörde hava kabarcığı olup olmadığını kontrol ediniz.
Eğer varsa, pistonu yavaşça iterek, hava kabarcıklarını gideriniz. İğnenin ucunu sıvıda tutarken, pistonu tekrar geri çekerek doldurunuz.
9. Hava kabarcıklarını gidermek için, gerekirse aynı işlemi tekrarlayınız. İğneyi şişeden çıkartınız ve enjektörü enjektör kutusuna koyunuz. İÐNEYE DOKUNMAYINIZ VE İÐNEYİ HİÇ BİR YERE DEÐDİRMEYİNİZ.
10. Cildin korunması için, her gün başka bir yere enjeksiyon yapınız.
11. Enjeksiyon yerini alkollü tamponla siliniz.
12. Enjektörü bir kalem gibi tutarak, 90°’lik açı ile size öğretilen şekilde enjeksiyonu yapınız.
13. İğnenin girdiği yeri alkollü pamukla bastırarak, iğneyi aynı açı ile geri çekiniz.
14. Enjektörler bir defalık kullanıma mahsustur. Her defasında yeni bir enjektör kullanınız.
1İÇBİR ZAMAN ENJEKTÖRÜ, İÐNELERİ VE İLACI ÇOCUKLARIN ULAŞABİLECEÐİ YERLERDE BIRAKMAYINIZ.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/karaciğer yetmezliği
Böbrek ve karaciğer yetmezliğinde kullanımı için herhangi bir veri yoktur.
Geriyatrik popülasyon
PROSALİD Enjeksiyonu, leuprolide asetat veya benzer nonapeptidlere, ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı bilinen aşın duyarlılığı olan kişilerde kontrendikedir.
İzole anaflaksi vakaları rapor edilmiştir.
Leuprolide asetat, gebelerde veya ilacı alırken gebe kalabilecek kadınlarda kontrendikedir.
Tedavinin başlangıcında, ilacın doğal uyarıcı etkisinden dolayı gonadotropin ve seks streiodleri başlangıç noktasının üstüne çıkar. Bu yüzden belirtilerdeki artışlar yakından takip edilmelidir.( bknz bölüm 5.1)
Tedavinin ilk haftalarında önceden mevcut semptom ve belirtilerde kötüleşme olabilir.
Semptomların kötüleşmesi ölümcül komplikasyonla birlikte olan ya da olmayan bir paraliziye katkıda bulunabilir.
Leuprolide asetatın gebelikte emniyetli kullanımı klinik olarak tespit edilmemiştir.
Leuprolide asetat tedavisine başlamadan önce, hastanın gebe olup olmadığının tespit edilmesi önerilir. Leuprolide asetat kontraseptif (gebelik önleyici) değildir. Hamileliğin önlenmesi gerekiyorsa, lıormonal olmayan bir metodla korunma sağlanmalıdır.
Kemik mineral yoğunluğu: Kadınlarda her türlü hipoöströjenik durum sırasında ve erkeklerde prostat kanserinde uzun süreli kullanımda kemik mineral yoğunluğu değişiklikleri görülebilir. Erkeklerde, leuprolide asetatın kesilmesinden sonra geri dönüşüm ile ilgili herhangi bir veri yoktur. Kadınlarda, kemik mineral yoğunluğu kaybı leuprolide asetatın kesilmesinden sonra geri dönüşümlü olabilir
Konvülsiyonlar: Leuprolide asetat tedavisi alan hastalarla ilgili pazarlama sonrası raporlarda konvülsiyon gözlenmiştir. Bu raporlar, kadın popülasyonlarım ve pediatrik popülasyonları; nöbet, epilepsi, serebrovasküler bozukluk, santral sinir sistemi anomalisi ya da tümörü öyküsü bulunan hasta popülasyonlarım ve bupropion ya da SSRFlar gibi konvülsiyonlarla ilişkili görülen eşzamanlı ilaçları kullanan hasta popülasyonlarım içermektedir. Bahsedilen durumların herhangi biri bulunmayan hastalarda da konvülsiyonlar bildirilmiştir
Kadın:
Yardımla üreme teknikleri uygulaması
Över kist stimülasyonu: Özellikle uzun protokol kullanıldığında bazı vakalarda foliküler veya luteal kist stimülasyonu olduğu bildirilmiştir. Ancak bu risk leuprolide asetat tedavisine menstrüel siklusun en uygun safhasında başlanması ile azaltılabilir.
