TERMACET PLUS 250 mg/5 ml 150 ml süspansiyon Klinik Özellikler
Toprak İlaç ve Kimyevi Maddeler Sanayi ve Ticaret A.Ş.
[ 1 April 2011 ]
Toprak İlaç ve Kimyevi Maddeler Sanayi ve Ticaret A.Ş.
[ 1 April 2011 ]
Bir defada verilecek doz Hastanın Yaşı Bu yaşın ortalama vücut ağırlığı
V ücut ağırlığına göre hesaplanan parasetamol dozu
Verilecek ölçek sayısı
Ölçeğin içerdiği parasetamol
6 yaş
21 kg
252 mg
1 ölçek
250 mg
7 yaş
24 kg
288 mg
1 Vİ ölçek
312.5 mg
8 yaş
26 kg
312 mg
1 Va ölçek
312.5 mg
9 yaş
30 kg
360 mg
1 */2 ölçek
375 mg
10 yaş
32 kg
384 mg
1 V2 ölçek
375 mg
11 yaş
35 kg
420 mg
1 3A ölçek
437 mg
12 yaş
36 kg
432 mg
1 3/« ölçek
437 mg
Uygulama sıklığı ve süresi:
12 yaşından büyüklerde erişkin dozu kullanılır.
Bu dozlar gerektiğinde 4 saat ara ile tekrarlanabilir.
Ölçekteki işaretlere kadar süspansiyon sıvısı doldurulduğunda elde edilecek parasetamol dozu aşağıdaki şemada gösterilmiştir:
1 ölçek 250 mg parasetamol Va ölçek 187.5 mg parasetamol Vı ölçek 125 mg parasetamol Va ölçek 62.5 mg parasetamol
Ağrı 5 günde geçmezse, ateş 3 günde düşmezse, boğazda ağrı, kızarma ve ateş 2 günde düzelmezse doktora başvurmalıdır.
Uygulama şekli
Sadece ağızdan kullanım içindir.
Yemeklerden önce ya da sonra ve ya yemeklerle birlikte ölçek kaşığı ile kullanılabilir.
Kullanmadan önce şişeyi iyice çalkalayınız.
Özel popülasvonlara ilişkin ek bilgiler:
Karaciğer yetmezliği: Kronik ve stabil karaciğer hastalığında (sirozda) düşük dozda sınırlı olarak kullanıldığında parasetamol genelde iyi tolere edilir. Bununla beraber parasetamolün günde 4 gramın altında dozlarda kullanılması sırasında hepatotoksisite vakaları bildirilmiştir.
Karaciğer fonksiyonu azalmış hastalarda parasetamol dikkatle kullanılmalıdır.
Böbrek yetmezliği: Böbrek fonksiyonu azalmış hastalarda parasetamol doz aralıkları şu şekilde düzenlenmelidir:
Kreatinin klirensi 10-50 ml/dak: Dozlar 6 saat ara ile verilmelidir.
Kreatinin klirensi < 10 ml/dak: Dozlar 8 saat ara ile verilmelidir (metabolitler birikebilir)
Pediatrik popülasyon: Parasetamolün yaşa bağlı nedenlerle pediatrik hastalarda kullanımını sınırlandıracak bir neden bildirilmemiştir.
• Parasetamole veya süspansiyon bileşimindeki maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda
• Aktif karaciğer hastalığı olanlarda
• İlerlemiş böbrek yetmezliğinde
• Aseti İsal i silik aside karşı aşırı duyarlılığı olanlarda
• Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz enzim (G6PD ) eksikliğinde
• Hasta parasetamol içeren diğer bir ilaç kullanıyorsa
Anemisi olanlar, akciğer hastalan, karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doktor kontrolü altında dikkatli kullanılmalıdır. Uzun süre yüksek dozda alınacaksa periyodik olarak renal ve hepatik fonksiyon testleri yapılmalıdır.
Akut yüksek dozda ciddi karaciğer toksi sitesi ne neden olur.
Erişkinlerde kronik günlük dozlarda karaciğer hasarına neden olabilir.
Alkolik karaciğer hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.
