VINKO 1 mg/ml IV inf. için çöz.içeren flakon 10 ml Klinik Özellikler
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.
[ 3 August 2012 ]
Koçak Farma İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.
[ 3 August 2012 ]
VİNKO metafazda hücre büyümesini durduran bir sitotoksik ilaçtır. Etkisi, normal hücrelerden çok hızlı bölünen hücrelerde daha belirgindir.
VİNKO, aşağıdaki neoplazmaların palyatif tedavisinde kullanılır:
1. Sık cevap veren habis hastalıklar
- Hodgkin hastalığı (Evre III ve IV, Rye evreleme sisteminin Ann Arbor modifikasyonu)
- Lenfositik lenfoma (nodüler ve difüz, kötü ve iyi differansiye)
- Histiyositik lenfoma
- Mikozis fungoides (ileri evreler)
- İlerlemiş testis kanseri
- Kaposi sarkoması
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
VİNKO en az 7 günlük aralıklarla, hastanın ihtiyacına göre uygulanmalıdır. Başlangıç dozunun erişkinlerde 3.7 mg/m1, çocuklarda 2.5 mg/m2 olması tavsiye edilmektedir. Daha sonra hastaların lökosit sayımları yapılarak vinblastine duyarlılıkları tespit edilmelidir. Ayrıca lökosit sayısını yaklaşık 3000hücre/mm3’e düşüren dozun üstüne çıkılmamalıdır.
Dozajın haftalık aralıklarla aşağıda gösterilen şekilde yavaş ve tedbirli olarak uygulanması tavsiye edilmektedir:
Yetişkinler | Çocuklar | |
İlk doz | 3.7 mg/m2 | 2.5 mg/m2 |
İkinci doz | 5.5 mg/m2 | 3.75 mg/m2 |
Üçüncü doz | 7.4 mg/m2 | 5.0 mg/m2 |
Dördüncü doz | 9.25 mg/m2 | 6.25 mg/m2 |
Beşinci doz | 11.1 mg/m2 | 7.5 mg/m2 |
22 Ulaşılacak en yüksek doz erişkinlerde 18.5 mg/m çocuklarda 12.5 mg/m ’ yi
geçmemelidir.
Hastalar, lökopenide artışa neden olmayacak maksimum haftalık doza devam etmelidirler.
2 2 2 Birçok yetişkin hastada bu dozaj 5.5 mg/m -7.4 mg/m ’dir ancak 3.7 mg/m ’ de
lökopeni oluşabilir, diğer hastalar 11.1 mg/m2’ye ve çok nadir olarak 18.5 mg/m2’ye
gereksinim duyabilir.
3
Lökosit sayısı en az 4000/mm e dönmeden bir haftalık süre geçse bile bir sonraki doz uygulanmamalıdır.
Bazı vakalarda, lökopenik etkiden önce onkolitik aktiviteye rastlanabilir ve bu durum oluşursa, bir sonraki dozu arttırmaya gerek yoktur.
Normal tedavi süresi, hastalığın aşamasına ve antineoplastik ajan kombinasyonuna dayanmaktadır.
Uygulama şekli:
VİNKO, yalnız intravenöz yoldan kullanılır. Diğer yollardan kullanımı fatal olabilir.
Çözelti doğrudan damar içine veya damar içine verilmekte olan perfüzyon setine enjekte edilir. Her iki uygulama yolunda da enjeksiyon yaklaşık bir dakikada tamamlanmalıdır.
Uygulamanın damar içine yapılmış olmasına mutlaka dikkat edilmelidir. Çevre dokulara sızma olması halinde selülit ve/veya filebit oluşabilir. Damar dışına çıkma ihtimalini en aza indirmek için iğne çekilmeden önce enjektör içine biraz kan çekerek kontrol edilmelidir. Damar dışına çıkılması durumunda ise uygulama hemen durdurulmalı ve kalan doz bir başka damara uygulanmalıdır. Lokal hiyalüronidaz enjeksiyonu ve orta derecede ısı uygulaması ilacın dağılmasına yardımcı olur; ağrı ve selülit olasılığını azaltır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Karaciğer yetmezliği:
Serum bilirubin değeri >3 mg/dL olan hastalarda önerilen dozun %50’si uygulanmalıdır.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonları bozuk olan bireylerde ayarlama yapılmasına gerek yoktur
Pediyatrik popülasyon:
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi bölümünde belirtilen dozlarda uygulanır.
Geriyatrik popülasyon:
Vinblastin sülfat ve bileşiminde bulunan diğer maddelere karşı alerjisi olanlarda kullanılmamalıdır.
VİNKO sadece intravenöz yoldan ve deneyimli kişiler tarafından uygulanmalıdır. Diğer uygulama yollarından kullanımı ölümcül olabilir. VİNKO intramüsküler, subkutan veya intratekal yoldan uygulanmamalıdır.
Hamilelikte vinblastin sülfat kullanımı için uyarı gereklidir. Erkeklerde ve kadınlarda fertilite üzerine vinblastin sülfatın etkisini belirlemek için yeterli veri bulunmamaktadır. Ancak, erkeklerde aspermi rapor edilmiştir.
Hayvan çalışmaları teratojenik etkilerin oluşabileceğini ilei sürmektedir. VİNKO yararları potansiyel risklerinden daha fazla olmadıkça hamile kadınlarda kullanılmamalıdır.
Diğer antineoplastik ajanlarla olduğu gibi, vinblastin ekstravazasyon üzerinde şiddetli lokal reaksiyonlara neden olabilir. Eğer vinblastin sülfat intravenöz uygulaması sırasında çevre dokulara sızma meydana gelirse, injeksiyon hemen durdurulmalı ve ilacın kalan dozu başka bir damara verilmelidir. Lokal hiyalüronidaz enjeksiyonu ve orta derecede ısı uygulaması ilacın dağılmasına yardımcı olur; ağrı ve selülit olasılığını azaltır.
Karaciğer yetersizliği safradan vinblastin eliminasyonunu etkileyebilir. Bu durumda VİNKO’nun neden olduğu toksisite artabilir. Etkilenen hastalarda dozaj değişikliği gereklidir.
Bir dozun ardından lökosit sayısının 2000/mm altına düşmesi durumunda lökosit sayısı güvenilir bir düzeye ulaşana kadar hasta enfeksiyon yönünden dikkatle izlenmelidir.
Kaşeksi ya da deri yüzeyinde ülsere alanlar bulunması durumunda VİNKO’ya lökopenik cevap daha derin olacağından böyle durumları olan yaşlı hastalarda kullanılmamalıdır.
Diğer tedaviler etkilemediği sürece VİNKO alyuvar ve hemoglobin düzeyleri üzerine önemli bir etki yapmaz. Ancak habis hastalığı olanlarda tedavi uygulanmadığı zaman bile anemi görülebileceği unutulmamalıdır. Kemik iliğinde habis hücre infiltrasyonlu hastalarda VİNKO’nun normal dozlarından sonra lökosit ve trombosit sayıları bazen aniden düşebilir. Bu tür hastalarda ilaca devam edilmemelidir.
Klinikte kullanılan VİNKO konsantrasyonları göz ile temas ettirilmemelidir. Kaza ile bir temas durumunda ciddi iritasyon (hatta ilacın basınç altında sıçraması halinde korneal ülserasyon) oluşabilir. Böyle bir durumda göz hemen bol su ile çok iyi yıkanmalıdır.
Bu tıbbi ürün her bir flakonda (10 ml’lik dozunda) 36,6 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.
Özellikle mitomisin-C ile kombine kullanıldıklarında, vinka alkaloidleri ile akut nefes darlığı ve pulmonar infiltrasyon görüldüğü bildirilmiştir. Bu etkiler vinka alkaloidleri uyguladıktan birkaç dakika-birkaç saat sonra ve mitomisin dozundan sonra ise 2 hafta içinde ortaya çıkmaktadır. Haftalık toplam doz önerilerine uygun olsa bile VİNKO günlük küçük dozlarda uzun bir süre kullanılmamalıdır. Bu şekilde kullanımının tedavi etkisine bir katkısı bulunmamaktadır. Önerilen doz şemasına tam olarak uyulması çok önemlidir.
Vinblastin, mitomisin ve progesteron (MVP) içeren bir rejim verilen hastalarda genellikle pulmoner infiltrat ve pnömonit gelişimiyle birlikte olan akut respiratuar disstres, siyanoz ve dispne bildirilmiştir. .
Sisplatin ile kombine uygulanmasının, vinblastin yüksek plazma konsantrasyonlarına neden olduğu rapor edilmiştir.
Vinblastin ve bleomisinin birlikte uygulanmasını takiben Reynaud fenomeni ile kangren ve vinblastin, bleomisin ve sisplatin ile kombine tedaviyi takiben de diğer vasküler olaylar ( miyokardial enfarktüs ve serebrovasküler vakalar) rapor edilmiştir.
Eritromisin, vinblastin toksisitesini arttırabilir.
İnterferon alfa ve vinblastini birlikte kullananlarda parasetamol verilmesi hepatotoksisiteye neden olabilir.
Antikonvülsantların serum seviyeleri, vinblastini de içeren sitotoksik ilaç rejimleri ile düşürülebilir. Bu nedenle nöbetler artabilir.
Radyoterapiden sonra verilmelidir.
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi D.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Vinblastine sülfat’ın gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.
VİNKO gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelik dönemi
Hamilelerde ancak mutlaka gerektiğinde kullanılmalı ve bebeğe getireceği potansiyel zarar açıklanmalıdır. VİNKO kullanan kadınların hamilelikten kaçınmaları önerilmelidir.
Laktasyon dönemi
VİNKO’nun anne sütüne geçtiğine dair yeterli bilgi yoktur. VİNKO ile tedavi sırasında emzirme durdurulmalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Genellikle yan etkilerin sıklığı uygulanan doza bağlıdır. Epilasyon, lökopeni ve nörolojik etkiler dışında diğer reaksiyonlar 24 saatten fazla sürmez. Nörolojik etkiler sık görülmez, ancak süreleri 24 saati aşar. En sık rastlanan yan etki olan lökopeni genellikle dozda kısıtlama yapılmasını gerektirir.
in sıklık gruplandırması şöyledir:
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila < 1/10), yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100), seyrek (>1/10000 ila <1/1000), çok seyrek (<1Â0000) bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi bozuklukları
Yaygın Lökopeni (granülositopeni) Seyrek: Trombositopeni, anemi
Sinir sistemi bozuklukları
Seyrek: Parmaklarda uyuşukluk (parestezi), derin tendon reflekslerinin kaybı, periferal nevrit, mental depresyon, baş ağrısı, konvülsiyon, uyuşukluk
Kulak ve iç kulak bozuklukları
Seyrek: 8. kafa sinirinde vestibular ve oditori hasar. Geçici ya da kalıcı sağırlık, baş dönmesi, nistagmus ve vertigo.
Vasküler bozukluklar
Yaygın: Hipertnasiyon
Seyrek: Vinblastin, bleomisin ve sisplatin kombinasyonu ile tedavi edilen hastalarda beklenmedik miyokardiyal enfarktüs ve serebrovasküler vakalar ile Raynaud fenomeni
Gastrointestinal bozukluklar
Yaygın: Kabızlık
Seyrek: Anoreksi, bulantı, kusma, karın ağrısı, ileus, ağızda vezikülasyon, farenjit, diyare, hemorajik enterokolit, eski bir peptik ülserin kanaması, rektal kanama
Deri ve deri altı doku bozuklukları
Yaygın: Alopesi Seyrek: Stomatit, deri ülseri
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar
Yaygın: Kırıklık, zayıflık, tümör yerinde ağrı
Seyrek: Baş dönmesi, deri vezikülasyonu, damar dışına çıkılması halinde selülit ve flebit.
Bulantı ve kusmayı kontrol için antiemetikler kullanılabilir. Alopesi genellikle tam olarak gerçekleşmez ve bazı vakalarda normak tedavi sırasında saçlar tekrar uzar.
Vinblastin kullanımını takiben görülen yan etkiler doz bağlıdır. Bu nedenle tavsiye edilen dozdan fazlasının uygulanması sonrasında, hastalarda yan etkilerin daha şiddetlenmiş hallerinin oluşması beklenir.
VİNKO ile doz aşımı durumunda aşağıdaki önlemler alınmalıdır:
1. Yetersiz antidiüretik hormon salgılanması sonucu ortaya çıkan yan etkilerin önlenmesi (alınan günlük sıvı hacminin kısıtlanması ve belkide distaltübül ve Henle kıvrımı fonksiyonunu etkileyen bir diüretik uygulanması gibi)
2. Bir antikonvülsan uygulanması
3. İleusun önlenmesi ve tedavisi
4. Kardiyovasküler sistemin kontrolü
5. Transfüzyon gereksinimi ve enfeksiyon riskini belirlemek için günlük kan sayımlarının yapılması. Aşırı doz uygulamasının en önemli etkisi hayatı tehdit eden miyelosüpresyon olacaktır. Diyaliz ya da kolestraminin aşırı doz durumundaki etkinliği bilinmemektedir.
Kuru toz halindeki VİNKO oral uygulamadan sonra gastrointestinal kanaldan düzensiz ve beklenmedik şekilde emilime uğrar. Vinblastin, yutulması halinde bir katartik ile sulu aktive kömür ağızdan verilmelidir. Aşırı doz belirtileri VİNKO’nun önerilen dozdan fazla miktarda uygulanması halinde ortaya çıkar. Diyalizin etkinliği bilinmemektedir.