VOLPAN PED. 120 mg/5 ml 150 ml þurup Farmakolojik Özellikler

Hüsnü Arsan İlaçları A.Ş.

[ 30 December  1899 ]

5.   FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER

    5.1. Farmakodinamik özellikler

    Farmakoterapötik grup: Diğer analjezikler ve antipiretikler, Anilidler ATC kodu: N02BE01

    Parasetamol, klinik etkinliği kanıtlanmış analjezik, antipiretik bir maddedir.

    Etki mekanizması ağırlıklı olarak santral sinir sisteminde siklooksijenaz enziminin inhibisyonu aracılığıyla prostaglandin sentezinin inhibisyonuna dayanır; bu mekanizmanın periferde daha az etkili olduğu düşünülür.

    Hipotalamustaki ısı düzenleyici merkezi etkileyerek antipiretik etkisini gösterir;

    antiinflamatuvar etkisi zayıftır.

    5.2. Farmakokinetik özellikler

    Emilim:

    Parasetamol, oral ve rektal yol ile iyi emilir; doruk plazma konsantrasyonlarına rektal

    uygulamadan 2-3 saat sonra ulaşılır.

    Dağılım:

    Proteinlere bağlanmaz.

    Biyotransformasyon:

    %90-95 oranında karaciğerde metabolize olur. Parasetamol esas olarak karaciğerde glukuronid

    ve sülfata konjugasyon yoluyla metabolize edilir. Küçük bir miktarı (terapötik dozun yaklaşık

    %3-10'u) oksidasyonla metabolize edilir, bu şekilde oluşan reaktif ara metabolit tercihen

    karaciğer glutatyonuna bağlanır, sistein ve merkaptürik asit konjugatları olarak atılır.

    Eliminasyon

    Eliminasyon böbrekler yoluyla gerçekleşir. Terapötik dozun %2-3'ü değişmeden, %80-90'ı glukuronid ve sülfat olarak ve az miktarı sistein ve merkaptürik asit türevleri olarak atılır.

    Eliminasyon yarı ömrü 1-4 saattir. Atılım genellikle 24 saatte tamamlanır. Büyük kısmı böbreklerden birleşik (konjuge) şekilde atılır. Doz aşımından sonra, yeni doğmuşlarda, karaciğer veya böbrek fonksiyon yetersizliği olan hastalarda yarılanma ömrü uzar.

    5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

    Akut toksisite

    Hayvanlarda yapılan çalışmalarda oral olarak 6 g'dan fazla parasetamol alımı; plazma konsantrasyonları 15 saat sonrasında 30-45 µg/ml, 12 saat sonrasında 50-80 µg/ml, 8 saat sonrasında 100-150 µg/ml, 4 saat sonrasında 200-300 µg/ml olduğu durumlarda hepatik koma sonucu ölüme neden olan karaciğer hücre hasarına yol açmıştır. Parasetamol hepatotoksisitesi, doğrudan plazma konsantrasyonları ile ilişkilidir. Enzim indükleyiciler ve alkol, toksik olmayan parasetamol dozlarında bile karaciğer hasarını tetikleyebilir.

    Kronik toksisite

    Parasetamolün sıçan ve farelerdeki subkronik ve kronik toksisite testlerinde; gastrointestinal sistem lezyonları, kan tablosunda değişiklikler, karaciğer ve böbrek parankimlerinin bazısında nekroz gelişimi ile birlikte dejenerasyon görülmüştür. Bu değişikliklerin sebebi mekanizma ve parasetomolün metabolizmasıdır. Toksik etkilere ve ilişkili viseral değişikliklere sebep olan metabolitler aynı zamanda insanlarda da bulunmuştur.

    Mutajenite

    Parasetamol endikasyonlarından bazılarının mutajenik etkisi görülmüştür ancak hala netlik kazanmamıştır. Bu sebeple, mutajenik etki olasılığı dışlanmamalıdır.

    Karsinojenite

    Hayvanlarda veya insanlarda yapılan uzun süreli çalışmalardan hala karsinojenite ile ilgili

    kesin sonuçlara ulaşılamamıştır.

    Üreme toksikolojisi

    Parasetamol plasentaya geçer. İnsanlarda kullanımına yönelik ve hayvanlarda yapılan

    deneylerde fetüs üzerinde hiçbir zararlı etki saptanmamıştır.

    Hayvanlarda yapılan kronik toksisite araştırmalarında parasetamolün testiküler atrofiye neden olduğu ve spermatogenezi inhibe ettiği bildirilmiştir.