ZARIDINEX %0.3 5 ml steril göz damlasý Klinik Özellikler
Biem İlaç Ltd. Şti.
[ 6 February 2015 ]
Biem İlaç Ltd. Şti.
[ 6 February 2015 ]
ZARİDİNEX, erişkinlerde ve çocuklarda görülen eksternal göz enfeksiyonlarında; konjonktivit, enfeksiyonlu kornea ülseri, blefarit, tarsit, arpacık gibi hastalıklarda kullanılır.
İlk 2 gün her 2-4 saatte bir 1-2 damla, sonraki günler günde 4 kez 1-2 damla olacak şekilde hasta göze uygulanır. 10 günden fazla süren tedavilerde, yeniden göz doktoruna başvurulması gereklidir.
Göze damlatılarak uygulanır.
Açıldıktan sonra 25°C'nin altında saklanmak koşuluyla 28 gün içerisinde kullanılmalıdır.
Topikal oftalmik kullanım ile ilgili olarak bu popülasyona ait bir bildirim bulunmamaktadır.
1 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
Topikal dozlama ile ilgili olarak yaşlılar ile diğer gruplar arasında karşılaştırmalı veri bulunmamaktadır.
ZARİDİNEX aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
Ofloksasine, ilacın bileşenlerinden herhangi birine ya da kinolonlardan benzer ilaçlara karşı hassasiyeti olanlarda
ZARİDİNEX enjeksiyon yoluyla uygulanmamalıdır.
Ofloksasin dahil sistemik kinolon alan hastalarda, bazıları ilk dozdan sonra olmak üzere, ciddi ve zaman zaman fatal aşırı duyarlılık reaksiyonları(anafilaktik/anafilaktoid) bildirilmiştir. Bazı reaksiyonlara kardiyovasküler kollaps, bilinç kaybı, anjiyoödem (larenjiyal, farenjiyal ya da fasiyal ödem dahil), hava yolu obstrüksiyonu, dispne, ürtiker ve kaşıntı eşlik etmiştir.
Eğer ofloksasine karşı alerjik bir reaksiyon gelişirse, ilacın kullanımına son verilmelidir. ZARİDİNEX kinolon grubu diğer antibakteriyel ajanlara karşı duyarlılık göstermiş olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
ZARİDİNEX kullanılırken rinofarenjiyal pasaj riski göz önünde bulundurulmalıdır; bu durum bekteriyel direncin oluşmasına ve yayılmasına yardımcı olabilir. Diğer antienfektiflerde olduğu gibi, uzun süreli kullanım, duyarlı olmayan organizmaların aşırı çoğalmasıyla sonuçlanabilir. Eğer enfeksiyon ağırlaşırsa ya da makul bir süre içerisinde klinik iyileşme görülmezse, kullanıma son vermeli ve alternatif bir tedavi başlatılmalıdır.
Yenidoğanlarda konjonktivit tedavisinde ofloksasin göz damlası %0,3 kullanımına ilişkin veriler, etkililik ve güvenliliğin belirlenmesine olanak vermeyecek ölçüde kısıtlıdır.
Yenidoğanlarda Neisseria gonorrhoeae ya da Chlamydia trachomatis'in neden olduğu oftalmia neonatorum tedavisinde ofloksasin kullanılması önerilmemektedir, çünkü ofloksasin bu gibi hastalarda incelenmemiştirOksokinolon grubu antibakteriyel ajanların sistemik emilimleri konusunda aşağıdaki uyarılar geçerlidir. Ancak, topikal olarak uygulanan ZARİDİNEX'in emiliminden sonraki plazma ofloksasin düzeyleri minimaldir.
Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz aktivitesinde gizli ya da belirgin defektleri olan kişiler, sistemik olarak absorbe edilen oksokinolon grubu antibakteriyel ajanlar ile hemolitik reaksiyonlara eğilimli olabilirler.
