RYZODEG FLEXTOUCH 100 U/ml SC enjeksiyonluk çözelti içeren kullanýma hazýr kalem (5 kalem) Klinik Özellikler
Novo Nordisk Sağlık Ürünleri Tic. Ltd. Şti.
[ 25 October 2016 ]
Novo Nordisk Sağlık Ürünleri Tic. Ltd. Şti.
[ 25 October 2016 ]
RYZODEG erişkinlerde, adölesan ve 2 yaş itibariyle çocuklarda diabetes mellitus tedavisinde endikedir.
RYZODEG, bazal insülin degludek ve hızlı etkili prandiyal insülin aspart içeren bir çözünür insülin ürünüdür.
RYZODEG de dahil olmak üzere insülin analoglarmm potensi, ünite şeklinde ifade edilir. Bir (1) ünite RYZODEG, 1 uluslararası ünite insan insülinine, 1 ünite insülin glarjine, 1 ünite insülin detemire ya da 1 ünite bifazik insülin asparta karşılık gelir.
RYZODEG dozu, hastanın kişisel ihtiyaçlarına uygun olarak ayarlanmalıdır. Doz ayarlamalarının açlık plazma glukoz ölçümleri temel alınarak yapılması önerilmektedir.
Şayet hastaların fiziksel aktivitelerinde artış olursa, olağan diyetlerinde değişiklik olursa ya da diyabete eşlik eden bir hastalık süresince dozun ayarlanması gerekebilir.
Tip 2 diyabet hastaları
RYZODEG günde bir veya iki kez ana öğün/öğünlerle birlikte tek başına, oral anti-diyabetik tıbbi ürünler ile kombinasyon halinde, ve bolus insülin ile kombinasyon halinde uygulanabilir (Bkz. Bölüm 5.1). RYZODEG’i günde bir kez kullanırken, daha yüksek dozlar gerektiğinde, örneğin hipoglisemiyi önlemek için dozun günde iki kez olarak değiştirilmesi düşünülmelidir. Hastanın kişisel ihtiyaçlarına göre dozu bölün ve ana öğünler ile uygulayın.
Tip 1 diyabet hastaları
RYZODEG, diğer öğünlerde kullanılabilen kısa etkili/hızlı etkili insülin ile kombinasyon halinde günde bir kez öğün zamanında uygulanabilir.
Uygulama zamanında esneklik
RYZODEG, dozlar ana öğünle/öğünlerle uygulandığı sürece, insülin uygulamasının zamanlamasında esneklik olanağı sunmaktadır.
Bir RYZODEG dozu atlandığında hasta, atlanan dozu o günün bir sonraki ana öğünü ile alıp daha sonra normal doz programına devam edebilir. Hastalar, atlanan bir dozu telafi etmek için ekstra doz almamalıdır.
Tedaviye başlama
Tip 2 diyabet hastaları
Önerilen günlük toplam başlangıç dozu öğünle/öğünlerle birlikte 10 ünite olup takiben bireysel doz ayarlamaları yapılmalıdır.
Tip 1 diyabet hastaları
RYZODEG’in önerilen başlangıç dozu, toplam günlük insülin ihtiyacının %60-70’idir. RYZODEG günde bir kez öğün zamanında kısa/hızlı etkili insülin ile kombinasyon halinde kullanılmalı ve takiben diğer öğünlerde doz bireysel ihtiyaçlara göre ayarlanmalıdır.
Diğer insülin tıbbi ürünlerinden geçiş
Geçiş sırasında ve geçişten sonraki haftalarda yakın glukoz izlemi önerilmektedir. Eş zamanlı kullanılan kısa etkili veya hızlı etkili insülinlerin veya diğer eş zamanlı antidiyabetik tedavilerinin dozlarının ve zamanlarının ayarlanması gerekebilir.
Tip 2 diyabet hastaları
Günde bir kere bazal veya hazır karışım insülinden geçiş yapan hastalarda, hastanın önceki toplam günlük insülin dozu ile aynı toplam insülin dozunda “üniteye ünite” günde bir ya da iki kez RYZODEG kullanılabilir.