Mid-luteal fazda tedaviye başlanması ile över kisti oluşumu %10 seviyesinin altına düşerken, foliküler fazda başlanması ile bu risk % 10-20 seviyelerine çıkabilmektedir.
Polikistik över sendromu: Polikistik över sendromu bulunan hastalarda serum östradiol seviyeleri 35 pg/ml altına düşecek şekilde hipofız baskılandığı sürece, çapı 20mm’den büyük kistlerin leuprolide asetat tedavisi için bir kontrendikasyon teşkil etmediği bulunmuştur.
Fötiis üzerine etkiler: Yardımla üreme tekniklerinin uygulanması esnasında özellikle uzun protokol uygulanırken planlanmayan gebelik oluşursa ilacın farmakolojik profili nedeniyle düşük oluşabilir.
Uzun protokol uygulanmasına karar verildiğinde çiftlere bir bariyer kontrasepsiyon yöntemi (örneğin prezervatif, diyafram) veya ovülasyon yakın ise cinsel ilişkiden kaçınmaları önerilmelidir.
Yardımla üreme tekniklerinde ovülasyon indüksiyonu, bu alanda uzman birinin denetimi altında yapılmalıdır. Tedavi, özellikle polisistik över hastalığına yatkın kadınlar olmak üzere bazı kadınlarda aşırı foliküler yanıta neden olabilir. Över hiper stimülasyonu durumunda, luteinleştirici hormon (LH) artışını önlemek için birkaç günlüğüne löprorelin asetat tedavisi sürdürülürken gonadotropin uygulamasına ara verilmelidir. Aynı dozda uygulanan löprorelin asetat-gonadotropin kombinasyonuna över yanıtı kadından kadına değişiklik gösterebilir.
Prostat kanseri
ilacın formülasyonunda bulunan benzil alkole duyarlı olduğu bilinen hastalar, genellikle lokal özellikte olmak üzere, enjeksiyon yerinde eritem ve endürasyon şeklinde aşırı duyarlılık semptomdan gösterebilirler.
Başlangıçta löprorelin asetat da diğer LHRH agonistleri gibi tedavinin ilk haftasında serum testosteron seviyelerinde başlangıç noktasının yaklaşık %50 üzerinde bir artışa neden olur. Leuprolide asetat ile tedavinin ilk bir kaç haftasında bazen semptomların geçici olarak kötüleşmesi veya prostat kanserinin ilave semptomları ve işaretlerinin ortaya çıkması gelişebilir. Az sayıda hastada semptomatik olarak iyileştirilebilen kemik ağrısında geçici olarak artış görülebilir. Diğer LH-RH agonistlerinde olduğu gibi, fatal komplikasyonlarla birlikte veya tek başına seyredebilen paraliziye yol açabilen izole idrar yollan obstrüksiyonu ve omurilik kompresyon vakaları görülmüştür. Riskli hastalar için, tedavinin daha kolay kesilebilmesi amacıyla, tedaviye ilk iki hafta boyunca günlük leuprolide asetat enjeksiyonlarıyla başlanılması düşünebilir.
Bazı izole prostat kanseri vakalannda, tedavinin başlangıcında semptomların şiddetlenmesi gözlenmiştir; bu durum eş zamanlı antiandrojen uygulanması ile önlenebilir.