Aşağıdaki durumlarda ilacın kullanılması, yeniden değerlendirilmelidir:
• İlaç ağrı için almıyorsa (romatizma ağrıları dahil) : Erişkinlerde ağrı 10 gün içinde, çocuklarda 5 gün içinde geçmezse, hastalık ağırlaşırsa, yeni belirtiler ortaya çıkarsa veya ağrılı bölge kızarıp şişerse,
• İlaç ateş için alınıyorsa: Ateş 3 günden fazla sürerse, hastalık ağırlaşırsa veya yeni belirtiler ortaya çıkarsa,
• İlaç farenjit (boğaz ağrısı) için alınıyorsa: Farenjit ağrısı 2 günde geçmezse veya ateş, baş ağrısı, deri döküntüsü, bulantı ve kusma varsa.
Yetişkinlerde tek bir alım için minimum toksık doz 7.5-10 gramdır, çocuklarda ise 150 mg/kg’dır.
Eğer risk faktörleri varsa bunların altındaki dozlar da hepatotoksik etki gösterebilir. Risk faktörleri şunlardır:
• Hepatik enzim (CYP2E1) indüktörleri kullanılıyorsa: Karbamazepin, fenitoin. barbituratlar, primidon, rifampin.
• Hepatotoksik ilaçlar kullanılıyorsa: Makrolidler, anabolizanlar, statinler, etionamid, niasin, izonıazid, fenotiazinler.
• Glutatyon rezervlerinin azaldığı durumlar: Malnütrisyon, starvasvon. kaşeksi, HİV enfeksiyonu, kistik fıbroz.
TERMACET şeker içerdiğinden nadir kalıtımsal früktoz intoleransı, glikoz-galaktoz malabsorpsiyon veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Etkisi bilinen yardımcı maddeler: Propılen glikol, alkol benzeri semptomlara neden olabilir.
Sunset Yellow El 10 alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
Laboratuar test etkileşimleri Parasetamol alanlarda:
• Kan şekeri: Glukoz oksidaz / peroksidaz metoduyla ölçüldüğünde olduğundan daha düşük gözükür. Hekzokinaz / glukoz - 6 - fosfat dehidrogenaz metoduyla ölçüldüğünde olduğunun aynı gözükür.
• Serumda ürik asit: Fosfotungstad metoduyla ölçüldüğünde olduğundan yüksek gözükür.
• Bentiromid testi sonuçları geçersizdir. Çünkü hem parasetamol hem bentiromid bir arilamin bileşiğine metabolize olarak bulunan p-aminobenzoik asit miktarını etkiler.
• Nitrosonaftol reaktifı ile yapılan idrarda kalitatif 6-hidroksiindol asetik asit (5 HİAA) testi yalancı pozitif sonuç verir. Kantitatif test etkilenmez.
İlaç etkileşimleri:
• Hepatik enzim indüktörleri (karbamazepin, fenitoİn. barbituratlar, primidon, rifampisin) parasetamolün CYP 2E1 yoluyla metabolizmasını hızlandırarak klinik etkinliğini azaltır ve toksik ara ürün (NAPQ1) oluşumunu hızlandırır.
• Hepatotoksik ilaç ( makrolidler. anabolizanlar, statinler, etionamid, niasin, izoniazid, fenotiazinler) kullananlarda parasetamolün hepatotoksisite riski fazlalaşır.
• Kumarin ve indandion sınıfı antikoagülanlarla birlikte yüksek dozda parasetamol kullanılması antikoagülan etkiyi arttırır. Bu durumda sık sık protrombin zamanı tayinleri yapılarak, gerekiyorsa antikoagülan dozu ayarlanmalıdır. Ancak parasetamol kısa süreli olarak normal dozda kullanılıyorsa ve kronik olarak günde 2 gramın altında kullanılıyorsa buna gerek yoktur.
• Salisilat ve parasetamol kombinasyonlarının uzun süre kullanılması analjezik nefropati riskini arttırır.
Böyle kombinasyonlar yüksek dozda (günde 1.35 gram veya kümülatif olarak yılda 1 kg ) ve uzun süre (3 yıl veya daha uzun süre ) kullanıldığında analjezik nefropati. renal papilla nekrozu, terminal böbrek yetmezliği ve böbrek veya mesane kanseri riski artar.
Kombinasyonun dozu, içindeki salisilat veya parasetamolün bireysel dozlarını aşmamahdır.
• Nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçlarla (NSAİİ) parasetamolün uzun sure birlikte kullanılması advers renal etki riskini arttırır. Böyle kombinasyonlar doktor denetiminde kullanılmalıdır.
• Diflunisal parasetamolün plazma konsantrasyonlarını %50 arttırır ve hepatotoksisite riskinin fazlalaşmasına neden olur.
• Probenesid parasetamolle birlikte verildiğinde parasetamolün plazma klirensi azalır, varı ömrü uzar. Parasetamolün glukuronid ve sülfat konjugatlarının atılımı azalır.
• Kolestiramin. parasetamolün verilmesinden sonra bir saat içinde verilirse parasetamolün absorpsiyonunu azaltır.
• Metoklopramid ve domperidon tipi gastrokinetik ilaçlar parasetamol absorpsiyonunu hızlandırır.
Besinlerle etkileşim
• Düzenli olarak zararlı olabilecek miktarda alkollü içki kullananlarda, akut toksik dozda veya kronik yüksek dozda parasetamolün hepatotoksisite riski fazlalaşır. Bu hastalar parasetamol yerine başka bir analjezik kullanmalıdır.
• Parasetamol yüksek karbonhidrat içeren bir yemekten sonra alınırsa absorpsiyonu yavaşlar.
Ancak sistemik dolaşıma giren miktar değişmez. Vejetaryenlerde parasetamol absorpsiyonu yavaşlar ve azalır.
Biyolojik etkileşimler
• Parasetamol ağn ve ateş gibi aşı reaksiyonlarının tedavi ve önlenmesi amacı ile kullanıldığında aşıların immünostimulan etkisini azaltmaz. Bununla beraber DTaP (diphteria- tetanus toxoids -acellular pertussis) aşısının reaksiyonlarını önlemede etkisizdir.
Bitkisel ürünlerle etkileşim
• Hibıscus (bamya çiçeği)’un parasetamolün plazma konsantrasyonlarını azalttığı bildirilmiştir. Bunun klinik Önemi bilinmemektedir.
• Parasetamol hepatotoksik potansiyeli olan ekinazya (Echinacea augustifolia), kava (Piper methysticum) ve salisilat içeren söğüt (Salix albd) ve çayır güzeli (Spiraea ulmaria ) gibi bitkisel ürünlerle birlikte alındığında hepatotoksisite riski artabilir.
• Parasetamol antİtrombosit etkileri olan gingko (Gingko biloba), ginseng (Panax ginseng), sarımsak {Allium sativum ), yaban mersini.(Vaccinium myrtiliis ). kasımpatı (Chry>santhemum parthenium) ile birlikte kullanıldığında kanama riski artabilir.
• Parasetamol kumarin içeren sarı papatya (Anthemis nobilis) , atkestanesi (Aesculus hippocaslaneum), çemenotu (Trigonella foenum graecum). kızıl yonca (Trifolium pratense) ve demirhindi (Tamarindus indicus ) ile birlikte kullanıldığında kanama riski artabilir.
Gebelikte kullanım kategorisi B’dir.
Parasetamolün gebe kadınlarda kullanımı ile ilgili iyi yöneltilmiş epidemiyolojik çalışmalar yapılmamıştır. TERMACET gebelere verilirken tedbirli olunmalıdır.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/ Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Deneysel ve klinik veriler parasetamol alan doğurma potansiyeli olan kadınların doğum kontrolü uygulanması gerektiğini göstermemektedir. Parasetamol doğum kontrol ilaçlan ile etkileşime girmez.
Gebelik dönemi
Sınırlı sayıda gebelikte parasetamole maruz kalma olgusuna ilişkin veriler parasetamolün gebelik üzerinde ya da fetus/yeni doğmuş çocuğun sağlığı üzerinde advers etkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar önemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar gebelik/embriyonal/fetal gelişim/doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.
Laktasyon dönemi
Parasetamol anne sütü ile atılmaktadır (süte geçmektedir). Ancak TERMACET’in tüm dozlarında emzirilen çocuk üzerinde herhangi bir etki öngörülmemektedir. TERMACET emzirme döneminde kullanılabilir.
Üreme yeteneği i
Fertilite
Parasetamol santral sinir sisteminin dikkat ve psikomotor koordinasyon gerektiren fonksiyonlarını etkilemez. Parasetamol alanların motorlu araç ve makine kullanmalarında bir sakınca yoktur.
Yaygın olmayan: Gastrointestinal kanama (%0.13)
Hepato-biliyer hastalıklar
Çok yaygın: ALT üst sınırın üstünde (%17.4)
Yaygın: ALT üst sınırın 1.5 katı (%4.2)
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygm: Yüz ödemi (%4.5)
Yaygın olmayan: Periferik ödem (%1)
Çok seyrek: Ateş, Asteni
Cerrahi ve tıbbi prosedürler
Yaygın olmayan: Post-tonsillektomi kanaması (%0.5)
Yaygın: Post-ekstraksiyon (3.azı dişi) kanaması (%3.3).
*Bronkospazm: Asetilsalisilik aside duyarlı astımlı hastaların %20’sinde görülür **Parasetamol ile oral provokasyon testi: Parasetamolle ilişkili alerjik semptomları (erüpsiyon, ürtiker, anafılaksi) olan hastaların %15.5’unda pozitiftir.
***İmmün trombositopeni: Parasetamol ve parasetamol sülfat varlığında antikorlar trombositlerin GPlIb/IIIa ve GPIb/IX/V reseptörlerine bağlanır. Parasetamol tedavisinin kesilmesi parasetamolün plasebo ve nonsteroidal antiinflanıatuvar ilaçlar ile karşılaştırıldığı 2000 hastayı kapsayan bir literatür taramasında parasetamol ile plasebo arasında yan etkilerin sıklığı ve tedaviyi bırakma yönünden bir fark görülmemiştir. Parasetamol ile nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçların karşılaştırıldığı 2100 hastayı kapsayan ikinci bir literatür taramasında parasetamol grubunda ilacın etkisinin yetersiz olması nedeniyle tedaviyi bırakma daha sık gözlenmiştir. Parasetamol tedavisi gören her 10 hastadan biri tedaviyi yanda kesmiş, aynca her 15 hastadan biri ilacın etkisini yetersiz bulduğu için tedaviyi kesmiştir. NSAİİ 1ar ile karşılaştırdığında yan etkiler nedeni ile tedaviyi bırakma oranı daha düşüktür. Klinik laboratuar değerlendirmeleri klinik araştırmalarda terapotik dozlarda kullanılan parasetamolün yan etkileri ve laboratuar değerlerindeki değişmeler plasebonunkilerden farksız bulunmuştur.
Karaciğer fonksiyonu ile ilgili biyokimyasal değerlerdeki değişmeler ilacın toksik dozlarda alındığını gösterir. İlaç toksik dozlarda alınmışsa aspartat aminotransferaz (AST) ve alanın aminotrasferaz (ALT) 24 saat içinde yükselmeye başlar ve 72 saat sonra doruğa erişir.
Bunlardan herhangi birinin 1000 ünitenin üstüne yükselmesi hepatotoksisite için tanımlayıcıdır. Bunların yanı sıra bilirubin ve kreatinin yükselir, glukoz düşer. Arteriyel
Parasetamolün aşırı doz tedavisi önceden belirlenmiş talimata (tedavi protokolüne) göre yapılmalıdır.
Aşırı doz alımı 1 saat içinde olmuş ise aktif kömür kullanımı ile tedavi düşünülmelidir.
Parasetamolün plazma konsantrasyonu 4. saatte ya da parasetamol ahırımdan sonra ölçülmelidir (Erken plazma parasetamol ölçümlerine güvenilmemelidir.). N-asetilsistein’le tedavi parasetamol alımmın sonrasındaki 24 saate kadar yapılabilir. Bununla beraber N- asetilsistein’in maksimum koruyucu etkisi ilk 8 saattir. 8 saatin sonrasındaki N-asetilsistein’in antidot etkisi belirgin şekilde azalır. Eğer gerekiyorsa hastaya belirlenmiş doz programında intravenöz N-asetilsistein verilmelidir. Eğer kusma bir problem teşkil etmiyorsa oral metionin, hastane dışındaki uzak bölgeler için uygun bir alternatiftir. Parasetamol alımmın 24 saat sonrasında ciddi hepatik yetmezliği bulunan hastaların tedavisi karaciğer birimi ya da zehir merkezine danışılarak yapılmalıdır.