Günde bir kereden fazla alınan bazal veya hazır karışım insülinden geçiş yapan hastalarda, hastanın önceki toplam günlük insülin dozu ile aynı toplam insülin dozunda “üniteye ünite” günde bir ya da iki kez RYZODEG kullanılabilir.
Bazal/bolus insülin tedavisinden RYZODEGe geçiş yapan hastalarda dozun bireysel ihtiyaca göre dönüştürülmesi gerekir. Genellikle bazal insülin ünite değerleri aynı olacak şekilde RYZODEG tedavisi başlatılır.
Tip 1 diyabet hastaları
RYZODEG’in önerilen başlangıç dozu, toplam günlük insülin ihtiyacının %60-70’i olup diğer öğünlerde kısa/hızlı etkili insülin ile kombinasyon yapılır, takiben doz bireysel ihtiyaçlara göre ayarlanmalıdır.
Uygulama şekli:
Sadece subkütan (deri altına) uygulama içindir.
Şiddetli hipoglisemiye yol açabileceğinden RYZODEG intravenöz (ven içine) uygulanmamalıdır.
Emilimde değişikliğe neden olabileceğinden RYZODEG intramüsküler (kas içine) uygulanmamalıdır.
RYZODEG insülin infüzyon pompalarında kullanılmamalıdır.
Bu tıbbi ürün, kullanıma hazır kalemin içerisindeki kartuştan şırınga vasıtası ile çekilmemelidir (Bkz. Bölüm 4.4).
RYZODEG karın duvarı, üst kol veya uyluk bölgelerine subkütan (deri altına) enjeksiyon ile uygulanır. Lipodistrofi ve kutanöz amiloidoz riskini azaltmak amacıyla enjeksiyon yerleri aynı bölge içinde sürekli değiştirilmelidir (Bkz. Bölüm 4.4. ve 4.8)
Hastalar her zaman yeni bir iğne ucu kullanmaları gerektiği konusunda uyarılmalıdır. Tekrar kullanılan insülin kalemi iğne uçları tıkanmış iğne riskini arttırır, bu durum az/fazla dozlamaya sebep olabilir. Tıkanmış iğne durumunda, hastalar kullanma talimatı sonunda yer alan kullanım kılavuzunda belirtilen uyarıları takip etmelidir (Bkz. Bölüm 6.6).
RYZODEG, NovoFine ya da NovoTwist enjeksiyon iğneleri ile uygulanmak üzere tasarlanmış olan kullanıma hazır bir kalem (FlexTouch) içinde sunulmaktadır. Kullanıma hazır kalem, 1 ’er ünitelik artışlarla 1-80 ünite enjeksiyonu yapabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
RYZODEG, böbrek ve karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanılabilir. Glukoz monitörizasyonu yoğunlaştırılmalıdır ve insülin dozu bireysel olarak ayarlanmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2).
Pediyatrik popülasyon:
Bu tıbbi ürünün 2 yaş altı çocuklarda kullanımı ile ilgili klinik deneyim i yoktur.
RYZODEG, adölesan ve 2 yaş itibariyle çocuklarda kullanılabilir (Bkz. Bölüm 5.1). Diğer insülin rejiminden RYZODEG‘e geçildiğinde, hipoglisemi riskini minimize etmek amacıyla total insülin dozunun bireysel olarak azaltılması düşünülmelidir (Bkz. Bölüm 4.4).
RYZODEG 2-5 yaş arası çocuklarda kullanılırken özellikle dikkat edilmelidir; çünkü klinik çalışma datası ciddi hipoglisemi için bu yaş grubu çocuklarda daha yüksek bir riski işaret etmektedir (Bkz. Bölüm 4.4, 4.8 ve 5.1).
Geriyatrik popülasyon (> 65 yaş):
RYZODEG, yaşlı hastalarda kullanılabilir. Glukoz monitorizasyonu yoğunlaştırılmalıdır ve insülin dozu, bireysel olarak ayarlanmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2).
Etkin maddelere veya Bölüm 6.1’de listelenen yardımcı maddelerin herhangi birine karşı aşırı duyarlılık.
Hipoglisemi
Öğün atlanması veya planlanmamış ağır fizik sel egzersizler hipoglisemiye neden olabilir.