Önceden anlamlı düzeyde böbrek ya da karaciğer bozukluğu bulunan hastalar, fonksiyondaki herhangi bir kötüleşmenin saptanabilmesi için dikkatle izlenmelidir. Doz azaltımı yapılması gerekli olabilir.
ZARİDİNEX, merkezi sinir sistemi bozuklukları, epilepsi, karaciğer ya da böbrek yetmezliği veya şiddetli dehidrasyonu olan kişilere dikkatle uygulanmalıdır. Fotosensitivite reaksiyonları
indüklenebilir. Özellikle yaşlılarda, bazıları psikozlara yol açabilen MSS irritabilitesi verileri bildirilmiştir.
Klinik ve klinik dışı yayınlarda, önceden kornea epiteli defekti ya da kornea ülseri olan hastalarda, topikal florokinolon antibiyotiklerle tedavide kornea perforasyonu bildirilmiştir. Ne var ki, bu bildirimlerin çoğunda ileri yaş, geniş ülserlerin varlığı, eşzamanlı oküler durumlar (örn. şiddetli göz kuruluğu), sistemik enflamatuar hastalıklar (örn. romatoid artrit), ve eşzamanlı oküler streoidlerin ya da nonstereoid antienflamatuar ilaçların kullanımı gibi anlamlı derecede karmaşıklaştırıcı faktörler bulunmaktadır. Yine de kornea epiteli defekti ya da kornea ülseri olan hastaların tedavisinde bu ilaç kullanılırken, kornea perforasyonu riskine karşı dikkatli olmaları önerilmelidir.
Topikal oftalmik ofloksasin tedavisi sırasında korneada presipitatlar bildirilmiştir. Ancak nedensel bir bağlantı kurulamamıştır.
ZARİDİNEX de dahil florokinolonları kullanırken QT aralığında uzama açısından risk faktörü olduğu bilinen hastalarda dikkatli olunmalıdır:
Kongenital uzun QT sendromu
Bazı kinolonların sistemik yoldan uygulandıklarında, kafein ve teofilinin metabolik klerensini inhibe ettiği gösterilmiştir. Sistemik ofloksasin ile yürütülen ilaç etkileşim çalışmalarında, ofloksasinin kafein ve teofilinin metabolik klerensini belirgin şekilde etkilemediği ortaya konulmuştur.
Sistemik yoldan uygulanan florokinolonların, sistemik nonstereoid antienflamatuar ilaçlarla (NSAİİ) birlikte kullanıldıklarında, MSS toksisitesi prevalansının arttığı yönünde raporlar bulunmakla birlikte, eşzamanlı sistemik NSAİİve ofloksasin kullanımında böyle bir durum bildirilmemiştir.
Eşzamanlı kullanılan mineral antasitler, sistemik emilimi etkileyebilir.
Sistemik kinolonların bazı fenilpropiyonik asit türevi nonstreoid antienflamatuvar ilaçlarla birlikte kullanılmaları, muhtemelen renal etkiler nedeniyle, toksisiteye yol açabilir.
Kumarin türevi bir antikoagülanın eşzamanlı olarak uygulandığı bir çalışmada etkileşim gösterilmemiştir.
Diğer florokinolonlarda olduğu gibi ZARİDİNEX, QT aralığını uzattığı bilinen ilaçları kullanan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır (ör. Klas IA ve III anti-aritmikler, trisiklik antidepresanlar, makrolitler, antipsikotikler) (Bakınız Bölüm 4.4)
Genel olarak, birden fazla topikal oftalmik solüsyon kullanılması durumunda, iki ayrı solüsyonun damlatılması arasında 15 dakika olması önerilir.
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar için özel bir uyarı bulunmamaktadır.