GnRH agonistleri alan erkeklerde hiperglisemi ve yüksek diyabet gelişimi riski bildirilmiştir. Hiperglisemi, diabetes mellitus gelişimine ya da glisemik kontrolün kötüleşmesine işaret edebilir. GnRH antagonistleri alan hastalarda kan şekeri ve/veya glikozile hemoglobin (HbAlc) seviyeleri periyodik olarak takip edilmeli ve duruma göre hiperglisemi ya da diyabet tedavisi uygulamalarında ayarlama yapılmalıdır. Erkeklerde GnRH kullanımıyla bağlantılı olarak miyokard infarktüs, ani kardiyak ölüm ve inme risklerinde artış bildirilmiştir. Söz konusu risk, bildirilen olasılık oranları göz önüne alındığında düşük görünmektedir ve prostat kanseri hastalarında tedavi yöntemine karar verirken kardiyovasküler risk faktörleri dikkatle değerlendirilmelidir. GnRH agonistleri alan hastalar, kardiyovasküler hastalık gelişimini düşündüren semptom ve işaretler için izlenmeli ve güncel klinik uygulamalar doğrultusunda kontrol altına alınmalıdır.
QT/QTc Aralığına Etkisi
Uzun süreli androjen deprivasyon tedavilerinde QT uzaması gözlemlenmiştir.
Doktorlar, androjen deprivasyon tedavisinin faydalarının konjenital uzun QT sendromu, elektrolit anormallikleri ya da konjestif kalp yetmezliği bulunan hastalardaki ve Sınıf IA (örn. kinidin, prokainamid) ya da Sınıf
III (örn. amiodaron, sotalol) antiaritmik ilaçlar alan hastalardaki potansiyel risklere ağır basıp basmadığını değerlendirmelidir.
Çocuklarda kullanımı ve etkinliği belirlenmemiştir.
Laboratuvar testleri: Leuprolide asetat ile alınan yanıtlar, serum testosteron ve prostat spesifik antijen düzeyleri ölçülerek izlenmelidir. Hastaların çoğunluğunda ilk hafta sırasında testosteron düzeyleri başlangıç değerlerinin üzerine çıkar, daha sonrasında, ikinci haftanın sonlarında başlangıç düzeylerine ya da daha altına iner. Kastrasyon düzeylerine iki ile dört hafta içinde erişilir ve bir kez erişilince, ilaç uygulaması devam ettiği sürece, bu düzey korunur.
Leuprolide ile farmakokinetik bazlı ilaç etkileşim çalışmaları yürütülmemiştir. Ancak, leuprolide asetatın sitokrom P450 enzimleriyle değil ama esas olarak bir peptidaz tarafından degrade edilen bir peptid olması nedeniyle, aynı zamanda ilaç plazma proteinlerine yalnızca %46 civannda bağlandığı için, ilaç etkileşimlerinin ortaya çıkması beklenmemektedir.
Genel tavsiye: Gebelik kategorisi: X
Çocuk Doğurma Potansiyeli Bulunan Kadınlar/Doğum Kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince etkili doğum kontrolü uygulamak zorundadırlar. Eğer gebeliği önleyici bir yöntem gerekli görülüyorsa hormonal olmayan bir korunma yöntemi kullanılmalıdır.
Gebelik dönemi
Laktasyon dönemi
Çok yaygın (>1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (>1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)
Yardımla üreme teknikleri uygulaması
Kadınlardaki yan etkilerin özeti | ||
Sistem, Organ Sınıfı | Sıklık | Yan etkiler |
Enfeksiyonlar | Yaygın | Vajinit |
Psikiyatrik rahatsızlıklar | Yaygın | Depresyon Libido azalması |
Üreme sistemi ve göğüs rahatsızlıkları | Yaygın Seyrek | Göğüs ağrısı Göğüs hassasiyeti Göğüs boyutlarında küçülme Vajinal kuruluk Cinsel ilişki sırasında ağrı |
Genel rahatsızlıklar ve uygulama bölgesi sorunları | Seyrek | Tahriş |
Yardımla üreme tekniklerinin uygulanması esnasında daha düşük leuprolide asetat dozları kullanıldığı için yukarıda belirtilen yan etkilerin görülme sıklığının ve ağırlık derecesinin daha düşük olması beklenir.