İnsülin ihtiyacına göre insülin dozu çok yüksekse hipoglisemi ortaya çıkabilir (Bkz. Bölüm 4.5, 4.8 ve 4.9).
Çocuklarda, hipoglisemi riskini en aza indirmek amacıyla, insülin dozlarının fiziksel aktivite ve alınan besin miktarı ile uyumlu olmasına ayrı bir özen gösterilmelidir. RYZODEG, bazal-bolus rejimi ile karşılaştırıldığında pediyatrik popülasyonda özellikle 2-5 yaş arası çocuklarda ciddi hipoglisemi vakalarının daha yüksek olması ile ilişkilendirilebilir (Bkz. Bölüm 5.1). Bu yaş grubunda RYZODEG bireysel olarak değerlendirilmelidir.
Kan glukoz kontrolünde büyük ölçüde düzelme sağlanmış olan hastalar da (ör. yoğun insülin tedavisi ile) hipogliseminin alışılagelmiş uyarıcı semptomlarında değişiklik olabileceğinden hastalar bu konuda bilgilendirilmelidir. Uzun süredir diyabet olan hastalarda hipogliseminin alışılagelmiş uyarıcı semptomları kaybolabilir.
Eşlik eden başka hastalıklar, özellikle enfeksiyon hastalıkları ve ateşli durumlar genellikle hastanın insülin gereksinimini artırır. Adrenal, hipofiz veya tiroid bezini etkileyen veya diyabete eşlik eden böbrek ve karaciğer hastalıkları insülin dozunda değişiklikler gerektirebilir.
Diğer bazal insülin ürünlerinde veya bazal bileşeni olan insülin ürünlerinde olduğu gibi RYZODEG’in uzun süreli etkisi, hipogliseminin düzelme süresini geciktirebilir.
Hiperglisemi
Şiddetli hipergliseminin söz konusu olduğu durumlarda hızlı etkili insülin uygulanması önerilir.
İnsülin ihtiyacı olan hastalarda yetersiz dozlarda kullanımı ve/veya tedavinin kesilmesi, hiperglisemiye ve potansiyel olarak diyabetik ketoasidoza yol açabilir. Ayrıca, başta enfeksiyonlar olmak üzere eş zamanlı hastalıklar, hiperglisemiye yol açabilir ve böylelikle insülin gereksiniminde artışa neden olabilir.
Hipergliseminin ilk semptomları genellikle saatler veya günler içinde aşamalı olarak ortaya çıkar. Bu semptomlar susuzluk, sık idrara çıkma, bulantı, kusma, uyuşukluk, deride kızarıklık ve kuruluk, ağız kuruluğu, iştah kaybı ve ayrıca nefeste aseton kokusu dur. Tip 1 diyabette tedavi edilmeyen hiperglisemi durumları ölümle sonuçlanabilen diyabetik ketoasidoza neden olabilir.
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Hastalara, lipodistrofı ve kutanöz amiloidoz gelişme riskini azaltmak için enjeksiyon bölgesini sürekli rotasyona tabi tutmaları konusunda talimat verilmelidir. Bu reaksiyonların görüldüğü bölgelerde insülin enjeksiyonlarını takiben gecikmiş insülin emilimi ve kötüleşmiş glisemik kontrol riski vardır. Enjeksiyon yerinde ani değişiklik yapıp, ciltte etkilenmemiş bir bölgeye enjeksiyon yapmanın hipoglisemiye neden olduğu bildirilmiştir. Enjeksiyon yerinde etkilenen bir bölgeden etkilenmeyen bir bölgeye değişiklik yapıldıktan sonra kan şekerinin izlenmesi önerilir ve antidiyabetik ilaçların doz ayarlaması düşünülebilir.
Diğer insülin tıbbi ürünlerinden geçiş
Hastanın yeni bir tip, marka veya üreticisi farklı bir insüline geçişi tıbbi denetim altında yapılmalıdır ve bu durum doz lamada değişiklik gerektirebilir.