Teratojenik etkileri: Sıçanlarda ve tavşanlarda 810 mg/kg/gün (günlük tavsiye edilen maksimum oftalmik dozun 9000 katına eşdeğer) ve 160 mg/kg/gün (günlük tavsiye edilen maksimum oftalmik dozun 1800 katına eşdeğer) dozlarında verilen ofloksasinin embriyosidal etkisinin olduğu gösterilmiştir. Bu dozlarda yapılan uygulamalar sırasıyla sıçanlarda ve tavşanlarda fötal vücut ağırlığında azalma ve fötal mortalite artışı ile sonuçlanmıştır. 810 mg/kg/gün'lük doz alan sıçanlarda minör fötal iskelet değişiklikleri bildirilmiştir. Sırasıyla gebe sıçan ve tavşanlara 810 mg/kg/gün ve 160 mg/kg/gün kadar yüksek dozlarda uygulandığında ofloksasinin teratojenik olduğu gösterilmemiştir.
Nonteratojenik etkileri: Gebeliğin geç dönemlerinde, 360 mg/kg/gün'e kadar çıkan dozlarla sıçanlarda yapılan ilave çalışmalar, geç fötal gelişim, doğum, laktasyon, neonatal sağkalım veya yeni doğanın büyümesi üzerinde advers etkisinin olmadığını göstermiştir.Gebe kadınlar üzerinde yürütülmüş yeterli ve iyi kontrollü çalışma bulunmamaktadır. Sistemik kinolonların olgunlaşmamış hayvanlarda artropatiye yol açtığı gösterildiğinden, ZARİDİNEX'in gebe kadınlarda kullanılması önerilmemektedir.
Sistemik olarak alınan ofloksasin ve diğer kinolonlar anne sütüne geçtiği ve süt emen bebeklere zarar verme potansiyeli bulunduğu için, ZARİDİNEX laktasyon sırasında kullanılmamalıdır.
Topikal oftalmik kullanım ile ilgili olarak insanda üreme yeteneği/fertiliteye etkisi bildirilmemiştir.
Araç ve makine kullanma becerileri üzerindeki etkilerine yönelik bir çalışma yapılmamıştır.
Göz damlası kullandıktan sonra görmede geçici bulanıklık olabilir. Araç ve makine kullanmaya başlamadan önce bulanıklığın geçmesi beklenmelidir.
Genel
Sistemik ofloksasin kullanımından sonra ciddi reaksiyonlar enderdir ve semptomların çoğu geri dönüşlüdür. Topikal uygulamadan sonra küçük bir miktarda ofloksasin sistemik olarak emildiği için, sistemik kullanım ile bildirilen advers olayların ortaya çıkma olasılığı vardır.
Sıklık kategorileri
Çok yaygın (≥1/10); yaygın (a‰¥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (a‰¥1/1.000 ila <1/100); seyrek (a‰¥1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Bilinmiyor: Aşırı duyarlılık reaksiyonu Göz Alerjisi (Göz kaşıntısı Göz kapağı kaşıntısı) belirti ve semptomlarını içeren reaksiyon ve Anafilaktik reaksiyonlar (anjiyoödem, dispne, anaflaktik reaksiyon/şok, orofarengeal şişme, dil şişmesi dâhil).
Bilinmiyor: Sersemlik, baş ağrısı, hipoestezi.
Yaygın: Gözde irritasyon, gözde rahatsızlık hissi.
Bilinmiyor: Keratit, konjonktivit, bulanık görme, fotofobi,, gözlerde yabancı cisim varmış hissi, lakrimasyon artışı, göz kuruluğu, gözde ağrı, gözde kızarıklık,perirbital ödem ( göz kapağında ödem dahil)
Bilinmiyor: Ventriküler aritmi ve torsades de pointes (çoğunlukla QT aralığı uzaması yönünden risk faktörü olan hastalarda bildirilmiştir), EKG QT uzaması
Bilinmiyor: Bulantı
Bilinmiyor: Stevens-Johnson sendromu Toksik epidermal nekroliz
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonların raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: tufam@titck.gov.tr; tel:0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
Doz aşımına dair bir bildirim yapılmamıştır.
Topikal doz aşımı durumunda, göz su ile yıkanmalıdır
Doz aşımı durumunda semptomatik tedavi uygulanmalıdır. QT aralığında uzama olasılığından dolayı EKG monitorizasyonu yapılmalıdır.