Prostat kanseri
Erkeklerdeki yan etkilerin özeti | ||
Sistem, Organ Sınıfı | Sıklık | Yan etkiler |
Psikiyatrik rahatsızlıklar | Seyrek | Libido azalması |
Üreme sistemi ve göğüs rahatsızlıkları | Yaygın Seyrek | Testis atrofısi Erektil disfonksiyon Jinekomasti |
Genel yan etkilerin özeti | ||
Sistem, Organ Sınıfı | Sıklık | Yan etkiler |
Kan ve lenf sistemi rahatsızlıkları | Seyrek | Lökopeni Anemi Trombositopeni Eritrositoz |
Bağışıklık sistemi rahatsızlıkları | Seyrek | Anafılaktik reaksiyon |
Metabolizma ve beslenme rahatsızlıkları | Seyrek | Şeker hastalığı Hiperkalemi Anoreksi Yeme bozuklukları |
Psikiyatrik rahatsızlıklar | Yaygın Seyrek | Ruh hali değişiklikleri Uykusuzluk |
Sinir sistemi rahatsızlıkları | Yaygın Seyrek | Baş ağrısı Baş dönmesi Parestezi Zihinde karışıklık |
Kulak ve labirent rahatsızlıkları | Seyrek | İşitme kaybı Çınlama |
Kalp rahatsızlıkları | Seyrek | Anjina pektoris Taşikardi Aritmi |
Vasküler rahatsızlıklar | Yaygın Seyrek | Sıcak basması İskemi Hipertansiyon |
Solunum, torasik ve mediastinal rahatsızlıklar | Yaygın | Dispne |
Mide ve barsak rahatsızlıkları | Yaygın Seyrek | Kusma Bulantı İshal Kabızlık Stomatit Ağızda kuruluk |
Karaciğer ve safra rahatsızlıkları | Seyrek | Sarılık |
Deri ve deri altı doku rahatsızlıkları | Yaygın Seyrek | Döküntü Akne Terleme Dermatit Kaşıntı Hirsutizm Al öpesi Tırnak bozuklukları |
Müsküloskeletal, bağ dokusu ve | Yaygın | Miyalji |
kemik rahatsızlıkları | Artropati | |
Seyrek | Müsküloskeletal ağrı Bel ağrısı Kemik ağrısı Eklem ağrısı Kas sertleşmesi | |
Renal ve üriner rahatsızlıklar | Seyrek | Miktürisyon bozuklukları Sık idrara çıkma Hematüri |
Genel rahatsızlıklar ve uygulama | Yaygın | Ağrı |
bölgesi sorunları | Ödem Halsizlik Yorgunluk Enjeksiyon bölgesinde ağrı, iltihap, steril apse, skleroz ve hematom gibi lokal reaksiyonlar | |
Seyrek | Göğüste baskı hissi Ateş Üşüme Susama | |
Diğer | Seyrek | EKG değişiklikleri Hepatik değerlerde transaminaz ve fosfataz artışı gibi değişiklikler Bilirubin, trigliserid ve ürik asid değerlerinde artış Kilo alma |
Bu gruba ait olan diğer medikal ajanlar ile, ilaç aliminin başlaması ile birlikte pitüiter adenoma hastalarında çok seyrek pitüiter infraksiyon rapor edilmiştir.
Pazarlama Sonrası Gözlem
Leuprolide asetat enjeksiyonun bu ya da başka formulasyonlan ile aşağıdaki yan etkiler gözlenmiştir Leuprolide birden çok endikasyonu, dolayısıyla birden çok hasta popülasyonu olduğu için, bu yan etkilerin tümü her hastada görülmeyebilir. Bu yan etkilerin çoğunluğu kullanılan ilaç ile ilişkilendirilmiştir.