Pioglitazon ve insülin tıbbi ürünlerinin kombinasyonu
Özellikle kalp yetmezliği gelişimi riski yüksek olan hastalarda, pioglitazon ile insülin kombinasyon halinde kullanıldığında, kalp yetmezliği vakaları bildirilmiştir. Pioglitazon ve RYZODEG kombinasyonu ile tedavi düşünülüyorsa, bu durum göz önünde bulundurulmalıdır. Bu kombinasyon kullanılacaksa hastalar kalp yetmezliği belirti ve semptomları, kilo artışı ve ödem açısından izlenmelidir. Kardiyak semptomlarda herhangi bir kötüleşme olduğunda pioglitazon kesilmelidir.
Göz bozukluğu
İnsülin tedavisinin yoğunlaştırılması ve glisemik kontroldeki ani düzelme, diyabetik retinopatide geçici kötüleşmeye neden olabilir; diğer yandan, glisemik kontrolde uzun süreli düzelme ise diyabetik retinopatinin ilerleme riskini azaltır.
Yanlışlıkla diğer ilaçlarla karıştırmadan kaçınma
RYZODEG ile diğer insülin ürünlerinin yanlışlıkla karıştırılmasını önlemek üzere hastalara, her enjeksiyon öncesinde her zaman insülin etiketini kontrol etmeleri tavsiye edilmelidir.
Hastalar, kalem üzerindeki doz göstergesinde bulunan sayısal birimleri, bakarak teyit etmelidir. Bu nedenle, hastaların enjeksiyonu kendi kendilerine uygulayabilmeleri açısından, kalem üzerindeki doz göstergesini okuyabilmeleri bir gerekliliktir. Kör olan ya da görme bozuklukları olan hastalara her zaman görme kabiliyeti yeterli olan ve insülin cihazını kullanma konusunda eğitimli bir diğer kişiden yardım almaları tavsiye edilmelidir.
Hatalı dozlama ve olası yüksek dozdan kaçınmak için hastalar ve sağlık mesleği mensupları, kullanıma hazır kalemin içerisindeki kartuştan tıbbi ürünü çekmek için asla şırınga kullanmamalıdır.
Tıkanmış iğne durumunda, hastalar kullanma talimatı sonunda yer alan kullanım kılavuzunda belirtilen uyarıları takip etmelidir (Bkz. Bölüm 6.6).
insülin antikorları
İnsülin uygulaması, insülin antikorlarının oluşmasına neden olabilir. Nadir durumlarda bu insülin antikorlarının varlığı, hiperglisemi veya hipoglisemiye eğilimin düzeltilmesi için insülin dozunun ayarlanmasını gerektirebilir.
Hipokalemi
İnsülin degludek/insülin aspart dahil tüm insülin ilaçları, ekstraselülerden intraselüler boşluğa potasyum geçişine neden olarak hipokalemiye yol açar. Tedavi edilmeyen hipokalemi, solunum felcine, ventriküler aritmiye ve ölüme neden olabilir. Hipokalemi riski olan hastalarda (örn. potasyum düşürücü ilaçlar kullanan hastalar, serum potasyum konsantrasyonuna duyarlı ilaçlar alan hastalar) potasyum düzeyleri izlenmelidir.
Takip Edilebilirlik
Biyoteknolojik ürünlerin takip edilebilirliğinin sağlanması için ürünün ticari ismi ve seri numarası mutlaka hasta dosyasına kaydedilmelidir.
Bu tıbbi ürün her “doz”unda 1 mmol (23 mg)’dan daha az sodyum ihtiva eder; yani aslında “sodyum içermez”.
Bazı ilaçların glukoz metabolizması ile etkileşime girdiği bilinmektedir.
Aşağıdaki maddeler insülin ihtiyacını azaltabilir:
Oral antidiyabetik tıbbi ürünler, GLP-1 reseptör agonistleri, monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOİ), beta blokerler, anjiyötensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri, salisilatlar, anabolik steroidler ve sülfonamidler.
Aşağıdaki maddeler insülin ihtiyacını artırabilir:
Oral kontraseptifer, tiyazidler, glukokortikoidler, tiroid hormonları, sempatomimetikler, büyüme hormonu ve danazol.
Beta blokerler hipoglisemi semptomlarını maskeleyebilirler.
Oktreotid/lanreotid insülin ihtiyacını artırabilir ya da azaltabilir.
Alkol insülinin hipoglisemik etkisini güçlendirebilir ya da düşürebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlarda etkileşim çalışması mevcut değildir.
Pediyatrik Popülasyon:
Pediyatrik hastalarda etkileşim çalışması mevcut değildir.
Gebelik kategorisi C’dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
RYZODEG’in çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda kullanıldığında potansiyel gebelikleri etkileyip etkilemeyeceği bilinmemektedir.
Gebelik dönemi
Gebe kadınlarda RYZODEG kullanımına ilişkin klinik deneyim yoktur.
Hayvanlarda yapılan üreme çalışmaları, embriyotoksisite ve teratojenisite açısından insülin degludek ve insan insülini arasında herhangi bir fark göstermemiştir.
Genel olarak, gebe veya gebelik planlayan diyabetli kadınların gebelikleri süresince kan glukozunun daha yoğun şekilde kontrol edilmesi ve izlenmesi önerilmektedir. İnsülin gereksinimi genellikle gebeliğin ilk trimesterinde azalmakta ve ardından ikinci ve üçüncü trimesterde artmaktadır. Doğum sonrasında insülin ihtiyacı genellikle gebelik öncesindeki değerlere hızla geri döner.
Laktasyon dönemi
Laktasyon döneminde RYZODEG kullanımına ilişkin klinik deneyim yoktur. Sıçanlarda insülin degludek süt ile atılmıştır; sütteki konsantrasyon, plazmadakinden düşük olmuştur.
İnsülin degludek/insülin aspartın insan sütü ile atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Emzirilen yenidoğanda/bebekte herhangi bir metabolik etki beklenmez.
Üreme yeteneği/F ertilite
İnsülin degludek ile gerçekleştirilen hayvan üreme çalışmaları, fertilite üzerinde herhangi bir advers etki ortaya koymamıştır.
Bu tıbbi ürünün araç ve makine kullanımı yeteneği üzerindeki etkisi yoktur veya göz ardı edilebilir. Fakat hastanın konsantre olma ve reaksiyon gösterme becerisi hipogliseminin bir sonucu olarak bozulabilir. Bu durum, bu becerilerin özel önem gösterdiği koşullarda risk oluşturabilir (ör. araba sürme veya makine kullanma).
Hastalar araç kullanırken hipoglisemiden kaçınmak için gerekli önlemleri almaları konusunda uyarılmalıdır. Bu durum özellikle hipogliseminin uyarıcı semptomlarını daha az olarak fark eden veya hiç fark edemeyen kişiler için ya da sık sık hipoglisemi atağı geçiren hastalar için önemlidir. Bu gibi durumlarda araç kullanımının uygunluğu değerlendirilmelidir.
Güvenlilik profilinin özeti
Tedavi sırasında en sık bildirilen advers reaksiyon hipoglisemidir (Bkz. aşağıdaki “Seçili advers reaksiyonların tanımı” bölümü).
Advers reaksiyonların tablo halinde listesi
Aşağıda listelenen advers ilaç reaksiyonları, klinik çalışma verilerine dayanmaktadır ve MedDRA Sistem Organ Sınıfına göre sınıflandırılmıştır. Sıklık kategorileri şu şekilde tanımlanmaktadır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Sistem organ sınıfı | Sıklık | Advers reaksiyonlar |
Bağışıklık sistemi hastalıkları | Seyrek | Aşırı duyarlılık Ürtiker |
Metabolizma ve beslenme hastalıkları | Çok yaygın | Hipoglisemi |
Deri ve deri altı doku hastalıkları | Bilinmiyor | Lipodistrofi Kutanöz amiloidoz* |
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar | Yaygın | Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları |
Yaygın olmayan | Periferik ödem | |
*Pazarlama sonrası kaynaklarc | an elde edilen advers reaksiyon. |
Seçili advers reaksiyonların tanımı
Bağışıklık sistemi hastalıkları
İnsülin preparatları ile alerjik reaksiyonlar ortaya çıkabilir. İnsüline ya da yardımcı maddelere karşı gelişen ani tip alerjik reaksiyonlar potansiyel olarak yaşamı tehdit edici olabilir.
RYZODEG ile aşırı duyarlılık (dil ve dudaklarda şişme, diyare, bulantı, yorgunluk ve kaşınma ile kendini gösterir) ve ürtiker seyrek olarak bildirilmiştir.
Hipoglisemi
İnsülin dozu, insülin gereksiniminden çok yüksekse hipoglisemi oluşabilir. Şiddetli hipoglisemi, bilinç kaybı ve/veya konvülziyonlara neden olabilir ve beyin fonksiyonlarında geçici ya da kalıcı hasara, hatta ölüme neden olabilir. Hipoglisemi semptomları genellikle birdenbire ortaya çıkar. Bu semptomlar arasında soğuk terleme, soğuk solgun deri, halsizlik, sinirlilik veya titreme, endişe duygusu, olağan olmayan yorgunluk veya güçsüzlük, konfüzyon, konsantre olmada güçlük, uyuşukluk, aşırı açlık, görme değişiklikleri, baş ağrısı, bulantı ve çarpıntı yer alır.
Deri ve deri altı doku bozuklukları
Enjeksiyon bölgesinde lipodistrofi (lipohipertrofi ve/veya lipoatrofi) ve kutanöz amiloidoz meydana gelebilir ve lokal insülin absorpsiyonunu geciktirebilir. Belirtilen enjeksiyon alanı içerisinde enjeksiyon yerinin sürekli olarak değiştirilmesi, bu reaksiyonların gelişme riskini azaltabilir veya önleyebilir (Bkz. Bölüm 4.4).
Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları
RYZODEG ile tedavi edilen hastalarda enjeksiyon bölgesi reaksiyonları (enjeksiyon bölgesinde hematom, ağrı, hemoraji, eritem, nodüller, şişlik, renk değişikliği, kaşıntı, sıcaklık hissi ve enjeksiyon bölgesinde kitle dahil) ortaya çıkmıştır. Bu reaksiyonlar genellikle hafif ve geçicidir ve normalde, tedavi devam ederken kaybolur.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler: Pediyatrik popülasyon:
RYZODEG, farmakokinetik özelliklerin araştırılması amacı ile çocuklara ve 18 yaşa kadar adölesanlara uygulanmıştır (Bkz. Bölüm 5.2). 2 ila 18 yaşından küçük çocukların yer aldığı bir çalışmada, güvenlilik ve etkililik ispat edilmiştir. Pediyatrik popülasyonda bazal-bolus rejimi ile karşılaştırıldığında özellikle 2-5 yaş arası çocuklar için ciddi hipoglisemi olayının daha fazla görülmesi haricinde, pediyatrik popülasyondaki advers reaksiyonların sıklığı, tipi ve ciddiyeti genel diyabet popülasyonu tecrübelerinden farklılık göstermemiştir (Bkz. Bölüm 4.2, 4.4 ve 5.1).
Diğer özel popülasyonlar:
Klinik çalışmalar dan elde edilen sonuçlar, yaşlı hastalarda ve böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastalarda gözlenen advers reaksiyonların sıklığı, tipi ve şiddetinin, deneyimin daha geniş olduğu genel popülasyondan farklılık gösterdiğine işaret etmemektedir. Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel: O 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
İnsülin için spesifik olarak bir doz aşımı tanımlanamamaktadır. Ancak hastaya ihtiyacı olandan daha yüksek doz verilmesi durumunda birbirini takip eden evreler halinde hipoglisemi gelişebilir:
• Hafif hipoglisemi atakları oral yoldan glukoz veya şeker içeren diğer ürünler alınarak tedavi edilebilir. Bu nedenle hastanın yanında her zaman glukoz içeren ürünler bulundurması önerilmektedir.
• Hastanın kendi kendini tedavi edemediği şiddetli hipoglisemi atakları, eğitimli bir kişi tarafından intramüsküler veya subkütan yolla glukagon verilerek (0,5 - 1 mg) veya bir sağlık mesleği mensubu tarafından intravenöz glukoz uygulanarak tedavi edilebilir. Hasta, glukagon enjeksiyonuna 10-15 dakika içinde yanıt vermezse, glukoz intravenöz yolla verilmelidir. Atağın tekrarının önlenmesi amacıyla hastanın bil inci yerine geldiğinde oral yolla karbonhidrat verilmesi önerilmektedir.