Tüm vücut: Abdomen genişlemesi, asteni, üşüme, ateş, genel ağn, baş ağrısı, enfeksiyon, enflamasyon, fotosensitivite, şişme (temporal kemik), sarılık
Kardiyovasküler sistem: Anjina, bradikardi, kalp ritim bozukluğu, konjestif kalp yetersizliği, EKG değişiklikleri/ iskemi, hipertansiyon, hipotansiyon, üfürüm, miyokard enfarktüsü, flebit, akciğer embolisi, inme/geçici hafıza kaybı, taşikardi, trombosis, geçici iskemik atak, varis
Sindirim sistemi: Kabızlık, diyare, ağız kuruluğu, duodenum ülseri, disfaji, gastrointestinal kanama, gastrointestinal bozukluk, hepatik disfonksiyon, iştah artışı, anormal karaciğer fonksiyon testleri, bulantı, peptik ülser, rektal polipler, susama, kusma
Endokrin sistem: Diyabet, tiroid büyümesi
Kan ve lenf sistemi: Anemi, ekimoz, lenf ödem, protrombin zamanı artışı, parsiyel tromboplastin zamanı artışı, trombositopeni, lökopeni, lökositoz
Metabolizma ve beslenme: BUN artışı, kalsiyum artışı, kreatinin artışı, dehidratasyon, ödem, hiperlipidemi (toplam kolesterol, LDL - kolesterol, trigliserid), hiperfosfatemi, hipoglisemi, hipoproteinemi, potasyum düşüşü, ürük asit artışı, bilüribin artışı
Kas ve iskelet sistemi: Ankilozan spondilit, eklem bozuklukları, eklem ağrısı, miyalji, pelvik fıbroz, omurga kırıkları, felç, tenosmovit semptomları
Sinir sistemi: Anksiyete, delüzyonlar, depresyon, sersemlik, hipoestezi, uykusuzluk, letarji, libido artışı, baş dönmesi, hafıza bulanıklığı, ruh hali değişiklikleri, sinirlilik, nöromüsküler bozukluklar, uyuşukluk, parestezi. periferal nöropati, uyku bozuklukları, konvülsiyon
Solunum sistemi: Öksürük, dispne, burun kanaması, hemoptizi, farenjit, plevral efuzyon, plevral friksiyon, pnömoni, akciğer fıbrozu, akciğer infıltrasyonu, solunum bozuklukları, sinüs konjesyonu, İntersitisyel akciğer hastalığı
Deri ve ekleri: Cilt/ kulak karsinomu, dermatit, kuru cilt, kıllanma, kıl ve saç kaybı, gırtlakta sert nodül, pigmentasyon, kaşıntı, raş, cilt lezyonları. ürtiker
Duyu organları: Anormal görme, ambliyopi, bulanık görme, göz kuruluğu, duyma bozukluğu, oftalmolojik bozukluklar, tat alma bozuklukları, kulak çınlaması
Ürogenital sistem: Mesane spazmları, göğüs ağrısı, göğüs hassasiyeti, jinekomasti, hematüri, inkontinans, anormal ve sürekli vajinal kanama dahil olmak üzere menstrual bozukluklar, penis şişmesi, penis bozuklukları, prostat ağrısı, testis atrofısi, testis ağnsı, testis boyutunda azalma, üriner bozukluklar, sık idrar yapma, üriner obstrüksiyon, üriner kanal enfeksiyonu, aciliyet İzole anafılaksi vakaları raporlanmıştır.
Ağrı, enflamasyon, steril apse, endurasyon ve hematom dahil olmak üzere enjeksiyon yeri reaksiyonları görülmüştür.
GnRH analogları ile prostat kanseri tedavisi gören hastalarda çok seyrek olarak intihar düşüncesi ve girişimleri raporlanmıştır.
Bu sınıftaki diğer ajanlar gibi, pitüiter adenomu olan hastalarda ilk kullanım sonrasında çok seyrek de olsa pitüiter apopleksi raporlanmıştır.
Kadınlar:
Klinik uygulamada, leuprolide asetat depo süspansiyonu ile doz aşımı görülmemiştir.
Tavsiye edilen tedavi dozunun yaklaşık 133 katma kadar dozların uygulandığı hayvan çalışmalarında, dispne, aktivite azalması ve enjeksiyon yerinde lokal iritasyon görülmüştür. Doz aşımı durumunda hasta yakından izlenmeli ve semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanmalıdır.